Dafa Her Şeyi Düzeltir

Falun Dafa’yı (Falun Gong olarak da bilinir) uygulamadan önce, şiddetli baş ağrıları, varis, kalp hastalığı, omurga iltihabı ve diğer hastalıklardan muzdariptim. Hastalıklara rağmen ağır tarım işlerini yapmak zorundaydım. Sağlığımı iyileştirebilmek için hastaneye gittim, ancak hiçbir şey fayda etmedi. Acıya dayanamıyordum ve bir Buda heykeli alıp evime getirerek koruma için dua etmeyi düşünüyordum.

1998 yılında, bir gün köylülerden birinin evinde bir ziyafete katıldım. Şehre gidip bir Buda heykeli almayı düşündüğümü söyledim. Birisi, “Kasaba hükümetinde çalışan insanlar Falun Gong uyguluyor. Bu öğreti, bir Buda’nın yaşayan reenkarne hali tarafından öğretiliyor. Tüm akrabalarımız Dafa uyguluyor,” dedi. Yaşayan bir Buda’dan bahsedildiğini duyunca çok heyecanlandım. “Eğer bir Buda’nın yaşayan reenkarne hali tarafından öğretiliyorsa, kesinlikle uygulamalıyım. Daha fazla bilgi edineceğim,” dedim.

Ziyafetten sonra bu kişi, Falun Gong’a duyduğum ilgimden iki Falun Gong asistanına bahsetmiş. Onlar da iki gün sonra evime gelip Zhuan Falun ve Daha İleri Yükselmeler için Esaslar adlı kitapları getirdiler. Bana Dafa uygulamasıyla ilgili genel bilgiler verdiler ve beş egzersizi öğrenmeden önce Zhuan Falun’u okumamı söylediler. Birkaç gün boyunca Dafa kitaplarını okuduktan sonra, vücudumdaki ağrılar tamamen geçti. Bunun ardından, asistanın evinde iki hafta kaldım ve beş egzersizi öğrendim.

Evime döndüğümde tüm sağlık sorunlarımdan tamamen kurtulmuştum. Yüzümün pürüzsüz ve parlak olduğunu gören eşim, “Sadece birkaç gün Dafa kitapları okuyarak nasıl tüm ilaçları ve iğneleri bıraktın?” diye sordu. “Hiçbir yerimde ağrı hissetmiyorum,” diye cevap verdim.

Dafa’yı uygulamak bir lütuf, çünkü Shifu her şeyle ilgileniyor. Ailemdeki bireyler de benim Falun Dafa’yı uygulamamdan fayda gördü.

Gelinim, dört aylık hamileyken bir kontrol için hastaneye gitti. Ultrason, plasentada bir leke olduğunu gösterdi. Doktor, bebeğin doğumda hayatta kalamayacağını iddia ederek kürtaj yapılmasını önerdi. Ayrıca gelinimde sarılık olduğunu da tespit etti. Ancak gelinim doktoru dinlemedi ve hamileliğinin sekizinci ayında erken doğum yaparak bir bebek dünyaya getirdi.

Doğumdan 13 gün sonra, gelinim ciddi şekilde sarılık geçiriyordu ve şehirde bir hastaneye yatırıldı. Ben evde kalarak torunuma baktım. Bebek doğduğunda ağlayamıyordu ve kolları bir yetişkinin başparmağı kalınlığındaydı. Köydeki insanlar bunu görünce arkamızdan, “Bu çocuk doğumu atlattığı için şanslı, ama büyütmesi çok zor olacak,” dediler. Kızım bana, “Anne, bu çocuk yaşayabilir mi?” diye sordu. Ben de, “Ben Falun Dafa’yı uyguluyorum. Shifu her şeyle ilgileniyor. Her şey yoluna girecek,” dedim.

Torunum iki haftalık olduğunda sadece 1,3 kg ağırlığındaydı. Ona toz sütle beslenme sağladım. Gelinim, hastaneden 25. günde taburcu edildi. Torunumu kucağıma alarak sık sık Fa çalıştım. Çocuğun bu şekilde hayatta kalması gerçekten bir mucizeydi. Daha sonra gelinim, bebeği kucağında taşıyarak köyde dolaştı. Köydekiler bebeğe bakarak, “Bu o çocuk mu? Nasıl hayatta kalmayı başardı?” diye merak ettiler.

Shifu ona bir hayat verdi. Çocukluğundan itibaren ona Shifu’ya tütsü sunmayı ve secde ederek teşekkür etmeyi öğrettim. Çok sık hasta olmazdı, derslerinde başarılıydı ve iyi bir karaktere sahipti. Sağlıklı bir şekilde büyüdü ve Dafa’nın içinde yetişti. Şimdi üniversitede okuyor ve çok güzel bir genç kadın oldu.

Ailemiz Doğru Düşünceler Geliştirdi

Kocam köyde güvenlik müdürü olarak çalışıyor ve kasabadaki hemen hemen herkes onu tanıyor. Çin Komünist Partisi (ÇKP) Falun Dafa'ya zulmetmeye başladıktan sonra, Dafa için temyizde bulunmak üzere Pekin'e gittim ve eve döndükten sonra yasadışı bir şekilde gözaltına alındım ve kötü Parti'ye "kayıt yaptırıldım". Köydeki herkes bunu biliyordu. Polis, kötü Parti'nin tüm "hassas günlerinde" beni taciz etmek için evime geldi ve bu hayatımı çok rahatsız etti.

Zulüm en kötü halindeyken yasadışı bir şekilde gözaltına alındım. Kocam baskıya dayanamadı ve bunun acısını benden çıkardı. Beni sık sık dövdü ve hatta bunu gözaltı merkezinde bile yaptı. Daha sonra başkalarına sadece "Onu boş verin. Bırakın orada kalsın." dedi. Dafa ve zulüm hakkındaki gerçeği anlayan insanlar ona "Bir şeyler yapmalısın. Karın çok iyi bir insan! Onu oradan çıkarmalısın!" diye tavsiyede bulundular. Benim ısrarımla sonunda gerçeği anladı, Dafa'nın tarafını tuttu ve zulme direnmemde bana katıldı.

610 Ofisi'nden yedi kişi, polis departmanından ve ilçe polis karakolundan memurlar beni tutuklamak için evime geldiler. Evin bir köşesinde beni engelledikleri için ne yapacağımı bilmiyordum. Kocam bunu gördüğünde sert bir şekilde, "Size söylüyorum, o şu anda iyi durumda. Ancak, ona bir şey olursa, sizi sorumlu tutacağım." dedi.

Beni polis arabasına koyduklarında doğru düşüncelerim ortaya çıktı. Diğer uygulayıcılar polisin geldiğini görüp doğru düşünceler göndermeye başladıklarından artık korkmuyordum. Tüm yol boyunca doğru düşünceler gönderdim ve Shifu’nun Fa'sını okudum:

“...Uygulayıcılar, yeterli doğru düşüncelere sahip olduğunda

Shifu, akıntıyı tersine çevirme gücüne sahip olur."

(Hong Yin II, Shifu-Uygulayıcı Bağı)

Beni polis karakolunda bırakıp kutlamak için bir restorana gittiler. Kaçmayı başardım. Yemek yemeyi bıraktılar ve her yerde beni aramak için geri döndüler. Gece yarısı tekrar evime girdiler ve evi talan ettiler. Beni bulamayınca kocama nereye gittiğimi sordular. Kocam, "Onu götürdünüz. Esas benim size onun nerede olduğunu sormam gerekir." dedi. Gittiler.

Başka bir yıl, bu insanlar bir hafta içinde ve Çin Yeni Yılı'ndan önce üç kez evime gelip beni tutukladılar.

Yıllar boyunca beni taciz etmek için evime kaç kez geldiklerini bilmiyorum. Beni bulamadıklarında, beni aramak için annemin, babamın, kardeşlerimin ve diğer tüm akrabalarımın evlerine gittiler. O zamanlar bir evim olsa bile eve gidemedim. Sokaklarda dolaştım. Akrabalarımın yanında kalmaya cesaret edemedim; bunun yerine sınıf arkadaşlarımın ve arkadaşlarımın yanında kaldım. Yanımda gerçeği açıklayan materyaller taşıdım ve gittiğim her yere dağıttım, görevimi aklımda tutarak ve baskıya rağmen insanları kurtardım.

Zulümden kaçınmak için sık sık evden ayrıldığım için, çocuklarım beni ilk yıllarda yanlış anladılar ve ailemi umursamadığımı söylediler. Çocuklar ve aileleri bir yıl Çin Yeni Yılı sırasında eve geldiler. Dafa hakkındaki gerçeği açıklamak ve onları ÇKP ve gençlik örgütlerinden çekilmeye ikna etmek istedim. Kocam, "Bırakın onlara anlatayım" dedi. Sıradan insanların sözlerini ve onların akıl yürütme biçimlerini kullandı. Çocukların hepsi Dafa'nın iyi olduğunu anladılar ve 18'i de ÇKP'den ayrıldı. Kocam ayrıca diğer akrabalarımızı ve arkadaşlarımızı ÇKP'den ayrılmaya ikna etmeye yardımcı oldu.

ÇKP'nin Dafa uygulayıcılarına yıllardır uyguladığı zulüm, birçok aileye korku gölgesi düşürdü. Kötü Parti'nin gücünden korktukları için, Dafa uygulayıcılarına karşı bir kızgınlık geliştirdiler. Ailem de Dafa hakkındaki gerçeği anladı ve kötü parti bana zulmettiğinde panik halinden sakin ve soğukkanlı bir hale geldiler. Bunun nedeni, kötü Parti'nin gerçek yüzünü görmeleri ve Dafa'ya karşı doğru düşünceler geliştirmeleriydi.

Köylüleri Kurtarmak

Bir Dafa uygulayıcısının görevi, Shifu’ya Fa’yı düzeltme ve tüm canlı varlıkları kurtarma konusunda yardımcı olmaktır. Benim bölgemdeki insanlar da Shifu’nun kurtarmak istediği kişiler arasındadır.

Bir kış günü, bir uygulayıcı arkadaşımla birlikte gerçeği açıklayan materyalleri dağıtmaya çıktık. Kaygan yolda bir arabanın yoldan çıkıp bir hendeğe düştüğünü gördük. Uygulayıcı arkadaşıma, “Önce köye gidip materyalleri dağıtalım, sonra geri gelip arabayı çıkaralım,” dedim. Uygulayıcı arkadaşım, arabayı çıkarıp çıkaramayacağımızı sordu. Ben de “Evet, çıkarabiliriz,” dedim.

Materyalleri dağıttıktan sonra geri döndük ve arabanın hâlâ orada olduğunu gördük. Bir düzine adam kalın halatlar kullanarak arabayı çıkarmaya çalışıyor, sloganlar atıyorlardı, ancak araba hareket etmiyordu. Arabadaki kişi, “Araba çıkmıyor. Köye geri dönüp birkaç genç adam daha getirelim,” dedi.

“Daha fazla insana gerek yok,” dedim. “Eğer hepiniz ‘Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi’ derseniz, araba çıkar.” Onlar, “Gerçekten mi?” diye sordular. Ben de evet dedim. Şoför gaza bastığında, uygulayıcı arkadaşımla birlikte işçilerle hep bir ağızdan “Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi” diye bağırarak arabanın yavaşça çıktığını gördük.

Arabanın çıktığını gören araç sahibi daha da yüksek sesle, “Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi,” diye bağırmaya başladı. Yanında duran 40 yaşlarında bir adam bize dönerek, “Siz tanrı mısınız?” diye sordu. “Hayır,” dedim, “Biz sadece uygulayıcıyız.” Onlara, “Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi” olduğunu bildikleri sürece Dafa’nın Shifu’sunun onlara yardım edebileceğini söyledim.

Annemin yaklaşık sekiz mil uzaktaki evine ziyarete gittim. Gece dışarı çıkarak dört mil boyunca 100’den fazla afiş astım ve sonra annemin evine geri döndüm. Ertesi gün durum patlak verdi. Kasaba hükümeti, köy muhtarı ve diğer küçük yöneticiler bir araya gelerek olayı araştırmak için bir toplantı düzenlediler. Bazı kişiler bunu benim yaptığımı söyledi. Ancak bir köy muhtarı, “O yapmış olamaz. Eğer o yapsaydı şimdiye kadar buradan gitmiş olurdu. Hâlâ annesinin evinde olduğuna göre bu işi o yapmamış,” dedi. Araştırmaya devam ettiler ama sonunda hiçbir şey olmadı.

Yıllar boyunca, diğer uygulayıcılarla birlikte kasabamızdaki tüm köylerde gerçeği açıklayan materyaller dağıttık ve bunun sonucunda birçok canlı varlık gerçeği öğrendi. İnsanları kurtarırken doğru bir duruş sergiledik ve kalplerimiz saf olduğu için Shifu karşılaştığımız her türlü engeli ortadan kaldırdı.

Zulmün şiddetli olduğu yıllarda, diğer uygulayıcılarla birlikte hava karardıktan sonra gerçeği açıklayan materyaller dağıtıyorduk. Ancak şimdi gündüz vakti ev ev dolaşıp materyalleri dağıtıyoruz. Bazı köylüler yanımıza koşarak, “Falun Gong [uygulayıcıları] burada! Hemen bize bilgi verin ki hızlıca okuyalım!” diyorlar.

İnsanlara gerçeği açıklamak ve onları kurtarmak için mümkün olduğunca çok özel etkinliğe katıldım. Bazen yalnızca bir sosyal etkinlik olsa bile gidiyordum. Covid-19 yayılmaya başladıktan sonra bazı kişiler bana yaklaşıp Çin Komünist Partisi (ÇKP) ve bağlı gençlik örgütlerinden ayrılmaları için yardım istediler. “Bir salgın olacağını söylediğinizin üzerinden 20 yıldan fazla zaman geçti ve şimdi gerçekten burada. ÇKP’den ayrılmalıyım, lütfen bana yardım edin,” dediler.

Onlara, “Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi” sözlerini hatırlamalısınız, dedim. “Bu, salgından korunmak için bir şifa kaynağıdır ve başka hiçbir şey işe yaramaz. Tanrılar ve Budalar insanların kalplerine bakar. Bu, Tanrı’nın iradesidir!”

Orijinal Çince makale