(Minghui.org) Selamlar Shifu, selamlar uygulayıcı arkadaşlar.
2023 yılında, askıya alınan emekli maaşımın yeniden bağlanması için birçok devlet dairesine gerçeği açıklama mektupları yazdım. Her şeyin yolunda gittiğini düşündüğüm için içimde coşku oluştu ve yaptıklarımı övünerek anlatmaya başladım. İçime bakmadım ve çok sayıda mektup gönderdiğim için bir sorun olmayacağını düşündüm. Bu doğru olmayan düşünce, eski güçlerin bana zulmetmek için kullanabileceği bir boşluk yarattı.
Tutuklandıktan Sonra İçime Bakmak
Posta şirketinden bir çalışan beni arayıp şöyle dedi: ‘Gönderdiğin mektuplarla ilgili bir ihbar olmuş. Kamu Güvenliği Bürosu’ndan mı yoksa emniyetten mi geldiler bilmiyorum ama gelip bana bazı sorular sordular. Ben de seni haberdar etmek istedim, hazırlıklı ol diye.’ Bunu duyunca kendi kendime, ‘Neden doğrudan bana gelmediler ki?’ diye düşündüm.
Birkaç gün sonra Ulusal Güvenlik Bürosu’ndan dört görevli evime girip beni karakola götürdü. Sorguda işbirliği yapmayı reddedince darbedildim. Bana birkaç mektup gösterdiler; hepsini benim gönderdiğim belliydi. Bunun üzerine zulümle ilgili gerçekleri ve daha önce nasıl haksız yere hapse mahkûm edildiğimi anlatmaya başladım.
Bir polis memuru, “Not alacağız,” dedi. Müdür yardımcısı, “Bu mektupların hepsi sizin adınıza, ayrıca ses kayıtlarınız da var. Neden suçunu kabul etmiyorsun?” dedi.
Bana bazı belgelere imza atmamı emretti. Ben de şöyle dedim: “Falun Dafa’ya zulmederek büyük bir günah işlersiniz. Sizin iyiliğiniz için, daha fazla günah işlememeniz adına hiçbir şey imzalamayacağım.” O da şöyle dedi: “Yani bu belgeyi imzalamayı reddetmen benim iyiliğim için.” Beni hapishaneye göndermeyi planladıklarını söylediler.
Shifu’nun söylediklerini hatırladım,
“Durum ne olursa olsun şeytanın talepleri, emirleri veya kışkırtmalarıyla işbirliği yapmayın. Eğer herkes bunu böyle yaparsa, ortam bu şekilde olmayacaktır.”
(Daha İleri Yükselmeler İçin Esaslar II, Dafa Öğrencilerinin Doğru Düşünceleri Güçlüdür)
Polise kesinlikle iş birliği yapmamaya kararlıydım. Kan basıncımı ölçtüklerinde aşırı yüksekti.
İçimden Shifu’ya şöyle dedim: “Ne yanlış yapmış olursam olayım, hangi takıntılarım olursa olsun, bunlar kötülüğün bana zulmetmesi için bir gerekçe değildir. Ben yalnızca senin ayarladığın yolu yürürüm.”
Polislere Falun Dafa’yı ve zulmün gerçeklerini anlatmaya devam ettim. Başta sadece beni sorgulayan dikkatle dinliyordu. Onlara iyilik yapanın iyilik bulduğunu, kötülük yapanın cezalandırıldığını anlatan örnekler verdim. Bana, bölgemizde uygulayıcılara zulme katılanlardan ceza alan olup olmadığını sordular. Onlara birkaç örnek aktardım.
Dikkatle dinlediler. Ardından kendi aralarında ne yapacaklarını konuşup üstlerine danışmaya gittiler.
Sessizce Shifu’dan yardım istedim: “Shifu, hiçbir yere gitmek istemiyorum. Eve dönmeliyim! Lütfen bana yardım et!”
Polis memuru, kefaletle serbest bırakılmamı öngören bir form getirdi ve imzalamamı söyledi. Reddettim ve formu yırttım. Yarım saat sonra eşimi büroya çağırıp tehdit ettiler. Formu ona imzalattılar ve sonra beni serbest bıraktılar.
Ulusal Güvenlik Bürosu’ndan görevliler evimi aramaya geldi. Soruşturmacı bina girişinde durarak, “Yukarı çıkmayacağım, başım çok ağrıyor,” dedi. İki memur eve girip etrafa baktı ve ayrıldı.
Ertesi gün Ulusal Güvenlik Bürosu’ndan biri arayıp kan örneği vermek için büroya gelmemi söyledi. Gitmedim. Fa çalışması yapmak, doğru düşünceler göndermek ve korkumu yok etmek için içime bakmak istedim.
O gece bir sesle uyandım: “Sende bir şeylerin peşinde koşma takıntısı var.” Bu ses üç kez tekrarlandı. Birden doğruldum!
Bir sonraki gecenin ortasında, doğru düşünceler gönderirken kocaman bir “Son” karakteri gördüm. Shifu’nun bana bir ipucu verdiğini hissettim.
Polis merkezine gidip hakkımdaki suçlamaların düşürülmesini istemem gerektiğini düşündüm. Ancak bir mektup yazmayı düşündüğümde zihnim korku ve olumsuz düşüncelerle doluyordu. Bu zihinsel mücadelenin insanî düşüncelerimi yok etmeme yardımcı olduğunu fark ettim ve Fa’ya göre davranarak her adımı iyi tamamlamaya kendimi teşvik ettim.
İçime baktım ve yaptığım şeylerin yüzeysel olduğunu, sağlam bir şekilde xiulian uygulamadığımı fark ettim; aynı zamanda Çin Komünist Partisi kültürünün unsurlarını taşıyordum: Dik kafalıydım, kibirliydim, rekabetçiydim ve kıskançtım. Gösterişi seviyordum; coşku, şehvet, kazanç arayışı ve kızgınlık taşıyordum. Başarılarımı kendi çabamın sonucu sanıyordum. En ciddi takıntılarım, zulmün kurbanı olduğum düşüncesi, korku, eleştirilmekten hoşlanmamak ve takdir edilme arzusu idi. Bu kadar çok takıntım olduğunu fark edince şaşırdım. Yirmi yılı aşkın süredir xiulian uygulamama rağmen hâlâ bu kadar çok eksikliğim olmasına utandım.
Sonra şunu fark ettim: Hayatım Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü’den gelir ve bu insanî düşünceler ile takıntılar gerçek benliğim değildir; ben Fa-düzeltmesi dönemindeki bir Falun Dafa uygulayıcısıyım ve eski güçlerin ayarlamalarını tamamen reddediyorum.
Doğru düşüncelerimi güçlendirmeye devam ettim ve xiulian’da iyi gittiğim yönündeki takıntının yok olduğunu hissettim. Fa’yı daha uzun süreler çalıştıkça ve doğru düşünceler gönderdikçe zihnim daha berrak hâle geldi. Yeniden içime baktım ve son yıllarda “iş yapma” durumuna kapıldığımı fark ettim. Fa’yı seyrek çalışıyor ve Shifu’nun öğretilerini odaklanmış bir zihinle okumuyor, yalnızca bir görevi tamamlıyormuş gibi davranıyordum.
Sonra güçlü doğru düşünceler gönderdim: Xiulian’da iyi yapamadığım kısımlar varsa, Fa içinde düzeltilecektir. Uygulamama yalnızca Shifu Li bakar; başka hiçbir düzenleme istemiyorum. Bana zulmeden polis memurlarının yaşamlarının mikroskobik düzeyine “Falun Dafa iyi, Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü iyi” düşüncesini gönderdim. Gerçek doğalarının kontrolü ele almasını, Dafa uygulayıcılarını koruyacak iyi düşüncelere sahip olmalarını ve kendi gelecekleri için iyi bir seçim yapmalarını istedim. Her şeye açıkça yüzleşmem, kötü bir şeyi iyiye çevirmem ve zulme katılan canlıları kurtarmam gerektiğini biliyordum.
Güvenlik Bürosu Şefine Gerçeği Açıklamak
Korkmama rağmen, Kamu Güvenliği Bürosu’na bir mektup göndermeye karar verdim. Sürekli “Yok ol, korku,” diye tekrarladım. Shifu’dan bana yardım etmesini ve bilgelik vermesini istedim.
Önce, hakkımdaki suçlamaların düşürülmesi ve yaklaşan duruşmanın iptal edilmesi için bir başvuru formu doldurdum ve Falun Dafa’nın ne olduğunu açıklayan bir mektup ekledim. Ancak mektubu teslim etmek için büroya girmek zordu. İçeride iki polis nöbet tutuyordu ve her kat için ayrı bir asansör kartı gerekiyordu. Fakat Shifu’nun ayarlamasıyla bir memur buldum ve ona yarım saat boyunca gerçeği açıkladım. Başvuruyu kaptana vermesini istedim.
Uygulayıcılara yönelik zulmü koordine eden müdür yardımcısına da gerçeği açıklamam gerektiğini düşündüm. Benzer bir başvuru ve mektup hazırladım. Uzun uğraşlardan sonra onun ofisini buldum. İçerideydi ve “Neden buradasın?” diye sordu. Ona okuması için bazı materyaller vermek istediğimi söyledim. Öfkeyle bağırarak, “Binaya nasıl girdin?” dedi.
Bir memuru çağırarak beni dışarı çıkarmasını ve geri gelmememi söyledi.
Daha fazla Fa çalışmam, doğru düşünceler göndermem ve xiulian durumum düzeldikten sonra yeniden denemem gerektiğini düşündüm.
Bulunduğum bölgedeki uygulayıcı arkadaşlar birlikte çalışıyor, sık sık doğru düşünceler gönderiyordu. Fa hakkındaki anlayışlarını benimle paylaşıyorlardı; bu da beni çok teşvik etti ve bana yardımcı oldu. Bu, doğru düşüncelerimi güçlendirdi ve masum insanların eski güçler tarafından kullanılarak bana zulmetmesine izin vermemem gerektiğini fark ettirdi—ben buradayım çünkü Shifu’ya canlı varlıkları kurtarmada yardım ediyorum.
Her polis merkezine gittiğimde, içimden Fa’yı tekrarladım ve doğru düşünceler gönderdim. Shifu’nun şu öğretisini ezberledim:
“Xiulian uygulayanlar için önemli olan doğru düşüncelerdir. Güçlü doğru düşüncelere sahip olduğunuzda, herhangi bir şeye dayanabilir ve herhangi bir şeyi yapabilirsiniz. Bunun sebebi, sizin bir uygulayıcı olmanızdır: Tanrısal bir yolda yürüyen ve sıradan insanların unsurlarıyla ya da düşük seviyeli ilkelerle kontrol edilmeyen biri olmanızdır.” (Los Angeles Konferansındaki Öğretiler)
Gerçeği açıklamaya devam ettikçe insanların tavırlarında bir değişiklik hissettim.
Bir sonraki mektubu Ulusal Polis Bürosu müdür yardımcısına teslim ettiğimde, “Bir mektup daha yazmışsın,” dedi. “Okumanız gerçekten gerekli. Bu mektubu kendim yazdım ve içine kalbimi koydum,” dedim. O da “Okuyacağım,” dedi.
Ancak suçlamaların düşürülmesi için başvuruyu ve gerçeği açıklama mektubunu büro müdürüne teslim etmediğim için yeniden büroya gittim. Nöbetçi odasında kimse yoktu. Masada bir anahtar demeti buldum ve garaj kapısını açtım. Beni çalışan sandılar. Birkaç dakika sonra bir nöbetçi içeri girdi. “Çalışmaya geldiniz,” dedim. “Evet,” deyince ona, “Bu mektup lütfen müdürün kendisine verin,” dedim. “Tamam,” dedi. Mektubu alıp içeri gitti.
Neredeyse bir yıl sonra, müdüre başka bir mektup yazdım. Bu kez onu aramam gerektiğini düşündüm. Numarasını bulmayı başardım ve aradım. Bir toplantıya gittiğini ve konuşmaya zamanı olmadığını söyledi. Yine de ofisine gitmem gerektiğini hissettim.
Büronun giriş katında iki nöbetçi vardı. Bilgilerimi almak istediler. “Acil bir işim var, yukarı çıkıp bir mektup bırakacağım, sonra geri ineceğim,” dedim. Cevaplarını beklemeden merdivenden çıkan birini takip ederek yukarı çıktım.
Koridorun insanlarla dolu olduğunu gördüm. Herkesin elinde büyük bir defter vardı. Müdürün meşgul olduğunu gördüm. Kimseyi bölmek istemediğim için bir odaya girdim. İçerideki kişi ne istediğimi sorunca, “Müdürü bekliyorum,” dedim. “Burada oturup bekleyebilirsiniz,” dedi. Oturdum ve doğru düşünceler gönderdim.
Yaklaşık yarım saat sonra dışarının sessizleştiğini fark ettim. Müdürün ofisine gittim. İçeride kimse yoktu, fakat kapı açıktı. Mektubu masanın çekmecesine bıraktım.
Çıkarken, beni daha önce haksız yere cezalandıran memuru gördüm. Ona, ‘Nasılsın?’ diye sordum. ‘Pek iyi değilim,’ dedi. Hasta ve acı çekiyor gibi görünüyordu. İçimdeki merhamet açığa çıktı. Elini tuttum ve, ‘Yaptığın yanlışların bedelini ödemelisin. Lütfen Çin Komünist Partisi’nden ayrıl. İçtenlikle “Falun Dafa iyi” de. Ancak o zaman kurtulabilirsin!’ dedim. O da, ‘Burada kameralar var,’ dedi. Ben de, ‘Sessizce söyleyebilirsin, sorun olmaz,’ dedim. ‘Tamam, ayrılıyorum,’ diye cevap verdi. Ardından, ‘Sen burada ne yapıyorsun?’ diye sordu. ‘Müdüre bir mektup vermeye geldim,’ dedim. ‘Toplantıda, bir saat beklemen gerekir,’ dedi. Ben de, ‘O zaman beklemeyeyim,’ dedim.
Sonrasında müdürü arayarak mektubu nereye bıraktığımı söyledim. O mektubu teslim ettikten sonra zulmedilme korkusunu tamamen bıraktım. Düşüncelerimi değiştirdim ve kendimi Shifu’nun ellerine bıraktım.
Shifu şöyle söylüyor,
“Bu çetin sınavlar ve acılar [onları ne kadar büyük ve sert bulsanız da] iyi şeylerdir, çünkü onlar sadece kendinizi geliştirmeniz sebebiyle meydana gelmektedir. Bir kişi zorlu sınavlardan geçtiği ve insan takıntılarını bıraktığı zaman karmasını yok edebilir ve o çetin sınavlar sayesinde gelişim gösterebilir.” (2008 New York Konferansında Fa'nın Öğretilmesi)
Polis Suçlamaları Düşürdü
Mahkeme sürecindeki kefalet süresinin son günü, Ulusal Polis’ten bir araştırmacı beni arayıp büroya gelmemi istedi. Oraya gittiğimde hakkımdaki suçlamaların düşürüldüğünü söylediler.
Yetkililerin başka taleplerde bulunmasını engellemek için doğru düşünceler gönderdim. Shifu’dan her şeyi ayarlamasını ve polisin Dafa’ya karşı günah işlemesine fırsat verilmemesini istedim. Tüm suçlamalar koşulsuz olarak düşürüldü.
Ayrılırken araştırmacıyla konuşmak istedim. Ona, güvenlik kameralarının olmadığı bir yere gitmeyi önerdim, “Tamam,” dedi.
Bana artık Minghui.org’u okuduğunu, Ganjing World platformuna ve Shen Yun web sitesine baktığını söyledi. Bunu duyduğuma çok sevindim. Ayrıca birkaç soru sordu ve cevaplarımdan memnun oldu. Minghui’ye onu bildirdiğimi ve “failler listesinde” yer aldığını gördüğünü söyledi. Ben de “Bu senin iyiliğin için,” dedim. Uygulayıcılara zulmettiği için Minghui’nin kötülük yapanlar listesine giren bir polis memurunun, daha sonra hatalarını telafi etmek için iyi işler yaptığını, bu nedenle listeden çıkarıldığını ve kutsamalar aldığını anlattım. Araştırmacı gülümsedi.
Ona nazikçe şunu hatırlattım: “Gelecekte uygulayıcılara zulmetme; bunun sonuçları var.” Ayrıca, uygulayıcıların evlerinden el konulan Dafa kitaplarına zarar vermemesini, onları korursa büyük erdem biriktireceğini söyledim.
Beni koruduğun, araştırmacının gerçeği anlamasını sağladığın için teşekkürler Shifu. Onun vicdanı uyandı ve doğru seçimi yaptı.
Bu yıl, yaşadığım sürecin, Shifu’ya ve Fa’ya olan inancımı güçlendirme, aynı zamanda insanî düşüncelerimi değiştirme süreci olduğunu anladım.
Shifu her zaman beni korur ve bana işaretler verir; her şeyi yapan Shifu’dur. Uygulayıcı arkadaşlarım da özveriyle bana yardım etti ve tek bir beden olarak iş birliği yaptık. Fa’yı iyi çalışmalı, iyi xiulian uygulamalı, Shifu’ya daha fazla canlı varlığı kurtarmada yardımcı olmalı ve Shifu’nun ayarladığı yolda sağlam adımlarla yürümeliyim.
Teşekkürler Shifu ve uygulayıcı arkadaşlar.
(Minghui.org’daki 22. Çin Fahui için seçilen gönderi)
Telif Hakkı © 2025 Minghui.org'a aittir. Her hakkı saklıdır.