(Minghui.org) Sırbistan'ın başkenti Belgrad, 12 yıl boyunca Beldocs Uluslararası Belgesel Film Festivali'ne ev sahipliği yapmıştır. Bu yılki festivalde, Sara Markoviç ve Nikola Dragoviç'in yönettiği Çin'deki Falun Gong zulmü üzerine bir film olan Kara Listenin galası yapıldı. Falun Dafa olarak da bilinen Falun Gong, Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü ilkelerine dayanan bir kişisel gelişim uygulamasıdır. Falun Gong’a karşı, 1999'dan beri Çin'deki komünist rejim tarafından baskı uygulanmakta ve Çin'deki Falun Gong uygulayıcıları tutuklanmakta, hapsedilmekte, işkence görmekte ve hatta organları için öldürülmektelerdir, fakat bütün bunlara rağmen uygulayıcıların tamamı inançlarından vazgeçmeyi reddetmektedir.

Sırp Polisi Çin'deki Zulmü Yurtdışına Taşıdı

Kara Liste, 2014 yılında Çin ile 16 Avrupa ülkesi arasında düzenlenen zirvede Belgrad'da polis tarafından yasadışı bir şekilde gözaltına alınan 11 Falun Gong uygulayıcısının hikayesini anlatan Sırp yapımı bir filmdir. Avrupa’da yaşayan uygulayıcılar, Çin rejiminin Falun Gong zulmüne dair farkındalığı artırmak için Sırbistan'a gitti. Sırp polisi uygulayıcıların faaliyetlerini yasakladıktan sonra çoğunun seyahatlerini iptal etti. Bazılarının kara listeye eklendikten sonra Sırbistan'a girmesi engellendi. Bazıları da ülkeye girmeyi başardı, ancak otellerine giriş yaptıkları an, polis onları hiç bir açıklama yapmadan tutukladı.

Olayda sözü geçen kahramanlardan biri, elçiliklerine başvurma, avukat çağırma veya ev arama hakları da dahil olmak üzere temel insan haklarından mahrum olduklarını söyledi. Zirvenin sonuna kadar hapishanede tutuldular ve yalnızca Çin lideri ülkeyi terk ettikten sonra serbest bırakıldılar.

Olayın başka bir kahramanı, “Böyle bir şeyin Sırbistan'da gerçekleştiğine inanamıyorum. Ancak Çin'de böyle bir şey olabilir.” İki ülkede uygulayıcılara nasıl davranıldığına ilişkin birçok benzerlik bulunmuş. Sırbistan’da yasadışı bir şekilde tutuklandıktan sonra, polis nerede olduklarını gizlemeye çalıştı ve hatta olaylardan haberi olmadığını bile söyledi.

Ayrıca, anlamadıkları bir dilde bir belge imzalamaları söylendi. Çin'de, Falun Gong uygulayıcıları tutuklandığı zaman, Falun Gong'dan vazgeçmek için bir “tövbe beyanı” imzalamaları için baskı altına girmişlerdi.

Filmin kahramanlarından biri, şu anda bir Finlandiya vatandaşı, ve Çin'de üç kez tutuklanan ve Falun Gong'u uyguladığı için işkence gören bir Birleşmiş Milletler mültecisiydi. Filmin İzleyicileri, Çin'deki Falun Gong uygulayıcılarının nasıl bir insanlık dışı muamele gördükleri hakkında bunları bizzat yaşamış birinin ağzından duydular.

Sırbistan'da sansür

Sırbistan demokratik bir ülke ve bir Avrupa Birliği adayı olmasına rağmen, film festivali organizatörleri filmi sunmakta zorlandılar.

Prömiyerden yalnızca altı gün önce, festival alanı tanımlanamayan bir süre boyunca itfaiye ve polis tarafından kapatıldı. Festival, yurt içi yarışma programından altı film için yeni bir mekan düzenledi. Prömiyerden dört gün önce polis, aynı mekanda 9 Mayıs'ta düzenlenen Avrupa Günü kutlamaları ile bağlantılı olarak “güvenlik nedeniyle” bu yeni mekanı da kapattı.

Festival daha sonra üçüncü bir mekan rezervasyonu yaptı. Ancak, prömiyerden iki gün önce, mekan yönetimi festival organizatörlerine Sırbistan hükümetinin baskısı nedeniyle filmi gösteremeyeceklerini bildirdi.

Festival organizatörleri medyada yaptıkları açıklamada “Beldocs Festivali, konuşma özgürlüğünün yasaklanmasına, sansür edilmesine veya sınırlanmasını ‘Asla kabul edemez.’ Her şeyden önce, Beldocs her sanatçının özgürce kendini ifade etme hakkına inanır ve ancak ondan sonra… bir diyalog başlayabilir ”dedi.

Özgür medya hikayeyi ele aldı ve halk, komünizmin 1990'da Sırbistan'da sona ermesinden bu yana film sansürüne yönelik ilk girişimine şahit oldu.

Filmin yapımcısı, “Birçok film uzmanı, hükümetin filmi yasaklama girişimine bariz bir şekilde öfkelendiğini ve festivalde desteklerini dile getirdiklerini” söyledi.

Yüksek bir hükümet yetkilisi, Çin ile olan ticari ilişkilere atıfta bulunarak “daha yüksek devlet çıkarlarına” işaret ederek prömiyerin iptal edilmesini istedi. Bir festival organizatörü de, “Özellikle faşizme karşı bir kutlama günü olan 9 Mayıs'ta ifade özgürlüğünden daha öenmli bir şey olamaz” diye cevap verdi.

Seyircilerin Gözlenimleri

Film nihayet özel bir mekanda kapalı gişe ilk gösterimini gerçekleştirdi. Talebi karşılamak için ilave koltuklar eklendi ve hatta bazı izleyiciler merdivenlerde oturmak zorunda kaldı.

Başarılı bir dünya prömiyerinin ardından, hiç bir engelleme olmadan üç gösterim daha yapıldı.

Orijinal mekan daha sonra 28 Mayıs'ta yeniden açıldı ve önceki kapanışı telafi etmek için Beldocs Hits adı altında yeni bir gösterim düzenledi.

Filmin gösterilmesinden sonra, soru-cevap oturumu neredeyse 45 dakika sürdü, pek çok izleyici üyesi hangi hükümet ve sivil toplum kuruluşlarının zulmü durdurmaya yardımcı olabileceğini sordu. Bazıları yapımcı ve yönetmenleri film yapımındaki cesaretleri için tebrik etti. Bir kadın “Bu hikayeyi sunduğunuz için size çok teşekkür ederim” dedi.

Bir beyefendi de filmi izledikten sonra Falun Gong'u öğrenmek istedi. Daha sonra yerel bir parktaki grup egzersiz alanına gitti ve ilk dört Falun Gong egzersizini öğrendi. İkinci egzersizin çok güçlü olduğunu belirtti ve tüm egzersizleri öğrenip kitapları okuyacağını söyledi.

Bazı izleyiciler, Çin Büyükelçiliğinin gösterime müdahalesinin, onları filmde sunulan acımasızlıkların gerçek olduğuna ikna ettiklerini söyledi.

Sırbistan'daki prömiyerini takiben, Kara Liste filmi komşu ülkelerdeki diğer film festivallerinde de gösterilecek.