(Minghui.org) Japonya Falun Dafa Derneği, Uluslararası İnsan Hakları Günü'nü anmak için 9 Aralık 2025'te Nagoya'da etkinlikler düzenledi. Etkinlikler arasında bir bilgilendirme oturumu ve zulmün sona erdirilmesi çağrısında bulunmak için Nagoya'daki Çin konsolosluğu önünde düzenlenen barışçıl bir protesto yer aldı. İki seçilmiş yetkili, bilgilendirme oturumuna desteklerini ve etkinlik sırasında tanıklık ifadesi veren Japonya'daki dokuz Falun Dafa uygulayıcısına duydukları saygıyı ifade eden video kayıtları gönderdi.

Falun Gong’a Yapılan Zulme İlişkin Tanıklık Oturumu sırasında, Japonya'da yaşayan dokuz Falun Dafa (Falun Gong) uygulayıcısı, Çin'de kendilerinin ve aile üyelerinin maruz kaldığı işkence ve yasadışı gözaltılar hakkında konuştular. Çin Komünist Partisi'ni (ÇKP) zulmü derhal sona erdirme çağrısında bulundular. Ayrıca uluslararası toplumu bu insan hakları ihlallerine dikkat etmeye ve zulme son vermek için birlikte çalışmaya çağırdılar.

Oturumun sonundaki soru-cevap bölümünde, birisi Falun Gong'un neden zulme uğradığını sordu. Uygulayıcılar, “Falun Gong'un önemli sağlık faydaları var, bu yüzden uygulayanların sayısı hızla arttı. Çin Komünist Partisi bunu bir tehdit olarak gördü.” diye açıkladı. İzleyiciler tarafından yöneltilen bir diğer soru ise, Falun Gong ile diğer qigong türleri arasındaki farktı. Uygulayıcılar, “Falun Gong, kişinin ahlaki karakterinin geliştirilmesine önem verir. Bu nedenle de uygulamanın inatçı rahatsızlıkların tedavisinde belirgin etkileri vardır.” diye yanıtladılar.

9 Aralık'ta Nagoya'da düzenlenen bir bilgilendirme oturumunda dokuz Falun Gong uygulayıcısı, Çin Komünist Partisi (ÇKP) tarafından nasıl zulüm gördüklerini anlattı.

Japonya Falun Dafa Derneği Başkanı: ÇKP'nin Otoriter Yönetimi Kanunların Üstünde

Japonya Falun Dafa Derneği Başkanı Bay Inagaki, bilgilendirme oturumunda yaptığı konuşmada, "Falun Gong'a yönelik yaklaşık 27 yıldır süren zulüm bugün de devam ediyor. Bu anlamsız zulmün temel nedeni, ÇKP'nin tek partili otoriter yönetimidir." dedi.

Japonya Falun Dafa Derneği Başkanı Bay Inagaki, bilgilendirme oturumunda konuştu.

Şunları söyledi: “Sıradan, demokratik ve hukuk devleti yönetimindeki bir ülkede böyle şeyler olmazdı. Ancak komünist Çin’de, ÇKP'nin gücü hukukun üstünde. İnsanlar onun isteklerine uymadıkları takdirde baskı altına alınır veya ortadan kaldırılırlar. Falun Gong uygulayanların sayısı arttıkça, belki de ÇKP'nin gözünde bir 'tehdit' haline geldi. Bildiğim kadarıyla, eski ÇKP başkanı Jiang Zemin, Falun Gong'un Çin vatandaşları arasında gördüğü desteğe aşırı derecede kıskançlık duyuyordu ve bu nedenle uygulayıcılara karşı suç işlemeye başladı.”

Bay Inagaki sözlerine şöyle devam etti: “Bugün bu etkinliği düzenlememizin amacı, ÇKP'nin otoriter yönetiminin hukukun üstünde olduğu bir ülkede böyle şeylerin olabileceğini herkesin anlamasına yardımcı olmaktır. Umarız herkes dinler ve bugün konuşan uygulayıcıların ne kadar acı çektiğini ve neden Japonya'ya gelmekten başka seçeneklerinin olmadığını düşünür.”

Eski Seçilmiş Yetkili: Japonya Falun Gong'u Korumak İçin Acilen Yasa Çıkarmalı

Japonya Parlamentosu'nun alt meclisinin eski üyesi Bay Hirosato Nakatugawa, Falun Gong’a Yapılan Zulme İlişkin Tanıklık Oturumu'na desteğini ifade etmek için bir video mesajı gönderdi.

Sayın Hirosato Nakatugawa, Falun Gong uygulayıcılarına desteğini dile getirdi.

Bay Nakatugawa, yaklaşık 25 yıldır Çin Komünist Partisi'nin zorla organ toplaması da dahil olmak üzere insan hakları ihlallerini ortaya çıkarmaya ve durdurmaya kendini adamıştır. Başlangıçta, bu konu Japonya'daki politikacılar tarafından uzun süre kasıtlı olarak göz ardı edildi. Ancak bugün, uluslararası toplum bunu göz ardı edilemeyecek ciddi bir insan hakları ihlali olarak görüyor.

Bu bahar, ABD Temsilciler Meclisi, canlı organ toplamaya katılanların mal varlıklarının dondurulması gibi yaptırımları içeren Falun Gong’u Koruma Yasası'nı kabul etti. Bay Nakatugawa, "Japonya'nın da acilen benzer yasaları uygulamaya koyması gerekiyor" diye vurguladı. “Ben de bundan sonra bunun için elimden gelenin en iyisini yapmaya devam edeceğim,” dedi.

Zushi Şehir Meclisi Üyesi: Bugün Attığınız Adım Geleceği Değiştirecek

Zushi Şehir Konseyi üyesi Bay Hiroaki Maruyama, Falun Gong uygulayıcılarına destek ve saygılarını ifade etmek için bir mesaj gönderdi.

Bay Hiroaki Maruyama, video kaydıyla yaptığı mesajda, “Gerçeği söylemenin bazen büyük tehlikeleri de beraberinde getirdiğini, ancak bu adımı atmanın geleceği değiştirme gücüne sahip olduğunu” söyledi. Çin'de maruz kaldıkları zulmü ortaya koyan ve tanıklık eden uygulayıcılara desteğini ve saygılarını dile getirdi.

“Bugün Japonya'da da ailelerini kaybeden insanlar var. Bu gerçeği görmezden gelemeyiz” dedi. Ayrıca, bir ülke kendi vatandaşlarının temel insan haklarını çiğnediğinde, uluslararası toplumun sesini yükseltmeye devam etmesi gerektiğini vurguladı. Cesurca ayağa kalkıp tanıklık edenlerin sesleri, acı çekenleri cesaretlendirecek ve hem Japonya'da hem de dünyada daha geniş bir destek için baskı yapacaktır.

Bay Maruyama mesajını, insan haklarına saygı duyan bir ulus olarak Japonya'nın da bu sorunla nasıl yüzleşmesi ve yanıt vermesi gerektiği konusunda ciddi bir sınavdan geçtiğini söyleyerek sonlandırdı.

Falun Gong Uygulayıcılarının Verdiği Tanıklıklardan Alıntılar

Bay Zhou, Falun Gong uygulamasına devam etmeyi reddettiği için 12 yıl hapis cezasına çarptırıldığını anlattı. Hapishanede akıl almaz işkencelere maruz kaldı.

O şöyle dedi: “Gardiyanlar beni merdivenlerden aşağı itti ve sol omzumda bir kemik kırıldı. Dokuz gün dokuz gece uyumama izin verilmedi. Suçlu mahkumlar beni izlemekle görevlendirildi ve sırayla beni dövdüler. Bu dokuz gün sürdü. Dayaklarda göğsümün her iki tarafındaki ve sırtımın sol tarafındaki kaburgalarım kırıldı. Sağ başparmağımdaki tendon koptu ve sol testisim parçalandı. Yüzüme sık sık atılan tokatlardan dolayı işitme durumum kötüleşti ve yaklaşık altı ay boyunca her iki kulağımdan da iltihap aktı.

“Gardiyanlar bana, ‘Sana ne yaparsak yapalım, yasal’ dediler.” Bay Zhou, yaşadıklarının sayısız insanın maruz kaldığı zulmün gerçek bir yansıması olduğunu ve bu mağdurların seslerini duyurmalarının hiçbir yolu olmadığını söyledi.

Bayan Zhang, Falun Gong uygulaması nedeniyle dört kez gözaltına alındı. Küçük, karanlık bir odaya hapsedildi. İşkencecileri kafasını tutup yere bastırdılar, Ağzına bir bez tıkadılar ve sırtına ağırlık koyarak nefes almasını zorlaştırdılar. İki haydut, bambu sopalar ve polis coplarıyla kalçalarına ve sırtına vurdular. O kadar sert vurdular ki ter içinde kaldılar ve birkaç bambu sopa kırıldı. Ayrıca başına elektrikli copla şok verdiler.

Bayan Zhang çektiği acıları şöyle anlattı: “Başım dönüyordu ve acı dayanılmazdı. Bacaklarım morarmıştı ve idrarımda kan vardı.” O, ikinci kattan atlayarak kaçtı. Kız kardeşi hâlâ Çin'de işkence görüyor ve ölümün eşiğinde. Japon hükümetini, ailesinin üyelerinin ve diğer Falun Gong uygulayıcılarının Çin'de maruz kaldığı zulme dikkat etme çağrısında bulundu.

Bay Gong'un annesi, Falun Gong'dan vazgeçmeyi reddettiği için 17 yıl hapis yattı. Hapishanede burnundan zorla tuzlu su verildi, elektrikli coplarla şoklandı ve başka türlü acımasızca işkence gördü.

Geçen yıl, Bay Gong'un annesi tekrar tutuklandı ve beş yıl hapis cezasına çarptırıldı. Geçen hafta, erkek kardeşi onu ziyarete gittiğinde, o kadar değişmişti ki onu neredeyse tanıyamadı. Üst dişlerinin tamamını kaybetmiş ve sadece iki ay içinde akıl sağlığı da önemli ölçüde bozulmuştu. Kardeşi ona dişlerini nasıl kaybettiğini birkaç kez sordu, ancak her seferinde konuyu değiştirdi. Gardiyanlar, onu ziyaret eden diğer aile üyelerini, "hassas konular hakkında konuşmamaları, aksi takdirde ziyaret haklarını kaybedeceği" konusunda uyardı. Bu kadar sıkı gözetim altında, annesinin nasıl işkence gördüğünü kimseye anlatmasının hiçbir yolu yoktu.

Bay Gong, annesinin yaşadıklarının Çin'deki sayısız kurbanın durumunun gerçek bir yansıması olduğunu söyledi. Konuşmasında, dinleyicilerden bu insanlık dışı zulme karşı koymalarını ve bu sayede onları kurtarmaya yardımcı olabileceklerini umduğunu söyledi.

"Bugün Duyduğum Bilgileri Daha Fazla İnsanla Paylaşmak İstiyorum"

Bir adam, kendisine verilen broşürden sonra bilgilendirme oturumuna katılmaya karar verdiğini söyledi. "Çok üzgünüm. Bu dokuz uygulayıcının çektiği acıları duyduktan sonra duygularımı kelimelerle ifade edemem. Bir Japon olarak ne yapabileceğimizi merak ediyorum. Bir yol da gerçeği Japonya'da yaymak." dedi.

“Bu uygulayıcıların söylediklerinin doğru olduğuna inanıyorum. Çin tarafından yayılan yalanlara karşı koymaları gerek. Bugün öğrendiklerimi daha fazla insana aktarmanın ne kadar büyük bir mesele olduğunun farkındayım. Yarın Uluslararası İnsan Hakları Günü. Çin'de hâlâ acı çekenler, zaten Japonya'da olanlar ve Japonya'ya gelmek isteyen ama gelemeyenler için ben de insan haklarını savunmak için bir şeyler yapmak istiyorum. Bugün çok şey öğrendim. Teşekkür ederim.”

Lütfen Yaptığınız Şeye Devam Edin

Bay Tanigawa, uygulayıcıların Çin'deki zulmü anlatmalarını dinledi.

Bir emlak şirketi yöneticisi olan Bay Tanigawa, bilgilendirme oturumunun yapıldığı binada başka bir iş için bulunuyordu. Bir broşür aldı ve uygulayıcıların Çin'deki zulmü anlatmalarını dinledi.

Oturuma katılamamış olsa da, uygulayıcıların açıklamalarını dinledi ve şunları söyledi: “Umarım bu mesajı farklı medya kanalları aracılığıyla dünyaya yayarsınız ve insanlardan bu korkunç şeyleri durdurmaya yardımcı olmalarını istersiniz. Ayrıca umarım pes etmez, yaptığınız şeye devam edersiniz.”

Çin Konsolosluğu Önünde Etkinlik

6 Aralık'ta, Uluslararası İnsan Hakları Günü'nü anmak için, Falun Gong uygulayıcıları Nagoya'daki Çin konsolosluğu önünde birçok dilde "Falun Dafa Harika", "Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü" ve "SOS: Falun Gong'a Yapılan Zulmü Durdurun" yazılı pankartlarla toplandılar. Çin'de Falun Gong uygulayıcılarını hedef alan 26 yıldır süren zulme dikkat edilmesi çağrısında bulundular ve ÇKP'den baskıyı derhal sona erdirmesini istediler.

Uygulayıcılar, 6 Aralık'ta Nagoya'daki Çin konsolosluğu önünde pankartlar açtılar.

Aichi eyaletinde çalışan bir uygulayıcı olan Bay Duy, Çin Komünist Partisi'ni zulmü sona erdirmeye çağırmak için orada olduğunu söyledi: “26 yıldır süren bu baskı ve Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü uygulayıcıları ile aileleri büyük acılar çekiyor.

“Umarız ki, bu etkinlik aracılığıyla daha fazla insanın gerçekleri öğrenir ve uluslararası toplum ve genel kamuoyu bu ciddi insan hakları ihlaline dikkat eder. Ümit ediyoruz ki, bu zulüm yakında sona erer ve herkes özgürce uygulama yapabilir.”

Orijinal Çince makale