ÇKP virüsü salgını dünya çapında büyük yaşam kayıplarına ve yıkıcı ekonomik hasara neden oldu. Ayrıca Çin Komünist Partisi (ÇKP) ile daha yakın bağları olan ülkelerin ve bölgelerin en çok acı çektiği görülmektedir. Bazı etkili siyasi figürler ve diğer önemli kişilerinde virüs testleri pozitif çıktı.

Dafa uygulayıcıları olarak, insanları kurtarmak için kutsal bir görevimiz var, özellikle de şimdi tüm dünya bir felakete maruz kaldığında. ÇKP'nin dünyadaki birçok felaketin temel nedeni olduğunu hepimiz biliyoruz ve insanların kötü doğasını gerçekten görmeleri ve ondan uzaklaşmaları gerekiyor.

Demokratik olarak seçilmiş bir hükümet halkın iradesini ve çıkarlarını temsil eder ve ÇKP'ye karşı tutumlarının ülke üzerinde doğrudan ve derin bir etkisi vardır. Bu nedenle hükümet yetkililerine gerçeği açıklamak için daha çok şey yapmamız çok önemlidir. Bunu yapan uygulayıcıların Fa'ya dayanması ve güçlü bir sorumluluk duygusuna sahip olması gerekir.

Devlet görevlilerine gerçeği açıklama konusundaki bazı görüşlerimi paylaşmak istiyorum.

Batı'da yetişen ve evrensel değerleri kabul eden insanlar için ÇKP'nin ne kadar kötü olduğunu anlamaları zor olabilir. O, uluslararası yasalara uymaz ve işleri halletmek için genellikle aldatıcı ve aşağılayıcı yollar kullanır. Propaganda ve yanlış bilgilendirmenin agresif ve yaygın kullanımı, insanların yalanlarına kurban gitmesini daha da kolaylaştırıyor.

Diğer ülkeler ÇKP ile iş yaptığında, yatırımları ve teknik destekleri ÇKP'nin vicdansız hırslarını ve kibirini körükler, bunun sonucunda sayısız Çinli paraya tapmanın ve kişisel kazanç peşinde kör bir şekilde koşmanın hayattaki doğru hedefler olduğuna ikna olmuştur. Bu tür ekonomik ilerlemeler ÇKP'nin temel ahlaki standartları, etikliği ve insan haklarını göz ardı ettiği gerçeğini gizlemesine yardımcı olabilir.

İnsanların ÇKP'nin hiçbir zaman bir ortaklık, işbirliği veya karşılıklı yararla gerçekten ilgilenmeyeceğini anlamalarına yardımcı olmalıyız. Yaptığı her şeyin arkasında bir gündem var ve olası her kaynaktan yararlanacaktır.

Hükümet yetkilileriyle konuşurken önermek istediğim birkaç konuşma noktası aşağıdadır.

  • 1.Ekonomik reformlardan önce ÇKP, siyasi kampanyaları ve hareketleri aracılığıyla Çin'in ulusal zenginlik ve kaynaklarının yanı sıra Çin halkının zihinlerinin mutlak kontrolünü kazanmıştı. Çin halkı, inanç, düşünce özgürlüğü veya ifade özgürlüğü olmayan ucuz işçilere dönüştürüldü.
  • 2.Çin'deki ekonomik reformlardan sonra ÇKP, ucuz işçilik, geniş gelişmemiş topraklar ve büyük pazar potansiyeli vaat ederek Batı dünyasından Çin'e büyük miktarda zenginlik çekmeyi başardı.

Aynı zamanda ÇKP, Batı'nın ileri teknolojilerine ve entelektüel özelliklerine hırsızlık, bilgisayar korsanlığı ve zorla teknoloji transferi yoluyla erişim sağladı.

Çin'de ucuz işçilik yapan birçok insanın insan hakları veya özgürlüğü yoktur ve bazıları hapsedilen Falun Gong uygulayıcıları ve diğer vicdan mahkumları gibi tüm kişisel özgürlüklerden mahrumdur.

Herhangi bir Batılı işletme, tüm ulusal zenginlik ve kaynakları kontrol eden bir rejimle nasıl rekabet edebilir? Batılı işletmelere yönelik tehdit, insanların yüzeyde görebileceği kısa vadeli faydalardan çok daha büyük.

  • 3.ÇKP'nin lideri, Batı demokratik bir ülkedeki cumhurbaşkanı ile aynı değildir. ÇKP lideri doğası gereği totaliterdir ve gücünü korumak için hiçbir şeyden vazgeçmeyecektir.

Peki ÇKP neden korkuyor? En büyük korkusu Çin halkının gerçeği öğrenmesi ve bu yüzdende internet sansürüne çok fazla para harcamaktadır.

ÇKP aynı zamanda Batı dünyasının göz alıcı dış cephesinin ötesinde,  çekirdeğinin kötü olduğunu görmelerinden endişe duyuyor. Bu yüzden diğer ülkelere vaatler, caziplikler, rüşvetler ve tehditler etmeye başladılar.

ÇKP kendini korumak ve hedefine ulaşmak için tehdit oluşturabilecek herhangi birini ve her şeyi kontrol etmeye çalışır. Sadece Batı dünyasını yenerek ve kontrol ederek tüm dünyaya hükmetmek için nihai hedeflerine ulaşabileceklerine inanıyorlar. Örneğin, “Bir Kuşak, Bir Yol” girişimi, dünya hakimiyeti için küresel stratejisinin bir parçasıdır.

Hükümet yetkililerine gerçeği açıkladığımızda, ÇKP'nin kirli taktiklerini ve nihai hedefini gerçekler ve kanıtlarla ifşa etmemiz gerekiyor.

Batı toplumları adalete ve temel değerlere inanır. ÇKP ile iş yapmaya devam ederse, teknik avantajlarını kaybetme, işletmelerini devralma, işleri kaybetme, taciz etme ve tehdit etme gibi başlarına ne olacaklarını gerçekten anladıklarında eminim kendilerinin ÇKP ile müttefik olmamayı seçeceklerdir.

Son olarak, hükümet yetkilileriyle konuşan uygulayıcıların şu iki kitabı okumalarını önermek istiyorum: Dünyamızı Şeytanın Hayaleti Yönetiyor ve Minghui Raporu: Çin'deki 20 Yıldır Süren Falun Gong Zulmü. Çok sayıda gerçek ve somut kanıt içermektedir.

Hükümet yetkililerinin gerçeği görmesini engelleyen faktörleri iyi anlamamız gerekir; gerçekleri rasyonel olarak sunmak için iyi hazırlıklı olmalıyız; ve en önemlisi, Dafa'da geliştirdiğimiz büyük merhamete ihtiyacımız var. Çabalarımız bu şekilde daha etkili olabilir.

Çince Versiyonu İçin Tıklayınız