(Minghui.org) Komünist Parti Üzerine Dokuz Yorum 19 Kasım 2004'te yayımlandı ve geniş çapta basılıp dağıtıldı. Çin Komünist Partisi (ÇKP), vahşetini örtbas etmek ve olumlu bir imaj yaratmak için yalanlar yayarken, insanlara karşı şiddet içeren zulmünde çok sayıda suç işliyor. Dokuz Yorum, ÇKP'nin tarihini ve gerçek doğasını sistematik olarak açığa vurmaktadır ve Parti’den ve bağlı örgütlerinden ayrılma dalgasına yol açmıştır. On dokuz yıl geçti ve 420 milyondan fazla Çinli ÇKP’den Ayrılma Küresel Hizmet Merkezi aracılığıyla geri çekildi. Her gün binlerce insan istifa ediyor ve bu büyüyen ayrılma dalgası, Çin halkının uyanışını ve ÇKP'nin çökmek üzere olduğunu gösteriyor.
Aşağıdakiler ÇKP ve bağlı örgütlerinden ayrılan insanların hikayeleridir.
Dokuz Yorum’un Çinli Turistlere Dağıtılması
Bir grup Çinli turist Toronto Üniversitesi'nin yakınlarında yürürken, ÇKP’den Ayrılma Küresel Hizmet Merkezi'nden bir gönüllü, grubun arkasındaki bir adama yetişti. Falun Dafa'yı duyup duymadığını sorduğunda gergin görünüyordu ve şöyle dedi: "Bunu bana söyleme. Dinlemeyeceğim."
Gönüllü, “Diğer turistler uzakta. Çin'de aldığınız eğitim sizi korkutuyor. Bu kitabı alın, Komünist Parti Üzerine Dokuz Yorum. ÇKP pek çok insana ölümüne zulmediyor. Takip edemiyoruz." dedi. Kitabı aldı ve dikkatlice bir yere koydu. Konuştuktan sonra, ÇKP'den ve bağlı örgütlerden ayrılmayı kabul etti.
Çinliler Uyanıyor
ÇKP’den Ayrılma Küresel Hizmet Merkezi gönüllüleri, insanlara Dokuz Yorum'u anlatmak ve parlak bir gelecek seçmelerini tavsiye etmek için ısrarla Çin'e telefon görüşmeleri yapıyorlar. Aşağıda gönüllülerin paylaştığı bazı hikayeler bulunmaktadır.
Bir Hristiyan Falun Dafa'ya Hayran Oldu
Çin'e telefon ettim ve bir adam cevap verdi. Ona Falun Dafa’yı uyguladığımı söyledim ve salgın sırasında kendisini korumasını tavsiye ettim. O, “Ben bir Hristiyanım. Benim en çok hayran olduğum şey, Falun Dafa uygulayıcıları, çünkü dürüstler. Çin’de, Hristiyanlar ibadetlerini yerine getirirken, sivil polis memurları bizi izlemek için hazır bekliyorlar. İlk başta Komünist Parti’nin inançlı insanları baskı altına alacağına inanmamıştım, ama bu başıma geldikten sonra inandım. Ayrıca inanç kardeşlerime Falun Dafa'ya çok şiddetli bir şekilde zulmedildiğini ve bastırıldığını söyledim, buna rağmen sizler hala bilgilendirici materyaller asıyor ve farkındalığı artırmak için broşürler dağıtıyorsunuz.” dedi.
Ona “Komünist Parti’den ayrıldınız mı?” diye sordum. Şöyle cevap verdi: “Çoktan ayrıldım. Okulda veya işte Komünist Parti’ye, Gençlik Birliği’ne veya Genç Öncüler’e katılmak isteyen çocuklarla karşılaştığımda onlara katılmamalarını söylüyorum. Onları Komünist Parti’nin kötü olduğu ve eninde sonunda onlara zarar vereceği söylüyorum.”
Şaşkınlıktan Ayrılmaya
Bir adam telefonuma cevap verdi ve ona şunu sordum: "Milyonlarca Çinlinin güvenli bir gelecek için ÇKP örgütlerinden ayrıldığını duydunuz mu?" Kendinden başka hiçbir şeye inanmadığını söyledi. Ben de şöyle dedim: “Kendinize güvenmeniz iyi bir şey, çünkü kendi kararınızı kendiniz veriyorsunuz. Ama kötü bir şeye inanmamalısınız. Komünizm Karl Marx’tan geliyor ve Avrupa kökenli. Parti ateist ve insanların Çinli atalarımızın bize öğrettiklerine - iyilik ödüllendirilir, kötü davranışlar ise cezalandırılır - prensibine inanmasına izin vermez. Pek çok ÇKP yetkilisi yozlaşmış durumda ve toplumun ahlakı yozlaşmaya devam ediyor.”
Kabul ederek, şöyle dedi: "Söyledikleriniz doğru. Peki bunun ÇKP'den ayrılmayla nasıl bir ilişkisi var?” Dedim ki, "Geri çekilme, katılmaya yemin ettiğinizde üzerinize yerleştirilen görünmez ÇKP işaretini ortadan kaldırır. İşaret, ÇKP'nin sembolü olan orak ve çekiçtir.” Orak ve çekicin işçileri ve çiftçileri temsil ettiğinin kendisine söylendiğini söyledi. Şöyle açıkladım: “Orak ve çekiç insanları öldürmek için kullanılan silahlardır. ÇKP örgütlerine katılanlar bu sembolü başka bir boyutta alınlarında taşırlar. ÇKP ortadan kaldırıldığında sembolü taşıyanlar büyük tehlikeyle karşı karşıya kalacak.”
"Bunu söylediğinizi duyunca ayrılmaya karar verdim" dedi. “Daha önce anlamamıştım ve ÇKP örgütlerinden ayrılmadım. Ama Parti’den nefret ediyorum, çünkü söylediği her şey yalan. Televizyon haberlerinden şunu söyleyebilirim ki, neye itiraz ediyorsa iyi olmalı. Yetkilileri kim yolsuzluğa bulaştırıyor? ÇKP. Aileleriyle ve büyük miktarda paralarla başka ülkelere göç ediyorlar.”
“Neden başka ülkelere göç ettiklerini biliyor musunuz?” diye sordum. “Çünkü diğer ülkelerde hayat güzel” dedi. Dedim ki, "Temel olarak ÇKP'nin yakında çökeceğini bildikleri için başka ülkelere kaçıyorlar." Kabul etti ve katıldığı Komünist Gençlik Birliği ve Genç Öncüler’den ayrılmak istediğini söyledi. Eşi de yanındaydı ve o da Genç Öncüler’den ayrılmayı kabul etti.
Genç Bir Adam ÇKP Örgütlerinden Ayrılıyor
Bir gün telefonuma cevap veren kişi 22 yaşında yeni mezun olmuş bir adamdı. Çin'deki mevcut ekonomik durumun kötü olduğunu ve iş bulmanın zor olduğunu söyledi. Ona ÇKP’den ayrılmasını tavsiye ettiğimde, “Parti'den ayrılırsam bana para verebilir misiniz?" dedi. "Sizi güvende tutmak için Parti’den ayrılmanıza yardım edeceğim" dedim. O ise, “Size para vermeliyim” dedi. "Para istemiyorum, sadece güvende olmanızı istiyorum" dedim.
Şöyle devam ettim, “Günümüzde insanlar burçları ve Feng Shui'yi inceliyorlar. Yeni Yıl boyunca insanlar kendilerine iyi şans getirmesi için bir kutsama karakteri asıyorlar. Komünist Parti, kırmızı bayrağın kanla boyandığını iddia ediyor. Ölenleri temsil eden bir bayrağı boynunuza asmanın uygun olduğunu düşünüyor musunuz? İyi bir iş bulmak ve iyi bir geleceğe sahip olmak istiyorsanız, o olumsuz sembolden kurtulmanız gerekmez mi?” O da, “O halde ayrılacağım. Komünist Parti benden her yıl Parti ücretini ödememi istiyor. Mevcut ekonomik ortam iyi değil ve ücret ödemek istemiyorum. Parti aidatlarımı geri alacağım.” dedi.