Parti Sekreteri: “Falun Gong Harika”

(Minghui.org) Ekim 2024’te Falun Gong’u (Falun Dafa olarak da bilinir) insanlara anlatmak için otobüs terminaline gittim. Orada sürekli gidip gelen, otobüs saatlerini kontrol eden bir adam fark ettim. Kayıp gibi görünüyordu, yanına gidip, “Nereye gitmek istiyorsunuz?” dedim. Gideceği yeri söyledi, ben de hangi otobüse binmesi gerektiğini gösterdim. Gülümseyerek dostane tavrımı övdü.

Etrafımızda başkaları olduğu için fazla konuşmadım. Ama sonra, bir kuryenin arabasına çarptığını ve şimdi tamirhaneye gidip aracını alacağını anlattı. Shifu’nun benimle karşılaşması için kaderi önceden belirlenmiş biri olabileceğini düşündüm ve ona eşlik etmeye karar verdim.

Otobüsten indikten sonra, “Aslında burası benim durağım değil ama iyi birine benziyorsunuz, sizinle önemli bir konu hakkında konuşmak istiyorum,” dedim.

Sohbete, “Ne tür bir araba kullanıyorsunuz? Devlete ait mi, şahsi mi?” diye sorarak başladım. Devlet aracı olduğunu söyledi. “Hangi aracı kullanırsanız kullanın, güvenlik her zaman öncelikli olmalı,” dedim ve ardından ekledim: “Çin Komünist Partisi’nden (ÇKP) ve onun gençlik örgütlerinden ayrılmanın güvenliği sağladığını duydunuz mu?”

Bana merakla bakarak, “Siz neye inanıyorsunuz?” dedi. “Falun Gong’a inanıyorum,” diye cevap verdim. Bunun üzerine, “Ben Partinin bir üyesiyim,” dedi. Kısa bir duraksamadan sonra sesini yükselterek, “Aynı zamanda bir Parti sekreteriyim,” diye ekledi.

Kalbim hızla çarptı, ama hemen kendimi toparlayarak doğru düşüncelerimi güçlendirdim ve, "Kim olursan ol, ben seni kurtarmak için buradayım," diye düşündüm. Ona, "Öyleyse en kısa sürede Partiden ayrılmalı ve ÇKP’nin günah keçisi olmaktan kaçınmalısınız," dedim. Gülümseyerek her iki eliyle omuzlarıma dokundu ve, "Falun Gong harika," dedi.

Adını sordum, o da tereddütsüz söyledi. Parti sekreteri olduğu için belki bir takma ad kullanmayı tercih edebileceğini düşündüm ve adını bir kez daha sordum. Aynı ismi tekrar verdi ve bunun gerçek adı olduğunu söyleyerek, "Bu, iyi bir şey yapmak," diye ekledi.

Sonra bana telefonundaki bir video kaydını gösterdi. Videoda, bir sel kurtarma operasyonunda gönüllü olarak insanları yönlendirdiği görülüyordu. Ayrıca, daha önce Falun Gong uygulayıcılarına yardım ettiğini ve evlerine bazı eşyalar teslim ettiğini de anlattı.

Ona, "Falun Gong uygulayıcılarının hepsi iyi insanlardır," dedim ve internet sansürünü aşmayı sağlayan bir yazılım bağlantısından bahsettim. Gülümseyerek, "Zaten erişimim var, internette her şeyi görebiliyorum," dedi.

Ona, "Dafa’yı karalayan ya da uygulayıcıları zulme uğratan hiçbir şeye katılmayın," diye hatırlattım. "Yetkililer, Parti içinde 30 yıllık bir yolsuzlukla mücadele kampanyası başlattı ve artık odağını kendi üyelerine çevirdi. Şu anda tutuklananların çoğu, geçmişte Falun Gong’a zulmeden ve zulmetmeye devam eden yetkililer. Bu, hayatınızı tehlikeye atabilir."

Tam o sırada telefonu çaldı; arabasını almak için çağrılmıştı.

Vedalaşırken ona, "‘Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi’ sözlerini hatırla. Umarım her gün güvende olursun," dedim. Gülümseyerek, "Teşekkür ederim!" dedi. Ben de, "Shifu’muza teşekkür edebilirsin," diye ekledim.

Bir hayatı kurtarmaya yardımcı olmanın verdiği sevinç tarif edilemezdi!

Orijinal Çince makale