(Minghui.org) Ben bir Falun Dafa uygulayıcısıyım ve neredeyse 60 yaşındayım.
Başka bir uygulayıcının cep telefonu izlendiğinde üç uygulayıcı ve ben tutuklandık. Güçlü doğru düşüncelerim yoktu ve polis beni kilit isim olarak gördüğü için zulüm göreceğimi düşündüm. Bu düşünce Fa ile uyumlu değildi ve eski güçlerin düzenlemelerini kabul ediyordu. Sonuç olarak hapse mahkûm edildim.
Bir mahkûm, bir zamanlar hapishane dışında çalışırken yerde duran gerçeği açıklama broşürünün bir kopyasını aldı. Broşürde Falun Dafa hakkında ayrıntılı bilgilerin yanı sıra iyiliğin nasıl ödüllendirildiği ve kötülüğün nasıl cezalandırıldığı hakkında hikâyeler vardı. Onu birkaç kez okudum ve beni izlemek için görevlendirilenler de dâhil olmak üzere mahkûmlara gösterdim. Onlar beni rapor etmediler, bunun yerine nazikçe dikkatli olmamı hatırlattılar.
Broşürü hapishane memurlarına da göstermem gerektiğini düşündüm, böylece onlar gerçeği anlayabilir ve Dafa'ya karşı suç işlemeyi durdurabilirlerdi. Memurlar Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) yalanları ile zehirlenmişlerdi ve gerçeği bilmiyorlardı, bu yüzden bazıları Dafa'ya karşı çıktılar. Onlara gerçeği anlatmam gerekiyordu.
İlk olarak ekip lideri ile konuştum, "Yardımınız için teşekkür ederim. Bu broşürdeki bilgiler gerçeği anlamanıza ve yaşam hakkındaki sorularınızı cevaplamanıza yardımcı olabilir." Broşüre baktı, sinirlendi ve bağırdı, "Bunu bana vermeye nasıl cüret edersin? Cezanı uzatmak mı istiyorsun?" Sakindim ve ona içtenlikle "Eğer bu broşürü okuyup gerçeği anlayabilirseniz parlak bir geleceğiniz olacak, size bu bilgiyi sunmak için hayatımı riske atıyorum" dedim. Tek düşüncem onu kurtarmaktı ve onun için en iyisini diledim. Nazik sözlerimi duyunca tavrını ve ses tonunu değiştirdi. Sessizce, "Lütfen burada bırakın. Artık geri dönebilirsiniz." dedi.
Birkaç gün sonra beni ofise çağırdı, "Broşürü nereden aldın? Başka var mı?" dedi. Dışarıda çalışırken bir mahkûmun aldığını ve tek nüsha olduğunu söyledim. "Tamam. Bende kalacak ve sana geri vermeyeceğim. Bende Anayasa'nın bir kopyası var, ne yazdığını görebilirsin." dedi.
Ona geri verdiğimde, "Onu okudum ve Falun Dafa uygulayıcılarının hiçbir yasayı çiğnemediğini, yasayı çiğneyenlerin hükümet olduğunu gördüm!" dedim. Bana doğrudan cevap vermedi ve sadece "Lütfen kendine iyi bak ve buraya (hapishaneye) bir daha gelme, burası olman gereken yer değil" dedi.
Daha sonra hücreler arandığında bazı uygulayıcıların Komünist Parti Üzerine Dokuz Yorum'un el yazısı kopyalarına el konuldu. Ekip lideri bana geldi ve "Komünist Parti Üzerine Dokuz Yorum'un kopyaları tam değil, geri kalanı sende mi?" dedi. Ona elimizdekilerin hepsinin onlar olduğunu söyledim ve onları bize geri vermesini istedim. "Ben yokken gelip sessizce alabilirsin" dedi. Ben de "Teşekkür ederim, iyiliğinizin karşılığını alacaksınız" dedim.
Hapishaneden çıkmak üzereyken bana e-posta adresini verdi ve ona Falun Dafa hakkında bazı bilgiler göndermemi istedi, ben de kabul ettim. O gerçeği anladıktan sonra doğru düşüncelere sahip oldu ve uygulayıcıları korudu. O kendisi için harika bir gelecek seçti.
Dafa Bize Tanrısal Güç Bahşediyor
2001'deki zulmün ilk günlerinde, Shifu Li'nin (Dafa'nın kurucusu) yardımıyla bir polis karakolundan çıktım, bu Dafa'nın bize bahşettiği tanrısal gücün bir tezahürüydü. Gerçeği açıklayan materyalleri dağıtmak için diğer uygulayıcıları organize ettiğim için polise ihbar edildim ve tutuklandım. Polis beni sorguladı ve bütün gece karakolda gözaltında tuttu, sabah beni bir gözaltı merkezine götürmeyi planlıyorlardı.
İçime baktım ve şöhret peşinde koşmak, bağnazlık, sabırsızlık vb. gibi bazı takıntılarımı buldum. Zihniyetimin diğer uygulayıcıların ve benim tutuklanmama neden olduğunu fark ettim. Ama şöyle düşündüm, "Shifu bize bunun Fa-düzeltme dönemi olduğunu ve gerçeği açıklamak ve insanları uyandırmak için burada olduğumuzu söyledi. Materyalleri dağıtmakta yanlış bir şey yok ve ben hapsedilmemeliyim ya da zulmü pasif bir şekilde kabul etmemeliyim." Doğru düşüncelere sahiptim ve Shifu dışarı çıkmam için bir fırsat ayarladı.
Gece saat 3 civarında, memurların çoğu uyurken, bir memura tuvalete gitmem gerektiğini söyledim. Radyatörün üstündeki pencerede yarım metre genişliğinde bir açıklık buldum ve pencerede perde yoktu. Radyatör borusunu tuttum ve dışarı atladım.
Polis gittiğimi fark etti ve "Biri kaçıyor! Yakalayın onu!" diye bağırdı. Bölgeye aşina olmadığım için nereye koşacağımı bilmiyordum, insanların dışarıda sabah egzersizlerini yaptığı birkaç konutun yanından koşarak geçtim. Bir mısır tarlasına doğru koştum ve polis arabalarıyla gelip tarlanın etrafında tur attı. Yanıp sönen ışıklarını görebiliyordum ama beni bulamadılar. Durmadım ve mısır tarlaları arasında koşmaya devam ettim. Nihayet birkaç saat sonra polisten kaçtıktan sonra, bir uygulayıcı ile iletişime geçebildim ve onun yardımıyla memleketimden ayrıldım ve başka bir yere gittim.
Daha sonra şehir polis merkezi başkan yardımcısının ve Falun Dafa'ya zulmetmekten sorumlu bazı şube müdürlerinin soruşturma için o polis karakoluna gittiklerini duydum. Onlar benim bu kadar yüksek bir pencereden atlamamın imkânsız olduğunu gördüler ve karakolun içinden birinin bana yardım etmiş olabileceğinden şüphelendiler. Biliyorum ki, Shifu’nun güçlendirmesi ve yardımı olmasaydı, Dafa'nın bana bahşettiği tanrısal güç olmasaydı, asla yüksek pencereden atlayıp yaralanmadan kaçamazdım. Merhametli Shifu’nun sıkıntının üstesinden gelmeme yardım ettiğini biliyorum ve Shifu’nun ne dediğini anladım, " Xiulian uygulaması kişinin çabasına, gong'un dönüşümü ise Shifu'ya bağlıdır." (Zhuan Falun, 1. Ders)
Düşüncelerimiz ve eylemlerimiz Fa'ya uygun olduğu sürece, Shifu Li bizim için en iyisini ayarlayacaktır.
İnsani Kavramları Ortadan Kaldırın
Shifu bize, " Biz, iyi veya kötünün, kişinin o anki düşüncesinden geldiğini ve o anki düşüncenin, farklı sonuçlar doğurabileceğini söylüyoruz." diye öğretti. (Zhuan Falun, 4. Ders)
Bazı insanlar bir kişinin 48 yaşına geldiğinde görme ile ilgili problemler yaşamaya başlayacağını söylerler. Birisi bana bunu söylediğinde hemen reddettim ve onlara Falun Dafa'yı uyguladığımı, şu anda 59 yaşında olduğumu ve görme yetimin iyi olduğunu söyledim.
Bir uygulayıcı olarak, insani kavramlarımızı ortadan kaldırmalı ve her düşüncemizi ve eylemimizi ölçmek için Shifu’nun Fa'sını kullanmalıyız, ancak o zaman gerçekten tanrısal yolda yürüyebiliriz. Düşüncelerimiz ve eylemlerimiz Fa'ya uygun olduğunda, Shifu bizi güçlendirecek ve Dafa bize tanrısal güçler bahşedecek ve mucizeler gösterecektir.
Ben 27 yıldır Falun Dafa'yı uyguladığım için çok şanslıyım. Uygulamaya başlamadan önce romatizma, kemik hiperplazisi ve hemoroidden acı çekiyordum ve ilaçlar alıyor, fizik tedaviye gidiyor ve ilaçlı şarap içiyordum. Shifu bedenimi arındırdı, tüm hastalıklarımdan kurtuldum, artık hastalıksızım ve mutlu bir yaşamın tadını çıkarıyorum.
Çin'deki pek çok gıda zehirlidir ve bazı insanlar, özellikle de yaşlılar hastalanır. Ben 27 yıldır sağlıklıyım ve hiç ilaç kullanmadım. Bazı arkadaşlarım şaşırır ve "40'lı yaşlarında gibi görünüyorsun!" derler.
Eğer Falun Dafa'yı uygulamamış olsaydım, şimdiye kadar ciddi hastalıklardan muzdarip olurdum. Ancak şu an sağlığım çok iyi ve geçmişte beni yıllarca rahatsız eden hastalıklar artık yok. Bu bilim tarafından açıklanamayan bir mucizedir ve Dafa'nın bana bahşettiği tanrısal gücün bir tezahürüdür!
Telif Hakkı © 2023 Minghui.org'a aittir. Her hakkı saklıdır.
İngilizce Versiyonu:
https://en.minghui.org/html/articles/2024/3/15/216215.html
Telif Hakkı © 2023 Minghui.org'a aittir. Her hakkı saklıdır.