(Minghui.org) Falun Dafa uygulayıcıları birkaç yıldır her Perşembe Almanya'nın Münih kentindeki Çin Başkonsolosluğu önünde barışçıl bir şekilde protesto gösterisi düzenliyorlar. Falun Dafa'nın güzelliğini tanıtıyorlar ve Çin Komünist Partisinin (ÇKP) devam eden zulmünü ve canlı iken uygulayıcılardan zorla organ toplama suçlarını ifşa ediyorlar.

Uygulayıcıların ısrarı, birçok yerel sakinin Falun Dafa'yı öğrenmesine yardımcı oluyor. Birçok kişi ÇKP'nin zulmünü sona erdirmek için dilekçe imzalıyor ve çabalarından dolayı uygulayıcıları övüyor.

Falun Dafa uygulayıcıları, 10 Kasım 2022'de Münih'teki Çin konsolosluğunun önünde barışçıl bir protesto gösterisi düzenlediler.

Uygulayıcılar, Kasım ve Aralık 2022'de Münih'teki Çin konsolosluğunun önünde Falun Dafa egzersizlerini gösteriyorlar.

Bir Fotoğrafçı: “Bir Ülkenin Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü İlkelerini Mahfetmesi Ayıptır”

Aniela Adams, Alman fotoğrafçı

Alman bir fotoğrafçı olan Aniela Adams, 17 Kasım 2022'de Falun Dafa uygulayıcılarının konsolosluğun önünde barışçıl bir şekilde protesto yaptığını gördü. "Her hafta Çin Konsolosluğuna geliyor musunuz?" diye sordu, “Her seferinde ne kadar süreyle buradasın? Mahallemde yaşayan insanlara gelip bu dilekçeyi imzalayabilmeleri ve zulmün sona ermesine yardımcı olabilmeleri için söylemeliyim.”

Geçmişte dilekçeyi imzaladığını söyledi. "Sizinle aynı umutları paylaşıyorum. Dünyanın daha iyi bir yer olmasını diliyorum. Umarım elimizden gelenin en iyisini yaparak dileklerimiz gerçekleşir” dedi.

“Bir dilekçeyi imzalamak çok kolay. Keşke sizin için daha fazlasını yapabilseydim, dedi. “Bir ülkenin Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerini yok etmesi ayıptır. Bu bir felaket” diye ekledi.

Emekli Papaz: Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü İlkeleri Önemlidir

Emekli bir papaz olan Reinhard, uygulayıcıların konsolosluktaki faaliyetlerini gördükten sonra bisikletini durdurdu. Bir süre uygulayıcılarla sohbet etti ve ÇKP'nin zorla canlı organ toplamasının durması için dilekçeyi imzaladı. “İnsanlar kendileri için iyiyi ve kötüyü ayırt edebilmelidir. Onlara ne yapacaklarını söyleyecek bir partiye ya da örgüte ihtiyaçları yok” dedi.

“İnsanların kendi adlarına düşünebilmeleri ve konuşabilmeleri gerektiğine inanıyorum. İnsan hiçbir şeyden soyutlanmamalıdır. Reinhard, herkesin kendi yolu olduğunu söyledi.

Reinhard, uygulayıcıların Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerine bağlı kaldıklarını öğrendiğinde mutlu oldu. Hıristiyanlıkta da benzer bir şey yaptığını söyledi.

"Uygulayıcıların Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerini geliştirmelerinin harika olduğunu düşünüyorum. İnsanlar kendi içlerine bakabilmelidir. Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü güzel bir hayatı tasvir eder. İnsanlar birbirlerine karşı dürüst, merhametli ve hoşgörülü olmalıdır. Bunlar önemli ilkeler” dedi.

Reinhard devam etti, "Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerine yakın ve tanıdık hissediyorum. Kendimi bu ilkelere ait hissediyorum. Bu ilkeleri anlamak, herhangi bir din ve inancı aşar” dedi.

Bu web sitesinde yayınlanan tüm içeriğin telif hakkı Minghui.org'a aittir. Minghui, çevrimiçi içeriğinin derlemelerini düzenli olarak ve özel günlerde yayınlamaktadır.

Çince versiyonu mevcut