​Aile Çatışmalarının Ortasındaki Uygulama Gelişimim

(Minghui.net) Aile gerçekten gelişebileceğiniz bir yerdir, çünkü ailede kimseyi kandıramazsınız. Komünist Parti bana parti kültürünü, ateizmi ve evrim teorisini aşıladığı için birçok takıntım vardı. Örneğin; baskın, kibirli, bencil, başkalarına tepeden bakan, başkaları hakkında alaycı konuşan, başkalarını suçlayan, kimseyi affetmeyen, kendini beğenmiş ve sık sık başkalarından şikayet eden biriydim. Bütün bunlar başkalarıyla normal şekilde etkileşim kurmayı zorlaştırıyor. Bir şeyi beğenmediğimde sinirlenir ve diğerlerine kötü sözlerle hakaret ederdim. "Biri beni dinlemiyorsa, bırak hissetsin" diye düşündüm. Bu şekilde çok fazla karma oluşturdum.

Falun Dafa'yı ilk öğrendiğimde ona hayran kaldım. Hastalıkları iyileştirmede ve sağlığı korumada mucizevi etkileri olduğu için ailemin de Falun Dafa'yı öğrenmesini istedim. O zamanlar onlar yaşlı ve sağlıklı olmadıkları için Falun Dafa uygulayarak sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmelerinin ne kadar güzel olacağını düşündüm. Ben böyle düşünüyordum, ama babam aksini düşünüyordu. Bu yüzden sinirleniyordum. Babam beni sık sık azarladı, bu yüzden kız kardeşlerim beni saygısız ve itaatsiz olmakla suçladılar, çünkü ben ailemin benim istediklerimi yapmasını isterdim. Benim istediklerimi yapmadıkları zaman, onlara asık suratla bakar ve elimdeki şeylerle bilerek çok gürültü çıkarırdım. Kız kardeşlerim hepsi aynı fikirdeydi, anne babamızın zaten çok yaşlı olduklarını ve istedikleri gibi yaşamalarına izin vermemiz gerektiğini söylediler.

Fa'yı çalışırken, Shifu’nun bizden Zhuan Falun’da, bize vurulduğunda yada hakaret edildiğinde karşılık vermememizi ve kendimizi yüksek standartlarda tutmamızı istediğini okudum:

"Bununla birlikte, kişi bir uygulayıcı olarak kendisine yumruk atıldığında veya hakaret edildiğinde karşılık vermemeli, sadece yüksek standartlar doğrultusunda davranmalıdır."  (Zhuan Falun, 4. Ders)

"Ailem bana vurmadı, sadece biraz azarladı" diye düşündüm. Zaten kendimi huzursuz hissediyordum, ama bu, Shifu’nun kendimi yükseltmem için ayarladığı bir fırsat değil miydi? Bunu nasıl kaçırabilirdim ki? Ben bir xiulian uygulayıcısıyım, sıradan bir insan değilim. Gerçekten sağlam bir şekilde xinxing'imi geliştirmem gerekiyor. İlk olarak, hoşgörü uygulamayı öğrenmeliydim. Son yıllarda, her zaman çatışmalardan kaçındım. İçime baktığımda, bir şekilde yine başkalarını suçluyordum. Xinxing'imi gerçekten doğru bir şekilde geliştirmemiştim. Her ne kadar yüzeyde hoşgörü uygulasam da, beni derinden etkilemeye devam ediyordu.

Shifu diyor ki:

"Önceden söylediğim gibi, yüzeysel değişimler başkalarının görmesi içindir. Kurtarılıp kurtarılamayacağınız kalbinizi değiştirip yükseltmenize bağlıdır. Eğer orada bir değişim olmazsa gelişemez ve hiçbir şey elde edemezsiniz."  (Daha İleri Yükselmeler İçin Esaslar l, Dafa Kullanılamaz)

Artık çatışmalardan kaçınmıyorum, onlarla yüzleşmeye cesaret ediyorum. Herhangi bir kötü tutumum olup olmadığını görmek için kendimi Fa'ya göre ölçüyorum. Eğer öyleyse, onları reddediyorum ve bunu sadece bir formalite olarak yapmak yerine aktif olarak ortadan kaldırıyorum. Bazen öfke, nefret, kırgınlık, şikayet gibi kötü şeyler yine de ortaya çıksa da onları bastırabiliyorum. Onları engelleyebilirim ve ailemin bakış açısından anlayabilirim. Kendi takıntılarımı arayabiliyorum ve doğru düşünceler göndererek diğer alanlardaki engellemeleri yok edebiliyorum. Xinxing'imi biraz geliştirdiğim anda karmam da biraz azalacak. Shifu benim için kötü şeylerin bir katmanını ortadan kaldırıyor. Aslında, sağlam xiulian uygulaması, kişinin kendini geliştirmesi ve koşulsuz olarak kendi içine bakması anlamına gelir. Kendi eksikliklerimizi ve kötü niyetlerimizi bulduğumuz anda, onları ortadan kaldırırız. Etraftaki kişilerin sadece kendimizin bir aynasıdır.

Bir gün annemle babama Çin mantısı yaparken şunu düşündüm: “Babam küçükken ava çıktı ve bir sürü hayvan öldürdü. Ona Falun Dafa'yı ve zulmü anlattığımda dinlemiyor. Yani kendisi de bu acıyı hak etti ve artık bir tarafı felçli." O anda başka bir boyuttan şöyle bir ses duydum: "Onunla dalga geçiyorsun, onunla dalga geçiyorsun!" Aniden düşüncelerimin yanlış olduğunu fark ettim. Böyle düşünmem doğru değil, çünkü ona karşı nazik ve merhametli olmalıyım. Hemen düşüncelerimi düzelttim. Hatayı başkalarında değil kendimde aramalıyım.

Xiulian uygularken, Shifu benim öfkemi katman katman yok etti. 2022 yılında bir gün, anne ve babamın gerçekten değiştiğini fark ettim. Bir sabah onlara: "Kahvaltıda ne istersiniz?" diye sorduğumda, babam: "Dün geceden kalan tofu ve tatlı patatesleri tekrar ısıtırsan yeterli olur." diye cevap verdi. Sonra anneme sordum: "Ya sen? Sen ne düşünüyorsun?" O da aynı fikirdeydi: "Aynen, kalanları tekrar ısıtırsın, olur biter." Çok şey isteyen ebeveynlerimle hiç böyle bir şey yaşamamıştım.

2022 yılının Mart ayında annem hastalıktan acı çekerken Falun Dafa'yı uygulamaya başladı. Acı içinde yüksek sesle bağırdı: “Shifu, lütfen beni kurtar. Shifu, lütfen beni kurtar.” Birkaç dakika sonra sakinleşti ve tekrar, tekrar "Teşekkür ederim, Shifu! Teşekkür ederim, Shifu” dedi. Aile üyelerimin hepsi Dafa'nın olağanüstü gücüne tanık oldular. Şu anda annem Shifu'nun Dokuz Günlük derslerin videolarını ve Komünist Parti Üzerine Dokuz Yorum ve "Geleceği Açıklıyoruz" gibi diğer videoları izliyor. Bunları izlemekten keyif alıyor. Akşamları benimle birlikte egzersizleri yapıyor. Annem bu yıl 85 yaşında onun dayanıklılığına hayranım. İkinci egzersiz sırasında Ayakta Falun Duruşu uygularken, nefes aldıkça koca karnının aşağı yukarı hareket ettiğini gördüm. Shifu'nun Fa bedeni vücudunu temizliyor olmalıydı. Bir ay içinde 5.5 kilo verdi ve artık nefes nefese kalmıyor.

Ailem bana içime bakmayı, anlaşmazlıklar ortaya çıktığında başkalarını düşünmeyi ve onlara göz kulak olmayı öğretti. Onlar aynı zamanda Fa ile kader bağı olan ve Fa sayesinde doğmuş insanlar. Kardeşlerimle aramızdaki ilişki giderek uyumlu hale geldi. Eskiden çatışmalardan şikâyet ederdim, ama şimdi bunları kendi inisiyatifimle ve güler yüzlü bir şekilde çözüyorum. İşleri iyi yapmaya çalışıyorum ve Shifu’nun yükselmem için hazırladığı fırsatları kaçırmıyorum.