(Minghui.org) Niagara Üzüm ve Şarap Festivali, her Eylül ayında Niagara Şelale bölgesinde düzenlenen Kanada'nın en büyük ve en eski şarap festivalidir. Etkinlikte şarap tadımı, yiyecek tezgahları ve çeşitli eğlenceler yer alır ve Kanada'nın her yerinden insanları bölgenin şarap kültürü ve tarihinin tadını çıkarmaya çeker.

Bu yıl festival, 28 Eylül 2024'te St. Catharines şehir merkezinde düzenlendi. Falun Dafa uygulayıcılarının Tian Guo Bando Takımı ve bel davulu ekibi geçit törenine katılmaya davet edildi ve seyirciler arasında büyük ilgi gördü.

Tian Guo Bando Takımı ve bel davulu ekibi, Ontario Üzüm ve Şarap Festivali geçit törenine katıldı.

Uygulayıcılar iki jüri grubunun önünden geçerken, tüm jüri üyeleri bando ve bel davulu takımının performanslarına tam not verdi. Jüri üyelerinden biri sonsuzluk sembolü olan 8 rakamını yatay olarak çevirdi ve bando üyelerine doğru salladı. "Performansınız muhteşem! Bayıldım!" diye haykırdı.

Bir jüri paneli Tian Guo Bando Takımı’na tam not verdi.

Dafa'nın Güzelliğini Getirdiğiniz İçin Teşekkür Ederiz

Rob ve en yakın arkadaşı Dwayne, Tian Guo Bando Takımı’na baş parmaklarını kaldırdı ve grup geçerken tezahürat yaptı. "İyi iş!" diyen Rob, sözlerini şöyle sürdürdü, ”Müziklerini uzaktan duyabiliyordum. Müziklerini gerçekten seviyorum. Müzikleri saf ve güçlü bir etkiye sahip. Herkes aynı tempoyu koruyor, her şey mükemmel.”

Bir uygulayıcı onlara, grup üyelerinin Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü’ye olan ortak inançları nedeniyle bir araya geldiğini söylediğinde, Rob, "Değerlerinize tamamen katılıyorum. Dwayne ve ben en iyi arkadaş olduk çünkü ikimiz de dürüst insanlarız. Aynı zamanda, hoşgörü anlayışım başkalarını kolayca suçlamamak ve yanıldığınızı kabul edecek kadar cesur olmaktır.” dedi.

Dwayne, “Merhamet, hepimizin ihtiyacı olan şey. Etrafımızdaki insanlara nezaketle davranmalıyız. Bu şekilde gereksiz çekişmelerden ve savaşlardan kaçınabiliriz." diye ekledi.

Uygulayıcıların o sabah geçit törenine katılmak için Toronto'dan Niagara Şelaleleri'ne geldiklerini öğrendiklerinde, "Buraya böylesine muhteşem müzik ve değerler getirdiğiniz için teşekkür ederiz. Umarız daha sık gelirsiniz!" dediler.

Niagara Sakinleri Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü Konusunda Hemfikir

Kolombiyalı Alejandra ve ailesi, Tian Guo Bando Takımı'nı prova yaparken gördüklerinde onlarla fotoğraf çekildiler. Alejandra, ”Müziklerini seviyorum. Herkes enstrümanlarını iyi çalıyor—çok odaklanmış durumdalar. Bu, müziğe ilginç bir nota katıyor. Ve hepsi düzgün giyinmiş. Harika! Beni derinden etkiledi.” dedi.

Alejandra da, Dafa’nın Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü ilkelerine katıldı. "Herkes bu üç kelimeye göre yaşarsa daha iyi birer insan olacaklardır. Bu üç kelimenin toplumda önemli bir anlamı var. Onlara ihtiyacımız var. Özellikle merhamet. Birbirimize karşı empati kurarsak, dünya kesinlikle daha iyi bir yer haline gelecektir." dedi.

Lindsay, Tian Guo Bando Takımı’nın icra ettiği müziği çok sevdiğini söyledi.

Lindsay cep telefonuyla Tian Guo Bando Takımı’nın fotoğrafını çekti. "Performansları harika! Müziklerini çok seviyorum." dedi. Ayrıca geçen yılki geçit töreninde "Falun Dafa" kelimelerinin yazılı olduğu pankartlar tutan uygulayıcıları gördüğünü de söyledi.

Bir uygulayıcı, Falun Dafa'nın Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü ilkelerine dayalı beş takım egzersiz ve öğretiden oluşan bir zihin ve beden uygulaması olduğunu açıkladı. Lindsay bu değerlere katıldığını söyledi.

Jocelyn, Tian Guo Bando Takımı’nın en sevdiği gruplardan biri olduğunu söyledi.

Jocelyn, Tian Guo Bando Takımı’nın performanslarını daha önce gördüğünü söyledi. "Onları önceki geçit törenlerinde görmüştüm," dedi. "Bu grubu her zaman sevdim. Grupta çok fazla insan var - gerçekten etkileyici. Çok düzenli ve yetenekliler."

Ayrıca Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü konusundaki anlayışını da dile getirdi. "Doğruluk, bence bu, kendine ve başkalarına karşı dürüst olmak, hangi nitelikleri beslemen gerektiğini, gerçek benliğinin ne olduğunu gerçekten anlamak anlamına geliyor," diye açıkladı. "Hoşgörü, sabırlı olmaktır. Genel olarak Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü'ye katılıyorum. Başkalarını ve kendini düşünmeli, düşüncelerine ve bedenine dikkat etmelisin. Herkes bu üç kelimeyi takip etseydi, birbirlerine karşı daha mutlu ve nazik olurlardı."