(Minghui.org) Kendisi de bir Falun Dafa uygulayıcısı olan eşim ve ben, kardeşimi ziyaret etmek için Çin'deki büyük bir doğu şehrine uçakla gittik. Kardeşim karaciğer kanserinden mustaripti ve bir ameliyat için hazırlanıyordu.

Uçakta Bir Öğrenciyle Tanışmak

Uçak doluydu ve bulutların arasından geçtikten sonra sorunsuz bir şekilde uçuyorduk. Hafif bir yemeğin ardından kimileri kitap okuyor, kimileri birbirleriyle sohbet ediyor, kimileri ise gözlerini kapatıp dinlendiriyordu.

Sağımdaki koridorda tanınmış bir üniversitede nükleerle ilgili bir bölümde eğitim gören genç bir öğrenci oturuyordu. Genç öğrenci mezun olmaya hazırlanıyordu ve yüksek lisans seçeneklerini araştırıyordu. Mezuniyet görüşmesi için Doğu Çin'e uçuyordu.

Bölümü hakkında sohbet etmeye başladık. Dafa'dan öğrendiklerime dayanarak evrenin yapısı hakkında sorular sordum. Moleküllerden, atomlardan, çekirdeklerden en küçük parçacıklara, quarklardan nötrinolara kadar bahsettim. Şaşırdı ve bana bilim insanı olup olmadığımı sordu.

Gülümsedim ve ona aslında yargıç olduğumu söyledim. Bana fizik hakkında nasıl bu kadar çok şey bildiğimi sordu. Yaşımı öğrendiğinde genç görünümüme o da şaşırdı.

Ona bilgimin ve sağlığımın tamamen Falun Dafa'yı uygulamaktan ve Falun Dafa'nın temel kitabı olan Zhuan Falun’u okumaktan geldiğini söyledim. Ona, bu kitabın 40 dile çevrildiğini ve farklı ülkelerdeki milyonlarca insanın Dafa'yı uygulamalarına ve sağlıklarını ve ahlaklarını iyileştirmelerine yardımcı olduğunu söyledim.

Falun Dafa'nın Shifu’su Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterildi ve çeşitli ülkelerin hükümetlerinden binlerce ödül aldığını anlattım. Falun Dafa'nın topluma katkısı dünyanın her yerindeki insanlar tarafından övüldüğünü fakat Çin Komünist Partisi (ÇKP) tarafından ona zulmedildiğinden bahsettim.

Ona Dafa'yı anlattığım sırada, birdenbire daha önce güvenlik duvarını aşmak için bir hileli atlatma yazılımına sahip olduğunu ve Falun Dafa'ya yapılan zulüm hakkında biraz bilgisi olduğunu hatırladı.

Ona bir takma ad buldum ve ÇKP örgütlerinden, Gençlik Birliği'nden ve Genç Öncülerden ayrılmasını istedim. Hemen kabul etti. Daha sonra Zhuan Falun okumak istediğini söyledi, bu nedenle iletişim bilgilerini paylaştık.

Okula gittim ve yolculuktan döndükten sonra ona Zhuan Falun'nun elektronik versiyonunu verdim. Çok mutluydu. Mezuniyet mülakatını başarıyla geçtiğini öğrendim.

Hastanedeki İnsanları Kurtarmak

Kardeşim çekingen, inatçı ve kişisel çıkarlara değer veren biridir. Dafa hakkındaki gerçeği dinlemeye asla cesaret edemedi ve ona inanmadı, her ne kadar onun iyi olduğunu bilse de ve ben Dafa'yı uygulamaya başladıktan sonra tüm hastalıklarımdan kurtulmuş olsam da.

Bu sefer ciddi bir şekilde hastaydı. Ona Shifu'nun derslerinin bir kaydını getirdim ama o yine de dinlemeyi reddetti.

Bir gün hastane koridorunda karaciğer kanseri ameliyatı bekleyen bir geminin ikinci kaptanı ve eşiyle karşılaştım ve sohbet ettik. İkinci kaptan benim dürüst bir insan olduğumu söyledi.

Onlara Falun Dafa'yı uygulayan bir yargıç olduğumu söyledim. "Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü'yü takip ediyorum" dedim. Onlara, ÇKP'nin Falun Dafa'ya zulmettiğini ve bu zulmün tanrısal cezanın yanı sıra insani hukuki süreç tarafından da cezalandırılacağını söyledim.

Gerçeği duyan çift, takma adla Komünist Gençlik Birliği'nden ve Genç Öncülerden ayrıldı. Onlardan içtenlikle "Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi" ifadelerini tekrarlamalarını istedim ve bunun sağlıkları üzerinde büyük bir etkisi olacağını söyledim.

İkinci kaptan yedi kelimeyi doğrulamak için beni tekrar buldu ve onu telefonuna kaydetti.

O gece karısı bir rüya gördü. Rüyada doktor bir kadın hastayı ameliyat ediyordu. Operasyon karmaşıktı.

Doktor ameliyatın başarılı olduğunu açıkladı. Ertesi gün, ikinci kaptanın karısının ameliyatı çok başarılı geçti. İkinci kaptan bana teşekkür etti. Shifu’nun karısını kurtardığını biliyordum.

Kardeşimle aynı hastalığa sahip olan ve sık sık koğuşuna gidip onunla sohbet eden bir hastam da vardı. Güneydoğu eyaletinin başkentinden gelen bu 40 yaşındaki adam, yeni ameliyat olmuştu ve çok zayıf ve bitkindi.

Eşi de ona eşlik etti. Karısı çok iyimserdi ve mutlaka bir çare bulunacağına dair bir his taşıdığını söyleyerek onu sık sık cesaretlendiriyordu.

İkisiyle koridorda karşılaştım ve onlara Falun Dafa hakkındaki gerçekleri anlatma fırsatını yakaladım. Onlara Falun Dafa'nın insanları felaketlerden kurtarabilecek üst düzey bir uygulama olduğunu söyledim. Devlet Spor İdaresi tarafından yapılan bir anket, Falun Dafa'nın katılımcıların %98'inde zor hastalıkların tedavisinde etkili olduğunu ortaya çıkardı. İçtenlikle "Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi" ifadelerinin tekrarlanması olumlu etkilere sebep olacaktır.

Tayvan'a gittiklerini ve bunu duyduklarını söylediler. Eve döndüğümüzde bizden özellikle yedi kelimeli ifadeleri istediler ve söylediklerimize inandıklarını söylediler.

Kocası tamamen iyileşti ve kanseri iz bırakmadan ortadan kayboldu. O, enerji doluydu ve kilosu normale döndü.

Kardeşimi hastanede ziyaret ederken benimle aynı yaşta bir kadınla tanıştım. Safra kanalı hastalığından acı çekiyordu. Ameliyat sonrası kontrol için oradaydı.

Ona Dafa hakkındaki gerçekleri anlattıktan sonra, zulümden önce uygulama yaptığını söyledi. Güzel bir zamandı ve hiçbir hastalığı yoktu ve tamamen sağlıklıydı. Temmuz 1999'da zulüm başladıktan sonra uygulamayı bırakmıştı.

İşinde bir milyon Yuan’dan fazla dolandırıldığını ve daha sonra safra kanalı hastalığına yakalandığını söyledi. Tütsü yakmak ve Buda'ya ibadet etmek için tapınaklara gitmiş ancak iyileşememişti.

Ona ÇKP'nin nefret yarattığını, "kendini yakma" konusunda yalanlar uydurduğunu ve dünyayı zehirlediğini söyledim. Ona hızlı bir şekilde tanıdığı eski uygulayıcıları bulmasını ve kısa sürede sağlığına kavuşabilmesi için Dafa uygulamaya geri dönmesini önerdim.

Kardeşimin ve bu hanımın zor durumunu görünce, bu zulmün gerçek kurbanlarının ÇKP'nin yalanlarıyla zehirlenen dünya insanları olduğunu derinden hissettim!

Dönüş Yolculuğumda Bir Profesörle Tanışmak

Kardeşimin durumu stabil hale geldikten sonra eşim ve ben geri döndük. Tanıştığımız üniversite öğrencisiyle aynı okuldan bir profesörle tanıştık.

Bu genç profesör 40'lı yaşlarının başındaydı, çok güzel konuşuyordu ve de konuşkandı. Branşından, güncel olaylara ve toplumsal olaylara ilişkin görüşlerinden bahsetti.

Sessizce dinledim. Mesleğimi sorduğunda, kendimin bir yargıç olduğumu ve aynı zamanda bir Falun Dafa uygulayıcısı olduğumu söyledim.

Şaşırmadı. Güzel göründüğümü ve kendisinin de Zhuan Falun’u okuduğunu söyledi. Ancak ateizmin engeli nedeniyle birkaç sayfayı çevirdikten sonra yarım bırakmıştı.

Fırsatı olursa daha yakından bakması gerektiğini söyledim. Ona Falun Dafa'nın dünya çapında yayıldığını, ÇKP'nin zulmünün Çin'in hukuk sistemine ve ahlakına verdiği zararı, ÇKP'nin önceki hareketleri nedeniyle Çin halkının çektiği acıları ve ateizm ve evrimin Çin üzerindeki etkisini anlattım.

ÇKP'yi ve bağlı kuruluşlarını bırakmaktan bahsettiğimde duruşunu açıklamadı. 2002 yılında Guizhou'nun Pingtang İlçesinde bulunan, üzerinde "Çin Komünist Partisi Yok Olacak" yazan antik taştan ve Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bahsetmeye devam ettim.

Uçak iniş yapmak için alçalmaya geçene kadar iki saatten fazla konuştuk. “Bugün karşılaşmamız kaderdir” dedim. “ÇKP'yi ve onun gençlik örgütlerini bırakmanıza yardımcı olmak için uçağın adı olan “Şanslı” ismini kullanacağım.” “Tamam! Zaten ÇKP hakkında iyi bir izlenimim yok” dedi. İkimiz de güldük.

Bir hayat kurtarıldı ve benim de kalbim uçak gibi yere indi. Bu karşılaşmanın genç akademisyenin kaderini değiştireceğine inanıyorum.

Son Söz

Doğu Çin'e yapılan yolculuk, kasıtsız bir tesadüf gibi görünüyordu, ancak yolculuk sırasında Shifu’nun benim için çok dikkatli ayarlamaları vardı.

Kendimi iyi bir şekilde geliştirmeliyim ve Shifu'nun bana ayırdığı değerli zamanın kıymetini bilmeliyim. Fa-düzeltmesi sürecine ayak uyduracağım, Shifu'nun isteklerini yerine getireceğim, daha fazla canlıyı kurtaracağım ve Shifu'yla birlikte orijinal doğama geri döneceğim.