Son zamanlarda internette anakara Çin'in birçok bölgesinde çocuk hastanelerinin aşırı kalabalık olduğuna dair haberler tekrarlanıyor. Pekin Çocuk Hastanesi'nin fotoğrafını gördüğümde 1998 yılındaki bir günü hatırladım.

O gün, altı yaşındaki oğlumu ilk kez evimden uzakta bir egzersiz alanı düzenlenen etkinliğe götürmüştüm. Otobüs yolculuğu sırasında Pekin Çocuk Hastanesini gördüğümde şöyle düşündüm: "Demek Pekin Çocuk Hastanesi burası, ama neyse ki artık bizimle bir ilgisi yok. Oğlumuz eskiden çok sık hastaneye giderdi, ama son iki yıldır hiç hastalanmadı."

Oğlum bir yaşından beri sık sık soğuk algınlığı, öksürük ve ateş geçirirdi. Yüzeysel sebep ise büyükannesinin torununu özlemiş olması ve henüz soğuk algınlığını tam olarak atlatamamışken onu ziyaret etmesiydi. Büyükannesi torununa bulaştırabileceğine inanmıyordu. Ne zaman soğuk algınlığı geçirse oğlum da ateşlenir ve birkaç kez hastaneye gitmek zorunda kalırdı. Bu yüzden korkuyordum ve onunla birlikte büyükannesini ziyarete gitmeye cesaret edemiyordum.

Bir keresinde oğlum ateşlendi. Vücut ısısını takip etmek için üç gün üç gece boyunca yanında kaldım. Ateşi ne zaman 40°C civarına yükselse soğuk kompres yapıyordum. Küçük yüzü ateşten kıpkırmızıydı, tıpkı kırmızı bir elma gibi. Bu görüntü her zaman hafızamda kaldı.

1996 yılında Falun Dafa'yı uygulamaya başladım. Birkaç ay sonra oğlumun aniden artık hasta olmadığını fark ettim. Daha önce ayda iki kez hastaneye kaldırılıyordu. Çok mutluydum.

Gerçekten de Shifu’nun Zhuan Falun kitabında söylediği gibi oldu:

"Siz geleneksel bir xiulian uyguladığınız için, onu sadece siz uyguluyor olduğunuz halde, diğerleri de ondan fayda sağlayacaktır." (Zhuan Falun, 6. Ders)

Daha sonra Pekin'e taşındık. Kocam hastanelerde profesörlerle birlikte çalışıyor, bu kez ona hastanenin adresini sormadım. Bu eskiden olsaydı yeni bir şehre taşındığımızda ilk sorum her zaman, "Çocuk hastanesi nerede?" olurdu. Yıllar boyunca oğlum hep sağlıklı kaldı. Çin Komünist Partisi'nin zulmü nedeniyle on yıldan fazla bir süre ayrı kalmamıza rağmen, Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü ilkeleri onun kalbinde çoktan kök saldı. Nerede olursa olsun, artık onun için endişelenmiyorum. Geriye dönüp baktığımda sadece ben değil, Falun Dafa'dan yararlanan diğer bütün insanlar da Shifu'ya ve Dafa'ya minnettarız.

Çocukluğumda en sevdiğim kitap ünlü Çin romanı "Batıya Yolculuk" idi. Keşiş Tang Seng büyüyü okuduğunda ve Sun Wukong acı içinde kıvranırken, "Başındaki altın çember ne kadar güçlü" diye düşünürdüm. Xiulian uygulamam sayesinde, altın çemberin böyle bir etkisi olmadığını, mantranın sihirli sözünün böyle bir etkisi olduğunu fark ettim. Bu tür kelimeler ile yüksek varlıklardan yardım istenir.

Uğurlu sözler “Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü İyi” muazzam bir güce sahiptir. Onları tekrarlayanlar tanrıların ve Buda'ların korumasını alırlar. Üç yıllık salgın sırasında, ölüme yakın olan ve uğurlu kelimeleri tekrarlayarak hayata dönen birçok mucizevi insan hikâyesi yaşandı. Eğer Falun Dafa'nın gerçekleri hakkındaki bilgileri okursanız, bu tür hikâyeleri bulacaksınız. Pandemi hala devam etmekte ve şu anda özellikle çocuklar etkilenmektedir. Bu yüzden çocukların, ebeveynlerinin Falun Dafa hakkındaki gerçekleri anlayacaklarını ve Çin Komünist Partisini ve onun gençlik örgütlerinden bırakacaklarını umuyorum. Ayrıca çocuklarının Komünist Gençlik Birliği'nden ve Genç Öncülerden ayrılmalarına da yardımcı olmalılar. Virüs ve afetler sadece partilileri ve komünizm yanlısı olanları arıyor. Bu nedenle büyük felaketten kaçınmak için Komünist Partiden uzak durun.

Partiden ayrılmak güvenliklerini sağlar. Bütün çocuklar güvende olsun.