(Minghui.org) Trump’ın Çin’e uyguladığı gümrük tarifeleriyle ilgili gerilim hız kesmeden devam ediyor. Bazıları ABD’nin bu konudaki sert tutumunu Çin karşıtlığı olarak değerlendiriyor. Oysa ABD’nin ticaret savaşını başlatmasının sebebi, Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) Dünya Ticaret Örgütü kurallarına uymamasıdır.

ABD’nin Çin’e uyguladığı tarifeler yalnızca ticari korumayla ilgili değil. Trump yıllardır adil ticaretten bahsediyor. 1980’lerden bu yana, özellikle Japonya ile olan ticaret dengesizliğine dair endişelerini dile getirmişti. 2025’te başkan olduğunda ise dikkatini Çin’e çevirdi ve para birimini manipüle ettiğini, fikri mülkiyet hırsızlığı yaptığını belirterek uluslararası ticaret düzenini ihlal ettiğini vurguladı. Tarifeler uygulamanın yanı sıra, Dünya Ticaret Örgütü’ne şikayette bulundu ve Pekin’in ticari manipülasyon taktiklerine itiraz etti.

Trump, Çin ekonomisine karşı sert bir duruş sergilerken, aslında Çin karşıtı değil, ÇKP’nin küresel siyasi ve ekonomik yayılmasına karşıdır. Ancak kabinesindeki birçok üye, ÇKP’nin ABD’ye yönelik en büyük tehdit olduğunu ve ABD’nin çıkarlarını korumak ve küresel düzeni sürdürmek adına kararlı bir tutum benimsemesi gerektiğini defalarca vurgulamıştır.

Trump’ın Çin’e karşı neden bu kadar sert davrandığını anlamakta zorlananlar için, mevcut ticaret dengesizliğini, TikTok aracılığıyla ABD’ye yapılan sızmaları, casus balonlarını ve 2019’da Çin’den çıkan pandemiyi göz önünde bulundurmak yeterli olacaktır.

ÇKP, TikTok uygulaması üzerinden yanlış anlatımlar yayarak Batı kamuoyunu yanıltmakta, ideolojik çatışmaları körüklemekte ve kullanıcı bilgilerini toplamaktadır. Pandeminin başında ise, COVID-19 virüsünün yayılmasını engellemek yerine, virüsün hızla yayıldığını dünyaya zamanında duyurmadı ve bu da dünya genelinde sayısız ölüme yol açtı. Çin’de ÇKP tarafından uygulanan sert karantina önlemleri halkı tarifsiz acılara sürükledi ve rejimin halkının sesini nasıl susturduğunu tüm dünyaya gösterdi. Ayrıca Çin, ABD hava sahasına casus balonları göndererek ülkenin egemenliğini açıkça ihlal etti. Bu yöntemlerle, ÇKP zamanla ABD’nin çeşitli alanlarında nüfuz kazandı ve bunu ekonomik ve siyasi çıkarları için kullanmaya başladı.

ÇKP, ABD’yi başka yollarla da zarara uğrattı: Ülkeye büyük miktarda fentanil sokulmasına göz yumdu. Çin, fentanil üretiminde kullanılan kimyasalların ana tedarikçisi hâline geldi. Bu ölümcül madde, her yıl on binlerce genç Amerikalının hayatına mal oluyor. ÇKP’nin uyuşturucu ticaretine dolaylı katkısı, birçok Amerikan ailesinin yıkımına sebep oldu.

Trump’ın Çin’e karşı aldığı sert önlemler, Çin halkına yönelik bir düşmanlık anlamına gelmiyor. Trump, ÇKP’nin eylemlerinin ABD’yi etkilediğini görüyor ve gümrük tarifelerini bu durumu dengelemek için bir araç olarak kullanıyor. Bu süreçte Çin halkı kaçınılmaz olarak zorluklar yaşayabilir, ancak Çin’in gerçek özgürlüğü ve refahı, ancak tüm dünyanın ÇKP’ye karşı birleşmesiyle mümkün olacaktır.

Orijinal Çince makale