(Minghui.org) Shifu Li bize şunu söyledi:
“20 Temmuz 1999'dan önce, Falun Dafa öğrencileri Anakara Çin'de her yerdeydiler, ülkenin dört bir yanına yayılmıştılar ve Falun Gong rozetleri takıyorlardı ve Dafa'nın Falun'unun posterleri her yerde görülebiliyordu -onlar muhteşem çiçekler gibi görünüyorlardı.” (Daha İleri Yükselmeler İçin Esaslar II, Erik Çiçeklenmesi Şiirinin Son Üç Mısrasının Deşifre Edilmesi)
13 Mayıs 1992’de Falun Dafa, Çin’in Changchun şehrinde tanıtıldı ve kısa sürede ülke geneline yayıldı. 1994’te Falun Dafa uygulamaya başladım. Uygulamayı ve öğretilerini ne kadar derinlemesine kavrarsam, o kadar çok “Böylesine muhteşem bir uygulamayı nasıl olup da daha önce bilmedim?” diye düşündüm. On yılı aşkın bir süre boyunca gayretle aramış ama okuduğum kitaplarda bunun benzerini bulamamıştım. Daha sonra arayışımın Fa’yı bekleme süreci olduğunu anladım.
Bu güzel haberi annemle paylaşmak için sabırsızlandım. Annem benden de çok sevindi. Egzersizleri öğrendikten sonra omuz ağrısı kayboldu, bacakları daha çevik hale geldi ve yüzündeki büyük bir yaşlılık lekesi yok oldu. Şehir dışında çalışan babam eve geldiğinde, içine kapanık bir insan olan annemin nasıl da dışa dönük ve neşeli biri haline geldiğini fark etti. Babam da annemi izleyerek uygulamaya başladı.
Babam Zhuan Falun’u el yazısı ile yazarak kopyaladı. Bu süreci “inanılmaz—sanki bir deri katmanını atıp yeni derinin yumuşak ve pürüzsüz olarak ortaya çıkması gibi” diye tarif etti. On yıllardır çektiği kronik bacak ağrısı yok oldu. Bildim bileli, hava ne kadar sıcak olursa olsun mutlaka uzun ve kalın pantolon giyerdi. O yaz onu şortla, kahkahalar eşliğinde sohbet ederken görmek, bugün bile hafızamda capcanlıdır.
Dafa babama iyi huylu olmayı öğretti ve işinde daha da gayretli hale geldi; şirkette herkes tarafından yüksek övgü aldı. Bir keresinde, hak ettiği yüklü bir primi kendi isteğiyle bir iş arkadaşına verdi; “Onun üniversitede okuyan bir çocuğu var, paraya benden çok ihtiyacı var,” dedi.
Annem, köyde yaşayan büyükannemi birkaç aylığına yanımıza getirdi. Seksen üç yaşındaki büyükannem beş takım egzersizi öğrendi ve meditasyon yaparken alt karnında parlak renkli bir Falun’un döndüğünü söyledi. Annem onu egzersiz alanlarına ve tecrübe paylaşım toplantılarına da götürdü. Evimizin duvarlarında farklı arka planlara sahip iki Falun diyagramı asılıydı; gelip giden eş, dost ve akrabalarımız bunları gördüğünde neşe hissederlerdi.
Teyzem de uygulama yoluna girdi. Çin Komünist Partisi’nin siyasi kampanyaları döneminde doğmuştu; o zaman büyüklerimiz o kadar travma yaşamıştı ki onun tam doğum tarihini bile hatırlamıyorlardı. Teyzem, Fa’yı elde ettiği günü doğum günü—yeniden doğduğu gün—olarak kabul eder. Hayatta ne kadar acı çekmiş olursa olsun, Fa’yı elde etme fırsatına sahip olmanın, tüm bunları değerli kıldığını hisseder.
Teyzemin kızı, okulda sınıf arkadaşlarıyla birlikte Falun Dafa’yı uygulamaya başladı. Gençliğinin kritik bir döneminde hayatına yön geldi ve o yönü izlemeye devam etti. Teyzemin kayın hısımları da Falun Dafa’yı uygulamaya başladı.
Amcam, 1980’lerin başında qigong’u çalışmaya başlayan ve yıllarca çeşitli biçimlerini uygulayan bir qigong meraklısıydı. Daha sonra akciğer kanserine yakalandı ve bir tarafına tam lobektomi yapılması dahil iki büyük ameliyat geçirmek zorunda kaldı; bu da qigong’a olan inancını paramparça etti. Ameliyat sonrası kemoterapi sırasında çektiği ıstıraba tanık olunca ona Falun Dafa’yı anlattım ama başını sallayıp iç çekti.
Ne var ki iyi yürekli yengem ilgi gösterdi; ben de ona Shifu’nun ders kayıtlarını verdim. Önce tek başına dinledi, sonra kocasıyla birlikte dinlemeye başladılar. Amcam hayretle, “Dafa’nın Shifu Li’si olağanüstü. Öğretileri derin—başka hiçbir qigong ustasının söylediklerine benzemiyor,” dedi. Yaşlı çift, yakındaki bir ortaokulda ders veren öğretmenlerin ders video kayıtlarının izlenmesini düzenlediği bir sınıfa giderek Shifu’nun ders serisi videolarını izledi. Amcam hızla sağlığına kavuştu ve 87 gibi ileri bir yaşa kadar yaşadı.
Bölümümdeki birkaç iş arkadaşım, değerli Zhuan Falun kitabının nüshalarını bulmalarına yardım etmemi istedi. Kimileri kendileri çalışmak istiyordu; kimileri anneleri için, kimileri de kayın hısımları için nüsha istiyordu. Bölüm başkanının, egzersizleri uygulamaya başladıktan sonra uzun süredir devam eden Meniere sendromu iyileşti ve her hafta sonu havuzda uzun kulvarlar yüzmeye başladı. Genç bir bayan iş arkadaşımın ağır sedef hastalığı vardı ve yıllardır baştan ayağa kapanırdı. Uygulamayı öğrendikten sonra kısa kollu elbiseler giymeye başladı; uçuşan etekleriyle zarif ve alımlı görünüyordu.
O zamanlar egzersiz alanlarında Falun Dafa bayrakları asılıydı ve birçok kişi Falun rozetleri takardı. Üniversite profesörleri, öğretmenler ve öğrenciler; devlet görevlileri, polis memurları ve askerler; doktorlar, yöneticiler, işçiler ve satıcılar—statü ya da meslek fark etmeksizin—insanlar birbirlerine içtenlikle davranırdı ve ortam sakindi. Kışın dondurucu soğuğunda açık havada Falun Dafa egzersizlerini yapan yaşlı bir kadın, egzersiz sonrasında tüm bedenine bir sıcaklığın yayıldığını hissederdi, yüzü sevinçle ışıldardı.
Yaşlı bir çift, Shifu’nun yüz yüze derslerine katılmıştı. Araba kazasında felç kalan kadın, derslerden sonra yeniden yürüyebildi. Trafik kazasına karışan bir polis memuru ise Dafa’nın öğretilerini izleyerek karşı tarafa kin tutmadı ve “Sorun değil, gidebilirsiniz,” dedi. Falun Dafa bir saf diyardır ve uygulayıcıları ülke genelinde sayısız iyilik ve hayırlı işe vesile olmuştur.
Falun Dafa’nın faydalarına dair hikayeler ağızdan ağza yayıldı ve Zhuan Falun’a olan talep her zaman yüksekti. Bir uygulayıcı arkadaşın memleketine Falun Dafa kitapları ve materyaller götürdük. Çiftçiler haberi yaydı; uygulamanın güzelliğini ve Fa’yı elde etmenin faydalarını paylaşmak için birinin evinde toplanıldı. Bir üniversite öğrencisi herkese egzersizleri gösterdi.
Bir keresinde, bir arkadaşımla bankta otururken geçmişi andık. Babasının yıllardır süren felcine rağmen ayağa kalktığını, neredeyse görmez olan annesinin ise görme yetisini geri kazandığını söyledi. O Güz Ortası Festivali’nde ailesi, memleketlerindeki avluda oturup sohbet etti; bulaşıcı kahkahaları ve sevinçleri, yakın komşuların yüreğini neşeyle doldurdu.
1992 ile 1999 arasında, Çin’de milyonlarca insan Falun Dafa’yı uygulamaya başladı. Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkeleri beden ve zihni arındırır; bu da ülke genelinde ahlaki bir canlanmayı tetikledi ve yüksek eğitimli bir ana akım nüfusu şekillendirdi.
Falun Dafa uygulayıcıları arasında, iş insanları aldatmaktan kaçındı, görevliler yolsuzluğa bulaşmadı ve insanlar genel olarak birbirine karşı nazikti. Çin Komünist Partisi, acımasız ve kapsamlı zulmünü başlatmamış olsaydı, Çin toplumu bambaşka bir rotayı izlemiş olurdu.
Yirmi altı yıl boyunca Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü’nün bastırılıp yalanlara, kötücül davranışlara ve şiddete müsamaha gösterilmesinin sonuçları bugün acı verici biçimde ortadadır: ahlaki standartlar tarihin en düşük seviyesindedir, kaos kol geziyor, felaketler birbirini izliyor ve ülke çöküşün eşiğindedir.
Shen Yun’un yurt dışındaki performansları eşi görülmemiş kalabalıklar çekti; devlet adamlarını ve ünlüleri de cezbetti. Pek çok Çinli seyirci hem derinden etkilenip gurur duyuyor, hem de geleneksel Çin kültürünün yurt dışında serpilirken ülkelerinde yok edilmesini görmenin acısını yaşıyor.
Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü’yü evrensel değerler olarak övgüyle anıyor, Falun Dafa’nın iyiliğini kabul ediyorlar. Shen Yun’un bir gün anavatanında sahne alıp ulusa zengin geleneklerini yeniden canlandırması için ilham vereceği günü sabırsızlıkla bekliyorlar.
Falun Dafa, tıpkı 1999’dan önce Çin’de açmış tüm çiçeklerin o görkemli manzarası gibi—insanlara ışık ve umut getirir.
Şefkatli ve yüce Shifu Li’ye minnettarlığım kelimelerin ötesindedir!
Telif Hakkı © 2025 Minghui.org'a aittir. Her hakkı saklıdır.