Tüm Dünya Vatandaşlarına Bir Mektup

Selamlar,

Falun Dafa sistemini sadece 6 ay boyunca uyguladığım halde, hem fiziksel hem de zihinsel olarak muazzam değişiklikler yaşadım. Önceleri, içki içer, sigara içer ve uyuşturucu kullanırdım, yalan söyler, hile yapar, çalar, talihsizliklerim için başkalarını suçlar ve kendime çok bencilce ve düşüncesizce davranırdım. Ücretsiz olarak ve açıkça öğretilen bu öğretileri 1999 yılının Ekim ayında edindikten sonra, birçok eksikliğimi ve kötü davranışlarımı yavaş yavaş fark ettim ve kendimi Zhen-Shan-Ren (Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü) ilkelerine göre ölçmeye ve ardından da, zihnimi ve eylemlerimi buna göre ayarlayamaya başladım. Buna ek olarak sağlığım, son yıllarda Montreal'deki en kötü grip mevsimlerinden birinde bile, beş basit egzersizi uyguladığımdan beri mükemmel.

İbadet etme, firma organizasyonu, finansal ilişkiler veya hiyerarşi yok; yalnızca Zhen-Shan-Ren karakteristiğini daha fazla özümsemek için yardımcı olabilecek bazı öneriler ve grup olarak egzersizlerin uygulanması için yardım sağlayan gönüllüler var. Bu uygulamanın bireyler için tamamen faydalı olduğuna ve aynı zamanda, uygulayıcıların bir parçası olduğu ailelere, iş yerlerine ve hatta toplumlara fayda sağladığına inanıyorum. Gerçekten de, bizler sorunlarla karşılaştığımızda içe doğru bakmaya çalışıyoruz, başkalarını kendi kişisel çıkarlarımızın önüne koyuyoruz; bu bir bütün olarak topluma fayda sağlamaz mı? Ben şahsen çok iyi olduğumu söylemiyorum, sadece diğerlerini ve son birkaç aydır kendi davranışlarımdaki gelişmeleri fark ettim. Ancak, Falun Dafa uygulayıcılarının, şimdiye kadar tanıştığım en nazik, en düşünceli ve hoşgörülü insanlar olduğunu düşünüyorum.

Bu nedenle, benim açımdan Çin'deki Falun Gong'a karşı baskıyı anlamak zor; ancak tüm uygulayıcılar, kalplerinde iyi olduklarını bildikleri Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkeleri için, evlerini, ailelerini, mesleklerini, hatta yaşamlarını bile kaybetme riskini göze alarak bu evrensel ilkeleri izlemeye devam ettiler. Tabii ki, onlar sadece en kısa sürede tüm bunları kaybetmezler; Falun Gong'u uygulama yasağı ve buna yapılan asılsız iftira olmasaydı, onlar hala çalışıyor, ailelerine bakıyor ve toplumun dürüst vatandaşları oluyor olacaklardı. Ne yazık ki, anayasal haklarını izleyen ve uygun kanallar aracılığıyla temyiz eden onların büyük bir kısmı hapse atıldı, çalışma kamplarına gönderildi veya gözaltına alındı, birçoğu her zamanki gibi günlük hayatlarına devam edemedi. Bununla birlikte, bu çile boyunca, dünya çapındaki uygulayıcılar, barışçıl bir karara varması için Çin hükümetine diyalog çağrısında bulundular.

Bu Falun Gong'a yapılan müdahalenin, uygulamanın kendisinden ziyade toplumda en fazla bozulmaya yol açtığı görülüyor. Bu nedenle, arkadaşlarıma, yabancılara, iş arkadaşlarıma ve aile üyelerime Falun Dafa'dan memnuniyetle bahsediyorum ve ilgileniyorlarsa, serbestçe bulunan materyallere göz atmalarını ve egzersizleri kendilerinin kontrol etmesini öneriyorum. Bu yolla, Falun Dafa'nın ne olduğu, öğretilerin neleri teşvik ettiği, uygulayıcıların ne yaptığı ve nasıl davrandıkları hakkında kendilerine ait, bilinçli ve akıllı fikirlerini oluşturabileceklerini hissediyorum. Bence bu, kişinin gerçek bir rasyonel anlayış kazanmasının ve böylece uygulama sistemine yönelik daha objektif bir bakış açısı oluşturmasının tek yolu. Bu nedenle, 13 Mayıs'ta gerçekleşecek olan Dünya Falun Dafa Günü, dünya çapında bu uygulamayı halka tanıtmayı ve bilgi sağlamayı amaçlayan ücretsiz etkinliklerle, dünya halkının bu harika uygulama sistemini anlamasına ve görüşlerinin şekillenmesine kesinlikle yardımcı olacaktır.

İçtenlikle,

Kanadalı bir Falun Dafa Uygulayıcısı