(Minghui.org) 2008 yılında Falun Dafa'yı uygulamaya başladığımdan beri xiulian uygulama yolumda inişler ve çıkışlar yaşadım ama hiç pişmanlık duymadım. Karşılaştığım zorlukların xiulian uygulamamı geliştirmem için bir fırsat olduğunu ve takıntılarımı bırakmama ve karmamı yok etmeme yardım ettiğini biliyordum. Ben kendimi üzgün hissetmiyordum. Shifu’nun uygulayıcılara her zaman her şeyin en iyisini verdiğini ve bizimle ilgilendiğini anlıyordum. Her zaman doğru düşüncelerimi koruyarak, xiulian uygulama yolumda korkusuzca yürüyordum. Bazı deneyimlerimi sizinle paylaşmak istiyorum.

Öğrenilen Dersler

Falun Dafa'yı uygulamaya başladıktan sonra hem fiziksel hem de zihinsel olarak çok faydalandım. Onun muhteşemliğini yaşadım ve arkadaşlarıma ve akrabalarıma Falun Dafa'nın ne kadar harika olduğunu anlatmak istedim. Fakat bu düşündüğüm kadar basit değildi.

Çinli insanlar on yıllar boyunca ÇKP'nin (Çin Komünist Partisi) yalanları ile yanıltıldılar, bu yüzden çoğu Çinli ÇKP'nin zulmünden korkuyordu ve bu durum çok karmaşıktı. Ben ne yapmalıydım?

Uygulayıcı arkadaşlarımın yardımı ile gerçeği açıklayan materyaller yapmaya başladım. Meşgul olduğum zamanlarda bile insanları kurtarmak için her zaman daha fazlasını yapmak istedim. Ne kadar çok iş yaptığımı xiulian uygulamasında ne kadar gayretli olduğum ile eş tuttum. Fa'yı okumak bir formalite haline geldi. Çalışırken genellikle Shifu'nun derslerini dinlerdim. Yürürken bile Fa'yı dinlerdim. Xiulian uygulamasında çok gayretli görünüyordum. Diğer uygulayıcılar da benim gayretli olduğumu düşünüyorlardı. Eski uygulayıcılara hızla yetiştiğim için kendimle gurur duyuyordum.

Ben katı xiulian uygulamasının gerçek anlamını anlamadım ve xinxing'imi geliştirmedim. Her gün bu üç işi yapmakla meşguldüm ama xiulian uygulamam nasıldı? Eski güçler aslında beni ve diğer üç uygulayıcıyı seçmişti. Dördümüz de tutuklandık ve hapse mahkûm edildik. Kaybımız çok büyüktü ve bu bize büyük bir ders oldu.

Biz Falun Dafa hakkında posterler asarken tutuklandık. Polis bana ismimin ne olduğunu sorduğunda. Onlara adımın Falun Dafa öğrencisi olduğunu söyledim. Bana tekrar ismimi sordular. Gururla söyledim: "Benim adım Falun Dafa öğrencisi!" Onlar eğlenmiş gibi görünüyorlardı. Beni bir sandalyeye oturttular. Hemen avucumu kaldırdım ve doğru düşünceler gönderdim. Onlar hala eğleniyor gibi görünüyorlardı. Onlar da oturdular ve bacak bacak üstüne atmaya çalıştılar. Daha sonra onlara zulüm hakkındaki gerçekleri açıkladım. Dikkatle dinlediler ve iyi şeyler söylemeye devam ettiler. Gerçeği dinledikleri için iyi insanlar olduklarını düşündüm. Benden bazı ifadeleri imzalamamı istediler, ben de imzaladım. İyiliğimden faydalandılar ve sonunda beni yedi yıl hapse mahkûm ettiler. Bu benim için zor bir dersti.

Bulunduğum Her Yerde Uygulama Yapıyorum

Gözaltı merkezinde ve hapishanede hapsedilirken, kendi kendime orada boşuna bulunmamam gerektiğini düşündüm. Zorlu ortamın xiulian uygulamam için faydalı olduğunu düşündüm. Nerede olursam olayım xiulian uygulayabilir ve üç işi iyi bir şekilde yapabilirdim. Kendimden kesinlikle Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerine göre davranmamı istedim. Bazı mahkûmlara Hong Yin'den şiirler öğretebildim ve onlar da benimle birlikte "Lunyü"yü okudular. Ayrıca onlara Falun Dafa uygulayıcıları tarafından bestelenen bazı şarkılar da öğrettim.

Bir mahkûm felç geçirdi ve yürüyemiyordu. Ne zaman bir yere gitmesi gerekse, iki mahkûm tarafından desteklenmesi gerekiyordu. O okuma yazma bilmiyordu ama ben ona Hong Yin'den şiirler öğrettim. Çok dikkatliydi ve iyi bir aydınlanma kalitesine sahipti. İki ay içinde kendi başına yürüyebiliyor ve kendi başının çaresine bakabiliyordu. Bu durum hapishanede büyük bir heyecan yarattı. Bu mucizeye 200'den fazla kişi tanık oldu. Gardiyanlar hayrete düşmüştü. Onlar Falun Dafa'nın ne kadar mucizevi bir uygulama olduğunu itiraf etmek zorunda kaldılar. Bir gardiyan Falun Dafa'yı övmek için başparmağını kaldırdı. Ben de Shifu'ya içimden teşekkür ettim.

Birçok mahkûm çeşitli hastalıklardan muzdaripti. Benimle iletişime geçmek istediler. Tabii ki gerçeği açıklamak ve onları kurtarmak için her fırsatı kullandım.

Uygulama Yolum Daha da Genişledi

Yedi yıl sonra serbest bırakıldığımda yeni sorunlarla karşılaştım. Ben hapisteyken aile üyelerim de zulüm gördü. Seksenli yaşlarındaki anne ve babam ve orta yaşlı çocuklarım yetkililerden, diğer akrabalardan ve komşulardan büyük baskı gördüler. Biz uygulayıcılar bu baskıyı bilerek yaşarken, sıradan insanlar bu baskıyla pasif bir şekilde yüzleşiyordu. Duygular farklıdır. Ben onların bu zor yıllar boyunca kendilerini nasıl hissettiklerini anlayabiliyordum ama onlar beni anlayamıyorlardı. Onlar uygulayıcıların garip olduğunu ve ÇKP'ye karşı bir şeyler yaptığımızı düşünüyorlardı. Buna ÇKP'nin yalanları neden oldu. Onlar kızgınlıklarını bana yöneltiyorlardı. Ben de kendimi üzgün hissediyordum.

Bir gün mahalle muhtarlığından biri beni aradı ve ofise gitmemi istedi. Oraya vardığımda altı kişi Falun Gong'dan vazgeçtiğime dair elle yazılmış bazı ifadeleri imzalamamı bekliyorlardı. Hareket etmedim ve sakince onları izledim. Biri benim için çay yaptı. Bir diğeri benimle sıcak bir şekilde sohbet etti. Bir diğeri de eğer herhangi bir zorluk yaşarsam bana yardım edeceklerini söyledi. Bir diğeri ise kaba bir şekilde konuştu. İfadeleri imzalamam için beni zorlamaya çalıştılar.

Sakin bir şekilde "Cezaevinde olduğumu bilmiyor muydunuz? Beni neden buraya çağırdınız?" dedim. Çok kararlıydım. Şaşırmışlardı. Devam ettim, "Cezaevinde bana imza attırmak için her yolu denediklerini acaba biliyor musunuz? Yemek yememe, uyumama ve tuvalete gitmeme izin vermediler. Bana elektrikli coplarla, kelepçelerle ve prangalarla işkence ettiler. Mahkûmlara beni dövmelerini, hakaret etmelerini ve imzalamaya zorlamalarını söylediler. Buna rağmen imzalamadım." Konuşmamı bitirir bitirmez dışarı çıktım.

Bir gün bir polis memuru beni görmeye geldi. Onu evime davet ettim ve "Ben insanlara Falun Dafa'nın iyi olduğunu söylediğim için hapsedildim. Haksızlığa uğradığımı düşünmüyor musunuz dedim". O da evet anlamında başını salladı. Ben de, "Biz uygulayıcıların ÇKP'nin gücü ile bir ilgimiz yok. Cennet bu partinin iyi ya da kötü olduğuna karar verecektir. Shifu’muz insanlar için felaketler olacağını biliyor ve bizden mümkün olduğunca çok insanı kurtarmamızı istiyor. Bugün buraya geldiğiniz için size Falun Dafa'nın iyi olduğunu ve Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü'nün iyi olduğunu söylemek istiyorum. Bu iki cümleyi içtenlikle okuduğunuz sürece kutsanacak ve güvende kalacaksınız. Umarım siz ve aile üyeleriniz felaketlerden sağ çıkarsınız."

Tamam demeye devam etti ve bana teşekkür etti. Ben de, "Siz bizim yerleşim bölgemizden sorumlu polis memuru olduğunuza göre, beni korumak ve tacize uğramamamı sağlamakla yükümlüsünüz. Bu doğru değil mi?" O da evet demeye devam etti. Daha sonra beni taciz etmedi.

Mahalle muhtarlığındaki memurların nasıl tepki verdiğini, polis memurunun nasıl davrandığını ve benim tavrımın ne olduğunu aileme anlattım. Onların doğru düşüncelerini uyandırmak istedim. Beni dinledikten sonra çok duygulandılar. Uzun yıllar boyunca biriken kızgınlık ve baskı çözülür gibi oldu. Dedim ki, "ÇKP Shifu’muza iftira attı. Onlar Shifu’muzun bir dolandırıcı olduğunu söylediler ve bize kendimizi yakmamızı ya da intihar etmemizi söylediler. Sizce bu tür ifadeleri imzalamalı mıyım?" Hepsi hayır dediler ve eğer imzalarsam yalan söylemiş olacağımı söylediler. Yavaş yavaş uyanıyorlardı. Kendimi rahatlamış hissettim. Sonra dedim ki, "Şu anki sağlığıma bakın. Yirmili yaşlarımda olduğumdan daha sağlıklı hissediyorum." Onlar da aynı fikirdeydiler ve Falun Dafa'nın ne olduğunu anlamış gibiydiler.

Onlar yavaş yavaş Falun Dafa hakkındaki gerçekleri öğrendikçe, akrabalarımdan beşi benden onlara nasıl uygulama yapacaklarını göstermemi istedi. Şaşırtıcı bir şekilde 90'li yaşlarındaki babam tüm kalbiyle ve ciddiyetle öğrendi. O iyi bir aydınlanma kalitesine sahipti. Fa'yı çalışıyor ve her gün egzersizleri yapıyordu. Uygulamaya başladıktan bir ay sonra artık koltuk değneğine ihtiyacı kalmadı. Şimdi tempolu bir şekilde yürüyor. Pratik yapabildiği için kendini çok şanslı hissediyordu. Ondan tıbbi muayene olması istendiğinde, herhangi bir hastalığı olmadığı için buna ihtiyacı olmadığı konusunda ısrar etti. Bu Falun Dafa'nın ve Shifu’nun gücüdür! O, akrabalarına ve arkadaşlarına gururla anlattı: "Ben Falun Dafa uyguluyorum. Kendimi çok iyi hissediyorum. Kim öğrenirse faydasını görür."

Şimdi benim uygulama ortamım gelişti. Doğru şeyi yapmış olmalıyım ve xiulian uygulama yolum daha da genişledi. Teşekkür ederim Shifu!

Fa'yı İyi Çalışmak ve Sağlam Xiulian Uygulamasının Sevincini Yaşamak

Son zamanlarda xiulian uygulamasındaki eksikliklerimi ve boşluklarımı görmeye başladım. Fa'yı okumak için daha fazla zaman harcadım. Fa'yı ezberledim, elle kopyaladım ve okudum. Çatışmalarla karşılaştığımda veya kendimi mutsuz hissettiğimde hemen içime baktım. Sorunu tanımlamak için her düşüncemi ve her kavramımı araştırdım. Bazen takıntılarımın çoğunu buldum. Sonra onları ortadan kaldırmak için doğru düşünceler gönderdim ve Shifu’dan beni güçlendirmesini istedim. Bir ya da iki gün içinde takıntılarımdan kurtulabiliyordum.

Örneğin, annem otoriter ve benmerkezciydi. Ona karşı her zaman isyan ettim ve hatta ona içerledim. Bu on yıllar boyunca devam etti. Bunun doğru olmadığını biliyordum ve kendimi değiştirip onu kabul etmek istiyordum. Hoşgörülü olmalıydım ama kendimi zihinsel olarak rahatsız hissediyordum. Tekrar tekrar içime bakıyordum. Sonunda onun yaşadığı sorunun aynısının bende de olduğunu fark ettim. Benmerkezci ve rekabetçiydim. Ayrıca merhametli olmadığımı da fark ettim. Dar görüşlüydüm, kibirliydim ve her şeyi aşırı bir şekilde yapıyordum. Hatamı asla kabul etmiyordum. Bu takıntılar beni endişelendiriyordu. Kendimden utanıyordum. Annemin davranışının kendi takıntılarımın bir hatırlatıcısı olduğunu fark ettim.

Takıntılarımı bırakmak için çaba sarf ettim ve xinxing'im gelişti. Sağlam xiulian uygulamasının sevincini yaşadım. Shifu’mun bana verdikleri her zaman en iyisidir. Kalan her günün değerini bileceğim ve kendimi Fa'ya özümseyeceğim. Duyarlı varlıkları kurtarmada Shifu‘ya yardımcı olmak için elimden gelenin en iyisini yapacağım.

Bu makalede ifade edilen görüşler, yazarın kendi görüşlerini veya anlayışlarını temsil eder. Bu web sitesinde yayınlanan tüm içeriklerin telif hakkı Minghui.org'a aittir. Minghui, düzenli olarak ve özel günlerde çevrimiçi içeriğin derlemelerini yayınlayacaktır.

Çince versiyonu mevcut