1998'de Falun Dafa uygulamaya başladım. Birçok kavramı ve takıntıyı ortadan kaldırabilmeme rağmen, bazılarından örneğin nefret gibi benzerlerinden kurtulmak gerçekten zordu. Uygulayıcıların Xiulian’da uymaları gereken uygulama koşulları daha fazla yükseldikçe , bu konu daha da belirgin hale geldi.

Bir yerel uygulayıcı üç işi iyi yapıyordu ve gayret gösteriyordu. Dafa'ya yapılan zulme itiraz etmek için Pekin'e gitti, tutuklandı ve çok kötü işkenceler gördü. Ona işkence eden polise karşı güçlü bir nefret geliştirdi. Serbest bırakıldıktan sonra da nefreti devam etti. Bir keresinde bize o polisi zehirleyip öldürdüğünü hayal ettiğini söyledi. Ona nefretini ortadan kaldırması gerektiğini hatırlattık, ama bu söylemi çok ciddiye almadık ya da kendimizin de bizzat bu takıntıya sahip olup olmadığımızı görmek için içimize bakmadık. Daha sonra hastalandı ve vefat etti.

Bazen xiulian uygulamamın yüzeysel olduğunun farkındayım; çalışkan olduğumu hissediyorum çünkü her gün üç işi yapıyorum. Belirli bir konuda nefreti ortadan kaldırdığımda, birden başka bir yerde ortaya çıkıveriyor. Onu ortadan kaldırmayı çabalamaya devam ettiğimden beri azimli olduğumu hissettim, ama kendime neden asla tamamen ortadan kalkmadığını sormadım.

Çok fazla içime baktıktan sonra  asıl önemli olanın Shifu ve Fa'ya gerçekten koşulsuz olarak inanmamız olduğunu düşündüm. Kavrayışlarımızın ve eylemlerimizin her birini Shifu’nun öğretileri ile ölçebilir ve insani düşüncelerimizi ortadan kaldırabilirsek, kökten değişebiliriz.

Nefret genellikle iki durumda gelişir. Birincisi, birisinin kişisel çıkarlarınızı, itibarınızı, fiziksel bedeninizi veya duygularınızı etkilemesi. İkincisi, birisinin sizi onaylamadığı zaman ortaya çıkar. Örneğin, uygulayıcılara zulmeden kişilere karşı kolayca nefret duyuyorum.

Her gün Zhuan Falun'u okuyorum ve Fa'yı okurken düşüncelerim doğru oluyor. Ama kitabı elimden bıraktığımda sıradan bir insanın zihniyetine dönüyorum. Bu neden oluyor? Shifu bize açıkça anlattı: insanlar arasındaki çatışmalar karmik ilişkilerden kaynaklanır. Bunu biliyorum, ama neden nefretimi ortadan kaldıramıyorum?

Daha Derinlere İnmek

Esas sebebi dikkatlice araştırdığımda, insani düşüncelerimi tamamen bırakamadığımı fark ettim. Fa'yı tamamen özümseyememiştim ve anlayışım yüzeysel kalıyordu. Ben öğretileri okurken anlayışım açıktır. Tartışmalar sırasında karmik ilişki ve erdem kaybı görünmezken, diğer insanların yaralanmaları ve zararları gerçek hayatta gözle görülebiliyor. Kalbim acı çektiğinde kendimi huzursuz hissediyorum. Duygularımı ve insani düşüncelerimi bilmeden takip ediyor ve intikamın beni daha iyi hissettireceğini hissediyordum. Bu durumda Shifu'nun öğretileri geçici olarak bir kenara bırakılıyordu.

Aynı zamanda Shifu’nun öğretilerine uymamanın sonuçlarını hiçbir zaman ciddiye almadım. Genellikle gevşer ve bir dahaki sefere daha iyisini yapacağımı kendi kendime söylerdim. Bazen yüzeydeki öğretileri takip edebiliyordum, ama kalbimdeki nefretimi ise asla ortadan kaldıramıyordum.

Çok sayıda yaşamımız boyunca, bu yaşamda bizi etkileyen insan kavramları, arzuları ve takıntıları katman katman biriktirdik. Fa'yı okumak ana bilincimizi güçlendirir ve insani düşüncelerimizi ve düşünce karmalarımızı ortadan kaldırır. Her çatışma iyi bir şey çünkü bize insanı düşüncelerimizi ortadan kaldırma fırsatı sunuyor.

Öğretileri konuşmamıza ve davranışımıza rehberlik etmek için kullanırsak, çatışmalar sırasında takıntılarımızdan kurtulabiliriz. Fiziksel bedenimiz burada bu boyutta mevcuttur. Sıkıntılarla karşılaştığımızda, fiziksel bedenlerimizde hastalık olarak ortaya çıkan reaksiyonlar olabilir. Her gün insanlar duygularını takip eder ve bu duygulara dayanarak yanıt verirler. Uygulayıcıların daha yüksek bir standarda uymaları gerekir.

Çatışmalar sırasında uzun süredir var olan kavramlarımızı ve takıntılarımızı ortadan kaldırmaya başladığımızda kalplerimizde ağrılar hissedebiliriz.

Gerçek benliklerimiz, insanı düşüncelerimizle birlikte davranmak istemiyorlar. Fakat insani kavramlardan ve karmadan oluşan yanlış bir benlik vardır. Bu benlik yok edilmek istemiyor ve fiziksel bedenlerimizi karma yaratmaya yönlendiriyor. Fa'yı çatışmalarla başa çıkmak için takip ettiğimizde, ortadan kaldırılacağı için, böylece direniyor ve nefret üretiyor. Eğer ana bilincimiz net değilse ve Shifu’nun öğretilerini unutursak, bu sahte benliğe geçit verip ve onu takip edersek o zaman o bizi kontrol edebilir. Bu sahte benliğe gerçek benliğimiz gibi davranmamalıyız.

Dikkatli olmalıyız. Bu sahte benlik nasıl çalışırsa çalışsın ve kendimizi ne kadar acılar içerisinde hissedersek hissedelim, onun gerçek yüzünü görmeliyiz - bu bizim gerçek benliğimiz değil. Onu yok etmeli ve sadece Shifu’nun öğretilerini izlemeliyiz. Fikirlerimizi ve takıntılarımızı tamamen bırakabildiğimizde, kendimizi harika ve rahat hissedeceğiz. Gerçekten Shifu’nun Zhuan Falun'da söylediği gibi, “Söğüt ağaçlarının gölgesinden geçtikten sonra, ilerde pırıl pırıl çiçekler ve bir başka köy olacaktır.’’

Öğrendiklerimi Eyleme Geçirme

Başka bir uygulayıcı bana başkalarının önünde hakaret ettiğinde, sözleri gerçekten acı veriyor. Hemen onun hakkında çok kötü düşüncelerim oluşuyordu, ama öğretilere uymam gerektiğini biliyordum. Bu hakareti iyi bir şey olarak algıladım ve kendi içime baktım.

Sıradan insan toplumunda xiulian uyguladığımız için insani kavramları ortadan kaldırmak gerçekten zor. Öğretileri sadece birkaç saat okuduğumuz için, kitabı bıraktığımız anda düşüncelerimiz insan kavramları tarafından kolayca kontrol edilebiliyor. Bu durum, Fa ve günlük yaşamlarımız arasındaki bağı güçlendirebilmek için her türlü düşüncemizi kesinlikle izlememizi gerektiriyor.

Bir yerlerde gerçeği açıklama yaparken gözaltına alındım ve tutuklandım. Serbest bırakıldıktan sonra kocam kızdı ve beni boğmaya çalıştı. Gülümsediğimde durdu. Bana küfrettiğinde gülümsedim.

Genellikle ihtilafları hafife alabiliriz. Ancak kötü insanlar bize, özellikle uygulayıcılara acımasızca işkence edip korkunç davrandıklarında, onlardan nefret etmeye başlayabiliriz. Fa'dan, onlara merhamet göstermemiz gerektiğini biliyoruz. Ancak uygulayıcılara işkence edildiğinde şefkatlice davranmak zordur.

İnsanlar doğal olarak rahat olmak ve zorluklardan kaçınmak isterler. İnsanlar kendileriyle aynı fikirde olmayan veya onlara zarar verenleri sevmezler ve onlara zarar verenlerin kendilerinin düşmanları olduğuna inanırlar. Çin'de Komünist Partisinin etkisi altında, çatışmanın ve mücadelenin zihniyeti teşvik edildi. Ne zaman bir yanlış anlama veya çatışma olursa, insanlar artık geri adım atmazlar. Bunun yerine zihinleri nefret ve olumsuz düşüncelerle doludur.

Ne yazık ki, bazı uygulayıcılar da bu şekilde karşılık veriyor. Bir şey olduğunda Fa'yı unutuyorlar ve diğer kişinin hatalarına odaklanıyorlar.

Shifu bize şunları diyor:

"Dafa uygulayıcıları her şeyi pozitif bir şekilde ele almalıdır. Diğer insanların negatif taraflarına bakmayın. Daima, onların pozitif yanlarına bakmalısınız.

Dolayısıyla, herhangi bir durum içerisinde, insan tipi davranışlardan etkilenmeyin, insan düşüncelerinden etkilenmeyin ve ayrıca bu dünyadaki duygulardan ve arzulardan etkilenmeyin. Diğer insanlarda var olan pozitife daha fazla, negatife daha az bakın."  (2003 Fener Bayramı Sırasındaki Batı Amerika Fa Konferansında Fa’nın Öğretmesi, 15.02.2003)

Zulüm gördüğümüzde bile, kendimize dikkat etmeli ve bunun neden olduğunu görmek için içimize bakmalıyız. Kalbimizin yerinden oynamadığından emin olmalıyız ve merhamet duymayı unutmamalıyız.

Bizlere zulmedenler cehaletlerinden dolayı kendilerini yok ediyorlar. Eğer gerçeği anlasalardı, bunları yapmazlardı. Onların gerçek doğası kötü değildir. Shifu bize bir zamanlar Fa için dünyaya gelen, ama kaybolan yüksek varlıkların olduğunu söyledi. Onlara merhamet etmeli ve onları kurtarmak için gerçeği açıklamalıyız.

İnsanların kötü davranışlarından etkilenmemeli ve onların tuzağına düşmemeliyiz. Başkalarının söyledikleri veya yaptıkları hakkında mutsuz olduğumuz zaman, farkında olmadan zaten nefreti geliştirmeye başladık ve seviyemiz düşmeye başlıyor. Sinirlendiğimizde içimize bakmalıyız. Nefret yerine merhamet göstermeliyiz.

Kayınvalidemle tartıştıktan sonra, yüksek ve harika bir yere tırmandığımı hayal ettim. Ama ip aniden koptu ve ben düştüm.

Shifu diyor ki:

"Uygulayıcılar olarak anlaşmazlıklar ile aniden karşılaşacaksınız. Peki ne yapmanız gerekiyor? Merhametli ve iyilik dolu bir kalbi daima korumalısınız. O zaman bir problem ile karşılaştığınızda doğru bir şekilde davranabileceksiniz, çünkü böyle bir kalp size olaya göğüs gerecek zamanı verir. Herhangi bir şey yaparken, başkalarına karşı daima iyi kalpli ve kibar olmalısınız. Bir sorun ile karşı karşıya kaldığınızda, öncelikle başkalarının bunu kaldırıp kaldıramayacağını veya incinip incinmeyeceğini göz önünde tutun. Böyle yaptığınız sürece hiç bir problem olmaz. Bu yüzden xiulian uygulamasında, kendiniz için hep daha da yüksek standartları takip etmelisiniz." (Zhuan Falun, 4 Ders)

Bu paragrafı defalarca okudum, ama asla içselleştirmedim. Ben Fa'yı gayretli bir Xiulian uygulayıcısı olarak ezberlemiştim, ama düzgün bir şekilde Xiulian uygulamamıştım. Uygulamam sadece yüzeyseldi.

Bir Falun Dafa uygulayıcısı olarak, her zaman başkalarını düşünmem gerektiğini ve bencil olmamam gerektiğini biliyorum. İnsanın kavramlarından olan kendini koruma fikrini ortadan kaldırmalıyım. Eğer bunu yapabilirsem, nefret dolu düşünceler büyüyemez.

Öfkeli düşüncelerimin bir başka derin nedeni, kendimi başkalarının üstün görmemdi. Shifu bizi cehennemden kurtardı ve bizim için sayısız karmayı ortadan kaldırdı. Hangi takıntıyı yok edemiyorum ki acaba? Shifu karmamı ortadan kaldırmasaydı, kesinlikle yok olurdum. Shifu ve Fa'ya sahip olduğum için bu durumu gerçekten takdir ediyorum. 

“Buda'nın lütfu gökleri ve yerleri tekrar şekillendirir”  (“Shifu-Uygulayıcı- Bağı,” Hong Yin II)

Gerçek merhamet seviyesine ulaşamadım, ama denemeliyim. Bunlar benim düşüncelerimden bazıları. Lütfen yanlışlarımı merhametli bir şekilde düzeltin.

Çince versiyonu