(Minghui.org) Yakın zamanda birkaç uygulayıcı bir araya gelerek Zhuan Falun okuduk ve kendi uygulama deneyimlerimizi, insanları kurtarma çabalarımızı paylaştık. Bir bütün olarak ilerleyebilmek için konuştuklarımızı not aldım.

Doğum, Yaşlılık, Hastalık ve Ölüm Kavramlarını Yok Etmek

Yaşlı bir uygulayıcı yakın zamanda ağır hastalık karması yaşadı ve günlerce hiçbir şey yiyemedi. Wang ona yardımcı olmak istedi ve onunla konuşmaya gitti.

Yaşlı uygulayıcı, birkaç yıl önce çocuklarının evlatlık görevleri gereği ona bir takım cenaze kıyafeti aldığını ve bunları gardırobuna koyduğunu söyledi. Wang ona doğum, yaşlılık, hastalık ve ölümün insan kavramları olduğunu ve bunları yok etmemiz gerektiğini anlattı. Falun Dafa hem bedenin hem de zihnin uygulamasını öğretir. Uygulamaya devam ettikçe Shifu ömrümüzü uzatır ve bizi gençleştirir. Shifu, uygulayıcıların isimlerini Üç Diyar’dan — cehennem de dahil olmak üzere — silmiştir. Artık Üç Diyar’a ait değiliz; bu da doğum, yaşlılık, hastalık ve ölümün bizim için söz konusu olmadığı anlamına gelir.

Yaşlı uygulayıcı düşüncelerini değiştirdi ve artık hasta olduğunu düşünmeyi bıraktı. Shifu’nun fotoğrafı önünde pişmanlık duydu ve “Eski güçlerin düzenlediği yoldan yürümeyeceğim, sadece Shifu’nun düzenlediği yolu takip edeceğim,” dedi. Cenaze kıyafetlerini kaldırdı. Çok geçmeden yeniden yemek yiyebildi ve sağlığına kavuştu.

Wang’ı dinlerken Bai aniden bir aydınlanma yaşadı. Yıllar önce çok hastalandığını, neredeyse kör olacak kadar ağır bir duruma düştüğünü ve hayatının sona ermek üzere olduğunu hissettiğini söyledi. Çocuklarını yanına çağırmış, mal varlığını bölüştürmüştü. Sonradan iyileşti, ama yaşadıklarını Fa ile ölçmemişti. Wang’ın anlattıkları sayesinde fark etti ki, o da hayatının sona erdiğini düşündüğünde doğum, yaşlılık, hastalık ve ölüm kavramını kabul etmişti. Bunun sonucu olarak, son birkaç yıldır zaman zaman hastalık karması yaşamaya devam etmişti.

Shifu’nun İması: Çok Az Uygulayıcı İnsanları Kurtarmaya Çıkıyor

Wang, bir uygulayıcının gördüğü rüyayı anlattı. Rüyasında o uygulayıcı bir binanın koridorunda Falun Dafa ile ilgili bilgilendirici materyaller dağıtıyordu. Shifu’nun şöyle dediğini duydu: “Bu binadaki herkes ve sayısız canlı hâlâ kurtarılmayı bekliyor, ama dışarı çıkıp gerçeği açıklayan çok az uygulayıcı var.”

Bai, birkaç yıl önce yaşanan yoğun bir zulüm olayından sonra bölgemizde bilgilendirici materyal hazırlayan çok az uygulayıcı kaldığını söyledi. Yüz yüze gerçeği açıklayan uygulayıcı da pek yoktu.

Hepimiz rüya ve Bai’nin sözleri aracılığıyla Shifu’nun bizi Fa çalışmasında ve uygulamada birbirimizle karşılaştırmaya ve daha hızlı ilerlemeye teşvik ettiğini fark ettik. Shifu’nun isteği, hemen dışarı çıkıp insanları kurtarmamızdı.

Ding, Çin dışındaki uygulayıcıların bazen Çinli turistlere gerçeği açıklamak için saatlerce yol gidip turistik bölgelere gitmek zorunda kaldıklarını söyledi. Oysa Çin’de bizler, kapıdan dışarı adım attığımız anda Çinlilerle karşılaşıyoruz. Onları kurtarma fırsatını değerlendirmezsek bu büyük bir kayıp olur.

Bizi dışarı çıkıp gerçeği açıklamaktan alıkoyan şeyin ne olduğunu merak etmeye başladık.

Düşüncelerimizi paylaştıktan sonra sorunun korku olduğunu anladık. Geçen 26 yıllık zulüm boyunca çoğu uygulayıcı zulme uğramıştı. Bunu tekrar yaşamak istemiyorduk ve Fa insan dünyasını düzeltene kadar güvende kalmak istiyorduk. Korku, ilerlememizi ve daha fazla insanı kurtarmamızı engelliyordu. Bu düşünce, yeterince Fa çalışmamaktan, Shifu’ya ve Fa’ya yeterince inanmamaktan ve insanlara yeterince merhamet göstermemekten kaynaklanıyordu. İnsani takıntılarımızı, duygularımızı ve düşüncelerimizi henüz ortadan kaldırmamıştık.

Bai yüz yüze gerçeği açıklamada ve insanlara ÇKP ile bağlı kuruluşlarından ayrılmalarına yardım etmede çok başarılıydı. Bize korkmaya gerek olmadığını çünkü kötülüklerin neredeyse yok olmak üzere olduğunu söyledi. Mümkün olduğunca dışarı çıkıp, otobüs duraklarında ve pazarlarda insanlarla konuşmamız gerektiğini hatırlattı. Evden çıkmadan önce şu doğru düşünceler gönderdiğini söyledi: “Canlılar gelsin ve gerçeği dinlesinler.”

Bai ayrıca eski güçlerin karşılıklı üretme ve karşılıklı engelleme ilkesini kötüye kullanarak bize sıkıntılar yarattığını söyledi. Bu dünyaya insanları kurtarmak için gelen kutsal varlıklar karalanmış ve zulme uğratılmıştı. Bu yanlıştı. Shifu bunu kabul etmiyor, bizim de kabul etmememiz gerekiyordu.

Bize, eski güçlerin içimize yerleştirdiği sistemi yok etmek için doğru düşünceler göndermemiz gerektiğini hatırlattı. Eski güçlerin sistemi korku gibi olumsuz unsurlar üreterek bizi engellemeye çalışıyordu.

Elimizden gelenin en iyisini yapmalı, bildiğimiz her yolla dışarı çıkıp insanları kurtarmalıyız. Ancak bu şekilde umutlarını bize bağlayan canlıların beklentilerini boşa çıkarmamış oluruz.

Orijinal Çince makale