(Minghui.org) Şehirde çalışırken, bir keresinde otobüsle eve dönerken tesadüfen köyümden olan bir çiftin yanına oturdum. Onlarla daha önce Falun Dafa hakkında konuşmuştum fakat bu sefer tüm otobüsün beni duyabilmesi için daha yüksek sesle konuşmaya başladım.

Daha sonra arkadan birinin "Konuş da seni duyalım!" dediğini duydum.

Ben de: “Çin Komünist Partisinin (ÇKP) eski başkanı Jiang Zemin, Falun Dafa'ya karşı zulmü başlattı. Jiang ve onun takipçileri iğrenç bir suç işlediler ve hepsi cennet tarafından cezalandırılacaklar.

"Falun Dafa dürüst bir uygulamadır ve insanlara Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü ilkelerini takip etmeyi ve iyi olmayı öğretir. Uygulayıcıların ahlaki değerlerini yükseltti, sağlıklarını iyileştirdi ve 100'den fazla ülkede uygulanıyor.

Tiananmen Meydanı'ndaki kendini yakma olayı Jiang tarafından insanların Falun Dafa'ya karşı nefretini kışkırtmak için düzenlenen bir oyundur. ÇKP'nin toprak reformu ve 1989 Tiananmen Meydanı katliamı gibi siyasi kampanyaları Çin halkını terörize etmeyi amaçlıyordu.

“Çin'i ele geçirdiklerinden beri 80 milyon insanı katlettiler. Zulmün başladığı 1999 yılından bu yana, sayısız Dafa uygulayıcısı öldü ya da işkence görmekten sakat kaldı. Ve çok sayıda kişinin organları kâr amacıyla toplandı. Bu, bu gezegende daha önce hiç görülmemiş bir kötülüktür!”

Şoför dahil otobüsteki herkes dikkatle dinledi. Jiang'ın Falun Dafa'ya karşı zulmünün Çinliler için nasıl feci sonuçlar doğurduğunu anlattığımda, birçok yolcu Jiang'a onun uzun zaman önce ölmüş olması gerektiğini söyleyerek küfretmeye başladı.

Daha sonra eski ÇKP başkanı Mao'yu sordular ve ben de şöyle dedim: “Mao, siyasi gücünü ele geçirmek ve sürdürmek için muhalifleri öldürmek ve susturmak için bir dizi kampanya başlatmıştı. 'Kültür Devrimi'ni başlattı ve geleneksel Çin kültürünü yok ederek ulusumuza büyük kayıplara ve telafisi mümkün olmayan zararlara neden oldu.

“ÇKP, insanlara ateizmi ve evrim teorisini aşılayan bir tarikattır. Onlara 'cennetle savaşmalarını, dünyayla savaşmalarını ve insanlarla savaşmalarını' söyler. ÇKP cennet karşıtı, dünya karşıtı, evren karşıtıdır ve evrenimizdeki kötü güçleri temsil etmektedir.'

Yolcular alkışlamaya başladılar. Anlamışlardı. Bazıları ÇKP'yi bir tarikat olarak nitelendirdi ve onun uzun zaman önce ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi.

Pek çok kişi beni alkışlamaya devam etti. Bana bu kadar çok şeyi nasıl bildiğimi sorduklarında: " Ben Falun Dafa uyguluyorum. Kurucu Shifu Li beni bu olaylara aydınlattı ve bana bilgelik verdi.”

Bir kişi, "Ben İsa’ya Mesih'e inanıyorum ve hükümet buna karşı değil" dedi. Ben de şöyle cevap verdim: “Hükümet bir şeye karşıysa o şey kötü ya da hükümet bir şeye karşı değilse o zaman iyi anlamına gelmez, böyle değildir. İşin özüne bakmak lazım.

“Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü evrenin ilkeleridir. Falun Dafa insanlara, uluslarına fayda sağlamaları için yaşamlarını sürdürürken bu ilkeleri takip etmeyi öğretir.

“Tüm dünya bunların iyi ilkeler olduğunu kabul ediyor, ancak yalnızca ÇKP buna inananlara zulmediyor. Bu, dünyanın geri kalanının hatalı olduğu anlamına mı geliyor?”

Şöyle devam ettim: “Antik Roma İmparatoru Nero, Hıristiyanlara zulmetti ve bu zulüm üç yüz yıl boyunca devam etti. İsa'nın sayısız öğrencisi öldürüldü, yakıldı ya da aslanlar tarafından yenildi.

“Sonunda güçlü Roma İmparatorluğu çöktü ve yok oldu. Bir hükümet, doğru bir inanca zulmetmek için siyasi gücünü kullandığında, yok edilmesi kaçınılmazdır.”

Bir başkası da “Eğitim seviyeniz nedir?” diye sordu. Hangi üniversiteye gittin?”

İlkokulu bile bitirmediğimi söyledim. Daha sonra bu kadar şeyi nasıl bildiğimi sordu.

Ben de şöyle cevap verdim: "Falun Dafa kitaplarını okuyorum; birinci sınıf bir üniversiteye gitmek gibidir.”

Bazı yolcular güldü ve şu yorumu yaptı: “Bugün birinci sınıf bir üniversite dersine katıldık. Teşekkür ederim Falun Dafa uygulayıcısı!”

Durağımda inmek için kalktım ve birçok kişi bana çok şey öğrendiklerini söyledi. Bazıları gelecekte Falun Dafa'yı öğrenebilmek için telefon numaramı aldı.

Dindar bir Hıristiyan, paylaştığım o hikayeleri hiç duymadığını söyledi. Bunların mantıklı olduğunu düşündü ve daha fazlasını öğrenmek için beni ziyaret etmek istedi.

Otobüsten indiğimde herkes bana el sallayıp dikkatli olmamı söyledi. Eve giderken yüreğim sevinçle doluydu.

Bana bu kadar çok insanın önünde hiç bir müdahale olmadan gerçeği sakin bir şekilde açıklama cesaretini ve bilgeliğini verdiği için Shifu'ya teşekkür ettim. Dafa'yı anlayan ve kabul edenler, gelecekleri için iyi bir temel attılar.

Akşam egzersizleri yaptığımda vücudum enerjiyle çevriliydi. Vücudumun dışında bir spiral gibi büyüdü ve başımın tepesine ulaştığında yukarı doğru fırladı. Enerji bu gece özellikle güçlüydü.

Shifu’nun Fa'sından bir cümle aklıma geldi,

"... gong, bedenin dışında oluşup spiral biçiminde kafanın üzerinde geliştiğinde, bir gong sütunu şekillenir." (Zhuan Falun, 1. Ders)

Shifu'nun bana yardım ettiğini biliyordum. Çok mutlu ve minnettardım. Göz yaşlarımı tutamıyordum.

Otobüsteki insanları uyandırabilmek için “kendimi” hiç düşünmediğim için Shifu beni şefkatle güçlendirmişti, bu yüzden hiçbir korkum olmadan özgürce konuşabilmiştim. Her ne kadar konuşmayı ben yapsam da, aslında her şeyi yapan Shifu'ydu!

Teşekkürler Shifu!