Çin Ordusu Üyeleri İnternet Güvenlik Duvarını Aşarak Uyanmaya Başladılar

(Minghui.org) Çin ordusunun resmi gazetesi olan Jiefangjun Bao (Halk Kurtuluş Ordusu Günlüğü), 24 Aralık'ta düşük rütbeli subaylar ve askerler arasındaki “gevşek disipline” dikkat çekti. Özellikle, Çin’in internet güvenlik duvarını aşarak yurtdışı bilgilerine erişim sağlayanlara karşı disiplin cezalarının uygulanacağını vurguladı.

Bazı Batılı okuyucular, Çin'deki birçok web sitesinin Büyük Güvenlik Duvarı tarafından engellendiğini bilmeyebilir. Bu siteler arasında Google, YouTube, Facebook ve birçok haber ile sosyal medya platformu bulunmaktadır. Çin ana karasındaki kullanıcılar, yurtdışındaki içeriklere erişmek için özel yazılımlar kullanarak güvenlik duvarını aşmak zorundadır.

HKO Günlüğü’nden gelen bu haber, sıkı ideolojik kontrole rağmen, askeri subaylar ve askerlerin de sansürsüz bilgilere erişmek istediklerini gösteriyor. Çin Komünist Partisi (ÇKP), geçen yüzyılın başından itibaren orduyu beyin yıkama ve düşünce kontrolüyle sıkı bir şekilde yönetti. Bu yöntemle, rejim ordunun desteğini alarak totaliter yönetimini, ayrıcalıklarını ve yolsuzluğunu korumayı başardı. Nitekim, Çin ordusunda rütbe satışı da dahil olmak üzere yolsuzluk yaygındır.

Ancak artık durum değişmeye başlamış görünüyor.

Çin Ordusundaki En Büyük Yalanlar

ÇKP, yalan yayma konusundaki ünüyle tanınır. People’s Daily’nin eski başkanı ve genel yayın yönetmeni Hu Jiwei bir keresinde, “Gazetenin [People’s Daily] başlığındaki yayın tarihi hariç her şey yalandır,” demişti.

Ordunun özel rolü ve izole ortamı nedeniyle, ÇKP’nin ordudaki beyin yıkama çalışmaları daha yoğundur. Örneğin, ÇKP, ordunun Çin halkına ait olduğunu ve Partinin, “büyük, görkemli ve doğru” bir liderlikle halka hizmet ettiğini iddia eder. Ancak bunların hiçbiri doğru değildir.

Öncelikle, ÇKP, orduyu halkın değil, kendi ordusu olarak görür ve ordunun temel sorumluluğu Partinin iktidarını korumaktır. Daha fazla insan, 1989'daki demokratik hareketi ÇKP'nin “isyan” olarak etiketlediği ve ordunun, Tiananmen Meydanı'nda silahsız, masum öğrenci ve sıradan vatandaşları katletmek için seferber edildiği dönemde bu gerçeği anlamaya başladı.

İkincisi, ÇKP sıradan vatandaşlara değil, elit gruplara hizmet eder. Örneğin, Çin’deki gıda güvenliği sorunları halkın sağlığını uzun süredir tehdit etmesine rağmen çözülmemiştir, çünkü elit kesim kendi gıda tedarik zincirine sahiptir ve bu sorunlardan etkilenmez. Sıradan vatandaşlar sağlık hizmetlerine erişmekte zorluk çekerken, üst düzey yetkililer en iyi hizmetlerden ücretsiz olarak faydalanır.

Üçüncüsü, ÇKP, Çin halkını bastırmada acımasız bir geçmişe sahiptir. Birçok siyasi kampanyası ve bunun sonucunda meydana gelen Büyük Kıtlık’ta (1959–1961) yaklaşık 80 milyon insan hayatını kaybetmiştir. Partiyi eleştirenler daha da aşırı zulümlere maruz kalır. Tüyler ürpertici bir vaka, 1975 yılında Zhao Zhixin’in konuşmasını engellemek için gırtlağının kesilmesidir. Kültür Devrimi sırasında Guangxi Eyaleti’nde “sınıf düşmanlarına” karşı geniş çaplı yamyamlık yaşanmıştır. ÇKP’nin iç mücadeleleri bir et kıyma makinesi gibidir. Mao Zedong’un “siyasal güç, silah namlusundan doğar” sözü, bu gerçeği yansıtır.

Bu eylemler, “büyük, görkemli ve doğru” olmanın tam tersidir. Bazı muhalifler, ÇKP’yi mafya özelliklerine sahip bir tarikat örgütü olarak tanımlamıştır.

Güvenlik Duvarını Aştıktan Sonra Ne Okunmalı?

Çinlilerin sansürsüz internette göz attığı ilk konulardan biri genellikle Falun Gong ile ilgilidir. ÇKP’nin aksine, Falun Gong’un 1992’de halka tanıtılması birçok kişiye umut vermiştir. Beş set egzersiz ve Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerine vurgu yapan öğretilerden oluşan bu uygulama, hem zihin hem de beden üzerinde fark edilir olumlu etkiler yaratmış ve birkaç yıl içinde yaklaşık 100 milyon uygulayıcıyı kendine çekmiştir.

Falun Gong’un öğretileri, geleneksel Çin kültürüyle uyumlu olup, ÇKP’nin sınıf mücadelesi, nefret ve aldatma değerleriyle çelişir. Uygulayıcıların çok sayıda olması, eski ÇKP lideri Jiang Zemin tarafından bir tehdit olarak görülmüştür. Jiang, grubu Temmuz 1999’dan beri bastırmanın yanı sıra, tüm hükümet birimlerine sızarak ulusal düzeyde sistematik zulmü yürüten 610 Ofisi adlı yasa dışı bir örgüt de kurmuştur.

Falun Gong’a Yönelik Zulümde Jiang, “itibarlarını lekeleyin, mali olarak iflas ettirin ve fiziksel olarak yok edin” talimatlarını vermiştir. ÇKP kontrolündeki medya, haber, eğitim, eğlence ve diğer platformlar aracılığıyla Falun Gong’u karalamak için sayısız yalan yaymıştır. En zarar verici yalanlardan biri, 2001 Çin Yeni Yılı arifesinde Tiananmen Meydanı’nda gerçekleştiği iddia edilen “kendini yakma” olayıdır. Çok sayıda kanıt, bunun bir aldatmaca olduğunu ortaya koymuştur ve okuyucular Minghui.org’un Odak Konular bölümünde daha fazla ayrıntıya ulaşabilirler.

Hukuki açıdan bakıldığında bile ÇKP’nin Falun Gong’a yönelik zulmü yasadışıdır. Çin Anayasası, inanç özgürlüğünü ve ifade özgürlüğünü korur. Çin Yayıncılık Genel İdaresi, 1 Mart 2011’de yayımladığı 50 No’lu Duyuru ile Falun Gong kitaplarının yayımlanmasını yasaklayan önceki iki bildiriyi iptal etmiştir.

Falun Gong’u yasaklayan herhangi bir yasa veya Devlet Konseyi politikası yoktur. ÇKP, hükümeti zulüm yapmaya zorlamış; bu zulüm ayrımcılık, taciz, tutuklama, gözaltı, hapis, işkence, ölüm ve zorla organ toplama gibi uygulamaları içermektedir.

İnsanlar Uyanıyor

Çin halkının, askeri personel de dahil olmak üzere, bu konularla ilgilendiği açıktır. Fiziksel faydalar, ahlaki değerlerin yükselmesi, 25 yıldır devam eden zulüm veya ÇKP’nin yalanlarını çürüten gerçekler, okunan konular arasında yer almaktadır.

Özellikle, 2004 yılında yayımlanan Çin Komünist Partisi Üzerine Dokuz Yorum, ÇKP’nin acımasızlık tarihini kapsamlı bir şekilde analiz etmektedir. Günümüze kadar 440 milyondan fazla Çinli, ÇKP’nin, Komünist Gençlik Birliği ve Genç Öncüler gibi bağlı kuruluşlarındaki mevcut ve geçmiş üyeliklerinden vazgeçmiştir.

Orijinal Çince makale