(Minghui.org) ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Politika Planlama ekibi, 17 Kasım 2020'de "Çin Meydan Okumasının Unsurları" başlıklı yeni bir rapor yayınladı. 74 sayfalık raporda, Çin Komünist Partisi'nin ABD ve dünyanın geri kalanına karşı oluşturduğu zorlukları özetlendi. ABD hükümetine dış politikasında ulusal özgürlüğü korumak adına on görev belirledi.
Raporda, “Amerika Birleşik Devletleri'nde - ve dünyanın dört bir yanındaki ülkelerde - büyüyen Çin Komünist Partisi'nin (ÇKP) büyük güç rekabetinde yeni bir çağı tetiklediğinin farkında olunmalıdır. Ancak şimdiye kadar, Çin’in dünyanın her bölgesine yayılmasının dışa vurumunu ve partinin arzuladığı özgül egemenlik biçimini çok az fark eden var. "
"ÇKP sadece kurulu dünya düzeni içinde üstünlük amaçlamıyor - özgür ve egemen ulus devletlere dayanan, Amerika'nın üzerine kurulduğu evrensel ilkelerden yola çıkan ve ABD ulusal çıkarlarını ilerleten bir düzen istiyor - ancak Çin Halk Cumhuriyeti'ni (ÇHC) merkeze yerleştirerek ve Pekin'in otoriter hedeflerine ve hegemonik emellerine hizmet edecek şekilde dünya düzenini temelden revize etmeyi hedefliyor.
"Çin'in meydan okuması karşısında, Amerika Birleşik Devletleri'nin özgürlüğü güvence altına almalıdır."
ÇKP'nin Özündeki "Marksist-Leninist İnançlar"
İnsanlar ÇKP'nin "otoriterlik biçimini ve hegemonik hedeflerini" anlayamadıklarında, bunun nedeni ÇKP'nin "Marksist-Leninist inançlarını" görememeleridir.
"20. yüzyıl'da Marksist-Leninist diktatörlüğü üzerine modellenen ÇKP, nihayetinde hızlı modernleşmeyi teşvik etti ve muazzam bir ekonomik büyüme yarattı - Parti'nin 1970'lerin sonlarında serbest piyasa unsurlarını benimseme kararına ve Amerika Birleşik Devletleri'nin ve dünyanın dört bir yanındaki ulusların Çin ile ticarete başlama kararlarına karşı hiç bir önlem alınmamasına teşekkür etti."
“Parti bugün ekonomik gücünü dünyanın dört bir yanındaki ülkelere el koymak ve zorlamak için kullanıyor; yabancı ulusların toplumlarını ve siyasetini ÇKP'nin gereksinimlerine daha uyumlu hale getirmek ve uluslararası örgütleri Çin’in sosyalizm etkisi doğrultusunda yeniden şekillendirmek için kullanıyor. Aynı zamanda ÇKP, ABD ordusuna rakip olup, sonunda onu geçecek birinci sınıf bir ordu geliştiriyor. Bu eylemler, ÇKP'nin istikrarlı bir şekilde, uluslararası düzenin dönüşümü ile sonuçlanan 'ulusal gençleşmeyi' başarmak için - Hint-Pasifik bölgesinden dışarıya doğru ilerleyen ve dünyayı çevreleyen - arayışının peşinden koşmasına olanak sağlıyor."
"Çin’in kendine özgü otoriterlik biçimini ve ortaya çıkardığı hegemonik hedefleri anlamak için, Çin’in davranışının ortaya çıktığı entelektüel kaynakları kavramak gerekir: ÇKP’nin Marksist-Leninist inançları ve partinin Çin milliyetçiliğine ilişkin aşırıya kaçan yorumları."
"Bir bütün olarak bakıldığında, Çin’in davranışının ana bileşenleri - Marksist-Leninist bir diktatörlüğün korunması; yurtdışında ekonomik bağımlılık ve politik itaat oluşturmak ve uluslararası örgütleri ÇKP kriterleri ve hedefleri etrafında yeniden yönlendirmek için ülkenin zenginliğinden yararlanmak; ve birinci sınıf bir ordunun geliştirilmesi - uluslararası düzenin dönüşümünü dünya meselelerine hükmetme planları için kritik olarak gören büyük bir gücü ortaya koyuyor."
Çin'deki Diktatörlük
Bu rapor, özellikle tüm Çin halkının ÇKP'nin zulmünün kurbanları olduğunun altını çizerek ÇKP'nin "Ülkesindeki Otoriterliği"ni vurguluyor.
"Çin’in dünya meselelerindeki davranışı ÇKP’nin otoriter hükümet biçiminden kaynaklanmaktadır. 20. yüzyıl komünist dogması ve Marksist-Leninist rejimlerin ilkeleri ve uygulamaları doğrultusunda, ÇKP yaklaşık 1,4 milyar insana baskıcı, tek parti yönetimi uyguluyor.
"1989'da Tiananmen Meydanı'nda demokrasi yanlısı protestocuların şiddetle bastırılmasından sonraki on yıllarda, ÇKP, beyin yıkama, sansür, kasıtlı olarak yanlış bilgilendirme, yüksek teknoloji gözetleme, zorla ortadan kaybolmalar ve diğer acımasız araçların sistematik kullanımını yaygınlaştırarak iç baskıyı yoğunlaştırdı ve ülke üzerindeki kontrolünü güçlendirdi."
ÇKP'nin Güvenlik Açıkları
Raporda, ÇKP'nin kendi gündeminde ilerleme kaydetmesine rağmen, aynı zamanda ülkenin birçok cephede kırılganlıklarını artırdığı da belirtildi.
Raporda "ÇHC vatandaşları üzerindeki otoriter egemenliğine ve dünya çapındaki özgürlüğe sunduğu tehdide rağmen, ÇKP yönetimindeki Çin'e çeşitli güvenlik açıkları damgasını vurmuştur. Bunlar, otokrasiye özgü dezavantajlarla başlar: yenilik üzerindeki kısıtlamalar, ittifaklar kurma ve sürdürme zorlukları ve iç baskıdan kaynaklanan maliyetler. Bunlar ÇHC'ye özgü güvenlik açıklarını da içerirler: ekonomik istikrarsızlık, demografik dengesizlik, çevresel bozulma, kalıcı yolsuzluk, etnik ve dini azınlıklara yönelik baskı; Çin'de 1,4 milyar insanın izlenmesi, sansürlenmesi ve beyinlerinin yıkanmasına yönelik göz korkutucu harcamalar... "
Ayrıca, birçok ülke dış politikaları nedeniyle onlara olan güvenini kaybettiğinde, ÇKP'nin kendi liderlik değişikliği zorluğuyla karşı karşıya olduğunu da sözlerine ekledi.
Çin Meydan Okumasının Üstesinden Gelmek İçin On Görev
Raporda, ABD'nin ÇKP'nin yarattığı zorlukların üstesinden gelmek için temellerine dönmesi gerektiği sonucuna varıldı. Raporda önerilen on dış politika önerisi aşağıdadır.
"Birincisi, Amerika Birleşik Devletleri anayasal hükümeti koruyarak, refahı ve sağlam bir sivil toplum hareketini teşvik ederek ülke içinde özgürlüğü güvence altına almalıdır; bunların tümü, ulusun yurtdışındaki zorluklarının üstesinden gelebilmesi için her zaman gerekli olan sivil ittifakı sağlar.
"İkincisi, Amerika Birleşik Devletleri müttefikler ve ortaklarıyla ortak çıkarlara ve paylaşılan sorumluluğa dayanan güvenlik işbirliğini geliştirirken, dünyanın en güçlü, çevik ve teknolojik açıdan en gelişmiş ordusunu da korumalıdır.
"Üçüncüsü, Amerika Birleşik Devletleri, II. Dünya Savaşı'ndan sonra yaratılmasına öncülük ettiği; egemen ulus-devletlerden oluşan, insan haklarına saygılı ve hukukun üstünlüğüne bağlılığı temel alan; özgür, açık ve kurallara dayalı uluslararası düzeni güçlendirmelidir.
"Dördüncüsü, Amerika Birleşik Devletleri, özgür, açık ve kurallara dayalı uluslararası düzeni nerede güçlendireceklerini ve nerede yetersiz kaldıklarını belirlemek için, ittifak sistemini ve katıldığı uluslararası örgütlerin genelini yeniden değerlendirmelidir.
"Beşincisi, bu yeniden değerlendirmenin ışığında, Amerika Birleşik Devletleri, sorumluluklarını dostları ve ortaklarıyla daha etkili bir şekilde paylaşarak ve özgürlüğe yönelik belirli tehditleri ele almak için çeşitli gruplar ve koalisyonlar oluşturarak ittifak sistemini güçlendirmelidir; bu arada, dünyadaki demokrasiler ve diğer benzer düşünen ortaklarıyla işbirliği içinde olarak, mümkün olan yerlerde uluslararası örgütlerde reform yaparak ve gerektiğinde, özgürlük, demokrasi, ulusal egemenlik, insan hakları ve hukukun üstünlüğüne dayalı yeni ittifakları inşa etmelidir.
"Altıncı olarak, Amerika Birleşik Devletleri, Pekin ile adillik ve karşılıklı olma normlarına bağlı kalarak işbirliği yapma fırsatları arayarak, koşullar gerektirdiğinde ÇHC'yi kısıtlamak ve caydırmak ve Çin'de özgürlük arayanları destekleyerek, Amerikan çıkarlarını korumalıdır.
"Yedinci olarak, Amerika Birleşik Devletleri Amerikan vatandaşlarını Çin sorununun kapsamı ve sonuçları hakkında eğitmelidir, çünkü Amerika Birleşik Devletleri'nin özgürlüğünü güvence altına almak için benimsemesi gereken karmaşık politikalar karışımını yalnızca bilgili bir vatandaşın desteklemesi beklenebilir.
"Sekizincisi, Amerika Birleşik Devletleri diplomasi, askeri işler, finans, ekonomi, bilim ve teknoloji ve diğer alanlarda, sadece Çincede akıcılık kazanmakla kalmayan ve Çin'in kültürü ve tarihi hakkında da kapsamlı bilgi sahibi olan kamu politikası düşünürleri, ama aynı zamanda dillerde akıcılık kazanan ve kültürler ve tarihler, diğer stratejik rakipler, arkadaşlar ve potansiyel arkadaşlar hakkında kapsamlı bilgi edinen yeni nesil kamu görevlileri eğitmelidir.
"Dokuzuncu olarak, Amerika Birleşik Devletleri Amerikan eğitiminde reform yapmalı, öğrencileri Amerika'nın özgürlük mirasını anlayarak özgür ve demokratik bir toplumda yurttaşlığın kalıcı sorumluluklarını omuzlayacak şekilde donatmalıdır ve aynı zamanda onları karmaşık, bilgi çağı ve küreselleşmiş ekonominin özel taleplerini karşılayacak şekilde, bilim, teknoloji, mühendislik ve matematikte uzman olacak şekilde hazırlamalıdır.
"Onuncusu, Birleşik Devletler hem evrensel hem de Amerikan ulusal ruhunun kalbinde yer alan özgürlük ilkelerini savunmalıdır; örneğin konuşmalar, eğitim girişimleri, kamu diplomasisi, dış yardım ve yatırım, daha zor koşullarda yaptırımlar ve diğer askeri olmayan baskı biçimleri gibi; ve ulusun hayati çıkarlarının tehlikede olduğu ve diğer her şeyin başarısız olduğu yerlerde de askeri güç."