(Minghui.org) 21 Temmuz 2020'de, Yeni Zelanda'daki Falun Gong uygulayıcıları, ülkenin başkenti Wellington'da Çin Komünist Partisi'nin (ÇKP) 21 yıl önce 20 Temmuz 1999'da başlattığı inançlarına yapılan zulmün 21. yılını anmak için faaliyetler düzenlediler.
Uygulayıcılar öğlen saatlerinden itibaren Wellington şehir merkezindeki Küba caddesinden yürüdüler ve en popüler ticari caddeler olan Willis Caddesi ve Lambton Quay'den geçtiler.
Falun Gong uygulayıcıları Yeni Zelanda'nın başkenti Wellington'da bir geçit töreni düzenlediler.
Tian Guo Bandosu geçit törenine liderlik etti. Sokaktaki insanlar onun görkemli müziğiyle etkilendi ve pek çoğu mutlu bir şekilde Falun Gong ve zulüm hakkında daha fazla şey öğrenmek için broşürlerden aldı.
Uygulayıcılar Parlamento Binası önünde barışçıl bir miting düzenlediler.
Geçit töreni öğleden sonra Parlamento Binası'nda düzenlenen bir mitingle sona erdi. İki Milletvekili, uygulayıcıların zulme karşı koyma çabalarını destekleyen konuşmalar yaptı. Dört uygulayıcı, Çin'de gördükleri zulüm hakkında konuştu ve hükümeti ve halkı adaleti desteklemeye ve Çin'deki zulmü sona erdirmeye yardım etmeye çağırdı.
Yeşiller Partisi Milletvekili: "Acı çeken Falun Gong uygulayıcıları için ayağa kalkma zamanımız geldi"
Yeşiller Partisi Milletvekili Golriz Ghahraman
Yeşiller Partisi Milletvekili Golriz Ghahraman, “Bugün bu dilekçeyi ağır bir kalple kabul ediyorum, çünkü hepimiz Çin'de Falun Gong'a yapılan zulmün durumunun iyileşmediğini ve hala korkunç olduğunu biliyoruz. Binlerce insan hayatını kaybetti ve binlerce insan korku içinde yaşıyor.
"Organ bağışı veya organ toplama ile ilgili Komite Raporları aldık. Durumun çok ciddi olduğunu biliyoruz. Ayrıca bizler dünyadaki temel bir insan hakkı ve yasal hakkı olarak biliyoruz ki, insanlar zulme uğramadan barışa olan inançlarını yerine getirmelidir ... ama bu tam olarak Çin [hükümetinin] ihlal ettiği bir şey.
"Bu nedenle, Yeni Zelanda hükümetinin Asya-Pasifik bölgesinde barışı, insanlığı ve insan haklarını koruma ve bazen müttefikimiz ve ticaret ortağımız olan Çin [hükümetine] şiddetle karşı çıkma zamanı gelmiştir. Acı çeken Falun Gong uygulayıcıları için ayağa kalkma zamanımız geldi.
“Bugün bu konuyu Parlamento'ya taşıdığınız için teşekkür ederim. Azminiz için teşekkür ederim. Bunun, toplumun güçlü bir antlaşma altında üzerinde çalıştığı bir şey olduğunu biliyorum ve hepinize burada olduğunuz için teşekkür ederim.
"Bu sizin Parlamentonuz. Bugün bu dilekçeyi temsilci olarak Meclis'e sunabilmek benim için büyük bir onur. Dışişleri Komitemizde, sokakta, medyanın önünde, Çin'de veya başka herhangi bir yerde, Parlamento'ya anlatmaya devam edeceğim. Çünkü hepimiz özgür olmadıkça hiç kimsenin özgür olamayacağını biliyoruz. Bu yüzden teşekkür ederim." dedi.
İşçi Partisi Milletvekili: İnanç Temel Bir İnsan Hakkıdır
İşçi Partisi Milletvekili Louisa Hareruia
İşçi Partisi Milletvekili Louisa Hareruia mitinge hitaben yaptığı konuşmada, “Hepimizin insan olmaya hakkı var. Bu haklar, ifade özgürlüğü ve dini özgürlüğü içerir. Bu nedenle, Falun Gong uygulayıcılarının maruz kaldığı sistematik istismar, ister insan hakları açısından, ister demokrasi açısından yanlıştır.
“Çin'e olan inancınızı savunan sizlere saygılarımı sunmak istiyorum. Şimdi Yeni Zelanda'da yaşıyorsunuz ve zulüm görmeden Falun Gong'u uygulayabilirsiniz. Bu nedenle, dünyanın diğer bölgelerindeki aynı haklara sahip olmayan Falun Gong uygulayıcıları adına öne çıkma ve açıklama cesaretiniz için teşekkür ederim.
“Benim için insan haklarının iki temel ilkesi vardır: saygı ve haklar. Hepimiz yapmak istediğimizi saygılı ve barışçıl bir şekilde yapma hakkına sahibiz. Ama aynı zamanda bir sorumluluğumuz olduğu anlamına da geliyor. Bu nedenle, diğer grupların zulüm gördüğünü, hapsedildiğini ve haklarının ihlal edildiğini görürsek, onları savunma sorumluluğumuz da var.
"Bu aynı zamanda tüm insanların ve insanoğlunun insan hakları için toplu olarak dua etmek ve desteklemek için bir fırsattır. Hepimiz bu dünyada kendimiz olma, kendi tarzımızda yaşama, dinimizi, meditasyonumuzu, felsefemizi uygulama ve hükümete karşı kendi yöntemimizle protesto etme hakkına sahibiz.
"Son olarak, demokratik bir sistemde protestoların sağlıklı olduğunu ifade etmek istiyorum. Bu, dahil oldukları anlamına gelir; ne olduğunu bildikleri ve söz sahibi olmak istedikleri anlamına gelir. Sessiz değiliz. Bu nedenle bugün yaptığınız şeyi büyük bir güç olarak görüyorum. Öne çıktınız ve konuştunuz, bu sürece katılmama izin verdiğiniz için teşekkür ederim."
Dilbilimci: Falun Gong Uygulayıcılarının İnanç ve İlkeler için Mücadelesini Destekliyorum
Paul Raynr bir dilbilimci ve Yeni Zelanda Parlamentosu'na danışmanlık yapmaktadır. Çin Büyükelçiliği yakınında yaşarken, sık sık orada protesto eden uygulayıcıları görüyordu. Yıllar boyunca Falun Gong ve Çin meselelerine dikkat etmeye başladı.
"Son zamanlarda, Çin toplama kamplarıyla ilgili bazı videolar yayınlandı. Onları izledikten sonra çok endişelendim. ÇKP, Nazilerin II.Dünya Savaşı sırasında yaptığı bazı şeyleri yapıyor.
"Falun Gong uygulayıcıları kimseye zarar vermiyorlar. İnanç özgürlüğüne sahip olmalılar. ÇKP'nin organlarını kâr için toplaması gerçekten zalimce. Uygulayıcılar inançları ve ilkeleri için savaşıyorlar. Buraya desteğimi ifade etmeye geldim.
“Umarım tüm ülkeler ve uluslararası kuruluşlar ÇKP'ye baskı yapar ve Çin'de olup bitenleri araştırmaları için müfettişler gönderir. Bu suçlara bu dünyada kesinlikle tahammül edilemez. O kadar çok kanıt ortaya çıktı ki, uydurma olabileceğine kesinlikle inanmıyorum ve kötülük hala devam ediyor."
Raynr sözlerini şöyle sürdürdü: “Yeni Zelanda hükümetinin yapması gerekeni yapması gerektiğini düşünüyorum. Bütün ülkeler ticarette ÇKP'ye totaliter bir hükümet olarak baskı yapıyor olsalar da, onlar [ÇKP] uluslararası sahnede iyi bir rol oynamayacaklar. Onlar hiçbir kurala uymazlar ve vicdansızdırlar. Korkunç!"
Wellington Sakini: Zulüm Çok Uzun Süredir Var
Wellington sakini Alison Smith, zulmün bir an önce sona erdirisilmeye yardım edebilmeyi umuyor.
Yerel sakinlerden Alison Smith mitingdeki konuşmaları dinledi. O, Yeni Zelanda'da on beş yıldır yaşadığını ve Falun Gong uygulayıcılarının Wellington Tren İstasyonunda her zaman broşür dağıttığını gördüğünü söyledi.
İnsanlara inançlarını takip ettikleri için zulüm edilmemesi gerektiğini ve Falun Gong uygulayıcılarının çok uzun süredir zulüm gördüğünü söyledi.
Zulmü uzun zaman önce öğrendiğini ve ÇKP'nin Falun Gong uygulayıcılarının organlarını topladığını ortaya koyan ‘’İnanması Zor’’ belgeselini izlediğini söyledi. Suçu öğrendiğinde şok olmuştu.
Alison, hükümette çalıştığını ve akrabaları ve arkadaşları ile Falun Gong'a yapılan zulmü tartıştığını, ancak hiçbir şeyin değişmediğini söyledi. Uygulayıcıların mesajı yaymalarına ve zulmü bir an önce sona erdirmelerine yardım etmek istediğini söyledi.
Çinli Yeni Zelandalı: Gerçekten Tarikat Olan Komünist Parti
Çinli Yeni Zelandalı Xing Jian, topluma katkılarından dolayı Falun Gong uygulayıcılarını övdü.
Çinli Yeni Zelandalı Bay Xing Jian, zulmü kınamak için uygulayıcıların dilekçesini imzaladı. O şöyle dedi: "Falun Gong uygulayıcıları, Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü ilkelerine göre meditasyon yapıyor ve ona göre yaşıyor. [Çin Komünist Partisi tarafından etiketlendiği şekliyle] bir tarikat nasıl olabilir? Gerçekten tarikat olan ÇKP. Diğer dinlerdeki insanları Parti'yi öven şarkılar söylemeye zorlar, insanların iradesini esir alır, onları köleleştirir ve insanlara asla insan gibi davranmaz. Bu çok kötü.
"Corona virüsü salgınına ve güney Çin'deki sellere bakın, birçok insan evlerini kaybetti. ÇKP ve İnternet ablukası altında, insanların gerçek bilgilere erişimi yok."
Ayrıca tüm denizaşırı Çinlilerin ÇKP'ye direnmesi ve dünya halkının onun gerçek yüzünü görmesi gerektiğini söyledi.
Bay Xing, Falun Gong uygulayıcılarının topluma büyük katkılarda bulunduğunu iletti. Çin dışındaki uygulayıcılar tarafından işletilen medya kuruluşlarına övgüde bulundu ve "Çin halkına gerçek bilgiler sağlıyor ve dünyanın Çin'in gerçekte neye benzediğini ve Çin halkının yaşadığı gerçek koşulları görmesini sağlıyor." dedi.