Dafa'nın Gücü: Uyuşturucu Bağımlısı Kız Kardeşim İkinci Bir Hayat Kazandı

(Minghui.org) Küçüklüğünden beri ailem tarafından şımartılmış bir kız kardeşe sahibim. Ortaokula başladığında çok çalışıyordu, sonrasında ise dışarı çıkıp oynamak için sık sık dersleri asmaya başladı. Tekrarlanan olaylara rağmen, beni hiç dinlemedi.

Ortaokulun üçüncü yılına geldiğinde, okuldan sonra eve gelmeyi bıraktı ve bir grup garip tiple takılmaya başladı. Ailem çok endişeliydi ve onun bu insanlarla takılmasını engellemek için her yolu denediler ama hiçbir işe yaramadı. Yorgunlardı ve onu idare etmenin başka bir yolu yoktu. Bu yüzden babam o kadar bunalıma girdi ki sonunda vefat etti.

Sonunda, kız kardeşim uyuşturucu bağımlısı oldu. 20'li yaşlarının başındaydı ve hayatı ciddiye almıyordu. Birçok kez uyuşturucu rehabilitasyon merkezine gitti, ama her seferinde bu, annemin ve benim onu eve getirmek için biraz para harcamamızla sona erdi. Çok geçmeden yine kaçacaktı. Yavaş yavaş pes ettik ve hayatının umutsuz olduğunu düşündük. Annem kendisini çaresiz ve kalbi paramparça olmuş hissediyordu.

Annem 1997 yılında Falun Dafa'yı uygulamaya başladı. Kız kardeşimi sadece Dafa'nın kurtarabileceğini biliyordu. Bu nedenle, kız kardeşimi tedavi etmek için Dafa sayesinde geliştirdiği merhameti kullandı.

Kız kardeşim ne zaman parasız kalsa ve gidecek yeri olmasa, eve gelirdi ve annem onu her zaman içeri davet eder, banyo yapması için sıcak su hazırlar, güzel yemekler yapar, ona öğrendiği Fa prensiplerini anlatır ve dinlemesi için Shifu'nun derslerini açardı.

Evimiz grup Fa çalışma alanıydı ve sıklıkla uygulama deneyimlerini paylaşan genç uygulayıcılar olurdu. Onların etkisi altında, kız kardeşimin kalbi yavaş yavaş iyiye doğru döndü. Bir kişinin dürüst, kibar ve iyi insanlar gibi davranan bu genç uygulayıcılar gibi – açık ve onurlu bir şekilde – yaşaması gerektiğini anladı. Tanrıların var olduğunu ve insanların Tanrılara inanmaları ve onlara saygılı olmaları gerektiğini anladı.

Ancak, uyuşturucu bağımlılığından kurtulmak kolay değildi. Bağımlılıktan kurtulduktan sonra tekrar kaçardı. Ancak kısa bir süre sonra, tekrar eve döner ve annesinin Dafa'da uygulama yapmakla ilgili hikayelerini anlatmasını dinlerdi. Bu defalarca devam etti. Annem daha sonra, Dafa'nın kardeşimi kesinlikle değiştirebileceğine derinden inandığından, tüm parayı ve değerli eşyalarını saklamadan aynı yerlerinde tutarak evin anahtarlarını ona verdi.

Yavaş yavaş, kız kardeşim gerçekten değişti. Yeni bir insan gibi oldu. Bir zamanlar koyu sarı olan teni artık doğal bir ışıltıya sahip, koyu renkli dudakları artık renkli ve kıyafetleri daha düzenli ve temiz. Kız kardeşim gönüllü olarak o arkadaş grubundan uzak durdu ve uyuşturucu bağımlılığından tamamen kurtuldu. Bir iş buldu, bir aile kurdu ve sevimli bir kızı var. Dafa'nın ilahi ışığında yıkanan kız kardeşim hayatını değiştirdi.

ÇKP, 1999 yılında Falun Dafa'ya zulmetmeye başladı ve Dafa'ya karşı nefreti kışkırtmak için Tiananmen Meydanı'nda “kendini yakma” aldatmacasını kışkırttı. Kız kardeşim bu yalanlara inanmadı ve Dafa'nın iyi olduğunu biliyordu, çünkü etkileşimde bulunduğu uygulayıcıların hepsi iyi ve kibar insanlardı.

Bu nedenle kız kardeşim annemin evine gitmeye devam etti ve gerçeği açıklayan materyaller yapmasına yardım etti ve onları dağıtmak için annemle birlikte dışarı çıktı. Annesinin Dafa materyallerini dağıtmasının polise ihbar edileceğinden korktuğu için, kızıyla birlikte her binaya materyalleri o dağıttı ve bu sırada annem aşağıda doğru düşünceler yolladı.

ÇKP'nin Dafa'ya zulmettiği bu 20 yılı aşkın süre boyunca, annem ve ben sık sık taciz edildik veya gözaltına alındık. Ancak kız kardeşim hiç şikayet etmedi, bize kıyafet ve para gönderdi. Hapsedildiğim birkaç yıl boyunca, kız kardeşim çocuklarımı her ay gelip beni görmeye getirdi.

İki yıl önce bir beyin yıkama merkezinde tutuldum. Şehrin çok uzak bir ucunda bulunuyordu. Kız kardeşim arabayla annemi beni görmeye getirdi. Kız kardeşim her seferinde beyin yıkama merkezi personelini arar ve onlara beni neden gözaltına aldıklarını ve hangi kanunu çiğnediğimi sorardı. Beni görünce, dövüldüm mü, yaralandım mı diye sordu. Çok geçmeden serbest bırakıldım.

ÇKP sözde "sıfırlama" taciz kampanyasını başlattığında, polis kız kardeşimi her gün aradı ve ona gidip onları görmem gerektiğini söyledi. Aksi takdirde, bana aranan bir suçluymuşum gibi davranacaklardı. O birkaç gün boyunca, her gün yerel uygulayıcıların tutuklandığı haberleriyle birlikte, diğer boyutlardan gelen baskının muazzam olduğunu hissettim.

Kız kardeşim, ev kayıt polis memurunu benimle buluşması için bir yere götürdü, böylece ona gerçeği açıklayabildim. Ona bu ÇKP virüsünün (COVID-19) nasıl bu kadar çok insana acı çektirdiğini ve henüz sona ermediğini anlattım. Daha büyük bir felaket hala kapıda, ancak Dafa uygulayıcılarına nezaketle davrananlar, felaketi önleyebilecek ve kutsamaları elde edebilecekler. Memur başıyla onayladı ve sadece üstleri tarafından kendisine zorlanan emirleri uyguladığını söyledi. Ancak artık gerçeği anlamıştı.

Kız kardeşim bana şirketinin yalnızca en az üniversite diplomasına sahip kişileri istihdam ettiğini ve birçok kişinin işe girmek için ipleri elinde tuttuğunu söyledi. Buna rağmen maaşları onunki kadar yüksek değil ve o sadece ortaokul diplomasına sahip. Biz sohbet edip gülerken, avuçlarını göğsünün önünde birleştirdi ve tüm bunları ona verdiği için Shifu'ya teşekkür etti.

Bir zamanlar takıldığı eski arkadaşlarından bazıları hala gözaltında veya uyuşturucu rehabilitasyon merkezlerinde tutuluyor. Bazıları ciddi şekilde hasta ve bazıları çoktan öldü. Kız kardeşim ise şanslı. Fa'nın ilkelerinin çağrısıyla yeni bir sayfa açtı ve şimdi toplumun katkıda bulunan bir üyesi.

Bu makalede ifade edilen görüşler, yazarın kendi görüşlerini veya anlayışlarını temsil eder. Bu web sitesinde yayınlanan tüm içeriklerin telif hakkı Minghui.org'a aittir. Minghui, düzenli olarak ve özel günlerde çevrimiçi içeriğin derlemelerini yayınlayacaktır.

Çince versiyonu