(Minghui.org) 20 Temmuz 2024, Falun Gong uygulayıcılarının Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) zulmünü barışçıl bir şekilde protesto etmesinin 25. yıl dönümüdür. Bu tarihi anmak için İsveç'teki uygulayıcılar başkent Stockholm'de bir dizi faaliyet düzenlediler.

On yedi İsveçli politikacı, uygulayıcıların zulme karşı çabalarını desteklemek ve ÇKP'nin Falun Gong'a yaptığı zulmü ve rejimin düşünce mahkûmlarının zorla organ toplamasını kınamak için ortak bir bildiri imzaladı. Ortak açıklama, Çin Büyükelçiliği önünde uygulayıcılar tarafından düzenlenen barışçıl bir protesto sırasında halka açık olarak okundu.

Küresel ortak bildiriyi imzalayan on beş Parlamento Üyesi (PÜ) şunlardır: Magnus Berntsson; Camilla Brodin; Gudrun Brunegård; Johan Büser; Staffan Eklöf; Cecilia Engström; Nima Gholam Ali Pour; Lotta Johnsson Fornarve; David Josefsson; Helena Storckenfeldt; Karin Sundin; Björn Söder; Mathias Tegner; Markus Wiechel; Boriana Åberg. Bildiri aynı zamanda iki eski parlamento üyesi Niclas Malmberg ve Hans Rothenberg tarafından da imzalandı.

On yedi İsveçli politikacı, Falun Gong'u ve Çin'deki zulmü sona erdirmek için devam eden çabaları destekleyen küresel ortak bildiriyi imzaladı.


Ortak bildiride ÇKP'nin Falun Gong'a yönelik 25 yıldır devam eden zulmün durdurması talep ediliyor.

Açıklamada şu ifadeler yer alıyor: “Çin'deki Falun Gong uygulayıcılarına karşı 25 yıldır devam eden insan hakları ihlallerinden derin endişe duyuyoruz.

“Falun Gong'un (Falun Dafa olarak da bilinir) doğruluk, merhamet ve hoşgörü ilkelerine dayalı bir meditasyon yöntemi olduğunu anlıyoruz. 20 Temmuz 2024’te, Çin Komünist Partisi’nin Falun Gong'u 'ortadan kaldırmak' için sistematik ve acımasız kampanyasını başlatmasının üzerinden 25 yıl geçmiş olacak. Temmuz 1999'dan bu yana, Çin'deki milyonlarca Falun Gong uygulayıcısı keyfi olarak tutuklanmış ve yargılanmadan hapsedilmiş ve birçoğu işkence görmüş ve hatta öldürülmüştür. Binlercesi veya daha fazlası, polis nezaretinde bu tür işkence ve diğer suistimaller sonucunda öldü.”

Açıklamada ayrıca, insan hakları örgütleri, devlet kurumları ve Birleşmiş Milletler tarafından yıllar içinde gerçekleştirilen bu vahşetlerin ayrıntılı kayıtlarına da değinildi ve canlı organ toplama kayıtlarına özellikle dikkat edildi.

“2016 yılında, Amerika Birleşik Devletleri Kongresi oybirliğiyle, çok sayıda Falun Gong uygulayıcısından sistematik, devlet onaylı organ toplanmasına ilişkin ısrarlı ve güvenilir raporlar hakkındaki endişelerini dile getiren H.Res.343 Kararı oybirliğiyle kabul etti. 2019 yılında, Birleşik Krallık'ta Sör Geoffrey Nice liderliğindeki bağımsız bir mahkeme, 'Çin genelinde yıllardır önemli ölçüde zorla organ toplamanın yapıldığı ve Falun Gong uygulayıcılarının organ toplamanın tek ve muhtemelen ana kaynağı olduğu' sonucuna vardı. 2021 yılında yapılan bir basın açıklamasında, BM insan hakları uzmanları, Çin'deki Falun Gong uygulayıcılarına ve diğer azınlıklara yönelik organ toplama iddialarından son derece endişe duyduklarını belirtti.

“Ocak 2024'te, Avrupa Parlamentosu 2024/2504 (RSP) sayılı Kararı kabul etti: Avrupa Parlamentosu, güçlü bir şekilde, Çin’i Falun Gong uygulayıcılarına ve diğer azınlıklara yönelik uyguladığı zulmü derhal sona erdirmeye çağırıyor. Avrupa Parlamentosu, Çin'i yerel ve ulusötesi gözetim ve kontrol ile dini özgürlüğün bastırılmasına son verme çağrısında bulunuyor."

Açıklama şu şekilde sona eriyor: "Biz, aşağıda imzası bulunanlar olarak, Çin hükümetini uluslararası normlara ve Çin'in imzalamış olduğu gibi BM Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’ne saygı göstermeye ve Falun Gong'a yönelik 25 yıldır devam eden zulmü derhal sona erdirmeye ve ayrıca, tutuklu bulunan tüm Falun Gong uygulayıcılarını ve diğer düşünce mahkûmlarını koşulsuz olarak serbest bırakmaya çağırıyoruz.”