Uyandırma Çağrım

(Minghui.org) 5 Mart’da sabah 6:30’da doğru düşünceler göndermeyi bitirmemin ardından, Fa’yı ezbere okumaya başladım. Soğuk hissettiğim için, yatağa geçtim ve uykuya daldım. Genç bir kızın, bana bir yabancının adresimi istediğini söylediği bir rüya gördüm. Sözleri beni alarma geçirdi ve kötü bir şey olmak üzere gibi hissettim. Çabucak polisi aramaya çalıştım, ama telefonum bağlanamadı.

Adresim hakkında soran kişi açık bir alana doğru koştu ve orada birisiyle konuştu. O kişi arkasına döndü ve elini sallamaya başladı. Aniden yerden birkaç düzine insan ortaya çıktı. Onlardan her biri kötü niyetli görünüyor ve büyük bir sopayı sallıyordu. Evime doğru hücum ederlerken adımı haykırıyorlardı.

Şok olmuştum ve çabucak acil çağrı numarasını çevirdim, ama telefonum bağlanamıyordu. Küt küt atan kalbimle uyandım.

Rüyamdaki sahne beni şok etti. Bu bir rüya olsa da çok canlıydı. Sahneleri diğer boyutta görmemin sağlandığını fark ettim—Bu insanların benden alacakları karmik borçları toplamak için geldiklerini biliyordum. Beni şok eden şey ise bu kadar fazla borcumun olmasıydı!

Çocukluğumdan beri güçsüz ve hastalıklı olmuştum. Falun Dafa’yı uygulamaya başlamamın ardından sağlık sorunlarım çözüldü. Herhangi bir zorlu sıkıntıyla karşılaşmamıştım. Benim için yaptığı her şeyden dolayı Shifu’ya minnettar olmak yerine karmamın neredeyse ödenmiş olduğuna kesin gözüyle bakıyordum.

İnsanların tuttuğu büyük sopalar uyandırma çağrılarını sembolize ediyordu. Geçmiş iki on yıl boyunca uygulama yolumun oldukça pürüzsüz olduğunu anladım. Bu karmayı ortadan kaldırdığım için değildi. Shifu benim için büyük bir miktarda karmaya katlandı. Shifu insanlarla Falun Dafa hakkında konuştuğumda olan tehlikeli durumları da çözdü.

Yardımsever Shifu beni Cehenneme gitmekten kurtardı. Bedenimi arındırdı ve bir yaşam süresinden diğerine yaratmış olduğum karmanın çoğuna katlandı. Shifu olmasaydı, canlı varlıkları kurtarmak şöyle dursun bu büyüklükteki karmayı geri ödememin hiçbir yolu olmazdı. Sadece Shifu’nun koruması sayesinde bu zamana kadar geldim.

Uygulayıcıların karşılaştığı hiçbir şey tesadüfî değildir. Kendime sordum: Bu rüyayı neden gördüm? Bu hangi takıntıya işaret ediyordu?

Takıntılarımın Üstüne Gitmek

Bunun uygulama durumumun ciddi biçimde zayıf olduğu anlamına geldiğini hissettim. Boşluk o kadar büyüktü ki beni uyandırmak için birkaç düzine büyük sopa gerektirdi! Bu ne kadar da acil olmalı! Ciddi biçimde içime bakmam gerektiğini biliyordum.

Sadece uygulama yolumu incelememin ardından ben rahatlık ve konfora olan takıntımı buldum. Bu beni uygulamamda gevşetti ve de sıradan bir insan gibi rahatlık ve hazzın peşinden koştum. Sonuç olarak gayretle uygulama yapmak için olan irademi gitgide kaybettim. Nasıl çabuk bir şekilde kayıp düşmüş olmam karşısında şok olmuştum!

En kötü kısımsa bunu fark etmeyip—gayretli olduğumu hissetmiş olmamdı. Geçen yıl Hong Kong’daki suçluların iadesine karşıtlık hareketini, ABD seçimi izledi. Haberleri ve sosyal medyayı takip ederek fazla miktarda zaman harcadım. Egzersizleri yaptığımda, Fa’yı okuduğumda veya doğru düşünceler gönderdiğimde sakinleşemedim. Haksız olduğunu hissettiğim sonuca çok takıntılıydım. Kalbim durumdaki değişiklikler karşısında inişli çıkışlıydı. Fa’yı okurken son gelişmeler hakkında düşünmeyi sürdürüyordum.

Shifu diyor ki,

“Dafa uygulayıcıları kaosla beraber sarsılmamalı ve temel prensiplere bağlı kalmalı, ancak o zaman kaousu, başından sonuna dek net bir şekilde görebilirsiniz.”  (Mantıklılık)

Shifu’nun dediklerini izlemedim ve insan dünyasındaki değişikliklere fazlasıyla takıntılıydım. Kalbim Fa’da değildi ve gitgide bir uygulayıcının doğru düşüncelerini kaybettim. Sonuç olarak rekabetçi zihniyet, kırgınlık, haksız davranıldığını hissetmek ve anlaşmazlıklarla karşılaştığımda dışarıya bakmak gibi takıntılarımın birçoğu ortaya çıkıvermeyi sürdürdü. Sonuç olarak, uygulama testlerinden kalmaya devam ettim.

Özellikle bu yıl, görünüşüme dikkat etmeye başladım. Diğer insanlar kadar güzel giyinmezsem bunun gerçeği-açıklama çabalarımın etkisini azaltacağı bahanesini kullanıyordum. Ayrıca market alışverişine gittiğimde de yeni giysiler satın alıyordum. Bu çok zaman harcamamla sonuçlanıyordu. Güzel giysilere olan takıntım tekrar alevlenmeye başlıyordu.

Kocamın sağlığı kötü olduğu için ona her çeşit özel yemeği satın almaya devam ettim ve buzdolabım dolup taşıyordu. Gençliğimde, yemeği önemsemezdim fakat sürekli yaptığım market alışverişi belirli yemeklere olan arzumu kamçıladı. Bir gün, buzdolabında istiflemiş olduğum her çeşit yemeğin diğer boyutlarda sahip olduğum bütün arzular ve takıntılara karşılık geldiğini fark ettim.

Salgın nedeniyle, çocuklarımızın hiçbiri Çin Yeni Yılı sırasında bizi ziyaret etmeye gelmedi. Bu nedenle, bu yıl benim için son on yıl içindeki en rahat Yeni Yıl olmalıydı. Bu değerli zamanı üç işi yapmak için kullanmalıydım. Ama duygusallığı bırakamadığım için kocamın kendi başına TV izlerken yalnız hissedeceğinden korkuyordum. Bu nedenle de CCTV’yi (Çin Merkezi TV kanalı) izlemeyi reddetsem de her gece onunla TV izliyordum. Hatta kıtır kıtır atıştırmalıklar da yiyordum.

Birkaç gece boyunca, gece yarısı doğru düşünceler göndermek için olan alarmı duyamadım. Belki de çalmaya başladığında bilinçdışı olarak onu kapatıyordum. Bunun ardından da kalkıp sabah egzersizlerini yapamıyordum.

Sabah 6’daki doğru düşünceler göndermeyi bitirmemin ardından normalde asla geri gidip yatmazdım. Fa’yı ezbere okumak için daima lotus pozisyonunda otururdum. Gitgide uzanırken Fa’yı ezbere okumaya başladım. Sonrasında da bu uykuya dalmamla sonuçlanıyordu.

Uygulama Yoluna Geri Dönmek

O rüyayı görmemin ardından, neler olduğunu sonunda fark ettim. Uygulamamda gevşediğim için bacaklarım ağrımaya başladı. Aynı zamanda egzersizleri yaptığımda veya doğru düşünceler gönderdiğimde de sakinleşemiyordum. Geçmişte, 40 dakika boyunca doğru düşünceler gönderebiliyordum. Şimdi ise bir seferde sadece yirmi dakikalığına bunu yapabiliyordum. En kötüsüyse öğretileri okurken kalbimde hissetmiyordum. Okumaya başlar başlamaz uykum geliyordu. Kafam çatlayacak gibi oluyordu—buna karşılık karmayı ortadan kaldırdığımı bile düşünüyordum. TV dizilerindeki Çin Komünist Partisi (ÇKP) unsurlarından etkilendiğimi fark etmiyordum!

Asıl, gerçek benliklerimize geri dönmek için, Fa’yı özümsememiz ve insanilikten çıkmamız gerekir. Her insan kavramını ve takıntısını ortadan kaldırmalıyız. Hepimiz takıntıları ortadan kaldırmanın ne kadar zor olduğunu biliyoruz, ama ben onları davet ediyor ve barındırıyordum.

Bütün bu yıllar, güçlü bir misyon anlayışım vardı ve canlı varlıkları kurtarmayı birincil önceliğim olarak ele aldım. Şimdiyse insanlarla karşılaştığımda onlarla konuşmaya gönülsüzdüm. Merhametten yoksundum—zorluktan ve tehlikeyle yüzleşmekten korkuyordum. İnsanların vicdanını uyandırmanın fazlasıyla zor olduğunu hissediyordum. İnsanlarla konuşmak için dışarı çıktığımda, kendimi sadece olayların akışına bırakıyordum. Durumun tehlikeli olduğu rüyamda bile Shifu’ya seslenmek yerine acil çağrı numarasını çevirdim. Bir uygulayıcı gibi davranmadım.

Eskiden asla bu şekilde davranmazdım. Üç işi yapsam bile Fa’da olmadığım için insanları kurtaran bir uygulayıcının aksine işleri yapan sıradan bir kişiymişim gibi oluyordu. Artık yaptığım şeyin kutsal olduğunu hissetmiyordum.

Rahatlığa olan takıntım gayretli kalmak için olan irademi zayıflattı. Beni gitgide Dafa’dan uzaklaştırdı. Bu tehlikeli değil miydi?

Shifu bizim için pek çok sıkıntıya katlandı. Fakat standardımızı düşürüp sıradan insanlar gibi davranmaya başlar başlamaz, eski güçler bizi rahat bırakmayacak—bizimle hesaplaşmak için derhal geleceklerdir. Uzun bir zamandır uygulamamda gayretli olmadığım için kendimi tehlikeli bir durumun içine soktum. Tehlike etrafımı sardı ve eski güçler saldırmak üzerelerdi. İnsaniliğe o kadar takıntılıydım ki bunu fark etmedim bile!

Shifu bana bu uyandırma-çağrısını yapmamış olsaydı, beni bekleyen sıkıntının ne kadar büyük olacağını hayal bile edemiyorum.

O rüya uygulamanın ciddiyetini gerçekten fark etmemi sağladı.

Shifu dedi ki,

“Dafa uygulayıcılarının arasında gayretli olmayanlar ve aşırı uçlara gidenler, acele edin ve kendinizi düzeltin, Fa çalışın ve içtenlikle xiulian uygulayın—çünkü siz en büyük tehlike ortasında olansınız.” (Mantıklılık)

Bunu okuduğumda, Shifu’nun benim hakkımda konuştuğunu hissettim. Rahatlığa olan takıntı eski güçlerin bizi mahvetmek için kullandığı bir silahtır. Antik zamanlarda, uygulayıcılar bir an için bile gevşemeye cesaret edemezlerdi. Ancak bu kritik tarihi anda konfora olan takıntım neredeyse uygulama yapmayı bırakmama sebep oluyordu.

Bu insanın içine işleyen bir ders! Gevşemiş olarak geçirdiğim iki yıl fazlasıyla uzun. Güçlü ve enerjik biçimde ileri doğru çaba göstereceğim, Shifu’nun yardımsever kurtarışını boşa çıkarmayacağım ve canlı varlıkların beklentisini karşılayacağım. Şu andan itibaren, özverili bir şekilde uygulama yapacağım.

Bunu yazarken pişmanlıkla doluyum—Bu dersi unutmayacağımı umuyorum! Ayrıca benzer durumda olan uygulayıcılara da hatırlatmak istiyorum: Rahatlığa olan takıntının uygulamanızı mahvetmesine izin vermeyin.

Shifu’nun iyiliksever merhametinin ve uygulama yapmak için olan bu değerli fırsatın değerini bilelim.

Editör’ün notu: Bu makalede ifade edilen görüşler sadece yazarın kendisinin sorumlu olduğu yazarın kendi düşüncelerini temsil eder. Okuyucular makalenin değerini kendileri değerlendirmeliler.

Minghui.org'da yayınlanan tüm makaleler, grafikler ve içerikler telif hakkıyla korunmaktadır. Ticari olmayan çoğaltmaya izin verilir, ancak makale başlığı ve orijinal makaleye bağlantı ile atıf yapılmasını gerektirir.

Çince versiyonu