(Minghui.org) ABD Temsilciler Meclisi, 25 Haziran 2024'te oy birliğiyle H.R.4132 – Falun Gong Koruma Yasasını kabul etti. Yasa, Çin Komünist Partisi tarafından Falun Gong'a karşı yapılan zulmü ve zorla organ toplama dahil bu tür konuları kınamaktadır. Organ toplama işine karışanlara yaptırım uygulanmasını çağrısında bulunan yasa tasarısı, aynı zamanda Çin Komünist Partisi'ne Falun Gong üzerindeki baskıyı derhal sona erdirmesi çağrısında bulunuyor.

Pennsylvania Temsilcisi Scott Perry tarafından sunulan H.R.4132, Senato'ya gönderilecek ve Başkan Biden tarafından yasalaştırılacak.

25 Haziran 2024'teki oylama öncesinde Temsilciler Meclisi Üyesi Scott Perry'nin konuşması

Oylamadan önce, Temsilci Perry, Çin Komünist Partisi'nin 1999'dan beri Falun Gong'a zulmettiğini söyledi. Falun Gong, zihin ve bedeni geliştiren bir meditasyon sistemidir ve uygulayıcılar Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerine göre uygulama yaparlar. 1999 yılında, Çin'de yaklaşık 70 ila 100 milyon uygulayıcı olduğu tahmin edilmektedir.

Falun Gong'un popülaritesine rağmen, Çin Komünist Partisi tarafından acımasızca bastırıldığını belirten Perry, uygulayıcıların yasadışı bir şekilde gözaltına alındığını, işkence gördüğünü ve zorla çalıştırıldığını söyledi. Bazılarının ise organları alınarak öldürüldüğünü ekledi. “Çin'de, paranız varsa, organ almak için bekleme listesi yok. ... Bu organların hazır bir arzı var” diye belirtti.

Bay Perry, yasa tasarısını, “Kongre'nin Falun Gong'a yapılan zulüm ve zorla organ toplama eylemlerine karşı güçlü yasal önlem almak için verdiği ilk bağlayıcı taahhüt olarak, Falun Gong'u yasaların merkezine yerleştiren bir eylem—25 yıl sonra çok gecikmiş bir eylem” olarak tanımladı. Yasa, ayrıca, “Çin'de istem dışı organ toplama eyleminden bilerek sorumlu olan, buna ortak olan ya da doğrudan veya dolaylı olarak bu eyleme katılan, Çinli yetkililere ve diğerlerine yaptırım uygulanmasını" da zorunlu kılacak.

Yasa tasarısında, “Çin Halk Cumhuriyeti'nin Çin Komünist Partisi liderliği tarafından Falun Gong'a yönelik yaygın, sistematik, devlet destekli zulüm, Falun Gong uygulayıcılarının temel insan haklarının açık bir ihlalidir ve soykırım teşkil edebilir” diye belirtildi.

Tasarı, ABD Kongresi, insan hakları avukatları, insan hakları uzmanları ve dünya genelindeki diğer bağımsız kuruluşlardan gelen büyük miktarda veri bulunduğunu belirtti. Bu veriler, Falun Gong uygulayıcılarından zorla organ toplama eylemlerine dair ÇKP’nin eylemlerini belgeliyor. “Güvenilir kanıtlar, Falun Gong uygulayıcılarının yaygın zorla organ toplama uygulamalarına maruz kaldığını ve bu barbarca uygulama için özellikle hedef alındığını öne sürüyor,” denildi.

Tasarıya göre, bir insanın istem dışı organ çıkarma yoluyla öldürülmesi, evrensel tıbbi etik standartlarının ağır bir ihlalidir ve temel insanlık onuruna doğrudan aykırıdır.

Önerge H.R.4132 - Falun Gong Koruma Yasası (PDF dosyası).

Yasa tasarısının tam metni aşağıdadır;

YASA TASARISI

Çin Halk Cumhuriyeti'nde zorla organ toplama ile ilgili yaptırımların uygulanmasını sağlamak.

BÖLÜM 1. KISA BAŞLIK.

Bu Yasa, “Falun Gong Koruma Yasası” olarak anılabilir.

BÖLÜM 2. BULGULAR.

Kongre aşağıdaki bulguları tespit etti:

(1) Falun Gong, doğruluk, merhamet ve hoşgörü ilkelerini benimseyen Budist geleneğinde olan bir spiritüel gelişim uygulamasıdır. Bu uygulama, 1992 yılında Bay Li Hongzhi tarafından Çin'de tanıtıldı, egzersiz, meditasyon ve ahlaki gelişim yoluyla fiziksel, psikolojik ve ruhsal iyilik halini geliştirmeyi amaçlamaktadır.

(2) 20 Temmuz 1999'da, yıllar süren hükümet tacizlerinden sonra, dönemin Genel Sekreteri Jiang Zemin, Falun Gong'u ortadan kaldırmayı amaçlayan ülke çapında yoğun bir zulüm başlattı. O zamandan beri, Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC) yüz binlerce Falun Gong uygulayıcısını tutukladı.

(3) Dışişleri Bakanlığı'nın 12 Mayıs 2021'de yayınladığı 2020 Uluslararası Dini Özgürlük Raporu'nda, Çin'e ilişkin girişinde, “Hükümetin 1999'daki Falun Gong yasağından önce, uygulamada 70 milyon takipçinin olduğunu tahmin ettiği belirtiliyor. Falun Gong kaynakları, on milyonlarca kişinin özel olarak uygulamaya devam ettiğini, Freedom House’da ise yedi ila 20 milyon uygulayıcı olduğu tahmin ediliyor” ifadesi yer aldı.

(4) Freedom House, Çin'e ilişkin 2021 Dünya Özgürlük Raporu'nda “rejimin Falun Gong spiritüel grubunu ortadan kaldırma kampanyasının 2020'de de devam ettiğini belirtti. Son yıllarda yüzlerce Falun Gong uygulayıcısı uzun hapis cezalarına çarptırıldı ve diğerleri çeşitli ‘hukuki eğitim’ tesislerinde keyfi olarak gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar genellikle inançlarını terk etmeye zorlayan işkencelerle karşı karşıya kalıyor ve bazen gözaltında ölümlerle sonuçlanıyor” ifadesine yer verdi.

(5) Amerika Birleşik Devletleri Uluslararası Dini Özgürlük Komisyonu, Çin'e ilişkin 2021 raporunda kilit bulgularında şunları belirtti: “raporlara göre, binlerce Falun Gong uygulayıcısı 2020 yılında inançlarını uyguladıkları için taciz edildi ve tutuklandı, bazıları gözaltında gördüğü istismar ve işkence nedeniyle muhtemelen öldü. Güvenilir uluslararası raporlar ayrıca, Falun Gong uygulayıcılarından organ toplamanın muhtemelen devam ettiğini öne sürdü.”

(6) Çin Halk Cumhuriyeti'nin Çin Komünist Partisi liderliği tarafından Falun Gong'a yönelik yaygın, sistematik, devlet destekli zulmü, Falun Gong uygulayıcılarının temel insan haklarının açık bir ihlalidir ve soykırım teşkil edebilir.

(7) Falun Gong'a karşı yürütülen kampanya, “Heretik Dinleri Önleme ve Mücadele Merkezi Lider Grubu” gibi Çin Komünist Partisi'nin merkezi şubeleri tarafından denetlenmektedir. 12 Mayıs 2021'de, bu grubun eski Ofis Direktörü Yu Hui, Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti tarafından yaptırım hedefi olmuştur.

(8) Bu yasada belirtilenler gibi hazırlanan raporlarda, Çin'in organ nakli sisteminin, organların çoğunlukla gönüllü rıza olmaksızın mahkumlardan temin edildiği, organların ödeme karşılığında ticaretinin yapıldığı, organ temin sürecindeki şeffaflık ve izlenebilirlik düzeyinin düşük olduğu ve Çin Komünist Partisi'nin bağımsız veya tarafsız denetim ve doğrulamayı engellediği ölçüde Dünya Sağlık Örgütü'nün İnsan Hücresi, Doku ve Organ Nakli ile ilgili Kılavuz İlkelerinin çoğuna uymadığını öne sürmektedir.

(9) 14 Haziran 2021'de, Birleşmiş Milletler insan hakları uzmanları tarafından yapılan ortak bir açıklamada, "Falun Gong uygulayıcıları, Uygurlar, Tibetliler, Müslümanlar ve Hristiyanlar da dahil olmak üzere azınlıklara yönelik iddia edilen 'organ toplama' raporlarına" ilişkin alarma geçilmesini ifade edildi.

(10) Bağımsız araştırmalar ve resmi istatistiklere dayanarak, Çin Halk Cumhuriyeti'nde gerçekleştirilen birçok organ naklinin uluslararası kabul görmüş etik standartlara uymadığı açıktır.

(11) Freedom House, Çin'e ilişkin 2021 Dünya Özgürlük Raporu'nda, "Hükümet, idam edilen mahkumlardan organ naklini sonlandırdığını iddia etmektedir. Ancak, nakil endüstrisinin ölçeği ve bazı organların temin edilme hızı, ülkenin yeni başlayan gönüllü bağış sistemi ile mümkün olandan çok daha fazlası olduğu ve uygulama ile bağlantılı olası insanlık suçlarına yönelik uluslararası dikkatin bu konuda giderek arttığı," ifadesine yer vermiştir.

(12) BMC Medical Ethics dergisinde yayınlanan 2019 tarihli bir adli istatistik analizine göre, Çin Halk Cumhuriyeti'ndeki organ bağışı verileri şu sonuca varmıştır: “Çin’in ulusal organ bağışı verilerini sistematik olarak tahrif etmesi, Çin’i uluslararası nakil topluluğuna entegre etme çabalarını ciddi şekilde baltalamaktadır.”

(13) Amerika Birleşik Devletleri, 2019 yılında yaklaşık 145 milyon kayıtlı organ bağışçısına sahipti: 19.257 kişi organlarını bağışladı ve bunun sonucunda 39.719 nakil gerçekleştirildi; kayıtlı bağışçılardan gerçek bağışçılara oranı yaklaşık 0,00013’tür. Benzer oranlar Birleşik Krallık, Kanada ve diğer ülkelerde de gözlemlenmektedir. Buna karşılık, Çin Halk Cumhuriyeti, 2019'un başlarında 900.000'den fazla kayıtlı organ bağışçısına sahip olduğunu iddia etti; Çin’den gelen veriler, 2019'da 5.818 organ bağışçısı ve 19.454 nakil olduğunu gösteriyor ve bu da kayıtlı bağışçılardan gerçek bağışçılara oranının 0,0057 olduğunu ortaya koyuyor. Bu karşılaştırma diğer olası değişkenleri kontrol etmese de, Çin’in yeni başlayan organ bağışı programının, 2019 yılında bağış havuzundan ABD'ye kıyasla 44 kat daha fazla organ bağışçısı elde etmesi, uluslararası incelemeyi hak etmektedir.

(14) Güvenilir kanıtlar, Falun Gong uygulayıcılarının yaygın zorla organ toplama uygulamalarına maruz kaldığını ve bu barbarca uygulama için özellikle hedef alındığını öne sürüyor.

(15) Ocak 2007'de, Kanadalı insan hakları avukatı David Matas ve eski Kanada Asya Pasifik Devlet Bakanı David Kilgour, Falun Gong uygulayıcılarından zorla organ toplamanın Çin'de gerçekleştiği olasılığını doğrulayan bulgular yayınladı. Ayrıca, o dönemde Çin Halk Cumhuriyeti’nde gönüllü bir bağış sisteminin var olduğuna dair bir kanıt olmadığını ve buna rağmen Çin Hükümeti'nin, Falun Gong’a yönelik zulmün başladığı dönemle paralel olarak 1999-2004 yılları arasında organ nakli altyapısında (üç kat artış) dramatik bir artış görüldüğünü belirttiler.

(16) 2016 yılında, Matas, Kilgour ve araştırmacı gazeteci Ethan Gutmann, 2000 yılından bu yana yılda 60.000 ila 100.000 organ naklinin gerçekleştirildiğini ve Falun Gong uygulayıcılarının Çin'deki organ nakilleri için ana kaynak olduğunu öne süren kapsamlı bir rapor yayınladılar.

(17) 2020 yıllık raporunda, Çin Yürütme-Kongre Komisyonu, Çin Halk Cumhuriyeti'nin organ bağışı verilerini tahrif ettiğine dair raporlara atıfta bulunarak, Çin Komünist Partisi'nin zorla organ toplama uygulamasını sonlandırdığı iddiasını daha da şüpheli hale getirdi.

(18) 1 Mart 2020'de, Uluslararası Çin’de Nakil Suistimalini Sonlandırma Koalisyonu tarafından görevlendirilen ve Sir Geoffrey Nice tarafından yönetilen bağımsız bir araştırma organı olan Çin'deki Vicdan Mahkumlarından Zorla Organ Toplama Bağımsız Mahkemesi, nihai kararını yayımladı ve şunları içermekteydi:

(A) Çin Halk Cumhuriyeti'nde çok büyük sayıda nakil operasyonu gerçekleştirilmiştir. Mahkeme, 2000 ile 2014 yılları arasında yıllık 60.000 ila 90.000 operasyonun güvenilir olduğunu değerlendirmiştir. 2017 yılında kayıtlı uygun bağışçı sayısının 5.146 olduğu bildirilmiştir, bu da anlaşılmaz bir boşluk bırakmaktadır;

(B) “Zorla organ toplama, yıllardır Çin genelinde önemli ölçekte gerçekleştirilmiştir ve Falun Gong uygulayıcıları bu organların ana kaynağı olmuştur ve muhtemelen başlıca kaynak olmuştur”;

(C) “Gözaltındaki Falun Gong uygulayıcıları sistematik olarak kan testlerine ve organ muayenelerine tabi tutulurken, diğer mahkumlar test edilmemiştir, bu da Falun Gong uygulayıcılarının özellikle bu tıbbi muayeneler için seçildiğini veya hedef alındığını göstermektedir”; ve

(D) “… Çin Halk Cumhuriyeti ve liderleri, Falun Gong uygulamasını ve değerlerine olan inancı ortadan kaldırmak amacıyla Falun Gong uygulayıcılarının zulüm görmesini, hapsedilmesini, öldürülmesini, işkence görmesini ve aşağılanmasını aktif olarak teşvik etmiştir.”

(19) 2012-2018 yılları arasında dünya genelinde üç milyondan fazla imza toplayan Zorla Organ Toplamaya Karşı Doktorlar adlı uluslararası sivil toplum kuruluşu, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'ne, Falun Gong'dan zorla organ toplanması ile ilgili bir soruşturma yapılması çağrısında bulunan bir dilekçe sundu ancak bu çağrı yanıtsız kaldı.

(20) Haziran 2016'da Temsilciler Meclisi, Çin’in Falun Gong’a yönelik zulmünü kınayan beşinci kararını H. Res. 343 114 yasa tasarılarını onayladı: “Çin Halk Cumhuriyeti'nde, Falun Gong uygulayıcıları ve diğer dini ve etnik azınlık gruplarının üyeleri dahil olmak üzere, rızası olmayan vicdan mahkumlarından sistematik, devlet onaylı organ toplama ile ilgili kalıcı ve güvenilir raporlara ilişkin endişeleri dile getirmek” ve Falun Gong’un “yok edilmesi” kampanyasının ve zorla organ toplamanın sona erdirilmesi çağrısında bulunmak.

BÖLÜM 3. KONGRENİN GÖRÜŞÜ.

Kongrenin görüşü şudur ki—

(1) insan öldürmenin zorla organ çıkarma yoluyla yapılması, evrensel tıbbi etik standartlarının ağır bir ihlalidir ve temel insan onuru standartlarıyla doğrudan çelişmektedir;

(2) zorla organ toplama, “Herkesin yaşama, özgürlük ve kişi güvenliği hakkı vardır.” diyen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin 3. maddesini ve “Hiç kimse kölelik veya kulluk altında tutulamaz.” diyen 4. maddesini ihlal etmektedir;

(3) Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi, Falun Gong’a yönelik zulmü nedeniyle Çin Halk Cumhuriyeti’ni resmi olarak kınamalıdır;

(4) Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti veya Amerika Birleşik Devletleri vatandaşı ya da kuruluşunun Çin Halk Cumhuriyeti’nin organ nakil sistemi ile işbirliği yapması veya bu sisteme katılması, Amerika Birleşik Devletleri organ nakli sisteminin bütünlüğünü tehlikeye atacak ciddi etik zorluklar doğurur; ve

(5) Çin Komünist Partisi’nin devlet destekli Falun Gong’a yönelik zulmü derhal sona erdirilmelidir.

BÖLÜM 4. POLİTİKA BEYANI.

Amerika Birleşik Devletleri’nin politikası şudur ki—

(1) Çin Komünist Partisi iktidarda kaldığı sürece Çin Halk Cumhuriyeti ile organ nakli alanında herhangi bir işbirliğinden kaçınılmalıdır;

(2) Çin Komünist Partisi’ni devlet destekli organ toplama kampanyasını sona erdirmeye zorlamak için ilgili yaptırım yetkilerini kullanmak da dahil olmak üzere uygun önlemler alınmalıdır; ve

(3) Falun Gong’a yönelik Çin zulmünü vurgulamak ve uluslararası toplumla hedefli yaptırımlar ve vize kısıtlamaları konusunda yakın işbirliği yapmak için müttefikler, ortaklar ve çok taraflı kuruluşlarla çalışılmalıdır.

BÖLÜM 5. ÇİN HALK CUMHURİYETİ İÇİNDE ZORLA ORGAN TOPLAMAYA İLİŞKİN YAPTIRIMLARIN UYGULANMASI.

(a) Yaptırımların Uygulanması.—Başkan, en son gönderilen listede yer alan her yabancı kişi ile ilgili olarak (b) fıkrasında belirtilen yaptırımları uygulayacaktır.

(b) Kişilerin Listesi.—

(1) GENEL OLARAK.—Bu Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç 180 gün içinde, Başkan, zorla organ toplamadan bilerek sorumlu olan veya bu suça bilerek ortak olan ya da doğrudan veya dolaylı olarak bu suça katılan, üst düzey hükümet yetkilileri, askeri liderler ve diğer kişiler de dahil olmak üzere yabancı kişilerin listesini ilgili kongre komitelerine sunacaktır.

(2) LİSTELERİN GÜNCELLENMESİ.—Başkan, paragraf (1) uyarınca ilgili kongre komitelerine aşağıdaki durumlarda güncellenmiş bir liste sunacaktır—

(A) yeni bilgiler elde edildikçe;

(B) bu Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç bir yıl içinde; ve

(C) sonraki beş yıl boyunca yıllık olarak.

(3) FORM.—Paragraf (1) tarafından istenen liste sınıflandırılmamış bir formda sunulacaktır, ancak gizli bir ek içerebilir.

(c) Yaptırımların Tanımlanması.—Bu alt bölümde tanımlanan yaptırımlar şunlardır:

(1) MÜLKİYETİN ENGELLENMESİ.—Başkan, Uluslararası Acil Ekonomik Güçler Yasası (50 U.S.C. 1701 ve devamı) tarafından Başkana verilen tüm yetkileri, bu kişinin mülkiyeti ve mülkiyet çıkarlarının Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunması, Amerika Birleşik Devletleri'ne gelmesi veya bir Amerika Birleşik Devletleri kişisinin kontrolü veya mülkiyetine girmesi durumunda tüm işlemleri engellemek ve yasaklamak için gerekli ölçüde kullanacaktır (bu Yasanın 202. bölümünün (50 U.S.C. 1701) gereklilikleri geçerli olmayacaktır).

(2) BELİRLİ BİREYLERİN KABUL EDİLEMEZLİĞİ.—

(A) VİZE, GİRİŞ VEYA PAROLE İÇİN UYGUNSUZLUK.—(b) fıkrası uyarınca sunulan en son listede yer alan yabancı bir kişi—

(i) Amerika Birleşik Devletleri'ne kabul edilemez;

(ii) Amerika Birleşik Devletleri'ne giriş için vize veya başka bir belge almaya uygun değildir; ve

(iii) Amerika Birleşik Devletleri'ne kabul edilme veya parol verilme ya da Göçmenlik ve Vatandaşlık Yasası (8 U.S.C. 1101 ve devamı) uyarınca başka herhangi bir hak almaya uygun değildir.

(B) MEVCUT VİZELERİN İPTALİ.—(A) bendinde tanımlanan yabancı kişi aşağıdaki durumlara da tabidir:

(i) Vizenin veya başka bir giriş belgesinin ne zaman verildiğine bakılmaksızın iptali.

(ii) Bir iptal, derhal yürürlüğe girer ve yabancı kişinin elinde bulunan diğer geçerli vize veya giriş belgesini otomatik olarak iptal eder.

(3) İSTİSNA.—(2) paragrafı altındaki yaptırımlar, bir yabancının Amerika Birleşik Devletleri'ne kabul edilmesinin veya parol verilmesinin, Amerika Birleşik Devletleri'nin Birleşmiş Milletler Merkezi Anlaşması'na uymasını sağlamak için gerekli olması durumunda geçerli değildir. Bu anlaşma, 26 Haziran 1947'de Lake Success'te imzalanmış ve 21 Kasım 1947'de Birleşmiş Milletler ile Amerika Birleşik Devletleri arasında yürürlüğe girmiştir, veya Amerika Birleşik Devletleri'nin diğer uygulanabilir uluslararası yükümlülükleri için gereklidir.

(d) Cezalar.—Uluslararası Acil Ekonomik Güçler Yasası'nın (50 U.S.C. 1705) 206. bölümünün (b) ve (c) fıkralarında öngörülen cezalar, (a) fıkrasını uygulamak için çıkarılan düzenlemeleri ihlal eden, ihlal etmeye teşebbüs eden, ihlal etmek için komplo kuran veya ihlalin gerçekleşmesine neden olan bir kişi için, bu cezaların, o Yasanın 206(a) bölümünde tanımlanan yasa dışı bir eylemi işleyen bir kişiye uygulandığı ölçüde uygulanır.

(e) Ulusal Güvenlikle İlgili Uyum İçin İstisna.—Aşağıdaki faaliyetler bu bölüm altındaki yaptırımlardan muaf olacaktır:

(1) 1947 Ulusal Güvenlik Yasası'nın V. başlığı (50 U.S.C. 3091 ve devamı) uyarınca raporlama gerekliliklerine tabi olan faaliyetler.

(2) Amerika Birleşik Devletleri'nin yetkilendirilmiş istihbarat veya kolluk faaliyetleri.

BÖLÜM 6. RAPOR.

(a) Genel Olarak.—Bu Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç bir yıl içinde, Dışişleri Bakanı, Sağlık ve İnsan Hizmetleri Bakanı ve Ulusal Sağlık Enstitüleri Direktörü ile istişare ederek, Çin Halk Cumhuriyeti'nin organ nakli politikaları ve uygulamaları hakkında ilgili kongre komitelerine bir rapor sunacaktır.

(b) Dahil Edilecek Konular.—(a) fıkrası uyarınca istenen rapor aşağıdakileri içermelidir—

(1) Çin Halk Cumhuriyeti'ndeki organ nakline yönelik de jure (hukuki) ve de facto (fiili) politikaların özeti, vicdan mahkumları (Falun Gong dahil) ve diğer mahkumlar ile ilgili olarak;

(2) (A) Çin Halk Cumhuriyeti'nde gerçekleştiği bilinen veya tahmin edilen yıllık organ nakli sayısı;

(B) Çin Halk Cumhuriyeti'nde bilinen veya tahmin edilen gönüllü organ bağışçıları sayısı;

(C) Çin Halk Cumhuriyeti'ndeki organ nakli için organ kaynaklarının değerlendirilmesi; ve

(D) Çin tıp sisteminde bir organın nakli için temin edilme süresinin gün cinsinden değerlendirilmesi ve bu sürenin Çin Halk Cumhuriyeti'nde bilinen veya tahmin edilen organ bağışçıları sayısına göre mümkün olup olmadığının değerlendirilmesi;

(3) Son on yılda Çin Halk Cumhuriyeti'nde veya Çin ve Amerika Birleşik Devletleri arasında işbirliği kapsamında organ nakli araştırmalarını destekleyen tüm Amerika Birleşik Devletleri hibelerinin bir listesi; ve

(4) Çin Halk Cumhuriyeti'nde Falun Gong uygulayıcılarının zulme uğramasının "vahşet" teşkil edip etmediğine dair bir tespit (bu terim, Elie Wiesel Soykırım ve Vahşet Önleme Yasası 2018'in 6. bölümünde (Kamu Yasası 115–441; 22 U.S.C. 2656 notu) tanımlandığı şekilde).

(c) Form.—(a) fıkrası uyarınca istenen rapor, sınıflandırılmamış bir formda sunulmalıdır, ancak bir gizli ek içerebilir.

BÖLÜM 7. UYGUN KONGRE KOMİTELERİNİN TANIMI.

Bu Yasada, “uygun kongre komiteleri” terimi şunları ifade eder—

(1) Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi; ve

(2) Senato Dış İlişkiler Komitesi.