[Dünya Falun Dafa Günü Kutlaması] Kasabadaki En Sert Kadından Civardaki En İyi Komşu ve Arkadaşa Dönüşmem

(Minghui.org) Bir zamanlar inatçı, çok sert-mizaçlıydım ve hastalık nedeniyle ölümün eşiğindeydim. Falun Gong (aynı zamanda Falun Dafa olarak da bilinir) bütün bunları değiştirdi.

Falun Gong’u uygulamaya başladığımdan beri 24 yıl geçti. Köyümdeki herkes uygulamanın bana ikinci bir hayat verdiğini biliyor.

Herkes beni “şirret” bir kadın olarak biliyordu. “Falun Gong onu [beni kasdederek] iyi bir kişiye dönüştürebildiğine göre, olağanüstü olmalı!” diye belirtti köy Parti sekreteri bir keresinde.

İlkin, sağlığım hakkında paylaşımda bulunacağım.

Uygulamadan Önce ve Sonra: Geceyle Gündüz Arasındaki Fark

Çocukken çok acı çektim. Annemin deyişine göre henüz birkaç aylıkken katılma nöbetleri geçiriyormuşum ve bana çocukluk çağı epilepsisi teşhisi konmuş. Nöbet geçirdiğim her seferinde, bütün bedenim kasılmaların kontrolüne giriyordu ve ağzımdan köpükler çıkıyordu. Rahatsızlığımın çaresi olmadığından korkan annem her zaman yanında bir demet ot bulunduruyordu. Öldüğümde beni otun içinde taşımayı planlıyordu. Neyse ki her seferinde hayatta kalmayı başardım.

12 aylıkken, aynı zamanda kalaazar da denen karahumma hastalığına yakalandım. Herhangi bir kentsel alandan uzaktaki bir köyde yaşadığımız için doktora gitmek zordu. Tedavinin parçası olarak her gün iğne olmam gerekiyordu, bu nedenle bir doktor anneme onları nasıl vereceğini öğretti. İki yıl geçti ve köyümüzde aynı rahatsızlığı olan diğer sekiz veya dokuz çocuğun hepsi öldü. İnsanlar şanslı olduğumu söylüyorlardı.

5 yaşındayken, astımım oldu ve geçmedi. Gerçekte, hep bir türden veya başka bir türden sağlık sorunlarım oldu. Hasta hissetmek ve her çeşit ilacı almak zorun olmak beni her zaman üzdü: “Neden hayatım bu kadar içler acısıydı?!”

Evlendikten sonra, hem benim ailem hem de kocamın ailesi ilaçlarımın masrafını karşılamak için çok tutumlu olmak zorunda kaldılar. O zaman, yaklaşık üç akre arsamız vardı. Hiçbir şey yapamadığımız için kocam ona kendisi bakmak zorunda kaldı. Onun anne-babası ve kız kardeşi sık sık yardım etmeye geliyorlardı, ama arsadan kazandığımız her şey hastane veya ilaç masraflarına gidiyordu.

Hayat anlamsız geliyordu, çünkü sağlık sorunlarım her sene nüksediyordu. Belirtilerim için ne kadar fazla para harcadıysak da yıl boyunca sadece daha da kötüleşiyorlardı. Aileme yük olduğumu hissediyordum ve intihar etmeyi düşünüyordum. Ama küçük oğlum ve kızıma bakarken onu yapamayacağımı biliyordum. Hayatıma devam etmekten başka seçeneğim yoktu.

Dönüm noktası iyi hatırladığım bir tarih olan 10 Nisan 1997 günüydü. O zamana kadar olan üç aydır yataktaydım ve ailem ölmekte olduğumu biliyordu—bu sadece an meselesiydi.

Teyzem başka bir şehirden bizi ziyaret etmeye geldi. Bize Falun Gong’u ve uygulayıcıların yaşamış olduğu olağanüstü şeylerin bazılarını anlattı. Yataktan çıkamadığımdan benim için Shifu Li Hongzhi’nin (Falun Gong’un kurucusunun) ders kayıtlarını çaldı. Bana egzersizleri öğretmeyi de önerdi, ama onu yapamayacağımı söyledim. “Endişelenme. Sadece bir denemen gerekiyor,” diye beni cesaretlendirdi. Onu geri çeviremeyeceğimi biliyordum, bu nedenle tüm gücümü topladım ve egzersizler için yataktan çıktım. Her seferinde onları birkaç dakikalığına deneyebiliyordum.

Üçüncü akşam, yarım leğen dolusu acı, ekşi bir sıvı kustum. Ondan sonra ters çevrilmiş Çin tavası gibi görünen şişkin karnım normale döndü. Ertesi gün, neredeyse bütün gün olacak şekilde çok fazla idrara çıkmaya başladım. Bütün bedenimdeki şişkinlik kayboldu. Yedinci gün, yataktan çıkıp ev işlerini yapabildim. İki hafta içerisinde, hastalıklarımın gittiğini hissettim. Bir beş gün daha geçtikten sonra da kocamla tarlada çalışabildim.

Sağlığım sonraki üç ay boyunca hızlıca iyiye gitmeye devam etti. Heyecanlıydım ve özellikle kocam, iki çocuğum ve kayınvalidem olmak üzere ailem de heyecanlıydı. “Falun Gong sihirli!” dedi kocam gördüğü neredeyse herkese, “Yarı ölü karımı iyileştirdi.” Bunun üzerine, köydeki düzinelerce insan uygulamayı ve egzersizlerin nasıl yapılacağını öğrenmek için bana geldi.

Artık ilaç gereksinimim olmadığı için, bir sürü para biriktirdik. Üstelik kocamla tarlalarda çalışıp hayvancılık yapmaya başladım, bu nedenle gelirimiz daha da arttı. Yeni bir ev inşa ettik, oğlum evlendi ve sevimli bir erkek torunumuz oldu. Geçmiş 10 yıl boyunca, ben arsayla ilgilenirken kocam da iş için kasabanın dışına gidiyordu. Ailem hiç olmadığı kadar mutlu oldu.

Kocam bütün bunların Falun Gong’dan geldiğini biliyor. “Uygulaman ailemize en az 200,000 yuan tasarruf ettirdi. Bundan hiç şüphem yok,” dedi bana bir keresinde. “Falun Gong’u bilip onurlu bir hayat sürecek kadar şanslıyız.”

Bana gelince, kalbimin derinliklerinde şunu da biliyorum ki sahip olduğum her şey Falun Gong’dan geliyor ve Shifu Li’ye her zaman çok minnettarım.

Geçimsiz Bir Kadın Değişiyor

Köyümüzdeki herkes karakterimin nasıl değiştiğine de tanık oldu. Falun Gong’u uygulayıp Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerini izlemeye başlamamdan sonra gerçekten iyi bir insan olduğumu söylediler. Özellikle köydeki Komünist Parti sekreteri bölgedeki en sert kadın olarak düşünülen benim bu kadar çok değişebilmemden etkilenmişti.

Bunu söylediğinde ciddiydi. Geçmişte, sert mizaçlı biriydim. Birisi bana sıkıntı çıkarırsa bundan gerçekten pişmanlık duyuncaya dek onun peşini bırakmazdım. Diğer insanlarla sık sık tartışıp kavga ederdim ve kazanıncaya dek durmazdım. Bu yüzden köyün kabadayıları da dâhil herkes bana karşı çok nazikti.

“Eğer erkek olup dünyaya gelseydiniz, inanıyorum ki hiç kimse sizi dövemezdi,” dedi onlardan birisi.

Ancak nerede olursam olayım hep düşmanlarım olduğu için kalbimde yalnızlık çekiyordum. Tartışıp kavga ettiğim için sağlığım kötüleşti. 40’ımdan önce ölümü bekleyerek yatağa düşmemin nedeni buydu.

Bir sene, köy yönetimine para ödemek zorunda kaldık. Elimizdeki her meteliği ortaya koyduk ve hala 50 yuan eksikti. Bir köy görevlisi tahıl vermemizin de kabul edilebilir olduğunu söyledi. Bu nedenle kocam ve ben 50 yuan’ı karşılamak için elimizdeki mahsülü gönderdik. Ertesi gün, muhasebeci hala 50 yuan ödememizin gerektiğini söyledi.

“Dün tahıl verdik. Neden onu kayda geçirmediniz?” diye bağırdım buna daha fazla dayanamayarak.

“Sorun onu kayda geçirmemiş olmam değil—en başından itibaren zaten hiç tahıl verilmedi,” diye açıkladı muhasebeci. Yanındaki kişi de aynı şeyi söyledi.

“Bu kadarı yeter!” dedim. Fırlayıp kayıt defterini kaptım ve yerdeki abaküsü düşürdüm. Hesaplarını kapatmak isteyen diğerlerini işaret ederek, seslendim, “Bunu şimdi düzeltmezseniz, burada çalışmak için tekrar gelmeyi bile düşünmeyin!”

Parti sekreteri histerik olduğumu gördü ve beni odadan dışarı sürükledi. Öfkemi ona yönlendirdim.

Ona yumruk attım ve bağırmayı sürdürdüm, “Sana neden vurduğumu biliyor musun? Çünkü onları iyi yönetmedin. İyi bir çalışan olmadığın için, yerine başka birinin geçmesine izin versen iyi edersin!”

Sekreter karşılık vermedi ve sadece gülümsedi.

Daha sonra muhasebeciye tahıl göndermemizden bahsetmediği için hatanın kocamdan kaynaklandığını öğrendim.

Başka bir keresinde, ekinlerimizi hasat etmemizden hemen sonra, Parti sekreteri hoparlörle toprak kazılıp eyalet çalışanları onu denetlemeye geleceği için ertesi güne kadar toprağımızdaki bütün ekin anızlarını biçmek zorunda olduğumuzu bize bildirdi. Her bir akrenin altıda biri için 20 yuan ödeneceğini de söyledi.

Hastaydım, bu nedenle kocam babasından yardım etmesini istedi, ama bir şekilde araziyi görmeye gittim. Çoktan 70’in üzerinde olan kayınpederimi köklerin ve ekin anızlarının arasında birkaç kez sendelerken gördüğümde, çok üzgündüm. Neyse ki yaralanmadı.

Bir süre sonra, her akrenin alıda biri için 20 yuan verileceği sözü iptal edilmesine karşılık bize her zamanki gibi köy parasını ödememiz söylendi. Öfkeliydim. Bu nedenle köy ödemelerini yaptığımda tutardan o miktarı basitçe düştüm. Ondan sonra, hala borçlu olduğumuzu söyledikleri şeyi istemek için köy yetkilileri arada bir bize geldiler. Onları duymazdan geldim ve Parti sekreterini ikna edebilirim diye sadece o gelirse bunu ödeyeceğimi söyledim. Parti sekreteri asla gelmedi ve söz verilen para bana gizlice ödendi.

O zaman yeteneklerimden gurur duydum. Sadece sıradan bir köylü olmama karşın, Parti sekreterinin gözünü korkutabiliyordum ve diğer yetkililer benimle baş edemiyorlardı.

Falun Gong’u uygulamaya başlamamdan sonra, bir kâbusmuş gibi—yapmış olduğum şeyden dolayı kötü hissettim.

Shifu diyor ki,

“Kişi geçmişte yapılan hatalar sonucu ortaya çıkan ‘karma’ yüzünden hastalıklara yakalanır veya sıkıntılar çeker. Acı çekmek, karmik bir borcu geri ödemektir.” (Zhuan Falun)

“Biz şöyle bir olaya şahit olduk. Bir insan neden hastalanır? İnsanın hastalanmasının ve yaşadığı tüm talihsizliklerin temel sebebi, sahip olduğu karmadır - siyah maddenin karmik alanıdır. O, negatif ve kötü birşeydir. Bu şeytani varlıklar da negatif ve simsiyahlardır. Böylece gelebilirler çünkü bu ortam onlara uygun gelir. Bir insanın hastalanmasının temel sebebi budur; hastalıkların en başlıca kaynağı budur.” (Zhuan Falun)

İyi Bir İnsan

Geçmişimden utanıyordum. Bir zorba olarak, kaç tane insanı incitmiştim ve ne kadar fazla karma biriktirmiştim? Bu kadar hasta olduğuma şaşmamalı. Şu anda, Falun Gong’u bilip Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerini izleyecek kadar şanslıyım. İnsanlarla kavga etmek yerine, herkese iyi davranıyorum ve birçok kötü ilişkimi düzelttim.

Bir keresinde herkesin önünde bir adama tokat attım. Düşman olduk ve 15 yıldır birbirimizle konuşmamıştık. Şimdi inisiyatif aldım ve ondan özür diledim. O da beni affetti.

Görümcelerimin birisiyle aramda 10 yıldan fazla zamandır çözülmemiş husumet vardı. Mutlaka arada bir tartışırdık. Bir uygulayıcı olduktan sonra merhametin önemini öğrendim ve ona nezaketle davrandım. Sadece ilişkimiz düzelmedi, aynı zamanda bir uygulayıcı da oldu. Şimdi çok yakınız, gerçek kız kardeşlerden bile daha yakınız. “Falun Gong sayesinde, siz ikiniz şimdi çok iyi geçiniyorsunuz,” diye yorumda bulundu bir komşu.

Köydeki diğer insanlar da iyi kalpliliğimden etkilendiler. İyi anlaşıyoruz ve hakkımda yöredeki en iyi gelinlerden biri olarak bahsediyorlar. Falun Gong’un ne kadar harika olduğuna tanık olması üzerine, onlardan birçoğu da uygulamaya başladı ve ondan yararlandı.

Çin Komünist Partisi (ÇKP) ve onun eski başkanı Jiang Zemin Temmuz 1999’da Falun Gong’u bastırmaya başladı. Karalayıcı propaganda her yerdeydi ve polisler uygulayıcıları rahatsız etmek için sürekli geliyorlardı. Parti sekreteri buna daha fazla dayanamadı.

“Falun Gong’da yanlış olan hiçbir şey yok—köyümdeki ölmek üzere olan insanları iyileştirdi,” dedi yerel polis karakolu müdürüne. “Siz ahbaplar sıkıldıysanız, kendinize yapacak başka bir şey bulun. Yeter ki Falun Gong uygulayıcılarını rahatsız etmeyin!”

Polisler ve üst düzey memurlar ne kadar sıkıştırırlarsa sıkıştırsınlar, Parti sekreteri asla Falun Gong’a olan inancım nedeniyle beni rahatsız etmeye gelmedi. Kendi tecrübesinden yola çıkarak, uygulamanın beni daha iyi yönde değiştirmiş olduğunu biliyordu. Bu nedenle her zaman baskıya karşı oldu. Zulüm yüzünden evden uzakta kalmaya zorlandığım zaman esnasında, geri geldiğim her defasında beni korudu.

Topluma Yönelik Kutsamalar

ÇKP’nin insanları yanlış yönlendirmek amacıyla Falun Gong’a iftira atmak için her türlü karalayıcı propagandayı oluşturması nedeniyle, sıklıkla köydekilerle ve başkalarıyla perişan bir hayattan nasıl sağlıklı ve mutlu bir hayata geçtiğimi paylaştım.

Birçok insan yanlış anlamasını değiştirdi. Bana inanıyorlar ve bu sözleri zihinlerinde tutuyorlar: “Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi.” Falun Gong’a olan destekleri onlara kutsamalar getirdi. Yaşlı bir kadının baş dönmesi gitti, başka bir kişinin bel ağrısı yatıştı ve bir arkadaşımın kalp hastalığı kayboldu. Yaşlı bir akrabam bir inme yüzünde felçliydi. Daha sonra, tekrar kendisine bakabildi ve konuşabildi.

Eski bir okul arkadaşım ÇKP’nin ateist ideolojisiyle zehirlenmişti ve hiçbir uygulayıcının dediği şeyi dinlemedi. Ciddi biçimde hasta olup bütün tedaviler başarısız olduğunda onu ziyaret ettim ve ona Falun Gong’u kendi hikâyemle açıkladım. Sonunda Falun Gong’un insanlara iyi olmalrını söylediğini ve umut sunduğunu anladı. Her gün “Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi” diye tekrarlamasından sonra ciddi kalp hastalığı ve diyabetinden kurtuldu.

Başka bir okul arkadaşımın eskiden kalp sorunları vardı. Falun Gong’u uygulamaya bir kez başlamıştı, ama zulüm başladıktan sonra bıraktı. Sağlığı konusunda endişelenerek, birçok kez uygulamaya yeniden başlaması hakkında onunla konuştum, ama yapmayı reddetti. Yine de pes etmedim. Zaman zaman onu ziyaret ettim, onunla konuştum ve ona Minghui web sitesinden derlenmiş broşürler ve diğer materyalleri verdim. Onları okudu ve yazılanlarla aynı fikirde oldu.

Salgın sırasında ateşi vardı, öksürüyordu, zorlukla nefes alabiliyordu ve göğüs ağrısı çekiyordu. Hiç kimseye söylemeye ya da hastaneye gitmeye cesaret edemedi, çünkü eğer yaparsa karantinaya alınacağını biliyordu. Belirtileri kötüleştiğinde ve ölmek üzere gibi hissettiğinde, birden Falun Gong’u hatırladı. Kalbinden “Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi” diye tekrarladı. Birkaç dakika içerisinde, nefes alması kolaylaştı. Ertesi gün ateşi, öksürüğü ve göğüs ağrısı gitmişti. “Beni kurtaran Falun Gong oldu,” dedi bana içtenlikle.

Parti sekreteri emekli olduktan sonra, gelini Lan onu ve karısını beraber kaldıkları evden ayrılmaya zorladı. Bu nedenle yaşlı çift köydeki eski bir köhne evde oturmak zorunda kaldı. Onları ziyaret ettim ve yardım etmek için yapabileceğim herhangi bir şey olup olmadığını sordum. En az altı kişinin Lan’la durum hakkında konuşmuş olduğunu söyledi, ama Lan hepsini başından savmıştı.

Yardım etmek için denemeye karar verdim. Köydeki bazı kişilerin bunun yararsız olduğunu söylemelerine karşın, Parti sekreterinin ailesinin tümünün Falun Gong’u nasıl anlayıp ÇKP’den ayrılmış oldukları aklıma geldi. Mutlu bir aile hayatını hak ediyorlardı. Ayrıca Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerine inancım vardı.

Lan’ı görmeye gittim ve onunla üç saatten fazla konuştum. Ne beni kovdu ne de kayınpeder ve kayınvalidesini tekrar çağırıp onlarla kalmayı kabul etti. Ancak ertesi sabah Parti sekreterinin baldızı beni aradı ve Lan’ın önceki akşam kayınpederi ve kayınvalidesini arayla almış olduğunu söyledi. Yaşlı çift çok sevinmişti.

Daha sonra Lan neler olduğunu anlattı. “O gün seninle konuştuktan sonra, yatakta uzandım ama uyuyamadım. Bana dediklerin aklıma gelmeye devam etti. Sana güveniyordum ve Falun Gong’a güveniyordum. Söylediklerinin duymam gereken şeyler olduğunu da biliyordum. Olaylar şimdi benim açımdan daha net olduğu için bekleyemedim ve kocamla arabayla onları [kayınpederi ve kayınvalidesini] almaya gittim.”

O zamandan beri bütün aile bana çok iyi davrandı ve bana büyük saygıları vardı. Lan ve ben iyi arkadaş olduk. Bana hep Falun Gong’un ne kadar iyi olduğunu söylüyor ve Falun Gong materyalleri ve uğurlarını istedi ve daha sonra onları diğer insanlara verdi. O kadar yakınız ki aile gibiyiz.

Burada diyor ki “Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi.” Lotus çiçeği uygulamanın—fani dünyanın çamurunda saf ve güzel bir şekilde su yüzüne çıkabilmek için kişinin kendisini sürekli olarak geliştirmesinin—bir sembolüdür.

Minghui.org'da yayınlanan tüm makaleler, grafikler ve içerikler telif hakkıyla korunmaktadır. Ticari olmayan çoğaltmaya izin verilir ancak makale başlığı ve orijinal makaleye bağlantı ile atıf yapılmasını gerektirir.

Çince versiyonu mevcut