(Minghui.org) Nisan 1999'da Falun Dafa'yı uygulamaya başladım ve şu anda 72 yaşındayım. Bu, deneyim paylaşım makalesi yazmaya yönelik ilk girişimim. Uygulama deneyimlerimi öğretmenim Li Hongzhi ve diğer Dafa uygulayıcıları ile paylaşmak istiyorum.
Yaşamları Kurtarmak İçin Çabalarımı Durdurmadım
Bir gün düştüm ve sol ayağımı incittim. Çok acı vericiydi. Yoldan geçenler bana baktı ve devam etti; kimse yardım etmek için durmadı. Kendi kendime bir uygulayıcı olduğumu ve kendi başıma ayağa kalkabileceğimi söyledim. Sol ayağımı düzleştirip ayağa kalktım. Şiddetli ağrılar içinde yavaşça eve yürüdüm. Dördüncü kattaki daireme doğru adım adım merdivenlerden çıktım.
Eve geldikten sonra yürüyemedim. Tuvalete gitmek bile benim için zordu. Ama inanılmaz bir şekilde, oturma meditasyonunu yaparken hiç acı yoktu. Ayağımın incindiğini benimle yaşayan oğluma ve eşine söylemedim. İki gün yatakta kaldım. Bana ne olduğunu bile sormadılar. İnsan takıntılarım su yüzüne çıktı ve beni umursamadıklarını düşündüm. Yatakta uzandım, ağladım ve çılgına döndüm. Bütün o tatsız anılar canlandı. Böyle bir sıkıntıya neden olan iyi yapmamış olabileceğim şeyi bulmak için içime bakmalıydım. Bunun yerine, insan duygusallığına teslim oldum ve bir Falun Dafa uygulayıcısı olduğumu unuttum.
Shifu, olup bitenlere henüz aydınlanmadığımı gördü ve beni uyandırmak için sıkıntıyı artırdı. Büyük gelinim aradı ve oğlunu anaokulundan almamı istedi. Bir şeylerin ters gittiğini bilmesini istemediğim için ona zamanım olmadığını söyledim. Anında öfkesini kaybetti ve “İşteyim. Neden bu kadar küçük bir konuda yardımcı olmuyorsun?” dedi. Beni çok azarladı ve sonunda ona yardım edemememin gerçek nedenini söylemekten başka çarem kalmadı. Ancak, oğlunu almaya gitmem konusunda ısrar etti.
Yürüyemeyen birinden onu alması için anaokuluna gitmesini istemek tamamen mantıksızdı. Shifu'nun benden gitmemi istemesinin nedeninin, kendimi hasta bir insan olarak görmemem ve sadece yatakta yatmamam gerektiğini fark ettim. Ayağa kalkmak zorunda kaldım. Doğru düşüncelerimi korudum: "Ben bir Falun Dafa uygulayıcısıyım. Bunu yapabilirim." Yataktan kalktım ve yavaş, küçük adımlar attım. Gerçekten de torunumu alıp eve götürebildim.
Ondan sonra, Dafa için yapmam gerekeni yapmaya kararlıydım. Acıya katlandım ve gerçeği açıklayan DVD'ler ve broşürler dağıtmak için dışarı çıktım. Vazgeçmek isteyecek kadar çok acı çekerken, aklıma Shifu'nun Fa'sı geldi:
“Dayanması çok zor olduğunda dayanabilirsin. Yapılması imkânsızmış gibi göründüğünde yapabilirsin.” (Zhuan Falun, 9. Ders)
Bunu sessizce tekrarladım ve her şeyi dağıtmayı bitirene kadar eve gitmedim. Ertesi gün sağ ayağımı yaraladım ama sol ayağım kadar değil. Garip bir şekilde, malzemeleri dağıtırken ayaklarım ağrımıyordu ama meditasyonda otururken ağrıyordu. Gerçeği açıklamak için her gün dışarı çıkmaya devam ettim. Testi hızla geçtim ve ayaklarım kısa sürede normale döndü.
Daha sonra fark ettim ki, aile üyelerim benim ıstırabımdan habersizmiş gibi görünüyordu. Aslında Shifu, bu testi geçmeme yardım etmeleri için onların o şekilde görünmelerini ayarladı. Shifu, zorluklarımı en aza indirmemi ve yaşamları kurtarmayı en büyük önceliğim yapmamı istedi. Test bu şekilde kolayca geçildi.
Merhamet, Kırgınlığın Yerini Aldı
Oğlum yeni yıldan önce büyük bir daireye taşındı. Eşi, annesinin yanlarına taşınmasını istedi ama oğlum aynı fikirde değildi. Sık sık bu konuda tartışıyorlardı. Sürekli tartışmak yerine bir çözüm bulmak için onları konuşmaya ikna etmeye çalıştım. Çin atasözünün dediği gibi "Aile uyum içinde olduğunda her şey gelişir." Oğlum, düşük maaşıyla ipotek ödemelerini bile yapmanın kendisi için çok stresli olduğunu savundu. Kayınvalidesi emekli maaşı alamıyordu ve o, bir kişiyi daha geçindirebilecek durumda değildi. Anlaşmazlıkları çözülmedi ve tartışmaya devam ettiler. Oğlum başa çıkmak için alkole başvurdu. Bir gün aniden beyin kanamasından öldü.
O öldükten sonra üzüntüm kelimelerle ifade edilemeyecek kadar büyüktü. Gelinimi suçlamaya başladım ve oğlumun onun yüzünden öldüğünü hissettim. O benim gözümde hiç iyi değildi. Sinirliydi ve yüksek sesle konuşuyordu. Oldukça mantıksızdı.
Bir gün işten eve geldikten sonra iki oğluna küfretti ve onları dövdü. Komşuları rahatsız etmesin diye yüksek sesle konuşmamasını söyledim. Bana kızdı ve bunun beni ilgilendirmediğini söyledi. Xinxing'imi korumadım ve aptal olduğunu ve beni dinlemediğini söyleyerek onu azarladım. O kadar sinirliydim ki onunla konuşmak istemiyordum. İçime bakmadım ve onda kusur bulmak için dışarıya baktım.
Bir gün Shifu bana bir ipucu verdi ve başka bir boyutta çok kırgınlığım olduğunu ve tehlikede olduğumu görmeme izin verdi. Kızgınlığım oğluma olan bağımlılığımdan kaynaklanıyordu. Şeytan benden yararlanmaya çalıştı ama ben bunun farkında değildim. Kendimi Dafa ilkeleriyle düzeltmeye çalıştım ve oğluma olan hislerimi bir kenara bıraktım. Kırgınlığım çözülmeye başladı. Gelinimin zor zamanlar geçirdiğini görebiliyordum. Ne de olsa sıradan bir insandı ve kocasının kaybına katlanmak zorundaydı. Hala gençti ve iki çocuğu tek başına büyütmek zorunda kaldı. Onun için zor bir zamandı. Bazen öfkesini kaybetmesi kaçınılmazdı. Duygularımı ve bağımlılığımı bıraktığımda, onun gerçekten iyi bir insan olduğunu anlayabildim. Sonra değiştim ve o ne kadar sık öfkesini kaybetse de sinirlenmedim.
Tehlikedeyken Shifu Beni Korudu
Bir gün kırsalda Falun Dafa ile ilgili materyaller dağıtmaya gittim. Köylülerin çoğu evde değildi. Yakındaki bir adam bana bağırdığında neredeyse bitirmiştim. Bana ne yaptığımı soruyordu. Okumaya değer broşürler dağıttığımı söyledim. Yanıma geldi ve gözlerinde öfkeyle tam önümde durdu. Shifu'ya beni güçlendirmesi için yalvardım. Sakin kalmam gerektiğini biliyordum çünkü ben kutsallık yolunda yürüyen bir Falun Dafa uygulayıcısıydım ve o, Falun Dafa hakkındaki gerçeği bilmeyen sıradan bir insandı.
Ona broşürlerin insanlara nasıl iyi olunacağını anlattığını ve insanları kurtarabileceğini söyledim. “Senden bir şeyler çalmaya geldiğimi mi sandın? O kadar yaşlıyım ki kimseden bir şey alamam.” dedim. Kabul etti ve devam etmeme izin verdi, böylece tüm broşürleri dağıtmayı bitirebildim.
Başka bir olayda, diğer bazı uygulayıcılarla birlikte broşür dağıtmak için kırlara gittim. Ayrılmak için anlaştığımız zamana kadar bitirmemiştik, bu yüzden başka bir uygulayıcı ve ben orada kaldık. Oraya gitmek bizim için kolay olmadığı için o gün dağıtmayı bitirmek istedik.
Birkaç kişinin Mahjong oynadığını gördüğümüz bir cadde boyunca broşürler dağıttık. Onlara broşürler verdiğimizde, bizim Falun Dafa uygulayıcıları olduğumuzu bildikleri için gitmemizi söylediler. Broşürlerin insanlardan iyi olmalarını ve iyilik yapmalarını istediğini, okurlarsa fayda göreceklerini söyledim. İçlerinden biri, gitmezsek bizi polise şikâyet edeceğini söyledi. Endişelenmedik ve devam ettik.
Kısa süre sonra bir polis arabası birkaç metre önümüzde durdu. Diğer uygulayıcıya, o insanlardan birinin mutlaka bizi polise ihbar etmiş olabileceğini söyledim. Birlikte doğru düşünceler gönderdik ve şunu ekledik: “Doğru bir şey yapıyoruz. Shifu bizi koruyor ve polisin bizi görmesine izin vermiyor.”
Polisten kaçmaya çalışmadık. Doğru düşünceler gönderirken yürüdük. Polis arabası yanımızda durup bir süre bekledi ama kimse arabadan inmedi. Sonra uzaklaştılar. Shifu bizi götürülmekten korudu. Şu doğrudur:
“Uygulayıcılar, yeterli doğru düşüncelere sahip olduğunda Shifu, akıntıyı tersine çevirme gücüne sahip olur” (Hong Yin ll, Shifu-Uygulayıcı Bağı)
Rahatsız edilmedik ve tüm broşürleri dağıttık.
Bir gün şehirde bir otobüs durağında gerçeği açıklarken iki kız geldi. Onlarla konuştum ve güzel bir tartışmamız oldu. Çin Komünist Partisi'nden (ÇKP) ve ona bağlı kuruluşları bırakmayı kabul ettiler. Aslında beni takip etmek için gönderildiklerini bilmiyordum. Bir şeylerin ters gittiğini anladığımda, ayrılamadım. Gelip beni karakola götüren polisi aramışlardı.
İstasyona vardığımızda biraz korkmuştum. Kalbim hızlı atıyordu ve ellerim titriyordu. Sonra kendime neden korktuğumu sordum. Doğru düşünceler göndermeye devam ettim: “Evrendeki en doğru şeyleri yapıyorum. Kimseden korkmayacağım.” Yavaş yavaş sakinleştim.
Karakoldan bir an önce ayrılmam için kalbimden Shifu'ya yalvardım. Tuvalete gitmem gerekiyordu ve bir kadın polis bana eşlik etti. Dışarı çıktığımda ofiste birçok insan gördüm ve hepsi çok meşgul görünüyordu. Kadın polis de beni görmedi. Ayrıldım ve eve geldim. Shifu beni yine kurtarmıştı! Teşekkürler Shifu!
Eve geldiğimde, kötülüğün benden faydalanmasını sağlayan takıntımın ne olduğunu görmek için içime baktım. En büyük ihmalimin çok benmerkezci olmam olduğunu kabul ettim. Diğer uygulayıcılarla iş birliği yapamadım çünkü onlardan daha iyi olduğumu düşündüm. Daha fazla insanın ÇKP'den ayrılmasına yardım ettiğimde, insanlara gerçeği yeterince açıklamamış olmama ve gereklilikleri karşılamamış olmama rağmen gösteriş yapmayı sevdim. Broşür dağıtmak için dışarı çıktığımda, diğer uygulayıcıların çok yavaş yürüdüklerinden ve zaman kaybettiklerinden şikâyet ettim. ÇKP'den ve ona bağlı kuruluşlardan çok kişi ayrılmadığında, diğer uygulayıcılarda kusur buldum ve onların işleri doğru yapmadıklarını düşündüm. Onlara sinirlendim. Bu benmerkezci tutum, başkalarını küçük görmeme ve gösteriş yapmama neden oldu. Diğer uygulayıcılara kibar davranmadım. Dafa işini sıradan bir insan gibi yaptım. Bunu anlayınca kendimden çok utandım.
Canlı Varlıklar Kurtarılmayı Bekliyor
Bir alışveriş merkezinde saygın görünüşlü bir adama gerçeği açıklamaya başladığımda, yerel bir gözaltı merkezinin müdürü olduğunu ve bazı gerçekleri zaten bildiğini söyledi. Ondan Falun Dafa uygulayıcılarına zulmetmemesini istedim. Bana uygulayıcılara karşı nazik olduğunu ve serbest bıraktığı uygulayıcılarla konuşarak bunu doğrulayabileceğimi söyledi. Ona iyi bir insan olduğunu ve gelecekte kutsanacağını söyledim. Parti gelecekte Falun Dafa uygulayıcılarına yaptığı zulüm nedeniyle tasfiye edileceği için onu ÇKP'den ayrılması için teşvik ettim. Kabul etti ve yürekten sevindi.
Nehir boyunca yürüyen birçok insan olduğu için gerçeği açıklamak için sık sık nehir parkına giderdim. Yakınımda ÇKP kadrosundan emekli olan ve yüklü bir emeklilik maaşı alan bir adamla sohbet ettim. Ona gerçeği açıkladım ve ÇKP'den ayrılmasını istedim.
Bana Falun Dafa uygulayıp uygulamadığımı sordu. Emekli olmadan önce Falun Dafa hakkında araştırma yaptığını ve Falun Dafa'nın iyi olduğunu bildiğini, çünkü ÇKP'nin eleştirdiği her şeyin iyi olması gerektiğini söyledi. Ayrıca Shifu Li'nin bir gün Çin'e geri döneceğini bildiğini ve biz uygulayıcıların onu Tiananmen Meydanı'nda davul ve gong çalarak karşılayacağımızı söyledi.
Hayatı boyunca ÇKP sisteminde çalışmasına rağmen ÇKP tarafından beyni yıkanmamıştı. Bu çok nadirdi. Ona ÇKP'yi bırakmanın önemini açıkladım. Onu ve bağlı kuruluşlarını bırakmayı kabul etti.
Bir gün otobüs durağında otobüs bekliyordum. Yiyecek taşıyan bir bayan geçti ve onunla sohbet ettim. Birkaç gündür hastanede yatan kocasına yemeği teslim edecekti. Ona gerçeği açıkladım ve 'Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi' diye tekrarlamasını söyledim. Bu harika sözleri tekrarladıktan sonra kocasının sağlığının düzelebileceğini bilmesini sağladım. Çok minnettardı ve bana ve Shifu Li'ye teşekkür etti.
Birçok canlının kurtarılmayı beklediğini biliyorum. Fazla zamanım yok ve gevşememeliyim.
Kapanış Sözleri
Geriye dönüp baktığımda hem mutluluk hem de pişmanlık yaşıyorum. Canlılar kurtarıldığında mutluydum. İnsanlar gerçekleri öğrenmeyince pişman oldum.
Son on yıldır, her sabah insanlara gerçekleri açıkladım ve öğleden sonra Fa'yı çalıştım. Her gün gittim, sıcak ya da soğuk. Her caddeyi ve yolu yürüdüm ama yorgun hissetmedim. Bazı insanlar materyallerimizi kabul ederken diğerleri kabul etmiyor ve hatta bana küfrediyorlar ama ben sakin kaldım.
Shifu'nun koruması sayesinde bugüne kadar uygulama yolumda yürüyebildim. Falun Dafa'yı kararlılıkla geliştireceğim ve uygulama yolumun son ayağını da evime doğru Shifu'yu takip etmek için iyi bir şekilde yürüyeceğim. Shifu, lütfen benim için endişelenme.
Bu makalede ifade edilen görüşler, yazarın kendi görüşlerini veya anlayışlarını temsil eder. Bu web sitesinde yayınlanan tüm içeriklerin telif hakkı Minghui.org'a aittir. Minghui, düzenli olarak ve özel günlerde çevrimiçi içeriğin derlemelerini yayınlayacaktır.