(Minghui.org)

Shifu diyor ki,

"Biz uygulayıcılar, doğal süreci takip etmekten bahsederiz."  (Zhuan Falun, 7. Ders)

Falun Dafa'da uzun yıllar xiulian uyguladıktan sonra, hala bu cümlenin anlamını gerçekten anlamamıştım. Bunu ancak son zamanlarda anlamaya başladım. Sizinle bu konudaki anlayışımı paylaşmak istiyorum.

2020'nin ikinci yarısında pandeminin tırmanması nedeniyle bölgemizde her bir ilçenin kendi kendini yönetmesi yönünde bir düzenleme getirildi. Bölge sakinlerinin, bölgelerine istedikleri gibi girip çıkmalarına izin verilmedi. Bu, Dafa uygulayıcılarının canları kurtarmak için dışarı çıkmaları konusunda büyük engeller yarattı. Bir Dafa uygulayıcısı olarak, görevimin insanları kurtarmak olduğunu ve bu soruna bir çözüm bulmam gerektiğini biliyordum. Önce mahallemize girip çıkmak için alçak bir duvara tırmandım. Sokakta çok fazla yaya olmamasına rağmen, yine de birkaç kişinin Çin Komünist Partisi'ni (ÇKP) ve onun gençlik örgütlerini bırakmasına yardım edebildim. Ayrıca her seferinde birkaç Haftalık Minghui Dergisi dağıtabildim.

Bir öğleden sonra, saat 16:00'da, insanlarla konuştuktan sonra mahalleme dönerken, kırmızı kol bantlı beş altı polis memuru fark ettim. Yolumu bulmak için tırmandığım alçak duvarın yanında durdular. Orada bir şeyle meşguldüler. Bu nedenle, eve gitmek için alçak duvarın üzerinden gidemedim. Nasıl eve gidebilirim? Sonra Shifu'nun öğretisini hatırladım ve her şeyi doğal akışına bırakmak gerektiğini aklıma geldi. "Eve gitmenin her zaman bir yolu vardır," diye düşündüm. "Eve geç gitsem bile Fa'yı öğreneceğim. Fa'yı şimdi ve burada ezbere okuyabilirim." Sonra yoldan geçen arabalar ve yayalar da dahil olmak üzere etrafımdaki her şeyi görmezden gelerek yolun kenarındaki bir banka oturdum. Gözlerimi kapattım ve odaklanarak sakince Zhuan Falun'u ezbere okudum.

Bir dersi bitirdikten sonra saate baktım. Saat 17 idi. Adamları duvarın orda göremedim. Sonra duvara gittim. Oraya giderken duvarın her tarafına yağ sürdüklerini fark ettim, böylece tırmanırken hep kayıyordu. Başarabilecek miyim diye endişelendim. Yaklaştığımda, her zaman tırmandığım duvarın iki metre genişliğindeki bölümünde hiç yağ sürmediklerini fark ettim. Gözlerim yaşardı. Heshi yaptım ve Shifu'ya teşekkür ettim. Sonra hızla duvara tırmandım.

Eve geldiğimde, 'İçeri girip çıkmak için her zaman duvarın üzerinden tırmanmamalıyım' diye düşündüm. Bir Dafa uygulayıcısı olarak, onurlu bir şekilde girip çıkmalıyım. Gelecekte büyük kapıyı kullanacağım. Dışarı çıkıp çıkamayacağıma karar vermek Shifu'ya (Dafa'nın kurucusu) kalmış. Doğal akışı takip etmem gerekiyor.”

Ertesi gün bisikletimi, mahallemizde kontrol noktası olan bir kapıya doğru sürdüm. Kapıda beş ya da altı güvenlik görevlisinin durduğunu görünce zihnimden şöyle bir düşünce geçirdim: "Siz orada durun, ben bisikletle geçeceğim." Kapının yaklaşık 20-30 metre gerisine geldiğimde arkamdan biri "Seni neden durdurmadılar?" diye bağırdı.

Etrafa baktığımda orta yaşlı bir kadın gördüm. Dedi ki: "hiçbir şey yapmadıklarını görünce seni takip ettim ve dışarı çıktım. Ona, " Ben bir Falun Dafa uygulayıcısıyım ve insanların hayatlarını kurtarmak istiyorum. Beni nasıl durdurabilirler?" Gülümsedi. Sonra ona şu soruyu sordum, "Falun Gong'u biliyor musunuz? ÇKP'yi ve onun gençlik örgütlerini bırakırsanız size hiçbir şey olmayacağını biliyor musunuz? O zaman güvenli bir geleceğe doğru gidebilirsiniz. O, "Hepinizin iyi insanlar olduğunuzu biliyorum. Ben gençlik örgütünden uzun zaman önce istifa ettim." dedi. Sonra mutlu bir şekilde yoluna devam etti. O zamandan beri, geçmek için bölgemizdeki farklı kapılara veya kontrol noktalarına sırayla gittim. Sokağa çıkma yasağı kaldırılana kadar bu şekilde yaptım.

Size farkına vardığım bir şeyi anlatmak istiyorum. Bazen insanlarla Falun Gong hakkında konuşmak için dışarı çıktığımda, beni dinlemek isteyen tek bir insanla bile karşılaşmadan birkaç kilometre yol kat ediyordum. Endişelenmeye başladığımda kendimi sakinleştiriyordum: "canlıları kurtarmak için mahallemden doğru bir zihinle çıkabildiğim sürece, bir Dafa uygulayıcısının yapması gerekeni yapıyorum. Sonuç açısından, Shifu'nun bize öğrettiği gibi, doğal yolu takip etmeliyim. Daha sonra belirli sonuçlar elde etmek için umut etmeyi bıraktım. Birçok kez durum değişti, konuşmaya başladığım herkes söylediklerimi ve ÇKP örgütlerinden ayrılmayı kabul etti. Böyle günlerde, bir düzineden fazla insanın ÇKP organizasyonlarını bırakmasıyla, arzu edilen sonuçlara ulaştım.

Geçen yıl oğlumu ziyaret ettim. Onun yanındayken, aniden şehrin her bölgesi kapatıldı, bu yüzden eve dönemedim. Evde ÇKP'den istifa etmeyi kabul eden yüzlerce kişinin bir listesi vardı ve ÇKP'den istifaları kaydetmek için web sitesine yükleme yapamadım. Karantinanın ne kadar süreceği hakkında hiçbir bilgi yoktu. Kendime ne yapmam gerektiğini sordum ve şöyle düşündüm: "en önemli şey Shifu'ya Fa-düzeltmesinde yardım etmek. Listeyi evden almanın ve web sitesine yüklemenin bir yolunu bulmalıyım."

Sonra oradan ayrılma fırsatı doğdu ve ben bisikletimle mahalleme gittim. İsim listesini almaya çalışacağım" diye düşündüm. Alabilirsem harika olur. Ancak, bunu alabilmek için bu düşünceye inatla tutunmayacağım. Shifu'nun öğretisini izleyeceğim ve her şeyi doğal akışına bırakacağım." Sonuç olarak, bir uygulayıcı bana yardım etti. Bana bilgisayarımı ve listeyi sorunsuz bir şekilde aldı. İçimden Shifu'ya teşekkür ettim!

Burada yazmadığım daha çok benzer şeyler yaşadım. Söyleyebilirim ki; istediğimiz şey Fa'ya uyduğu ve bir Dafa uygulayıcısı için standardı karşıladığı sürece, devam edip onu yapmamız gerektiğini anladım. O zaman mucizeler olacak ve imkansız mümkün hale gelecek. Ama sonuçlara tutunmamalıyız. Shifu'nun öğretisini takip etmeli ve her şeyi doğal akışına bırakmalıyız. Çünkü Shifu her şeye kadirdir, Dafa her şeye kadirdir.

Bu makalede ifade edilen görüşler, yazarın kendi görüşlerini veya anlayışlarını temsil eder. Bu web sitesinde yayınlanan tüm içeriklerin telif hakkı Minghui.org'a aittir. Minghui, düzenli olarak özel günlerde çevrimiçi içeriğin derlemelerini yayınlayacaktır. 

Çince versiyonu mevcut