(Minghui.org) Saygıdeğer Shifu’ya selam olsun! Tüm uygulayıcı arkadaşlara merhaba!

2003 yılının başında resmen Dafa uygulamasına adım attım. Uygulama yolculuğumda karşılaştığım bazı xinxing (karakter) sınavlarını sizlerle paylaşmak, birbirimizi teşvik etmek istiyorum.

Hoşnutsuzluk (Şikâyet) Duygusunu Yok Etmek

Shifu şöyle diyor:

“Bu çetin sınavlar ve acılar [onları ne kadar büyük ve sert bulsanız da] iyi şeylerdir, çünkü onlar sadece kendinizi geliştirmeniz sebebiyle meydana gelmektedir.”  (2008 New York Konferansında Fa'nın Öğretilmesi)

Xinxing sınavlarıyla karşılaştığımda, Shifu’nun bu Fa’sını daha derinden kavramaya başladım. Bir keresinde, bir uygulayıcı bir mesele yüzünden bana kızmıştı. O sırada kendimi tuttum ve onunla tartışmaya girmedim.

Sonrasında aynı uygulayıcı açık bir paylaşımda bu olayı dile getirdi, içine baktığında bende de bir kusur görmüş olduğunu söyledi. Bu süreçte kendi xinxing’ini yükselttiğini belirtti. Ben ise içten içe kendimi haksızlığa uğramış hissediyordum, çünkü uygulayıcı olayı anlatırken tüm sorumluluğu benim üzerime yıkıyormuş gibi gelmişti. Kendimi “iyi gösterme” (başkalarının önünde hatalı görünmek istememe) takıntımı fark ettim. İçimde bir tıkanma hissettim ama o anda durumu dışa vurmadım.

Ertesi sabah medya projesiyle ilgili büyük grup Fa çalışmasına katıldım. Burada bir uygulayıcı, Shifu’nun “Tehlikeden Uzak Durun” adlı yeni makalesini okurken edindiği anlayışı paylaştı. Uygulayıcı şunu söyledi: “Makaleyi okurken, içimden Shifu’ya ‘Benim size karşı bir hoşnutsuzluğum (şikâyetim) yok ki’ dedim. O an, zihnimde Shifu’nun Fa’sı belirdi:

‘O kişiyle inatlaştığınızda, aslında bu benimle inatlaşıyor olmanızla aynı şeydir.’ (Manhattan'da Fa'nın Öğretilmesi)

Uygulayıcı, bu sözleri duyar duymaz şunu anladığını söyledi: “Başkasına karşı duyulan hoşnutsuzluk aslında Shifu’ya karşı bir hoşnutsuzluktur. Shifu’nun, xinxing geliştirme fırsatı olarak hazırladığı düzene karşı geliş ve yükselmeyi istemek, şikâyet etmek demektir.”

Uygulayıcının bu paylaşımını dinlerken gözlerimden yaşlar boşaldı, tüm bedenimi saran sıcak bir akım hissettim, içimdeki tüm kırgınlık ortadan kayboldu ve kalbim Shifu’ya derin minnetle doldu. Shifu’nun, hem benim xinxing’imi yükseltmem hem de o uygulayıcı arkadaşın xinxing’ini yükseltmesi için ve geçmişten gelen karmamızı yok etmemiz için ne kadar özenli bir plan yaptığını içtenlikle hissettim. Uygulama yolunda bana destek olduğu için o uygulayıcıya, merhametli kurtarışı için de Shifu’ya gönülden teşekkür ediyorum.

Geriye dönüp uygulama yolumu düşündüğümde, çok defa çatışmalarla karşılaşmış ama çoğu zaman sadece yüzeyde sabretmeyi (tartışmaya girmemeyi) başarmış olduğumu görüyorum. Tam manasıyla “umursamazlık” seviyesine veya iç huzura ulaşamamışım. Bu dışarıdaki sakin tutum, kısmen de dünyadaki karakterimle ilgiliydi: Küçüklüğümden beri didişmeyi, kavga etmeyi sevmezdim, zorluk olduğunda haksızlığa uğramayı göze alır, tartışmayı kapatma yoluna giderdim. Böylece yüzeyde başkalarıyla uyumlu görünüyordum.

Fakat içimde ne karşımdakini tam anlamıyla onaylıyor ne de kendi hatalarımı kabul ediyordum. Bu nedenle uzun zaman boyunca “kendimi koruma” düşüncesine kapıldım, bir tür “hoşnutsuzluk” biriktirdim. Bu tavrım, Dafa’nın Doğruluk – Merhamet – Hoşgörü ilkelerinden hala çok uzaktaydı.

Bir keresinde bir uygulayıcı bana, “İçin ve dilin bir değil. İçinden düşündüğünle söylediğin aynı şey değil,” demişti. Ben de bu zaafımı biliyordum; bu aslında “Doğruluk” ilkesinden uzak durmaktır. Dafa ile bir olmak yerine yüzeyde kalmaktır.

Tabii, bu yetersizliğimi görmek sadece ilk adımdır. Onu tamamen ortadan kaldırmak kademe kademe ilerleyen bir süreç. Kendi anlayışıma göre, aklımızda kötü bir düşünce belirdiğinde çok kaygılanmaya gerek yok. Onu reddettiğimiz ve bunun “gerçek düşüncemiz” olmadığını ayırt ettiğimiz sürece, daha fazla Fa çalışarak, öğrenerek, “kendini geliştirme” arzusunu sürdürdüğümüz sürece Shifu mutlaka bize yardım edecek ve bu bozuk unsurları ortadan kaldıracaktır.

Kıskançlık Duygusunu Yok Etmek

İçimde bazen “bir uygulayıcıyı beğenmeme” gibi bir düşünce beliriyordu ki bu da kıskançlığın bir yansımasıdır. Bu düşüncenin yanlış olduğunu bilsem de zaman zaman tekrar nüksediyordu.

Bu yıl yaşadığım bir olay beni derinden etkiledi ve uygulayıcılar arasındaki kutsal bağı daha iyi kavramamı sağladı.

Bir süre boyunca, her gün üç işi (Dafa uygulayıcılarının yapması gereken: Fa çalışmak, gerçeği anlatmak, egzersizleri yapmak), görünürde düzenli yapıyordum ama ruh halim durağandı, gelişme hissi kaybolmuş gibiydi. Çünkü kendimi gevşetmiştim ve yeniden romantik dizilere, kısa videolara dalmaya başlamıştım. “Gerçek benliğim” bu durumdan rahatsız olup kurtulmak istese de yeterli doğru düşüncem yoktu ve TV izleme bağımlılığımdan tamamen kopamıyordum.

Bir pazar günü, toplu egzersize katıldıktan sonra tam ayrılmak üzereydim ki bir uygulayıcı aniden beni durdurdu ve bana bir “Shen Yun kartı” vermek istediğini söyledi. Bu uygulayıcıyla normalde pek yakınlığım yoktu, şaşırdım. Neden bana Shen Yun kartı veriyordu?

Meğer anakaradan (Çin’den) geldiğim için, başka ülkeye gidip canlı Shen Yun gösterisi izleme imkânım olmayabileceğini düşünmüş. Ekonomik durumumun sıkıntılı olabileceğini varsayarak, bana ücretsiz bir Shen Yun kartı hediye etmek istemiş. “Şu anda çalışıyor musun, işin var mı?” diye de sordu. Onun iyi niyetinden etkilendim ve teşekkür ettim. “Benim şu an bir işim var, yine de çok teşekkür ederim, kart için ücretini daha sonra vereceğim,” dedim.

Uygulayıcının Shen Yun kartını bana hediye etmesi tesadüf değildi; eve döndüm ve Shen Yun web sitesine giriş yaptım. Orada Shen Yun Senfoni Orkestrası’nın performanslarını görünce tıklayıp dinlemeye başladım. Görkemli Shen Yun müziği duyulur duyulmaz, tüm bedenimi adeta derinlemesine sarıp kuşattı; sanki dev bir enerji alanının içindeydim. Bir parçayı bitiriyor, hemen sonrakine geçiyor, büyük bir coşkuyla dinliyordum.

O günden sonra, her işimi bitirdikten sonra birkaç Shen Yun Senfoni parçası dinlemeye başladım. Müziğe dair çok bilgim olmamasına rağmen, Shen Yun müziğinin katman katman, çok zengin bir içeriğinin olduğunu ve büyük bir derinlik taşıdığını hissettim; içimde tarifi zor bir duygusal titreşim uyandırdı.

Shen Yun’un danslarını ve kısa tiyatro gösterilerini de izlemeye başladım. Bir programda, sahne perdesinde Shifu’nun Fa portresi belirdi. Shifu merhametle bana bakıyordu. O an gözyaşlarımı tutamadım. Sanki yolunu kaybetmiş bir çocuğun ailesini bulmuş olması gibi hissettim; hem hüzün hem sevinç bir aradaydı. İçimden Shifu’ya “Shifu, öğrenciniz iyi uygulama yapacak ve sizinle birlikte eve dönecek,” dedim.

Birkaç gün Shen Yun programlarını izledikten sonra, TV dizileri seyretme arzumun tamamen kaybolduğunu fark ettim. Bu olay, aslında Shifu’nun, benim zayıf doğru düşüncelerimi görüp beni kurtarmak için bu düzeni ayarladığını hissettirdi. Tekrar Shifu’ya şükran duydum ve o uygulayıcıya da teşekkür ettim.

Bu olaydan sonra anladım ki Dafa’da uygulama yapan her bir uygulayıcı son derece değerli. Uygulayıcılar arasındaki bağ kutsaldır. Kimseyi “beğenmemek,” kıskanmak; eski evrenin “kendini ve menfaatini öne koyan” düşünce kalıbının, yani kötü niyetin bir tezahürüdür.

Bir Bütün Oluşturmak

Shifu bizden toplu egzersiz, toplu Fa çalışması yapmamızı, bir bütün oluşturmamızı istiyor. Şunu anladım ki her bir uygulayıcı bu bütünün parçası haline geldiğinde birbirimize yardımcı olup birbirimizi teşvik eder, birlikte ilerler, yükseliriz. Bazen ufak bir davranışınız bile başkalarına büyük fayda sağlayabilir.

Bu “bütün” kavramına gelince, Malezya’nın güzel koşulları var: Toplu Fa çalışmak için bir merkez, hafta sonu toplu egzersiz yapıp gerçeği anlatmak için fırsatlar sunuluyor. Ancak görüyorum ki bazı yerli uygulayıcılar uzun süredir katılmıyorlar. Çin’den gelen bazı uygulayıcılar ilk geldiklerinde toplu Fa çalışma ve egzersiz ortamını çok kıymetli buluyorlardı. Fakat zaman geçtikçe bazıları da gelmeyi bıraktı. Nedenini bilmiyorum; belki “rahatlık arayışı” (konfor takıntısı) olabilir. Öyleyse, bu gerçekten çok yazık olur. Çünkü hepimiz biliyoruz ki Çin anakarasındaki sert baskı ortamında, Dafa uygulayıcılarının toplu egzersiz ve Fa çalışma ortamı yok denecek kadar kısıtlı. Üstelik orada insanlar ağır baskı altında. Biz yurt dışına geldiysek, bu ortamdan en iyi şekilde yararlanmalıyız.

Bir uygulayıcı arkadaş, “Evde egzersiz yapmak bireysel uygulama, dışarıda egzersiz yapmak ve gerçeği anlatmak ise özünde farklı. Bu davranış, Fa-düzeltmesi uygulamasının bir parçasıdır ve insanları kurtarmak açısından etkisi farklıdır,” demişti. Onun anlayışına katılıyorum. Mesela ben turistik bir mekânda tek başıma egzersiz yaptığımda bile, özellikle Çinli turistlerin önünde, enerji alanının çok güçlü olduğunu hissediyorum. Shifu’nun desteklediğini, o mekanın tamamındaki müdahaleci faktörleri temizlediğini ve Çinli turistlerin gerçeği anlamasına engel olan kötü unsurları yok ettiğini anlıyorum.

Bu paylaşımı yazdığım sırada, diğer uygulayıcılar merkezde Fa’yı çalışıp deneyim alışverişinde bulunuyorlardı. Bazı nedenlerle ben oraya gidemedim; bu yüzden çevrimiçi olarak Fa çalışmasına katıldım. Buna rağmen, Fa çalışmasının kalitesinin ve özenimin, evde tek başıma çalıştığımdan çok daha yüksek olduğunu fark ettim—zihnim pek dağılmadı. Ayrıca uygulayıcı arkadaşların paylaşımları da çok değerliydi, büyük yarar sağladım.

Bence, toplu egzersiz ve toplu Fa çalışmasına katılırken bir “beklenti” taşımamak gerek. “Katıldım ama sanki yeterince gelişemedim,” gibi düşüncelerle gelmeyi bırakmak çok yazık olur. Çünkü uygulamada “hiçbir şey beklemeden elde etmek” vardır. Belki de fark etmeden bir şeyler kazanıyorsunuz. Üstelik toplu egzersiz ve Fa çalışması Shifu’nun bizden istediği bir şeydir. Uygulayıcılar olarak, Shifu’nun sözlerini kayıtsız şartsız dinlememiz gerekir.

Dolayısıyla, Malezyalı yerli uygulayıcılar da Çin’den gelen uygulayıcılar da hepimiz birlikte bir bütün oluşturup, toplu egzersiz ve Fa çalışmasına katılalım. Shifu’nun istediklerini koşulsuz yerine getirelim, bütünlüğü oluşturalım ve canlıları daha iyi kurtaralım.