1992 yılında bana kalp hastalığı teşhisi konuldu. O zaman 20 yaşlarımın başındaydım. Doktor bu kronik hastalığın sadece ilaçla kontrol altına alınabileceğini söyledi. Ayrıca hamilelik durumunda hayatımın tehlikede olabileceğini de belirtti. Üstlerim durumumu öğrendiğinde, iş sözleşmemi feshettiler ve beni işsiz bıraktılar.

Gençliğimin tadını çıkarmak yerine zamanımın çoğunu hastanelerde geçirdim. Bir gün kardeşim hastanede ziyarete geldi. Beni gördüğünde dayanamadı ‘’Böyle nasıl yaşayacaksın?" dedi ve gözyaşları içinde ağlamaya başladı.

Hastalık semptomlarımı hafifletmek için birçok hastane ve klinikten yardım istedim. Tedavi masrafları ailemi finansal baskı altına soktu. Giderlerini düşürdüler ve tasarruf ettiler.

“Yardımsız yürüyüp, yemek yiyebildiğim sürece mutluyum” hayatımdaki sloganım buydu. İyileşme arayışı içinde Qigong ve Hristiyanlık hakkında kitap okudum. Yavaş yavaş, sahip olduğum her şeyin kaderim olabileceğini anladım. Ama yine de savaşmak zorundaydım.

Bir akrabam, iyileşmek için dağlarda sakin bir tapınağa gitmemi önerdi. O gece “Umarım Buda beni kurtarabilir!” Diye düşündüm. Bu yüzden diz çöktüm, batıya baktım ve yardım istedim.

Dalian'da Uygulamaya İlk Adım

1994 yılının başlarında, arkadaşım Shan bana iyi haberle geldi – ve ‘’Falun Dafa (Falun Gong olarak da bilinir) hastalıkların tedavisine yardımcı oluyor. Birçok insan hastalıklarından kurtulduğunu söyledi. Falun Dafa'nın kurucusu Shifu Li Hongzhi, seminere katılmak üzere Dalian'a geliyor’’ dedi ve gitmemi önerdi.

Dalian'dan yaklaşık 1.600 kilometre uzakta olan bir şehirde yaşıyordum. Oraya nasıl gidebilirdim? Tereddüt ettim. Ertesi gün, zaten Falun Dafa'yı uygulamaya başlamış olan arkadaşım Na, bana Dafa'nın, Falun Gong adlı kitabını verdi ve gitmemi istedi. Bunun çok nadir bir fırsat olduğunu söyledi.

“Gidince sadece Shifu’nun söylediklerini dinle. Bunun hakkında düşünmemiz ve bazı şeyler veya fikirler için endişelenmemiz gerekmez. Neden geldiğini sorduğunda, sadece Falun Dafa'yı uygulamak istediğini söyle” dedi.

Falun Gong kitabını aldım ve trende okumaya başladım. Temel odak noktam egzersizler ve nasıl uygulanacağıydı. Onu kolay buldum. Bu kendime olan güvenimi güçlendirdi. 20 saatten fazla gittikten sonra kendimi yorgun hissetmemem şaşırtıcıydı. Bir otobüse ve bir trene binmek bile beni yormamıştı. Yeni öğrenmeye başlamış olmama rağmen, Shifu benimle ilgilenmeye başlamıştı. Şaşırtıcı buldum, çünkü ateist olarak büyüyen birisiydim.

Dalian'a geldiğimde, dersin dokuz gün boyunca öğretildiğini ve üçüncü gün geldiğimi öğrendim. Henüz bir bilet almamıştım. Ne yapmalıydım, birdenbire aklıma bir fikir geldi ve karar verdim: "bilet almak istiyordum". Bir süre sonra bir öğrenci durumumu sordu ve öğrendiği zaman biletini bana verdi ve beni konferans salonuna götürdü.

Salon kalabalıktı. Ben de salonun arkasında bir yere oturdum. Kısa süre sonra uykuya daldım. Shifu'nun verdiği ders bittikten sonra uyanmıştım. Birkaç gün böyle devam etti. Oturduktan sonra uykuya dalıyordum ve Shifu’nun dediklerini duymuyordum. Bazı öğrenciler uykuda yerde oturduğumu fark etti. Hastalık için geldiğimi öğrendiklerinde bana koltuklarını önerdiler.

Hepsi bana Falun Dafa uygulayanların bencil olmadığını gösteriyordu. Bileti bir yabancıya verdiler ve bana koltuklarını teklif ettiler. "Bu insanlar çok iyiyse, uygulama mükemmel olmalı" diye düşündüm.

Shifu Beni Temizledi

Derse katıldıktan iki gün sonra kusmaya başladım ve geceleri ishal oldum. Fakat ilaç almadım ve doktora gitmedim. Kusma bittikten sonra artık rahatsız hissetmiyordum ve uyuyabiliyordum. Sonra bedenimi temizleyenin Shifu Li olduğunu öğrendim.

O andan itibaren seminere yürüyebildim ve otobüse binmem gerekmedi - bacaklarım tekrar iyileşmişti. Ayrıca parkta yürüyüşe çıktım. Seminer bitiminde ciddi bir hastalığımın olduğu aklımda yoktu. Yeniden doğmuş gibi hissettim ve çok fazla enerjim vardı. Shifu ben istemeden benim için çok şey yapmıştı ve bana hayattaki en önemli şeyi vermişti - sağlıklı ve hayatta olmak!

Fa çalışmasıyla birlikte hastalığa, karmanın neden olduğunu öğrendim. Shifu bizim için karmayı yok ediyor ve bizi koruyordu. Şimdi Shifu ‘nun her zaman yanımda olduğunu hissediyorum.

Eve döndüğümde, ailem Dafa'nın gücüyle nasıl değiştiğimi gördü. O andan itibaren Dafa'nın iyi bir insan olma gerekliliği olan “Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü” ilkelerini takip ettim.

Çince metin