(Minghui.org) Güney Avustralya'daki Falun Gong uygulayıcıları, 18 Temmuz 2023'te Adelaide'deki eyalet parlamento binası önünde bir miting düzenlediler. Çin Komünist Partisi'nin (ÇKP) 24 yıldır sürdürdüğü zulmü kınadılar ve zulmün sona erdirilmesi çağrısında bulundular.

Güney Avustralya'daki Falun Gong uygulayıcıları, 20 Temmuz 2023 akşamı Çin Konsolosluğu önünde zulüm gören Çinli Falun Gong uygulayıcılarını anmak için bir mum ışığı nöbeti düzenlediler.

18 Temmuz 2023'te Adelaide'de eyalet parlamento binası önünde düzenlenen miting

İnsanlar zulmün sona erdirilmesi çağrısında bulunan dilekçeyi imzaladı

Uygulayıcı Brian mitingde konuştu.

Güney Avustralya Falun Dafa Derneği sözcüsü Brian, Falun Dafa'nın on binlerce Çinlinin sağlığını iyileştirdiğini, ancak ÇKP'nin o zamanki lideri olan Jiang Zemin'in kişisel kıskançlıktan dolayı, Temmuz 1999'da bu zulmü başlattığını söyledi.

Brian, "Tam arkamızdaki bu binada, uluslararası insan hakları avukatı David Matas, 29 Kasım 2022'de araştırma sonuçlarını bildirerek, Çin'de sanayileşmiş organ toplama yöntemiyle öldürülen Falun Gong uygulayıcıları ve diğer vicdan mahkumları olduğunu ve Çin'de veya uluslararası alanda cinayetleri durdurmak için çıkarılan hiçbir yasa olmadığını söyledi." dedi.

Ayrıca, ÇKP'nin Falun Gong uygulayıcılarının canlıyken organlarını toplamasına ilişkin uluslararası soruşturmayı ve Küresel Magnitsky İnsan Hakları Hesap Verebilirlik Yasası uyarınca bazı ülkelerin insan hakları suçlularına yaptırım uygulamadaki ilerlemesini tanıttı. Avustralya Hükümeti'nezulmü durdurmaya yardım etme çağrısında bulundu.

Yasama Konseyi Üyesi: Zulmü Protesto Etmenizi Destekliyorum

Yasama Konseyi üyesi Tammy Franks ve mektubu

Mitingde Güney Avustralya Yasama Konseyi üyesi Tammy Franks'ın mektubu okundu.

Mektupta, "Bu zor yıllarda doğruluk, merhamet ve hoşgörü ilkelerine bağlı kalan uygulayıcıların ruhunu takdir ediyorum. Devam eden baskı ve zulüm karşısında güçlü durmak, inancınızı ve uygulamanızı savunmak büyük bir güç gerektirir. İnancınızı ve ilkelerinizi uygulama hakkınızı barışçıl bir şekilde savunma konusundaki kararlılığınız için teşekkür ederim ve lütfen yanınızda olduğumuzu ve Çin Komünist Partisi'nin insan hakları ihlallerine yönelik eleştirileri susturma girişimlerini kınadığımızı bilin." dedi.

"20 yılı aşkın bir süredir Çin Komünist Partisi, Falun Dafa uygulayıcılarının seslerini susturmaya çalışıyor, ancak bugün burada kesinlikle susturulmadınız. Hiçbirimiz bu adaletsizlik karşısında olmayız ve olmayacağız.”

Vietnam topluluğu temsilcisi ÇKP'nin zulmünü kınıyor.

Mitingde, Vietnamlı topluluk lideri Bayan Chao, herkesi zulme karşı savaşmak için bir arada durma ve güç toplama çağrısında bulundu. Sebat edersek adaletin geleceğini söyledi.

Bayan Chao, ÇKP'nin Falun Gong'a yaptığı zulmü kınadı. ÇKP'nin Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü'ye tamamen karşı olan yalanlarla ve aldatmacayla, zihin kontrolü ve acımasızca bastırma peşinde koştuğunu söyledi.

Falun Gong'a Halk Desteği

Kanguru Adası'ndan Norman Lapins

Kanguru Adası'ndan Norman Lapins, “Bence yaptığınız şeyin anlamlı ve huzurlu. Bugün şehre gelmeseydik, anlama şansımız olmayabilirdi. Çin ve Rusya gibi diğer bazı ülkeler totaliter kontrol istiyor ve insanlık karşıtı uygulamalar sergiliyorlar. Oradaki insanların çektiği acıları hayal bile edemiyorum. Canlı organ toplama korkunç bir şey ve asla izin verilmemeli. Herkes Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü'yü aklında tutabilirse, bu, çocuklarımıza ve torunlarımıza daha güzel bir dünya getirecektir. Lütfen devam edin.” dedi.

Yerel sakin Jay

Jay, bir yıl önce Çin Mahallesi yakınlarında zulme karşı imza toplayan uygulayıcılarla karşılaştığında Falun Gong'u öğrenmişti.

Dedi ki, “Bunun bir tür meditasyon uygulaması olduğunu öğrendim. Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü'ye inanıyorum. Bence çok iyi. Bu meditasyonda herhangi bir tehdit görmüyorum. ÇKP neden bu uygulayıcıların bir tehdit olduğunu düşünüyor? İnsanlar maneviyat ve inançlarının peşinden gitme hakkına sahiptir. ÇKP'nin zorbalığından çok tiksiniyorum. Herkes aynı insan haklarına sahip.”

Nepal'den Prakash

Nepalli bir genç olan Prakash, “Huzurlu ve özgür bir ortama sahip olmalıyız. Hiçbir ülkenin insanların yaşam biçimlerine müdahale etme hakkı yok. Çinli yetkililer insanlara zulmetmemeli, hatta insanları öldürmemeli. Bu insanlığa aykırı.” dedi.

Şöyle devam etti, “Günümüzde dünyada pek çok değişiklik ve anlaşmazlık yaşanıyor. Bir zamanlar sahip olduğumuz geleneksel kültür yavaş yavaş yok oluyor. Bugün yaydığınız ve takip ettiğiniz geleneksel Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü değerleri çok dikkat çekici. Teşekkür ederim"