Rusya: Yeni Yılda Grup Fa Çalışması ve Deneyim Paylaşımı Düzenlendi

(Minghui.org) Rusya'daki uygulayıcılar Yeni Yılı, Fa’yı (öğretileri) okumak ve uygulama deneyimlerini paylaşmak için bir araya gelerek kutladılar. Hayatlarındaki engelleri aşmak ve zihinlerini yükseltmek için Falun Dafa'nın Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü ilkelerini nasıl takip ettiklerinden bahsettiler. Birçoğu Falun Dafa'yı (Falun Gong olarak da bilinir) uygulamaya yeni başlarken, bazıları 20 yıldan fazla bir süredir uygulama yapıyordu. Genç ya da yaşlı, eski ya da yeni, uygulayıcıların hepsi aynı arzuyu paylaşıyorlar - uygulama yoluyla kendilerini geliştirmek.

Rus Falun Dafa uygulayıcıları 2024 yılının Ocak ayı başlarında bir grup uygulaması düzenlediler.

St.Petersburg'dan Dmitry, "Her zaman sakin ve dostane bir tutum sergilemeye çalışıyorum. Herkes benim kolay kolay sinirlenmediğimi bilir. Dafa'yı uygulamaya başladıktan sonra, strese dayanma yeteneğim ve iş verimliliğim arttı. Artık karmaşık ve alışılmadık görevlerin üstesinden daha iyi gelebiliyorum, özellikle de meditasyon yaptıktan sonra zihnim çok berrak oluyor."

St.Petersburg'dan Dmitry

"Egzersizleri uygulamadan önce ciddi sırt sorunlarım vardı: Boyun osteokondrozu ve üç boyun omurunda dengesizlik," diyor Dmitry. "Toplu taşıma araçlarına bindiğimde boynum düşecekmiş gibi hissederdim. Süpermarketten hiçbir şey alamazdım. Belimdeki fıtık normal bir hayat yaşamamı imkansız hale getirmişti. Bir mağazaya gittikten sonra eve döndüğümde üç saat dinlenmem gerekirdi. Falun Dafa'yı uygulamaya başladıktan sonra yavaş yavaş iyileştim ve sırtımdaki ağrı kayboldu. Falun Dafa'yı uygulayarak sağlık ve bilgelik kazandım. On yıldır uyguluyorum."

Yaklaşık 12 yıldır uygulama yapan Ekaterina, uygulama yaptıktan sonra fiziksel ve zihinsel olarak rahatladığını ve grup faaliyetlerine katılırken pozitif enerji hissettiğini söyledi. Ayrıca kendi eksikliklerini ve yetersizliklerini de gördü.

Ekaterina

Ekaterina, "Bu toplantıda memnuniyetsizlik ve suçluluk hakkında konuştuk" dedi. "Bu duyguların hayatımızı nasıl mahvedebileceğini hiç düşündünüz mü? Bazen, memnuniyetsizliğimin beni nasıl etkilediğini fark etmiyorum. Bunun sevdiklerinizin mutluluğu ve ruh hali üzerinde olumsuz bir etkisi olabilir. Devam eden suçluluk duygusuyla baş etmek ise daha zor. Telafisi mümkün olmayan bir eylem için yıllarca endişelenerek kendi sağlığınıza zarar verebilirsiniz. Bu tür duygularla yaşamak çok zor. Sırtınızda büyük bir çanta taşımak gibi zor. Her zaman herkesi eleştirmek ve sadece olumsuz yanlarını görmek yerine, insanların iyi yanlarını aramak daha iyi. Bugünkü gibi paylaşımlar çok verimli oluyor."

Olga yaklaşık 21 yıldır Falun Dafa'yı uyguluyor. Yağmur çamur demeden sık sık açık havada egzersiz yapıyor. "On beş yaşındayken bana tedavi edilemez beyin zarı iltihabı teşhisi konuldu. Yaklaşık otuz yıl boyunca bu hastalıkla yaşadım ve doktor hayatımın geri kalanında acı çekeceğimi söyledi. O zaman, teşhisi doğrulamak için, hastanede bir şırınga ve örgü iğnesi büyüklüğünde bir iğne ile omurgadan beyin omurilik sıvısının alınmasını içeren bir ponksiyon yaptırdım. Annem bu ameliyatı olacağımı öğrendiğinde bayıldı. Bu tehlikeli bir prosedürdü. Bazı insanlar bu yüzden felç oluyordu. Geçici olarak görme yetimi kaybettim ve baş ağrılarım daha da kötüleşti." diye anlattı.

Olga, Dafa'yı uygulamaya başladıktan sonra sağlığına kavuştuğunu söyledi.

Olga çok acı çekiyordu ve her altı ayda bir enjeksiyon tedavisi görmesi gerekiyordu. Doktorlar bir kilodan fazla kaldırmasına, sıcak ya da soğuğa maruz kalmasına izin vermiyordu. Yaz ya da kış fark etmeksizin güneş gözlüğü takmak zorundaydı.

Olga, "Falun Dafa uygulayıcıları ile tanıştıktan sonra her şey değişti" dedi. "Uygulama yapmaya başladığımdan beri geçen iki ay içinde hala kusma, ishal ve baş ağrısı semptomlarım vardı. Genellikle bütün gün uzanır ve başımı bir eşarpla sıkardım, bu da ağrıya dayanmamı kolaylaştırırdı. Falun Dafa'nın kurucusu Shifu Li Hongzhi'nin ders kaydını dikkatle dinledim. Acı yavaş yavaş kayboldu ve neredeyse acı içinde olduğumu unutuyordum."

Irina, "Düşündüklerim, söylediklerim ve yaptıklarım uyum içinde olduğunda kendimi mutlu hissediyorum. Başka bir deyişle, mutlu olmak için değerlerinizi fark etmeli ve onlara uygun hareket etmelisiniz. İnanıyorum ki önce kendimizi değiştirmeli ve Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü ilkelerini uygulamaya çalışmalıyız; sonra başkalarına yardım edebiliriz."