(Minghui.org) İki Falun Dafa uygulayıcısı arkadaşım ve ben, yaklaşık bir yıl önce gerçeği açıklarken Yurtiçi Güvenlik Bölümü tarafından tutuklandık. Daha sonra ailelerimizin maddi desteğiyle kefaletle serbest bırakıldık. Geçenlerde polis departmanından telefonlar aldık ve bize paramızı geri alabileceğimizi söylediler.
Üçümüz, Falun Dafa hakkındaki gerçeği polis memurlarına daha fazla açıklamak amacıyla yerel polis departmanına gittik. Paramızı geri almak için muhasebe ofisine götürüldük. Evraklarda Falun Dafa'yı karalayan bazı ifadeler gördük ve bu yüzden formları imzalamayı reddettik.
İdari bölgemizdeki polis karakoluna götürüldük ve beklememiz için bir odaya alındık. Bu, demir sandalyeli ve kelepçeli bir sorgu odasıydı. Bir polis memuru geldi ve vahşice davrandı. Muhtemelen daha fazla zulüm tuzağına düştüğümüzü fark ettik, ancak engellenmeyi reddettik.
İlk polis memuru gittikten sonra bir başkası geldi. Şehir dışından gelen tek ben olduğum için kişisel bilgilerimi istedi ama ben reddettim. Bana uygulayıcı arkadaşlarımın gidebileceğini söyledi ama benim evrak işlerim tamamlanamadığı için kalmak zorunda kaldım. İyi birine benziyordu. Ona Falun Dafa hakkındaki gerçekleri açıklamak istedim.
Görevli beni ofisine götürdü. Oturduktan sonra kendisine “Herkes bilgilerini vermek zorunda mı?” diye sordum. Onayladı. Ayrıca, "İnsanlar buraya getirilmek için genellikle ne yapar?" diye sordum. “Çeşitli sebeplerle hırsızlık, dolandırıcılık, kavga, kumar, fuhuş vb” diye cevap verdi.
“Hepsi kendi kişisel çıkarları ve arzuları için başkalarına zarar verdikleri için buradaydılar, değil mi?” dedim. "Tabii ki. Başkalarının iyiliği için kim burada olur?” dedi. “Falun Dafa uygulayıcıları hakkında ne düşünüyorsunuz? Kendi kişisel çıkarlarımız için burada olduğumuzu mu düşünüyorsunuz?” diye sordum. O da, "Ben öyle düşünmüyorum. Hepiniz insanları kurtarmaktan bahsediyorsunuz.” dedi.
Konuşmamız onu düşündürdü. Kalemini bıraktı ve beni dinledi. Ona Falun Dafa'yı nasıl uygulamaya başladığımı, Dafa uygulayıcılarının Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü'ye göre yaşamak için nasıl çabaladığını, insanların komünist örgütlerden ayrılmasına yardım etmek için neden paramızı harcadığımızı ve güvenliğimizi riske attığımızı ve Falun Dafa'ya inandıkları için kutsanan insan örneklerini anlattım. Ayrıca ona Falun Dafa'nın dünya çapında uygulandığını ve desteklendiğini ve zulmedicilerin karmik cezalandırma aldığı vakaları anlattım.
Bana birkaç soru sordu ve hepsini tek tek cevapladım. Sonunda, "Söylediklerine inanıyorum." dedi. Ona, "Komünist örgütlerden ayrılmanıza yardımcı olan herhangi bir uygulayıcı var mı?" diye sordum. "Hayır" dedi. Falun Dafa'nın kurucusu Shifu Li'nin ona yardım etmem için düzenlemeler yapmış olması gerektiğini söyledim.
Memur bana yaka kartını gösterdi ve bana ciddi bir şekilde, "Lütfen adımı hatırla ve Komünist Parti'den ayrılmama yardım et" dedi. Dedim ki, “Özel konumunuz nedeniyle takma isimle istifa etmenize yardımcı olabilirim. Bu şekilde yine de işe yarar." Mutlu bir şekilde kabul etti.
O, “Falun Dafa'ya yardım etmek için ne yapabilirim? Geri ödemeden Falun Dafa'nın korumasını isteyemem.” diye sordu. Gözlerim yaşlarla doldu. Yüce niyeti beni duygulandırdı. Kendisine aşağıdaki önerileri verdim.
“Öncelikle ailenize ve arkadaşlarınıza komünist örgütlerden ayrılmanın önemini anlatabilir ve ayrılmalarına yardımcı olabilirsiniz. İkincisi, işiniz sizin veya meslektaşlarınızın Falun Dafa uygulayıcılarını tutuklamanızı gerektiriyorsa, bunu yapmaktan kaçınabilir veya onları serbest bırakabilirsiniz. Üçüncüsü, Falun Dafa uygulayıcılarına karşı zulmü azaltmak için elinizden gelenin en iyisini yapabilirsiniz.”
Ailesine ve arkadaşlarına kesinlikle ayrılmalarını söyleyeceğini ve ikinci ve üçüncü maddeler için de elinden gelenin en iyisini yapacağını söyledi. Davam hakkında Yurtiçi Güvenlik Bölümü'ndeki memurlarla konuşup konuşamayacağını sordum. Onu dinlemeyeceklerini söyledi. Müdürüyle konuşup konuşamayacağını sordum. Yapabileceğini ve müdürüyle harika bir iş ilişkisi olduğunu söyledi. Ayağa kalktı ve bana ne yapacağını bildiğini söyledi.
Sorgu odasına bakan müdürün ofisine girdiğini gördüm. Birlikte dışarı çıktılar. Bir süre sonra, memur benim ve uygulayıcı arkadaşlarımın bulunduğu yerden geçti ve bana göz kırptı. Onun başardığını biliyordum. Çok geçmeden hepimiz serbest bırakıldık.
Minghui.org'da yayınlanan tüm makaleler, grafikler ve içerikler telif hakkıyla korunmaktadır. Ticari olmayan çoğaltmaya izin verilir, ancak makale başlığı ve orijinal makaleye bağlantı ile atıf yapılmasını gerektirir.
Bu web sitesinde yayınlanan tüm içeriğin telif hakkı Minghui.org'a aittir. Minghui, çevrimiçi içeriğinin derlemelerini düzenli olarak ve özel günlerde yayınlamaktadır.
