​Bana İkinci Bir Hayat Verdiği İçin Shifu’ya Minnettarım

(Minghui.org) Selamlar saygıdeğer Shifu ve uygulayıcı arkadaşlar!

Mart 2002’de Falun Dafa bana tanıtıldığı için mutluydum. O zaman 39 yaşındaydım. Sadece iki haftalık uygulamanın ardından, fiziksel sağlığım büyük ölçüde düzeldi.

Uygulamaya başlamadan önce, boşanmış ve evimi kaybetmiştim. Bu zihinsel, ekonomik, aile ve sosyal baskılardan dolayı acı çekmemle sonuçlandı. Sağlığım hızla bozuluyordu. Ama çocuklarım uğruna, kendimi devam etmeye zorlamak zorundaydım.

Eski kocamın sürekli ve mantıksız tacizinden kaçmak için, yeniden evlenmeye karar verdim. Tanıştırılmamızdan önce ikinci kocamı tanımıyordum. Ama yeniden evlenmek ne yazık ki eski kocamın bizi sürekli rahatsız etmesini durdurmadı. Devam eden tehdit ve kötü muameleleri yeni kocama sıkıntı veriyordu. O zamanlar hayatımın yaşamaya değer olmadığını hissediyordum ve gülümsememi kaybettim.

Bir Falun Dafa uygulayıcısı olan kuzenim annemi ziyarete geldi. Yüzüne vuran katıksız acı ve ızdırabı gördükten sonra, dedi ki: “Falun Dafa’yı uygulasaydın, hayatın ve geleceğin iyiye dönebilirdi.” Sadece acı acı güldüm, ama annem sözlerini kalpten dinledi.

Dafa’nın Sonsuz Harikaları

Birkaç gün sonra, annem dedi ki: “Neden ne hakkında olduğunu görmek için Zhuan Falun’u, kuzeninin bahsettiği kitabı, okumuyorsun? İtaatkar bir çocuk gibi, kuzenimin evine gittim. Ona sordum, “Annem seni son gördüğümüzde bahsettiğin kitap hakkında daha fazla öğrenmemi istediği için buraya geldim. Kitap tam olarak ne hakkında?” Her iki elinde Zhuan Falun kitabını tuttu ve bana uzattı. Dedi ki: “Bu Zhuan Falun. Öğrenmek istersen, sana hediye olarak vereceğim. Ama uygulamak istemezsen, lütfen onu bir kez okuduktan sonra bana geri ver.” Zhuan Falun kitabını evime götürdüm.

Zhuan Falun’u okurken, kalbimin hafif ve aydınlık olduğunu hissettim. Bir pencerenin açılması gibiydi. Tarif edilemez neşe hissettim. Artık boğuluyormuş gibi hissetmiyordum. Sonunda rahat bir şekilde nefes alabiliyordum. Dafa sayesinde, durumumun geçmiş yaşamlarım boyunca birikmiş karma yüzünden olduğunu fark ettim.

İnsan dünyasını aşabileceğim için bir uygulayıcı olmanın ne kadar harika olduğunu fark ettim! Bu tam olarak ihtiyacım olan ve bu hayatta başarmak istediğim şey! Uygulama yapmaya karar verdim.

Fa’yı edinmeden önce, hep kimse beni izlemeden tüm kalbimle ağlayabileceğim bir dağın tepesine gitmek istiyormuşum gibi hissediyordum. Falun Dafa’yı edinmeden önce kalbim çok fazla keder ve acıyla doluydu. Konuşacak kimsem yoktu. Ama Fa’yı edindikten sonra, ruhum yükseldi ve enerjik oldum.

Annem bendeki değişiklikleri gördüğünde, bunun hakkında oldukça heyecanlandı ve bağırdı, “Daha fazla konuşuyorsun ve gülmeyi öğrenmişsin! Yanakların pembeleşmiş ve dudakların daha kırmızı!” Farkında bile olmadan, ilaçlarımı almayı unuttum ve artık serum almam gerekmiyordu. Mucizevi değişimime tanık oldu ve sordu, “Bunun ne tür bir kitap olduğunu merak ediyorum. Ben de onu okumak istiyorum.” Ama uygulamadaki gelişimimi bozacağından endişeleniyordu, bu nedenle bana sordu, “Kuzeninin evine gidip benim için de bir kitap alıp alamayacağını görebilir misin?” Annemle ben böylece Falun Dafa uygulayıcısı olan iki arkadaş olduk.

Anakara Çin’de Falun Gong (aynı zamanda Falun Dafa olarak da bilinir) zulmünün üçüncü yılıydı. Falun Gong uygulayıcıları için, komünizmin kana-susamış doğasının etkisi altında, baskı bir kabus gibiydi. 20 Temmuz 1999’dan sonra Fa’yı elde ettiğim için, yerel polis karakolları ve hükümet organlarında kaydım bulunmuyordu. Bu nedenle uygulayıcı arkadaşlara gerçeği-açıklama materyallerini vermek benim için uygundu. Günlük bir rutin olarak, materyalleri mahallelerde de dağıtıyordum.

Yirmi yıl göz açıp kapayana dek geçti. Bu 20 yıl sırasında, hayatın sıradanlığına ait sevinç ve acılara karşı ilgisiz oldum ve dünya canlı varlıklarının yaşamını kirleten iki yüzlülüğü görmezden gelebildim. Uygulamanın sonsuz harikalarından dolayı, gerçekten mutlu ve kaygısız hissettim.

Uygulamamın Değerini Paylaşmak

Bir akşam Haftalık Minghui’yi vermek için annemin evine gidiyordum. Ama bana 14 metre uzunluğunda ve 19 ton ağırlığında bir konteyner kamyonu çarptı. Üç tekerlekli bir bisikletle çarpışmadan kaçmaya çalışıyordum, ancak kamyon bisikletime yetişip onu havaya uçurdu. Kamyonun altına düştüm. Kamyon üzerimden geçerken kamyonun altından seyrettim.

Fa’dan, bir uygulayıcı açısından hiçbir şeyin tesadüfen meydana gelmediğini anladım. Uygulamamda kötü güçlerin bu ayarlamayı yapmasına izin veren eksiklikler ve boşluklar olmalıydı. Kalbimden Shifu’yla konuştum, “Shifu, özür dilerim. Dafa’dan çok faydalandım, ama Dafa’ya henüz katkıda bulunmadım. Şimdi ezilmeden dolayı ölemem. Yaralanmış da olamam.”

Kamyon üzerimden geçti. Bacaklarım kıvrıldı. Ezici güç bacaklarımı karnıma bastırdı. Bacaklarımı sıkıca germek istedim, ama bunu yapamadım. Çantamda Haftalık Minghui, gerçeği açıklama materyalleri ve telefon numaralarının yanı sıra değerli Zhuan Falun kitabını da olduğu için, çabucak onu aramaya başladım. O zaman zulüm çok şiddetli olduğu için, çanta yanlış ellere düşerse polisler tarafından tutuklanacağımı biliyordum. Yoldan geçen birinin çantama bakıp içindekileri bulacağından endişelendim. Bağırdım, “Yerde duran çanta bana ait, lütfen onu alıp getirmeme yardım edin.” Yoldan geçen biri onu aldı ve bana verdi. Onu göğsüme yakın olacak biçimde kucakladım ve bırakmadım.

Yoldan geçen biri benden kocamın numarasını istedi ve onu aradı. Bir ambulans da arandı. Bacaklarıma tekrar baktığımda, düzelmişlerdi. Hiç acı hissetmiyordum.

Bir süre sonra, ambulans geldi. Doktor bana hangi hastaneye gitmek istediğimi sordu. Dedim ki: “Hastaneye gitmeme gerek yok. Ben iyiyim.” Yanıma bir sedye koydular, ama beni hareket ettirmeye cesaret edemediler.

Kısa bir süre sonra bir uygulayıcı olmayan kocam geldi ve isteğim dışında beni hastaneye götürdü.

Ambulansla götürüldükten sonra, doktor kan basıncımı ve nabzımı kontrol etti. Sonuçlar normaldi. Bana çarpan şoföre dedim ki: “Korkmayın. Ben bir Falun Gong uygulayıcısıyım. Shifu’m bize Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü ilkelerini izleyen iyi kalpli insanlar olmamızı öğretiyor. Sizden faydalanıp para istemeyeceğim. Bana bilerek çarpmadınız. Kocam da bir sürücü, sizi anlayabiliyorum.” Sürücü çok etkilendi.

Ama hastanede muayene edildikten sonra, doktor dedi ki: “Bu kişi ezilmiş. Karın bölgesindeki tüm bölümler tamamen paramparça olmuş durumda.” Bana şu teşhisler kondu: çoklu travma, hemorajik şok, mesane yırtılması, sağ böbrek yaralanması, yumurtalık rahim yaralanması, pankreas başı ve duodenum yaralanması, rektal yaralanma, pelvik kırık, her iki ayak bileği kırığı, sağ ayak kemiği kırığı ve sol bacak fibula kırığı. Doktor şu sonuca vardı: “Resüsitasyon prosedürlerini gerçekleştirmenin anlamı yok. Öyle veya böyle kesinlikle ölecek. Parçalara ayrılmış ve kan basıncı 50/30’a düştü.” Ama zihnim netti. Doktorun tüm sorularına kendim cevap verdim.

Ailem doktordan ne olursa olsun resüsitasyon prosedürlerini gerçekleştirmesini istedi. İstenildiği üzere, uzun bir ameliyat geçirdim. Karnımın çeşitli bölümleri yerine kondu. Ama artık bir araya dikilemeyecekleri noktaya dek zarar görmüşlerdi. Ve daha sonra, bana kan transfüzyonu yapıldı. Doktor karnımdan kanları da boşalttı. Doktor vurguladı, “Bu kişi her an ölebilir. Ailesi sürekli hazır olmalı.” Ama Shifu’nun koruması altındaydım. Mucizevi bir şekilde kurtuldum.

Ameliyattan üç saat sonra, zihnim açık bir şekilde uyandım. Hiçbir üzüntü, acı veya fiziksel acı yaşamadım. Olayın benimle hiçbir ilgisi yokmuş gibi hissettim. Döndüğümde ailemi rahatlatmak zorundaydım. Onlara iyi olduğumu, Shifu beni koruduğu için benim için endişelenmeleri gerekmediğini, tekrar ayağa kalkacağımı ve eskisi gibi olacağımı söyledim.

Doktor iyi olduğumu gördü, ama yine de dedi ki: “Şimdi iyi görünüyor olsa bile, iyileşmesi hakkında fazla iyimser olmayın. Vücudunun herhangi bir bölümü iltihaplanırsa veya ateşi çıkarsa, her an her yerde ölebilir.”

Birkaç gün sonra, doktor giderek artan bir şekilde iyileştiğime tanık oldu, ama yine de dedi ki: “En az iki yüz elli bin yuan harcamadan hastaneden taburcu edilemez. Üç veya beş yıl yatakta felçli yatar.” Doktor kırık pelvisim için ameliyat yapılamayacağını açıkladı. Kendiliğinden iyileşmek zorundaydım ve doktor bunun kolay olacağını düşünmüyordu. Doktor çıkıntı yapan kemik parçalarını hissedebileceğimi ekledi.

Durum böyle olunca, ailem ve uygulayıcı arkadaşlar her gün bana sırayla Zhuan Falun’u okudular. Uygulayıcılar benimle 7/24 ilgilendiler ve bana destek olmak için doğru düşünceler göndermeme yardım ettiler. Uygulayıcı arkadaşlar özellikle çöküp düzleşen kalça kemiğim olmak üzere bedenimi tarif ettiler. Beni destekleyecek hiçbir iskelet yoktu. Bütün bedenim genişçe yayılıyordu. Kan ve idrar boşaltımı için olanlar dahil karnımdan giren pek çok dren vardı ve ağzımda bir oksijen maskesi vardı. Bir uygulayıcı arkadaş düşüncelerimde kararlı olmam ve Shifu ve Dafa’ya inanmam için ve bir mucize olacağı yönünden beni cesaretlendirdi. Ona zayıf bir sesle kararlı olduğumu söyledim. Beni duymak için sağ yukarı taraftan ağzıma doğru eğildi.

Doktor bana sordu, “Nasıl bu kadar hızlı iyileştin? Spiritüel inançların mı var?” Hepimiz kalpten güldük. Kaldığım hastane 20 Temmuz 1999’dan önce bir egzersiz alanıydı. Uygulayıcı olan ve hastanede çalışan bir doktor beni ziyarete geldi ve Dafa’ya olan inancımda kararlı olmam ve Fa’yı Shifu olarak ele almam için beni cesaretlendirdi.

Shifu’nun merhametli koruması altında, iç organlarım 17 gün içerisinde tamamen iyileşti. Doktor kocama dedi ki: “Karınız şaşırtıcı! Bu benim başıma gelseydi, bana yedi veya sekiz can bahşedilse bile kurtulamazdım!” Karnımdaki yedi veya sekiz bölüm ezildiği için ve her biri iltihaplanırsa hayatı-tehdit edeceği için böyle söylemişti. Ameliyat sırasında sadece organlarımı yerine yerleştirdiklerinden iyileşmek için yedi veya sekiz ameliyata daha ihtiyaç duyacağımı bekliyorlardı.

Shifu’nun beni kurtardığını biliyordum. İnsan teknolojisi iyileşmeme yardımcı olma yeteneğine sahip değildi. O ilk olandan sonra başka herhangi bir ameliyat olmadım. Benim için dayandığı her şey için Shifu’ya minnettarım!

Pelvisimden ayak parmaklarıma kadar olan bedenimin alt kısmı alçı ile sarılıydı ve hareket edemiyordum. Düşündüm, ben bir uygulayıcıyım. Bu şekilde egzersizleri yapamam, bu nedenle alçıyı çıkardım. Doktor beni yakaladı ve azarladı, “Genellikle kırık bir kemiğin iyileşmesi yüz gün sürer. Nasıl yapabildin…?” Cevap verdim, “Üzgünüm. Tüm sonuçlarına katlanacağım ve bir şey olursa bu sizin sorumluluğunuz olmayacak.” Kalpten güldü.

Yavaş yavaş bedenimi hareket ettirebildim. Gitgide oturup yatağın yanından bacaklarımı sarkıtarak ayağa kalkabildim ve egzersizleri yapmak için duvara yaslanabildim. Ayakta durulan egzersizleri yaparken süreyi hep birer dakika uzattım. Bu şekilde, Fa’yı çalıştım ve egzersizleri yaptım – ancak tüm beş egzersizi yapamıyordum. Doğru düşünceler göndermeyi de sürdürdüm. 64 gün sonra, kendi başıma yürüyebiliyordum ve hastaneden taburcu oldum.

Kocam yürümeme yardımcı olması için koltuk değnekleri satın aldı, ama onları kullanmayı sevmiyordum. Onun yerine, destek için duvara veya bir tabureye tutunuyordum. Kendi başıma yürümeyi öğrenmek ve en kısa zamanda normale dönmek istiyordum.

Shifu diyor ki:

“İyi veya kötü, o anki düşünceden gelir. Eğer yerde yatmaya devam ederek: ‘Offf çok kötüyüm. Vücudumun her yerinde sorunlar var’ deseydi, belki de kemikleri gerçekten kırılabilirdi; hatta felç bile olabilirdi. Kendisine ne kadar çok para verilirse verilsin, hayatı boyunca hastanede yatarak rahat bir yaşam sürebilir miydi?” (Zhuan Falun, 4.Ders)

Bana ikinci bir hayat verdiği için Shifu ve Dafa’ya gerçekten minnettarım! Her nereye gitsem Dafa’yı uygulamam sayesinde yaşadığım mucizeler hakkında konuşmaya çalışıyorum. Tanrısal misyonumu ve canlı varlıkları kurtarma sorumluluğunu yerine getiriyorum. Doğru düşünceler ve çok titiz bir ilgiyle beni destekledikleri için uygulayıcı arkadaşlara da teşekkür ediyorum.

Hastaneden taburcu edildikten sonra, kazaya sebep olan sürücüyle olan davayı karara bağlamak için trafik departmanına gittim. Trafik polisine gerçeği açıkladım. Dedi ki: “Örgütünüzün lideri sensin, değil mi? Beni dönüştürmeye çalışma!” Çin Komünist Partisi (ÇKP) geleneksel değerleri yok ettiği için, Çinli insanların ahlakı düştü. Sürücü davayı kapatmak için öğlen benimle buluşmayı ayarladı. Ama öğlen davayı ele alan polis memuru bana sürücünün kaçtığını söyledi. Memur bana hemen mahkemeye gidip ona dava açmamı söyledi.

Mahkemeye geldiğimde hakime gerçeği açıkladım. Hakim haykırdı, “Dafa çok şaşırtıcı!” Daha sonra mahkeme memurları beni her ne zaman görse, benden hep Falun Gong hakkında daha fazla konuşmam için ofislerine gelmemi istediler. Dediler ki: “Her ne zaman burada olsan, Falun Gong hakkındaki materyalleri kabul edeceğiz. Onları buraya koydun, değil mi?” Cevap verdim, “Evet, hepinizin çok meşgul olduğunuzu gördüğüm için sizi rahatsız etmekten korkmuştum, bu nedenle bilgileri yere koyup ayrıldım.”

Dava hakkında avukatlara danışırken, onlara da gerçeği açıkladım. Avukatlardan bazıları gerçeği duymaktan korktular. Ama diğerleri nazikti ve bana güvende kalmamı söylediler. Bütün süreç boyunca, sürücüden hiçbir karşılık almasam bile bu kadar çok resmi departmana gerçeği açıklama fırsatı bulduğum için minnettardım.

Bu test sırasında olaylara bir uygulayıcının bakış açısından bakmam gerektiğini biliyordum. Fa’yı çalışarak, kayıp yoksa kazancın da olmayacağı prensibini anladım. Maddi kazanca olan takıntıyı bıraktım. İşler ters gittiğinde önce başkalarını düşünmeyi ve olaylara diğer kişinin bakış açısından bakmayı da öğrendim. Problemler ortaya çıktığında, bunu ele alıp alamayacaklarını görmek için her zaman önce başkalarını düşünüyorum. Sürücüye dava açarak zamanımı boşa harcamamam gerektiğini fark ettim. Fa düzeltmesinin gücüne yeniden katılıp gerçeği-açıklama materyallerini vermeye yeniden başlamalıydım. Zulüm hakkındaki gerçeği anlatarak canlı varlıkları kurtarma tarih öncesi yeminimi yerine getirmem gerekiyordu.

Teşekkür ederim Shifu, Teşekkür ederim uygulayıcı arkadaşlar!

(2022 Kanada Falun Dafa Uygulama Deneyim Paylaşım Konferansında sunuldu)

Bu makalede ifade edilen görüşler, yazarın kendi görüşlerini veya anlayışlarını temsil eder. Bu web sitesinde yayınlanan tüm içeriklerin telif hakkı Minghui.org'a aittir. Minghui, düzenli olarak ve özel günlerde çevrimiçi içeriğin derlemelerini yayınlayacaktır.

Çince versiyonu mevcut