​Yaşam ve Ölüm Geçidi Bir Ay İçinde Aşıldı

(Minghui.org) Falun Dafa uyguladığım 20 yıl boyunca ailem tekrar tekrar kutsandı. Shifu’nun her zaman yanımda olduğunu ve uygulama yolumda bana rehberlik ettiğini derinden hissediyorum. Hastalık karmamın üstesinden gelirken yaşadığım harika bir deneyimi paylaşmak istiyorum.

Temmuz 2021’de bir sabah Falun Dafa egzersizlerini yapmak için saat 3 civarında kalktım ve aniden şiddetli bir mide ağrısı hissettim. İlk egzersizden sonra ayakta duramadım, yatağa yığıldım ve hareket edemedim. Doğru düşünceler gönderdim ve “Yakında tekrar ayağa kalkabileceğim” diye düşündüm. Ancak güneş doğduğunda ağrı hâlâ devam ediyordu.

Doğru düşüncelerimi korumak ve Fa çalışmak için çaba sarf ediyor ama hareket edemiyordum. Bütün gün yatakta yattım ve hiçbir şey yiyip içemedim. Ertesi gün yine kalkamadım. Üçüncü gün, bunun başıma neden geldiğini düşündüm. Shifu’nun desteğiyle beş egzersizi de yapmayı başardım. Ardından ağrı biraz azaldı ama kısa süre sonra geri döndü. Sanki karnımda binlerce kiloluk bir taş varmış gibi hissediyordum. Tamamen bitkin düşmüştüm.

Bu durum on günden fazla sürdü. Çok acı çekiyordum ve artık dayanamıyordum. Bir uygulayıcının başına hiçbir şeyin tesadüfen gelmediğini biliyordum ve içime bakmaya başladım. Bir şeyler başarma konusunda umutsuz olmak, duygusallık, kızgınlık ve kıskançlık gibi birçok takıntı buldum. Ayrıca bir uygulayıcı olarak hasta olamayacağımı düşündüm. Bunun doğru bir düşünce olmadığını fark etmedim. Bu hastalık hissi on günden fazla sürdü ve sadece biraz yulaf lapası yiyebildim. Karnım ağrıyordu ve sanki midem bir ton ağırlığındaymış gibi hissediyordum. Ayrıca çok fazla kilo kaybetmiştim.

Büyük bir ailem var. Yedi kardeşim ve diğer tüm akrabalarımla birlikte 60’tan fazla kişiyiz. Durumumu duyduklarında herkes endişelendi. En büyük ağabeyim “Ne yaparsan yap fayda etmez, hastaneye gitmelisin” dedi. Bunun bir hastalık olabileceğini hiç düşünmemiştim. Ama onu rahatlatmak için muayene olmayı kabul ettim.

Muayeneden sonra laboratuvar sonuçlarını beklemek için en büyük ağabeyimin evine gittim. Onun karısı Xia da Falun Dafa uyguluyor. O benim için öğle yemeği hazırladı ve doğru düşünceler gönderdi. Bana harika kokan ve çok iştah açıcı görünen iki kâse sıcak erişte yaptı. Ben de yemek çubuklarımı aldım ve büyük bir kâse yedim! On dakika sonra diğer kâse erişteye baktım ve onu da yedim. İnanılmazdı! On gün boyunca neredeyse hiçbir şey yemedikten sonra iki kâse makarna yemiştim!

Laboratuvar sonuçları ince bağırsağımda bir tıkanıklık olabileceğini gösterdi. Sonuç olarak hastaneye kaldırıldım. Pet-CT taraması yumurtalık kanserinin son evrelerinde olduğumu gösterdi. Doktor bana iki seçenek sundu: Önce kemoterapi sonra ameliyat ya da tedavi için Şanghay’daki ünlü bir hastaneye sevk edilmek. Kocam derinden sarsıldı ve ağladı.

Oğlum haberi duyunca beni hastanede ziyaret etmek istedi. Ona beklemesini söyledim: “Sen işlerinle meşgulsün. Ben iyiyim ve eve geleceğim.” Ağladı ve benden doktorun tavsiyesine uymamı istedi. Ona Shifu’nun koruması altında olduğumu ve geçmişte pek çok sınavdan zarar görmeden çıktığımı hatırlattıktan sonra kocam sakinleşti.

Yengem Xia bana şöyle dedi: “Shifu’ya ve Dafa’ya yüzde yüz inanmalıyız. Bu fırsatı başkalarına Falun Dafa’nın ne kadar harika olduğunu göstermek için kullanabiliriz” dedi. Onun cesaretlendirici sözleri benim doğru düşüncelerimi daha da güçlendirdi. Bu testin üstesinden gelebileceğimden emindim.

90 yaşın üzerinde bir hasta, kızı Hua ile birlikte hastane odama getirildi. Hastaneye acilen gelmeleri gerekiyordu ve gerekli eşyaları toplayacak zamanları olmamıştı. Bu yüzden onlara ihtiyaçları olan şeyleri verdim. Kızı çok duygulandı ve benimle konuştu. Bu fırsatı ona Falun Dafa hakkındaki gerçekleri açıklamak için kullandım.

Hua bana, “Benim de Falun Dafa uygulayan bir yeğenim var ama o evde herhangi bir egzersiz ya da buna benzer bir şey yapmıyor. O sadece insanlara gerçekleri açıklamak için her gün dışarı çıkıyor” dedi.

Ben, “O bazı şeyleri iyi yapmayabilir ama bu Falun Dafa’nın iyi olmadığı anlamına gelmez. Siz bütünün sadece bir kısmını görebiliyorsunuz. Herkesin farklı bir durumu var ama hepsi gelişmeye çalışıyor” diye cevap verdim.

O, “Haklısın. Senin sayende, söylediklerin ve davranışların sayesinde Falun Dafa’nın iyi olduğunu görebiliyorum” dedi.

Çoğu zaman Fa’yı kulaklıkla dinlerim. Hua ne dinlediğimi sorduğunda, onun da dinlemesine izin verdim. O, “Bu çok iyi ve ben her şeyi çok iyi anlıyorum!” dedi. Shifu’nun derslerini dinleyebilmesi için ona bir cihaz verdim. Çok etkilendi ve bana teşekkür etti.

Ertesi gün öğlen uykusundan uyanınca karnımın hafiflediğini hissettim. Sanki tonlarca ağırlığındaki taş çıkarılmış gibi ağrı azalmıştı. Kocam bana bir rüya gördüğünü, gerçek gibi hissettiğini söyledi: Yatağımın altında boğa büyüklüğünde bir canavar yatıyormuş. Shifu’dan onu yok etmesini istemiş ve canavar ortadan kaybolmuş. Shifu’nun bana yardım ettiğine kesinlikle inanıyorum. Doktor bana laboratuvar testlerinin sonuçlarını gösterdi ve “Kanser yok, sadece bir kist var” dedi. Kocam o kadar rahatlamıştı ki bu kez sevinçten ağladı.

Hua laboratuvar sonuçlarımı gördü ve “Bu inanılmaz. Falun Dafa olağanüstü! Bana verdiğin Shifu’nun ders kayıtlarını dinleyeceğim” dedi.

Doktorlar beni birkaç gün boyunca muayene ettiler ve ben bu fırsatı hastalara ve hemşirelere Dafa’yı anlatmak için kullandım. Herhangi bir anormallik bulamadıkları için taburcu edildim. Doktorlar, hemşireler, hastalar ve tüm ailem buna tanıklık ettiler. Onlar Falun Dafa’nın ne kadar harika olduğunu anladılar. Ağabeyim ve eşim de o zamandan beri Falun Dafa uyguluyorlar.

Orijinal Çince makale