(Minghui.org) Ben bir üniversitede öğretim görevlisiyim ve 20 yıldır Falun Dafa'yı (Falun Gong olarak da bilinir) uyguluyorum.

Çin Komünist Partisi (ÇKP) 1999 yılında Falun Gong'a zulmetmeye başladıktan sonra, kendisi de bir uygulayıcı olan kocam Falun Gong hakkındaki gerçekleri açıklamak Devlet Dilekçe ve Temyiz Bürosu'na gitti. Falun Gong'u desteklemek için bir pankart açmak üzere Tiananmen Meydanı'na da gitti.

Sonuç olarak, işini ve evini kaybetti, hapsedildi ve dönüştürülmek üzere çeşitli çalışma kamplarına götürüldü. 2006 yılında yasadışı olarak hapis cezasına çarptırıldı.

O sıralarda Minghui web sitesinde Falun Gong uygulayıcılarını savunmaya başlayan ve onlar adına suçlamaları reddeden avukatlar olduğunu söyleyen makaleler okudum.

Bölgemizde bizi savunmaya cesaret edebilecek avukatlar olmasını umuyordum. Bu yüzden, Falun Gong hakkındaki gerçekleri ve uygulayıcıların karşı karşıya olduğu zulmü anlatmak için birçok hukuk firmasını ziyaret etmeye başladım.

Avukatların çoğu bizimle empati kurdu ama davalarımızı kabul etmeye cesaret edemediler. Ancak avukatlardan biri bana başka bir hukuk firmasından bir avukatın Falun Gong'u uygulayan bir karısı olduğunu söyledi ve onunla konuşmamızı önerdi.

Avukatı ziyarete gittim ve ziyaretimin amacını anlattım. Çok anlayışlıydı ve hatta çoğu ÇKP'nin suçlarını bildiği için diğer uygulayıcıların davalarına yardımcı olabilen diğer avukatlarla bizi tanıştırdı.

Uygulayıcılar 2006 yılında yargılandığında, bu avukatlar mahkemede uygulayıcıları açıkça savunmuşlardı.

Avukatlar, mahkeme duruşmasının aldatıcı görünümünün maskesini düşürmeyi başardılar ve mahkemeye, uygulayıcıların gözaltı merkezlerinde işkence gördüğünü bildirdiler.

Farklı Yetkililere Gerçeğin Açıklanması

Avukatlar kocamı savunmada mükemmel bir şekilde çalışmasına rağmen, yine de ağır bir cezaya çarptırıldı ve 2006 yazında başka bir şehirde hapsedildi.

Hapishane gardiyanları, “dönüştürülmeyi” reddettiğini ve açlık grevinde olduğunu iddia ederek onunla görüşmemize izin vermedi. Böylece kocamın davasından sorumlu baş görevliye gerçeği açıklamaya gittim. Beni dinledi ama herhangi bir karar veremeyeceğini söyledi.

Daha sonra “dönüştürme eğitmeni”ni aradım. Ona Falun Gong'u uygulamanın yasadışı olmadığını, yasayı ve inanç özgürlüğüne izin veren Çin Anayasasını ihlal edenin komünist rejimin eski başkanı Jiang Zemin olduğunu söyledim.

Sonunda kocamla görüşmeme izin verildi.

Gardiyanların onu zorla beslemek için burun deliklerine sert plastik tüpler soktuklarını ve acıdan bayılana kadar onları çekip itmeye devam ettiklerini, bilinci yerine geldiğinde, işleme tekrar devam ettiklerini söyledi. Görüşmemiz sırasında, ona Shifu'nun yeni dersinin bir kopyasını verebildim.

2007 yılının Nisan ayından Aralık ayına kadar kocamla aynı hücrede bulunan altı mahkum onu izlemekle görevlendirildi. Ve sadece bölüm şefi ve bu altı mahkumun kocamla iletişim kurmasına izin verildi.Bu süre zarfında onu ziyaret etmemize izin verilmedi.

Çin'in kuzey kesiminde 2007'nin sonlarında yoğun kar yağışı görüldü, ancak ben yine de yetkililerin kocamı görmeme izin vereceği umuduyla oraya gittim.

Geçmişte bize yardım eden hapishane idari bölüm başkanını buldum. Ancak, “Üzgünüm, bu sefer size yardım edemem. Yukarıdan kocanızı göremeyeceğinize dair talimatlar geldi.” dedi.

Durumu onlarla görüşmek için yerel uygulayıcıları görmeye gittim. Gerçeği daha yüksek yetkililere açıklamam için beni teşvik ettiler.

Shifu diyor ki,

"Nerede bir problem var ise, orası bizim gerçekleri açıklamaya gitmemiz gereken yerdir -yargıçlar, avukatlar ve mahkeme ile ilgisi olan herkes, bizim gerçekleri açıklamamız gereken insanlardır." (2003 Ortabatı-Amerika Fa Konferansında Fa'nın Öğretilmesi)

Yerel uygulayıcılar bölüm liderlerinin ve hapishane müdürünün ofislerinin yerini bulmama yardım ettiler. Shifu’nun {{Fa'sı gidip bu insanlarla konuşma konusundaki güvenimi artırdı.

Ertesi gün bölüm liderinin ofisine gittiğimde koridorda birkaç kez ileri geri yürüdüm ve biraz korktum. Ancak kocamın içinde bulunduğu tehlikeli durumu düşününce gidip kapıyı çaldım.

Hapishaneye gelme sebebimi söyledim. "Daha önce birçok kez burada bulundum ama neden kocamı görmeme izin verilmediği bana hiç söylenmedi." dedim. Dafa uygulayıcılarından canlı organ toplanmasıyla ilgili haberler rapor edildiğinden, endişelerimden de bahsettim. Kocamın tehlikede olabileceğinden endişeliydim. Bölüm lideri dinledi, ancak daha sonra herhangi bir karar vermenin kendisine bağlı olmadığını söyledi.

Kocamla görüşme talebimi ilk kez reddetmelerinin üzerinden neredeyse bir yıl geçmişti ama ben geri adım atma belirtisi göstermedim. Ertesi gün bisikletimle doğrudan hapishane bürosuna gittim ve girişteki iki gardiyandan gözümü ayırmadım. Çalışanları takip edip yukarı çıktım.

Hapishane müdürünün ofisine vardığımda kapısını çaldım. Ne kul köle olan ne de zorba bir tavırla ona ziyaretimin amacını anlattım. Kocamı tanıdığını söyledi ve bana Falun Gong'u uygulayıp uygulamadığımı sordu, bunun üzerine doğrudan bir cevap vermedim. Daha sonra bana işimi sordu, ben de öğretmen olduğumu söyledim.

Bir telefon görüşmesi yaptı ve çok geçmeden iri, kaba görünüşlü bir adam belirdi. Daha sonra hapishane müdürü olduğunu öğrendim. Hapishane başkanı beni işaret etti ve ona, "Meselesini çözün" dedi.

Hapishane müdürü beni bir odaya götürdü ve “Burada bekle!” diye bağırdı.

Odada bekledim ve doğru düşünceler yolladım. Yaklaşık 15 dakika sonra geri geldi ve “Onu görebilirsin ama şartlarımızı kabul etmek zorundasın” dedi.

"Ne şartı?" diye yanıtladım.

"Falun Gong hakkında konuşamazsınız." dedi.

Bunu kabul edemeyeceğimi biliyordum, bu yüzden ona, “ Her şeyi kaydedin. Gardiyanlar izliyor olacak, bu yüzden durumla ilgili size geri bildirimde bulunacaklarına inanıyorum.” dedim.

Hapishane müdürü daha sonra kocamı görmemi kabul etti.

Şikayetçi Olmak

Kocamla görüştüğümde, benden bir avukat bulmamı ve kendisine yapılan insanlık dışı muamele nedeniyle gardiyanlara karşı suçlamada bulunmamı istedi.

Diğer uygulayıcılara kocamın isteğini anlattığımda, komşu şehirden bir uygulayıcı ünlü bir avukat bulmamıza yardım etti. İdari işlemleri tamamladıktan sonra eşimi görmeye avukatı götürdük.

Hapishane yetkilileri avukat için işleri zorlaştırmaya çalıştılar, ancak iki gün onlarla mücadele ettikten sonra sonunda avukatın kocamla görüşmesine izin verdiler.

Kocam avukata hapishanede gördüğü zulmü ve bir gardiyanın suçlu bir mahkumu kendini asmaya zorlamasına tanık olduğunu anlattı.

Avukat, gardiyanlara karşı suçlamada bulunmak için bir dilekçe yazdı ve kopyalarını hapishane müdürüne, şehirdeki en yüksek iki savcılığa, mahkemeye, Halk Kongresi'ne ve Disiplin Teftiş Komisyonu'na gönderdi.

Yerel uygulayıcılar da bilgiyi gerçeği açıklayan materyaller üretmek için kullandılar ve bunları çevredeki evlere dağıttılar.

Teftiş bürosu gardiyanlar hakkında soruşturma başlattı ve yerel medya ve avukatın baskısıyla gardiyanlar ya işten atıldı ya da başka cezaevlerine yerleştirildiler.

Sonuç tüm hapishaneyi şok etti ve orada hapsedilen uygulayıcıların durumu düzeldi. Mahkumlar ve gardiyanlar artık kocamı dövmüyordu ve o ve diğer uygulayıcılar açıkça uygulamaya cesaret ettiler.

Ayrıca onu görmek için uğraşmaya zaman ayırmadım ve pek zorluk çekmedim. Ona Shifu'nun yeni derslerini ve uygulayıcıların uygulama paylaşım makalelerini verdim. Kocam onları elle kopyaladı ve oradaki diğer uygulayıcılara verdi.

Kocam, hapishanedeki birçok insanla Falun Dafa hakkında konuşabildi. Sonuç olarak, gardiyanların taleplerine boyun eğen ve açıkça uygulamayı bırakan bazı uygulayıcılar, sözlerinin hükümsüz ve geçersiz olduğunu belirttiler ve tekrar Falun Dafa'yı uygulamaya başladılar. Kocam bana ÇKP'den ve bağlı gençlik örgütlerinden ayrılmak isteyen kişilerin listelerini de göndermeye devam etti.

Kocam nihayet serbest bırakıldığında, konuşma fırsatı bulamadığı yeni gelen iki kişi dışında kendi bölümünde 100'den fazla kişinin ÇKP'den ayrıldığını söyledi.

Bölüm Müdürü: “Seni Koruyacağım, Sen de Beni Koruyabilirsin”

Zulüm yeni başladığında İlçe Parti Sekreterimiz olarak atanan bir departman yöneticisi vardı.

Daha önce kız kardeşimle Falun Gong hakkındaki düşüncelerini paylaşmıştı. Bir yıl sonra başka bir yere atandı. Ardından on yıl sonra şu anki bölümüme geldi ve Falun Gong'a zulmetmekten sorumlu bir ÇKP asistanı oldu.

Döndüğünü öğrendiğimde, güzel bir kart yaptım ve içine Falun Dafa hakkında bazı gerçeği açıklayan materyaller koydum ve ona gönderdim.

Geçen yıl, Çin Yeni Yılı sırasında onu evimize yemeğe davet ettim. Ailemiz ona birçok yönden gerçeği açıkladı. Ayrılmadan önce, “Bölümde olduğum sürece seni güvende tutacağım. Ben seni koruyacağım, sen de beni koruyabilirsin." dedi.

Ona, " Ben seni koruyamam, ama sen Dafa uygulayıcılarını korursan, Shifum kesinlikle seni koruyacaktır." diye yanıtladım.

Yargıç: “Shifu’nuza Sonbahar Ortası Tebriklerimi Gönderin”

Yerel bir uygulayıcı 2016 yılında tutuklandı ve gözaltına alındı. Ailesi, avukatı ve ben duruşmaya katılan yargıçlardan biriyle görüştüm ama ona gerçeği açıklayamadım.

Tutuklanan uygulayıcının ailesi ve ben birkaç gün sonra baş yargıcı görmeye gittik. Uygulayıcıyı serbest bırakması ve kendisi için parlak bir gelecek seçmesi için doğru kararı vermesi umuduyla, onu diğer boyutlarda kontrol eden eski güçlerin faktörlerini ortadan kaldırmak için doğru düşünceler gönderdim.

Duruşma için mahkemeye geldiğimizde güvenlik kontrolünden geçmek üzereyken görüştüğümüz ilk yargıç bizi gördü ve yanımıza geldi.

Ona dedim ki, “Sizinle daha önce konuşma şansım olmadı. Gözaltındaki uygulayıcıyı serbest bırakabileceğinizi umuyoruz. Serbest bırakılmazsa, bir gün onu cezalandırma kararını verenlerin başına geleceklerden sorumlu tutulacağını biliyoruz. Bununla birlikte, uygulayıcılar olarak, masum hayatların suçlandığını ve sonuçlarına katlanmak zorunda kaldığını görmek istemiyoruz. Sizin kötü biri olmadığınızı biliyoruz ve iyi çalışmalar diliyoruz.”

Yargıç bana baktı, sanki her sözümü alıyormuş gibiydi.

Duruşma Sonbahar Ortası Festivali arifesinde gerçekleşti, bu yüzden yargıca dedim ki, “Size ve ailenize Sonbahar Ortası tebriklerimi göndermek istiyorum ve güvende olmanızı umuyorum.”

Hemen cevap verdi, “Umarım aileniz güvende ve iyi kalır! Shifu’nuza da Sonbahar Ortası tebriklerimi gönderiyorum!” dedi.

Minghui.org'da yayınlanan tüm makaleler, grafikler ve içerikler telif hakkıyla korunmaktadır. Ticari olmayan çoğaltmaya izin verilir, ancak makale başlığı ve orijinal makaleye bağlantı ile atıf yapılmasını gerektirir.

Çince versiyonu