(Minghui.org) Yakın zamanda, Kanada'daki 46 federal Parlamento üyesi (PÜ), senatör ve eyalet meclis üyesi ortak bir bildiriyi imzaladı. Çin Komünist Partisi'ni (ÇKP) Falun Gong uygulayıcılarına yönelik 25 yıldır sürdürdüğü zulmü şiddetle kınadılar ve durdurmaya çağırdılar.
Ortak bildiriyi imzalayan Kanada'daki partiler arası parlamento üyelerinden 40 mevcut PÜ ve 6 eski PÜ yer alıyor. Falun Gong Parlamento Dostları'nın eş başkanları da Falun Gong uygulayıcılarının zulmü protesto etmelerine destek olmak için video gönderdiler.
Kanada'daki 46 federal PÜ, senatör ve eyalet meclis üyesi, ÇKP'nin 25 yıldır sürdürdüğü zulmü kınayan ortak bir bildiriyi imzaladılar.
Falun Gong Parlamento Dostları Eş Başkanı: Tüm Parlamento Üyelerini Ortak Bildiriyi İmzalamaya Davet Ediyoruz
Falun Gong Parlamento Dostları eş başkanı Judy Sgro, tüm federal parlamento üyelerini açıklamayı imzalamaya davet eden bir mektup gönderdi. Mektupta şunlar belirtildi: Bu, birleşmemiz ve pozisyonumuzu netleştirmemiz için önemli bir fırsat. Bu barışçıl uygulayıcılara yönelik uzun vadeli zulmü derhal durdurmalıyız.
Falun Gong Parlamento Dostları'nın bir diğer eş başkanı ve Muhafazakar Parti Parlamento Üyesi Garnett Genuis, zulmü kınayan ve Falun Gong uygulayıcılarının 25 yıldır zulme karşı protesto çabalarını destekleyen bir video gönderdi.
Ortak bildiri, ÇKP'nin Çin'deki Falun Gong uygulayıcılarına yönelik 25 yıldır sürdürdüğü insan hakları ihlallerini şiddetle kınıyor. Bildiride, Falun Gong'un (Falun Dafa olarak da bilinir) Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü ilkelerine dayalı bir uygulama olduğu ve ÇKP, 20 Temmuz 1999'dan bu yana Falun Gong'a karşı sistematik ve acımasız bir soykırım zulmü başlattığı belirtiliyor.
Bildiride, “Temmuz 1999'dan bu yana, Çin'deki milyonlarca Falun Gong uygulayıcısı yasal bir süreç olmadan keyfi olarak tutuklanıp hapse atıldı ve birçoğu işkence gördü ve hatta öldürüldü. En az binlercesi polis gözetiminde bu tür işkence ve diğer suistimaller sonucu öldü.” diye belirtildi.
Bildiride, bu vahşetlerin insan hakları örgütleri, hükümet kurumları ve Birleşmiş Milletler tarafından geniş çapta belgelendiğine dikkat çekildi. ABD Dışişleri Bakanlığı, 2007 insan hakları raporunda, “[BM İşkence Özel Raportörü Manfred] Nowak, Falun Gong uygulayıcılarının hükümet gözetimindeyken iddia edilen işkence mağdurlarının %66'sını oluşturduğunu bildirdi.” diye bahsedildi.
2017 Freedom House raporunda, “Çin genelindeki Falun Gong uygulayıcılarının yaygın gözetim, keyfi tutuklama, hapis ve işkenceye maruz kaldığı ve yargısız infaz riski altında olduğu” tespit edildi.
ABD Temsilciler Meclisi, 2016 yılında, çok sayıda Falun Gong uygulayıcısından sürekli olarak devlet onaylı organ toplanmasıyla ilgili endişelerini ve güvenilir raporları dile getiren 343 sayılı Kararı (H. Res. 343) oybirliğiyle kabul etti.
2019 yılında, Birleşik Krallık’ta Sör Geoffrey Nice KC başkanlığındaki Bağımsız Mahkeme, "Çin genelinde yıllardır önemli ölçekte zorla organ toplama işlemi yapıldığını ve Falun Gong uygulayıcılarının organ tedarikinin tek ve muhtemelen ana kaynağı olduğu" sonucuna vardı. Mahkeme ayrıca Çin'deki Falun Gong uygulayıcılarına yönelik insanlığa karşı suçlar işlendiğini de tespit etti.
2021 tarihli bir basın açıklamasında, on iki Birleşmiş Milletler insan hakları uzmanı ortaklaşa, Çin'deki Falun Gong uygulayıcılarını ve diğer azınlıkları hedef alan organ toplama iddialarından "son derece endişe duyduklarını" belirtti.
Ocak 2024'te Avrupa Parlamentosu, "ÇHC'yi Falun Gong uygulayıcılarına ve Uygurlar ve Tibetliler de dahil olmak üzere diğer etnik azınlıklara yönelik zulmü derhal sona erdirmeye şiddetle çağıran ve ÇHC'yi yurtiçi ve ulusötesi gözetim ve kontrol ile dini özgürlüğün bastırılmasına son vermeye çağıran 2024/2504 (RSP) sayılı Kararı kabul etti.
Bu nedenle, parlamento üyeleri ÇKP'yi, Çin'in onayladığı BM İşkenceye Karşı Sözleşme de dahil olmak üzere uluslararası normlara ve yasal yükümlülüklere saygı göstermeye, Çin'de Falun Gong'a karşı 25 yıldır sürdürdüğü zulmü derhal durdurmaya ve [yasadışı olarak] gözaltına alınan tüm Falun Gong uygulayıcılarını ve diğer vicdan mahkumlarını koşulsuz olarak serbest bırakmaya çağırdı.
Falun Gong Parlamento Dostları Eş Başkanı: Çin Halkının Özgürlüğüne Kavuşmasını Sabırsızlıkla Bekliyorum
Falun Gong Parlamento Dostları eş başkanı PÜ Garnett Genuis şöyle belirtti, “Falun Gong veya Falun Dafa, Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü gibi büyük erdemleri kutlayan, toplum için bir meditasyon uygulamasıdır. ÇKP, zorla organ toplama da dahil olmak üzere iyi belgelenmiş vahşetler yoluyla Falun Dafa'yı ortadan kaldırmaya çalışmaktadır.
“2015'te seçildiğimden beri Falun Gong topluluğuyla çalışmaktan mutluluk duyuyorum. Kanadalıların zorla organ toplamaya iştirak etmesini yasaklayan bir yasa tasarısını kabul ettirdik. Kanada'da yabancı müdahalelere karşı daha güçlü korumalar için mücadele ettik.
“Ve Falun Gong’a yapılan zulme dikkat çekmek için Avam Kamarası'na yüzlerce dilekçe sundum. Ayrıca Falun Gong uygulayıcılarını, Tibetlileri, Hong Kongluları, Uygurları, Hristiyanları, Tayvanlıları ve kahraman Çin demokrasi hareketinin üyelerini ve ÇKP saldırganlığı ve yabancı müdahalesinin kurbanlarını bir araya getiren ittifaklar kurmak için çalıştık. Kanada her zaman ve her yerde adaletin ve insan haklarının, demokrasinin ve özgürlüğün ilkeli bir savunucusu olmalıdır.
“Çin'in büyük halkının gerçekten özgür olacağı günü sabırsızlıkla bekliyorum. Kanada her zaman onların ve özgürlüğün yanında olmalıdır.”
Zulmün Sona Erdirilmesi İçin Küresel İmza Çağrısı
Kanada Falun Dafa Derneği sözcüsü Bayan Grace Wollensak bir röportajda şunları söyledi: “Sesi olmayanların sesi olan ve Çin'de hala acı çekenlere umut veren imzacıları çok takdir ediyoruz.”
Şöyle devam etti, “Bu parlamentolar arası ortak bildiri, ÇKP'ye barbarca davranışlarının özgür ülkelerde hoş görülmediğini açıkça gösteriyor.”
Son zamanlarda, dünyanın dört bir yanındaki farklı ülkelerden parlamenterler bu ortak bildiriyi takip ettiler ve imzaladılar. Bayan Wollensak, “Bu küresel kampanyanın henüz başındayız. İmza toplamaya devam edeceğiz ve daha fazla parlamenterin, seçilmiş yetkilinin ve diğerlerinin Falun Gong’a yapılan zulmü sona erdirmek için bu uluslararası çağrıya katılmasını umuyoruz.” dedi.