(Minghui.org) 1997 yılında Falun Dafa'yı uygulamaya başladım ve o zamandan beri uygulamama devam ediyorum. Son 25 yıl boyunca, bir Dafa uygulayıcısının yapması gereken her şeyi özenle yaptım. Ama tabii ki Shifu'nun rehberliği ve koruması olmadan, herhangi bir gerçek ilerleme kaydedemezdim.
Falun Dafa hakkındaki gerçeği açıkladığım iki olayı paylaşmak istiyorum.
Canlı Varlıklar Kurtarılmayı Bekliyor
Bir gün yolda yürürken kaldırımda oturan bir grup kadın dikkatimi çekti. Onlara nereli olduklarını sordum ve kırsal kesimden geldiklerini ve halka ait bir bahçede mevsimlik işçiler olduklarını söylediler. Hepsinin samimi ve iyi insanlar olduklarını hissederek, doğal olarak onlara Dafa'yı anlatmayı düşündüm. Ama gergindim - daha önce hiç bu kadar büyük bir gruba gerçeği açıklamamıştım. "İçlerinden biri Dafa'ya karşı önyargılı olursa, olumsuz sonuçları olmaz mı?" diye düşündüm. Sonrada endişemi göz önünde bulundurarak hızla ilerledim.
Ama bu doğru gelmiyordu. Kendi kendime, “Gerçeği açıklamak için burada değil miyim? Dafa uygulayıcıları doğru düşüncelere sahiptir. Bugün onlarla karşılaşmam tesadüf değil. Bu önceden belirlenmiş insanların Dafa'yı öğrenmesi Shifu'nun düzenlemesi değil mi?" Shifu’dan özür diledim, “Shifu benim hatamdı. İnsani düşüncelerimin canlıları kurtarmanın önüne geçmesine izin vermemeliydim. Bu fırsatı kaçırmayacağım. Lütfen onların daha küçük gruplara ayrılmalarını sağlaya bilir misin? O zaman onlara gerçeği daha kolay açıklayabileyim.”
Geri döndüm ve yürümeye başladım. Yaklaştıkça kadınların iki küçük grup oluşturduğunu ve çalışmaya başladıklarını gördüm. Dördü yolun kuzey tarafında, üçü de güney tarafında çalışıyordu. Çok mutlu olmuştum. Shifu, her bir uygulayıcının aklında ne olduğunu tam olarak bilir.
Önce kuzey tarafında çalışan dört kadına gerçeği açıkladım. “Her yerde çalıştınız ve birçok insanla tanıştınız. Hiç kimse size "Falun Dafa iyi" dedi mi? Çin Komünist Partisini (ÇKP) ve onun gençlik örgütlerini bırakmanın sizin için ne kadar önemli olduğunu biliyor musunuz?" Hepsi başlarını salladı, ben de devam ettim. "Okuldayken hiç Genç Öncüler'e ve Gençlik Ligi'ne katıldınız mı?" Biri, "Genç Öncüler'e katıldık ama bu çok uzun zaman önceydi. O zamanlar sadece çocuktuk.”
“Lütfen ÇKP ve onun gençlik örgütlerinden ayrılın. ÇKP'nin o zamanki lideri olan Jiang Zemin, Falun Dafa'ya zulmetmek için ülkenin tüm kanuni mercilerini seferber ederek Parti üzerindeki tüm gücünü kullandı. Dafa'ya karşı nefreti kışkırtmak için yalanlar uydurdular ve bunları televizyonda yayınladılar. Tiananmen'de kendini yakma olayı sahnelenmiş bir aldatmacaydı. Ayrıca, kazanç amaçlı ve devlet onaylı organ nakli endüstrisi oluşturup uygulayıcılardan onlar henüz ölmeden organlarını çıkarıp satıyorlar. İyiliklerin mükâfatlandırılıp, kötülüklerin ise cezasını çekmesi Yaratıcı’nın bir kanunudur. Bundan kimse kaçamaz.
"Falun Dafa, Yüce Buda Fa'dır. Dafa uygulayıcıları, iyi insanlar olmak için Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü ilkelerini takip ederler. Bir Buda Fa uygulayıcısına zulmedenler, ilahi adalet tarafından cezalandırılacaktır. Umarım hepiniz iyi bir geleceğin tadını çıkarabilirsiniz. Bu nedenle, lütfen ÇKP'den çıkın.” Gerçeği öğrendikten sonra dördü de Partiden ayrılmayı kabul etti. Biri, “Çok haklısın. Hepimiz bırakmalıyız. ÇKP gerçekten kötü. İyi insanlar olmayı istemenin nesi yanlış?”
Tam o sırada genç bir kadın yanıma geldi ve "Dafa kitaplarını okumaktan çok zevk alıyorum. Birisi, babama pazarda Dafa’nın kitaplarından birini vermişti. Elimden bırakamadan okuyordum - kitaptaki ilkeler çok doğru. Genelde kısa süreli işler için evden uzaktayım ama her eve gittiğimde Dafa kitabını okuyordum."
Gülümsemesi birden durdu, "Annem bir keresinde kitabı okumaya çok odaklandığım ve ev işlerinde ona yardım etmediğim için bana kızdığı için kitabımı yaktı. O kadar üzüldüm ki ağladım.” Söylediklerinden etkilendim ve ona gerçeği açıklayan bir kitapçık verdim. Çok sevinmişti. Ayrıca her birine bir Dafa uğuru verdim ve ciddi bir şekilde "Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi" ifadelerini tekrarlamalarını söyledim. Onlara hepsinin iyiliklerle karşılaşacaklarını söyledim. Dördü de bana defalarca teşekkür etti. Daha sonra yolun güney tarafında çalışan üç kadına gerçeği açıkladım. Hepsi çok anlayışlı davrandılar ve Genç Öncüleri bırakmayı kabul ettiler.
Eve dönerken ağaç diken bir grup peyzaj mimarının yanından geçiyordum ki biri, "Genç Öncülerin kırmızı eşarbını takarsam ne yapmalıyım?" Soruyu hemen anlamadım ama sesin kaynağını aramak için yavaşladım. Arkamı döndüm ve bir ağaca yaslanmış 50'li yaşlarında bir adam gördüm. "Genç Öncülerin kırmızı eşarbını takmışsak ne yapmalıyız?" sorusunu tekrar sordu. Shifu'nun onlara gerçeği açıklamam için beni ayarladığını fark ettim. Kurtulmayı bekliyorlardı.
Doğru düşüncelerimi güçlendirdim ve adama, "Genç Öncüleri bırak," dedim. Başını kaldırıp "Nasıl?" diye sordu. "Sana anlatayım" dedim. Gerçeği açıklığa kavuşturmamı dinlemek için başka peyzajcılar geldi. Altı kişi vardı. Biri ÇKP'ye katılmıştı ve diğerleri Genç Öncülerin üyeleriydi. Hepsi o gün ÇKP'yi ve onun gençlik örgütlerini bırakmayı seçti. Ayrılmadan önce onlara içtenlikle "Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi" demelerini hatırlattım ve onlara iyi insanlar olmaya özen göstermelerini söyledim ve hepsi de bunu memnuniyetle onayladılar.
O gün karşılaştığım bu iki grup insan, canlıların kurtarılmayı beklediklerini bir kez daha bana doğruladı. Her biri bana Partiden ve onun gençlik örgütlerinden ayrılmak istediğini söyledi. Bir Dafa uygulayıcısı olarak, daha fazla canlıyı kurtarmak için nasıl acele etmem? Parlak bir geleceğe sahip olabilmeleri için kendilerini şeytani ÇKP'den daha erken uzaklaştırmalarına nasıl yardım etmem?
Engelleyici Fikirleri Bırakarak Şefkatle İnsanları Kurtarmak
2016'da bir gün otobüsle eve giderken 60'larında bir adamın gerçekleri açıklayan bir kitapçık okuduğunu gördüm. Kitaba son derece yoğunlaşmıştı. Otobüste pek kimse yoktu, ben de yanına oturup ne okuduğunu sordum. Bana göstererek, "Bu bir Falun Dafa kitabı" dedi. Vay canına, dedim. Böylesine değerli bir kitabın bir kopyasını aldığınız için çok şanslısınız.” Gülümsedi, "Ben sadece Falun Dafa kitaplarını okumayı seviyorum. Bazı şeylerde çok haklılar.”
Otobüs durdu ve yaklaşık 70 yaşlarında bir adam bindi. 60 yaşındaki adamın diğer tarafına oturdu. 60 yaşındaki devam etti, "Falun Dafa (Falun Gong olarak da bilinir) her şeyi çok iyi açıklıyor. İnsanlara nasıl iyi olunacağını anlatıyor.” Onun için gerçekten mutluydum. Kendisine gerçeği açıklayan uygulayıcı arkadaşa teşekkürler.
Yaşlı adam konuşmamıza kulak misafiri oldu ve endişeyle: "Ne hakkında konuştuğunuza dikkat etmelisiniz. Falun Gong, ÇKP'ye karşıdır. Falun Gong kitaplarını okuyamazsınız." Birinci adam sinirlendi ve sesini yükseltti, "Falun Gong kitaplarını okursam ne olur? Bu seni ilgilendirmez." Yaşlı adam, "Senin iyiliğin için," dedi. 60 yaşındaki, “Benim için endişelenmene gerek yok. Falun Gong'un söylediği doğrudur. ÇKP ne zaman doğruyu söyledi? Sadece yalan söylemeyi ve insanları kandırmayı bilirler. Yetkilileri yozlaşmış. İnsanları ne zaman düşündüler ki?” dedi. Tüm yolcular konuşmayı bıraktı ve onu dinledi.
70 yaşındaki adamın arkasındaki ÇKP'nin şeytani unsurlarını ortadan kaldırmak ve onların canlıların zihinlerini zehirlemelerini durdurmak için doğru düşünceler gönderdim. Onu kurtarmaya karar verdim. Ama otobüste çok insan vardı ve o an onunla konuşamadım. Shifu’dan yardım istedim.
Otobüsten inenlerin sayısı arttıkça yaşlı adamın yanındaki boş koltuğa geçtim. Niyeti ve inancı ne olursa olsun, bunun beni etkilemesine izin vermezdim. Bu dünyadaki herkes, Shifu'nun ailesidir ve ben onu kurtarmak için elimden gelenin en iyisini yapmalıydım. Sadece nazik olmaya ve ona şefkatle davranmaya ihtiyacım vardı.
Dostane bir ses tonuyla, “Pazardan neler aldın?” diye havadan sudan konuştum. Gülümsedi, “Karım şeftali sever, bu yüzden biraz şeftali aldım. “Doğru. Emekliler olarak, canınız ne çekiyorsa onu yemelisiniz.” Gülümsedi ve konuşmaya devam ettik. Nerede ineceğini sordum ve evimden çok uzakta olmasına rağmen onunla inmeye karar verdim.
Otobüsten indi ve bir yerleşim bölgesine doğru yöneldi. Ona seslendim ve arkasını döndü. Beni görünce gülümsedi, "Sen de mi burada yaşıyorsun?" "Aslında, hayır" dedim. Sadece sana bir şey söylemek istedim. Otobüste söylediklerin doğru değildi.” Meraklanmıştı ama kafası da karışmıştı, "Ben ne dedim?" "Falun Gong'un ÇKP'ye karşı olduğunu söylediniz" dedim. “Bu doğru değil mi? Bu sabah otobüsü bekliyordum ve birisi bana ÇKP'yi bırakmamı söyledi. Bu Partiye aykırı değil mi? Ben orta düzey bir Parti yetkilisiyim ve 40 yılı aşkın bir süredir ÇKP'nin bir üyesiyim. Partiden nasıl ayrılabilirim?”
Dedim ki, "O kişi sizin çıkarlarınızı düşünüyordu. Sizin yaşınızdaki insanlar Kültür Devrimi'ni yaşadılar ve bu hareket sırasında birçok iyi insanın öldürüldüğünü biliyorlar. 4 Haziran 1999'da Tiananmen Meydanı'nda kaç öğrenci öldürüldü? Üç Anti ve Beş Anti - siz de bu siyasi hareketleri yaşadınız, değil mi? Evet dedi. Bu hareketlerin her biri sırasında birçok insan öldü. Ama hepsi geçmişte kaldı. Peki ya şimdi? Hala insanları öldürüyorlar mı?”
"Falun Gong uygulayıcılarının hepsi iyi insanlardır. Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü standartlarına uygun yaşamaya çalışırlar. Neyi yanlış yaptılar? ÇKP'nin o zamanki lideri olan Jiang Zemin, Falun Gong uygulayıcılarının Parti üyelerinden sayıca fazla olmasını kıskanıyordu. O yüzden yalanlar uydurdu ve Falun Gong'a iftira attı. Tiananmen’de kendini yakma aldatmacasını sahneledi. Şimdi, daha da kötüsü, yaşayan uygulayıcıların organlarını alarak organ naklinden ve satışından para kazanıyor. İlahi adalet böyle acayip bir suça müsamaha göstermeyecektir.”
Yaşlı adam şok oldu, "Bütün cinayetler geçmişte kaldı sanıyordum ama sanırım kalmamış."
Devam ettim, "ÇKP doğası gereği kötüdür. Nasıl değişebilir ki? ÇKP'nin bir üyesisiniz fakat kendi hatırınız için ondan ayrılmalısınız. Hayatınız boyunca çalıştınız ve şimdi emekliliğinizin tadını çıkarma zamanı. ÇKP çöktüğünde onun kurbanı olmayın.”
Yaşlı adam hemen kabul etti, "Tamam, seni dinleyeceğim. Sen benim için gerçekten endişelisin” dedi. Ben de “Shifu Li bize hep önce başkalarını düşünmemizi öğretti” dedim. Ona bir gerçeği açıklayan broşür ve bir Dafa uğuru verdim ve "Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi" demesini söyledim. Kendisine sağlık ve uzun ömürler diledim. Mutluydu ve ona ve ailesine akşam yemeğinde katılmam için ısrar etti. Gülümseyerek teşekkür ettim ve kibarca teklifi geri çevirdim.
Bu dünyadaki insanlar kurtarılmayı bekliyor. Dafa uygulayıcıları olarak, buraya bir misyonla geldik ve karşılaştığımız her bir canlı varlığı ciddiye almalıyız. Gerçeği açıklarken yolumuzda pek çok engel olmasına rağmen, her şeyi geride bıraktığımız, insanları şefkatle kurtardığımız ve Shifu'ya ve Fa'ya tam olarak inandığımız sürece, hepsinin üstesinden gelebilir ve canlı varlıkları kurtarabiliriz.