(Minghui.org) Almanya'daki on devlet adamı, 20 Temmuz 1999'da başlayan ve 23 yıldır devam eden zulmü sona erdirme çabalarını desteklemek için Temmuz 2022'de Falun Gong uygulayıcılarına mektuplar gönderdi. ÇKP'yi (Çin Komünist Partisi) insanlığa karşı işlediği suçlardan dolayı kınadılar.

Avrupa Parlamentosu Üyesi (APÜ) dahil olmak üzere on devlet adamı

Alman Parlamento (APÜ) üyeleri, ÇKP'nin Falun Gong'a yaptığı zulmü kınamak için mektuplar gönderdi.

Üstte soldan sağa fotoğraflar APÜ Markus Ferber, APÜ Frank Schwabe, APÜ Dr. Jonas Geissler, APÜ Sabine Weiss, APÜ Jürgen Braun. Altta soldan sağa fotoğraflar APÜ Luise Amtsberg, APÜ Birkwald W. Matthias, APÜ Christoph de Vries, Kuzey Ren-Vestfalya Eyalet Parlamentosu üyesi Benjamin Rauer, Kuzey Ren-Vestfalya Eyalet Parlamentosu üyesi Dr. Marcus Optendrenk.

Avrupalılar Zulmü Görmezden Gelemez

Avrupa Parlamentosu Üyesi Markus Ferber, mektubunda, ÇKP'nin, hapsedilen uygulayıcılardan sistematik bir şekilde organ topladığı iddiaları ortaya çıkmadan önce bile, 23 yıldır Falun Gong'u bastırdığını yazdı. Çin'in Avrupalıların görmezden gelemeyeceği endişe verici bir taraf gösterdiğini söyledi.

O, “Çin hükümeti, Falun Gong uygulayıcılarının yanı sıra diğer dini ve etnik azınlıkların üyelerinin haklarına saygı göstermeli ve mevcut insanlık dışı muameleyi derhal durdurmalıdır. Avrupa ve uluslararası düzeylerde, bu değerleri korumaya ve insan haklarını savunmaya devam etmeliyiz. AB ve üye devletleri, savunmasız grupların haklarını alenen savunmaya devam etmeli ve Çin'i taviz vermeye çağırırken Çin'in organ toplamasını kınamalıdır." dedi. Avrupa'da bu yönde çalışmaya devam edeceğini söyledi.

Uygulayıcıların Haklarını Koruma Mücadelesi

Parlamento Üyesi ve Küresel Dini Özgürlük Komiseri Frank Schwabe mektubunda, bu günün insanlara ÇKP'nin Falun Gong uygulayıcılarına karşı işlenen suçları hatırlattığını belirtti. "Çin'deki bu insanların trajik kaderine dikkat çekmek için elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız" dedi.

O, “Taciz, hapis ve öldürme - 20 yıldan fazla bir süredir Çin hükümeti Falun Gong'a son derece şiddetli bir şekilde zulmediyor. Binlerce Falun Gong uygulayıcısının yasadışı bir şekilde gözaltına alındığı, işkence gördüğü ve öldürüldüğüne dair raporlar beni derinden endişelendiriyor. Ayrıca (ÇKP'ye karşı) Falun Gong üyelerinden yasa dışı organ topladığına dair akıl almaz bir suçlama var.” dedi.

O, Çin hükümetini uluslararası hukuka uymaya, dini ve inanç özgürlüğü de dahil olmak üzere insan haklarını korumaya ve donör organlarının Çin'de nasıl elde edildiğini ve nakledildiğini açıklamaya çağırdı. "Uluslararası toplumun duruşmalara ve hapishanelere serbest erişimini sağlamak, bu ciddi suçlamayla başa çıkmanın tek yoludur."

Uygulayıcılardan ihtiyaç duymaları halinde ondan yardım istemelerini ve haklarını korumak için onlarla birlikte çalışacağını söyledi.

Canlı Organ Toplamasını Kınamak

Almanya Parlamento üyesi Jürgen Braun, 23 yıl önce ÇKP'nin Falun Gong uygulayıcılarına sistematik olarak zulmetmeye başladığını söyledi. “ÇKP'nin o zamanki başkanı Jiang Zemin, 20 Temmuz 1999'da zulmü başlattığında onların itibarlarını mahvetmeye, maddi olarak çökertmeye ve fiziksel olarak yok etmeye yemin etti. Sonuç olarak yüz binlerce uygulayıcı hapsedildi, işkence gördü ve öldürüldü. Bu hala gerçekleşiyor. Sadece geçen yıl yaklaşık 10.000 uygulayıcı tutuklandı ve gözaltına alındı.”

Braun, insanların uzun yıllardır üst düzey ÇKP yetkililerini vicdan mahkumlarını organ bağışçısı olarak kullanmakla suçladığını söyledi. Kurbanlar, sağlıklı bir yaşam tarzına sahip oldukları için çoğunlukla Falun Gong uygulayıcılarıdır.

Hristiyan Sosyal Birliği'nin (HSB) APÜ ve İnsan Hakları Komitesi'nden Jonas Geissler mektubunda şunları yazdı: “Falun Gong uygulayıcıları organ toplamanın kurbanı oldular. Bu, tarihteki insan haklarını ihlal eden en korkunç suçlardan biridir.

“Bir Parlamento Üyesi olarak, ÇKP'nin uluslararası hukuka karşı geniş çaplı eyleminde üst düzey yetkilileri protesto etmekten vazgeçmeyeceğiz. Almanya ve diğer ülkelerdeki arkadaşlarıma seslenmek istiyorum: Çin'de bireysel hakları destekleyeceğiz ve ÇKP'nin baskı ve zulmünün sonunu göreceğiz!

“Bütün dünya ÇKP'nin Çin olmadığını biliyor. 21. yüzyıl kesinlikle totaliter bir yönetim çağı olamaz. Bu nedenle, Çin hükümetini uluslararası standartlara ve imzalamış olduğu Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'ne saygı duymaya, Çin'deki Falun Gong zulmünü derhal durdurmaya, gözaltına alınan tüm Falun Gong uygulayıcılarını ve diğer vicdan mahkumlarını serbest bırakmaya ve canlı organ toplamayı durdurmaya çağırıyorum! Bir insan hakları komitesi üyesi olarak bu amaca ulaşmak için elimden geleni yapacağım.”

Almanya Parlamento üyesi ve Federal Hükümet İnsan Hakları Politikası ve İnsani Yardımdan Sorumlu Komiseri Luise Amtsberg şunları söyledi: “Falun Dafa'ya yönelik 1999'dan beri devam eden acımasız zulüm, Çin'deki dini özgürlüğün dramatik durumunu gösteriyor. Raporlar binlerce uygulayıcının zulümde öldüğünü ve ÇKP'nin sistematik, istem dışı bir şekilde organ topladığına dair şüphenin ortadan kalkmaktan çok uzak olduğunu göstermiştir. Avrupa Parlamentosu Mayıs 2022'de bir karar aldı. Avrupa Parlamentosu'nun Çin tarafı ve bağımsız gözlemciler tarafından eksiksiz bir soruşturma yapılması talebine katılıyorum."

Uygulayıcıların Zulmü Bitirme Çabalarını Desteklemek

Almanya Parlamento üyesi Sabine Weiss, insan hakları için savaşarak yorulmadan bir örnek teşkil ettikleri için uygulayıcılara teşekkür etti. “Sesi olmayanları sesi olduğunuz için teşekkür ederim.

“Çin'de Falun Gong'a yapılan acımasız zulüm 23 yıldır sürüyor. Gerçekler ve rakamlar sadece şok edici değil, aynı zamanda da ürkütücü.”

Şimdiye kadar binlerce doğrulanmış ölüm olduğunu söyledi. “Çin ile uğraşırken daha net politikalar izlememiz gerektiğini düşünüyorum. İnsan hakları koşulları korkunç ve kötüleşiyor. Azınlıklar sistematik olarak ortadan kaldırılıyor. İnsan hakları ihlallerine dikkat çekilmeli ve her zamankinden daha katı yaptırımlarla cezalandırılmalıdırlar.

“Avrupa Parlamentosu, Çin'de devam eden organ toplamaya ilişkin raporlar hakkında 5 Mayıs 2022'de bir karar aldı. Bu, doğru yöne atılan doğru bir adımdır. Daha da önemlisi, Çin liderliği, dünyanın gözleri önünde bariz bir şekilde insanlığa karşı işlediği suçlarından dolayı dile getirildi."

Mektubunda Bayan Weiss şunları belirtti, “1. ÇKP, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ne uymalı ve imzalanmış insan hakları sözleşmelerini uygulamalıdır; 2. ÇKP, etnik azınlıkların tüm haklarına saygı göstermeli ve bunları korumalıdır; 3. ÇKP, barışçıl meditasyon hareketi Falun Gong'a yönelik zulmü nihayet durdurmalıdır.

“Hepinize içtenlikle teşekkür ediyorum ve sizden insan haklarını koruma konusundaki sorumluluk duygunuzu kaybetmemenizi rica ediyorum. Bu aynı zamanda bizim için bir yardım ve destektir.”

Uygulayıcılara Destek

Almanya Parlamento üyesi Birkwald W. Matthias, uygulayıcılara yaptıkları işte başarılar diledi ve Almanya ve Avrupa'daki ileri gelenlerin dikkatini çekmelerini umdu. "Umarım Çin'in Falun Gong uygulayıcılarına yaptığı zulmü sona erdirmek için uygun yolu ve önlemleri bulursunuz." "Herkes korkusuzca huzurlu bir yaşam sürmeli ve inancını yaşamalıdır."

Çin'in İşlediği Suç Durdurulmalı

Almanya Parlamento üyesi Christoph de Vries, Falun Gong hareketine Çin'de hala zulmedildiğini ve üyelerinin keyfi olarak tutuklanıp zulüm gördüğünü söyledi. O, ÇKP'nin muhaliflere karşı acımasız, zalim ve insanlık dışı eylemlerde bulunduğuna ve bu suçların durdurulması ve bağımsız soruşturmaların yapılması gerektiğine inanıyordu.

Sonunda özgürlüğün ve insan haklarının galip geleceğine inanıyordu. O, "Bunun olması için diktatörlerin baskısına çekinerek boyun eğmemeli, temel özgürlükler ve insan hakları evrensel fikirlerinden geri adım atmamalıyız” dedi.

Falun Gong'un Yanındayız

Kuzey Ren-Vestfalya Eyalet Parlamentosu üyesi Benjamin Rauer, Çin'deki Falun Gong uygulayıcılarının 23 yıldır acı çektiğini belirterek, "Umarım tüm Falun Gong uygulayıcıları büyük bir cesarete ve güce sahiptir. Falun Gong uygulayıcılarının yanındayım ve destek sağlamak için işimde elimden gelen her şeyi yapacağıma söz veriyorum. Düşüncelerim zulümden acı çeken insanlarla, onlara ve ailelerine başsağlığı diliyorum.” dedi.

Görmezlikten Gelemeyiz

Kuzey Ren-Vestfalya Eyalet Parlamentosu üyesi Dr. Marcus Optendrenk, Falun Gong uygulayıcılarının zulmü durdurma çabalarına övgüde bulundu.

“Dünyanın birçok yerindeki insanların insan onuru ve insan hakları konusunda bizden farklı bir anlayışa sahip olmasından derin endişe duyuyoruz. Çin'deki Falun Gong uygulayıcılarına yönelik zulüm, bu dünya görüşü farklılığının bir örneğidir."

ÇKP'nin işlediği suçların on binlerce kurbanını anmak için çağrıda bulundu. “İnsan onuru, beden bütünlüğü ve inanç özgürlüğünü birlikte yaşamanın temel unsurları olarak gören özgür bir toplum olarak (zulme) göz yumamayız. Yanlışa dikkat çekmeli ve (yanlış) fikirlere karşı koymalıyız.”

Bu makalede ifade edilen görüşler, yazarın kendi görüşlerini veya anlayışlarını temsil eder. Bu web sitesinde yayınlanan tüm içeriğin telif hakkı Minghui.org'a aittir. Minghui, çevrimiçi içeriğinin derlemelerini düzenli olarak ve özel günlerde yayınlamaktadır.

Çince versiyonu