(Minghui.org) Almanya'daki Falun Dafa uygulayıcıları, 24 Ekim 2020'de Frankfurt şehir merkezinde Çin Komünist Partisi (ÇKP) ve ona bağlı gençlik örgütlerinden 360 milyondan fazla Çinlinin ayrılmasının kutlanması için bir miting düzenlediler. Çin Komünist Partisinin dağılması çağrısını da yapan aktivite, toplumdan sıcak destek aldı.

Frankfurt şehir merkezi, kış gelmeden önce canlandırıcı sonbahar havasının tadını çıkarmak için dışarı çıkan insanlarla doluydu. Ejderha dansçıları ve bel davulu ekibinin yaptığı gösteri ile birlikte oradan geçen birçok kişi izlemek için durdu. Çin'de Falun Dafa'ya karşı devam eden zulmü öğrendikten sonra, insanlar ÇKP'nin parçalanması için çağrıda bulunan dilekçeyi imzaladılar.

Dilekçeyi imzaladıktan sonra bir adam, “Çin'e gittim ve ÇKP'nin yaptığı kötü şeyleri biliyorum. Harikasınız. Faaliyetlerinizi yıllar önce gördüm ve şimdi sizinle bugün tekrar karşılaştım. Takdire şayansınız!" dedi.

Falun Dafa uygulayıcıları, ÇKP'yi ve bağlı gençlik örgütlerini bırakan 360 milyon Çinliyi tebrik etmek için Frankfurt'ta bir miting düzenlediler.

İnsanlar zulmü kınamak için dilekçeyi imzaladılar

Miting sırasında ejderha dansı takımı performans sergilerken büyük bir kalabalık toplandı.

Bel davulu takımı performansını sergilerken

Alman Hükümetine Doğru Seçimi Yapması İçin Çağrı

Miting sunucusu Eva-Marie Schiffer, milyonlarca Çinlinin neden ÇKP ve bağlı kuruluşlarından ayrıldığını açıkladı. 71 yıl önce iktidara geldiğinden beri ÇKP'nin devam eden siyasi hareketleri sırasında 80 milyondan fazla Çinlinin öldüğünü söyledi.  ÇKP'nin, 20 Temmuz 1999'da Falun Dafa'ya zulmetmeye başladığını anlattı.

Eva-Marie, Epoch Times'ın Komünist Parti Üzerine Dokuz Yorum'u yayınladığından beri Çin halkının uyandığına, ÇKP'nin gerçek doğasını gördüklerine ve ÇKP organizasyonlarını bıraktıklarına dikkat çekti.

"Bugün Partiden feragat edenleri tebrik etmek ve daha fazla insanı ÇKP'den uzaklaşmaya teşvik etmek için buradayız" dedi.

Batı ülkelerinin de ÇKP'den zarar gördüğünü açıkladı. Partinin koronavirüsü kasıtlı olarak örtbas etmesi, onun küresel bir salgın haline gelmesine ve dünya çapında bir milyondan fazla ölüme yol açmasına neden oldu.

Uluslararası İnsan Hakları Derneği'nin (ISHR) Çin Çalışma Komitesi'nden Hubert Körper'de mitingde konuştu. ÇKP'nin Falun Dafa'ya karşı yürüttüğü zulmün yanı sıra Tibet, Sincan ve Hong Kong'daki baskılarıda şiddetle kınadı.

"Barışçıl ve sakin Falun Dafa uygulayıcıları Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerini takip ediyorlar" dedi. “Bu ilkeler ÇKP'nin şiddet, aldatma ve yolsuzluk [ilkeleri] ile keskin bir tezat oluşturuyor. ÇKP, [Falun Dafa] uygulayıcılarına korkunç zulüm ve hatta canlı organ toplama işlemi yapıyor. " 

İnsan hakları temsilcisi Hubert Körper mitingde seslendi.

Bay Körper, Alman hükümetini Çin'e ekonomik güveni nedeniyle Çin'deki bu insanlık dışı zulüm sırasında sessiz kalmakla eleştirdi. Alman hükümetini, ÇKP'nin Falun Dafa'ya karşı yürüttüğü zulme ve Hong Kong'un bastırılmasına karşı konuşmaya çağırdı. Alman halkının doğru bir seçim yapacağını umduğunu söyledi.

"Kötü ÇKP Yıkılsın"

İki genç, bir erkek ve kız kardeş, ÇKP'ye bir son verilmesi çağrısında bulunan dilekçeyi imzaladılar. Genç adam Frankfurt şehir yönetiminde çalışıyor, ancak kız kardeşi salgın nedeniyle bir havayolundaki işini kaybetti.

Genç adam, ÇKP'nin totaliter bir rejim olduğunu ve insan haklarını çiğnediğini söyledi. Kız kardeşi, ÇKP'nin koronavirüsün ilk salgını örtbas ederek pandemiye ve birçok ölüme yol açtığını kabul etti.

Genç adam, "ÇKP, Batı hükümetlerini kaçırmak ve diğer ülkelerin politikalarını etkilemek için ekonomik çıkarları kullanıyor" dedi. "Batı toplumlarının uyanması gerekiyor."

İkisi de "Kötü ÇKP Yıkılsın" imza kampanyasının çok iyi olduğunu söylediler. “Ayağa kalkıp daha çok insanın ÇKP'ye ve onun kötü işlerine karşı çıkmasını sağlamanız anlamlı. Cesaretiniz var. Aferin!" dedi genç kadın.

Emekli bir devlet çalışanı olan Bayan Nader'de dilekçeyi imzaladı. Bir diktatör olan ÇKP'nin kendi halkını izlemek için güçlü bir gözetim sistemi kullandığını söyledi. Desteklediği tek inancın Karl Marx'ın materyalizmi olduğunu ekledi.

Bayan Nader, Marksizmin Tanrı'ya karşı bir tür şeytani kült olduğunu düşündüğünü belirtti. Yalnızca maddi menfaatlere ve paraya değer verdikleri ve bunun bastırılamaz arzulara ve doyumsuz arayışlara yol açtığını söyledi. O, ÇKP'nin doyumsuz iştahının bir süreliğine işe yarayabileceğini, ancak insanların iç huzuru ve ruhsal huzurunun [ÇKP yönetimi altında] asla geri gelmeyeceğini söyledi.

 Çince versiyonu