(Minghui.org) Coronavirüs 2019'un sonlarında Çin'in Wuhan Şehrinde patlak verdi. Birkaç ay içinde bu salgın küresel bir pandemiye dönüştü.

200'den fazla ülke ve bölgedeki insanlar hastalıkla mücadele edip bir tedavi aradıkça, pandemiden neler öğrenebileceğimize toplumumuz, modern bilim ve kültürün yanı sıra tarih hakkında da bütünsel bir bakış sunmak istiyoruz.

Bu dört bölümlük dizide, Çin Komünist Partisi yanıltıcı bilgiler vermeye devam etmeseydi bu pandeminin gerçekleşmeyeceğini anlamalarına (Bölüm 1) yardımcı olacağını umuyoruz . Ayrıca coronavirüsün nereden başladığı ile ilgili teorileri (Bölüm 2) ve nasıl başladığını (Bölüm 3) inceleyeceğiz.

Diğer yandan, kültür ve tarih bağlamında salgını anlamak (Bölüm 4), tarihin bir sonraki bölümüne hazırlanırken ilkelerimizi ve ahlaki yükümlülüklerimizi yeniden nasıl değerlendireceğimize dair ipuçları sunacağız.

Aşağıda dizinin ana hatları verilmiştir:

Bölüm 1: Zaman Çizelgesi ve Analiz

Kısım 1: Çin'deki Salgının Örtülmesi

Kısım 2: Bu Trajediler Tekrar Olacak mı?

Bölüm 2: Gizemli Bir Virüs - Nereden Başladı?

Kısım 3: ABD kökenli Teori

Kısım 4: Çin kökenli Teori

Bölüm 4: Gizemli Virüs - Nasıl Başladı?

Kısım 5: İnsan Yapımı olduğu Teorisi

Kısım 6: Doğal Kaynaklı olduğu Teorisi

Bölüm 4: Modern Bilimi Yeniden Düşünmek ve Geleneksel Değerlere geri Dönmek

Kısım 7: ÇKP, İnsanlığa Benzeri Görülmemiş Bir Meydan Okuyor

Kısım 8: Antik Bilgeliğe yönelik değerlendirme

* * *

(Bölüm 3'den devam ediyor)

Bölüm 4: Modern Bilimi Yeniden Gözden Geçirerek Geleneksel Değerlere Geri Dönmek

1000'den fazla yarasa türü vardır ve yaklaşık 100 türü Çin'de bulunur. Serinin 3. Bölümünde belirtildiği gibi, Wuhan Viroloji Enstitüsü ve ekibi Shi Zhengli, 2003 SARS virüsünün kökenini bulmak için 7 yıl boyunca 28 bölgeye gitti. Görevleri, samanlıkta iğne aramak gibiydi, ancak SARS salgınına neden olan yarasa virüsünü bulacak kadar şanslıydılar.

Virüs örneklerini Wuhan'a geri getirdiklerinde Pandora’nın Kutusu'nu da açtıklarını nereden bileceklerdi. Bölüm 3'te, mevcut coronavirüsün iki olası bulaşma yolunu sunduk: biri Wuhan'a getirilen yarasa virüsü ile enfekte olan laboratuvar hayvanlarından, diğeri yarasa virüsü ile enfekte olan Shi'nin ekip üyelerinden oldu. Her iki durumda da, Shi ve ekibinin Yunnan Eyaletindeki bir yarasa mağarasında buldukları yarasa virüsünün şu anda yaşadığımız salgının tohumlarını ektiğini düşünüyoruz.

Bu beklenmedik sonuç, Shi'nin başarmak istediği şeyin tam tersiydi. Ekibi, gelecekteki salgınları önlemek için 2003 SARS virüsü hakkında daha fazla bilgi edinmeyi umuyordu. Ancak iyi niyetli bilimsel çabalarını, uzun süreli küresel bir salgına neden oldu.

Özetle, bilim henüz dünya çapında 300.000'den fazla insanı öldüren gizemli coronavirüs hakkındaki bulmaca gibi birçok sorunun yanıtını bulamadı. Bu yüzden günümüz bilimini yeniden düşünmenin ve pandemilerin neden meydana geldiğini düşünmenin tam zamanı olabilir.

Kısım 7: ÇKP’den, İnsanlığa Benzeri Görülmemiş Bir Meydan Okuma

Gezegenimiz, tarihinde birçok hanedanlığı kapsayan 5.000 yıllık Çin kültürünü de içeren sayısız medeniyeti beslemiştir. Örneğin, Batı kültürü büyük Roma İmparatorluğu'na sahip olduğu için ve Çinliler de Han Hanedanlığı’na sahip oldukları için edebiyatı, sanatı, refahı ve geniş fikirli olmakla tanınıyorlardı.

Han Hanedanlığı'ndaki refah Tang Hanedanlığından (Batı'ya yolculuk) Ming Hanedanlığına (Zheng He’nin yolculuğu Doğu Afrika'ya ulaşıncaya) kadar devam etti. Qing Hanedanlığı döneminde bile (Çin'deki son hanedanlık), İmparator Kangxi ve Çin yaşadığı refah ve kültürel alışverişi sayesinde herkes tarafından çok iyi biliniyordu.

Amerika Birleşik Devletleri merkezli bir sahne sanatları ve eğlence şirketi Shen Yun tarafından sunulan gösterilerde gösterildiği gibi, binlerce yıl boyunca eski Çin hanedanlıkları, cennet, dünya ve insan arasındaki uyumu vurgulayan Çin'in ilahi geleneksel kültürünü korumaya hevesliydi.

Eski Çinliler, imparatorlardan kullara kadar erdeme değer veriler ve manevi aydınlanmaya odaklanırlardı, bu da modern bilimin ortaya çıkmasından çok önce ileri bir bilim oluşturulmasına yardımcı oldu.

Aşağıda böyle bir hikaye anlatılıyor.

Güneş Tutulması

Suitang Jiahua (Sui ve Tang Hanedanlığından Hikayeler), hanedanlıkta tanınmış bir bilge olan Li Chunfeng'in bir hikayesini belgelemektedir. Li, takvim sistemini inceleyip çizdikten sonra İmparator Taizong'a yaklaşmakta olan bir güneş tutulması olacağını söyledi.

İmparator ona inanmadı ve “Emin misin? Ya olmazsa? ” dedi. "Tutulma yoksa, cezayı kabul edip ölürülmeye razıyım," diye yanıtladı Li.

Gün geldiğinde, imparator ve Li uzun süre bahçede beklediler, ancak tutulma hala olmadı. “Şimdi eve gidip ailene veda edebilirsin,” diye şaka yaptı imparator.

"Bir dakika içinde gelecek," diye belirtti Li güneş saatine bakarak, "tutulma gölgeler buraya ulaştığında gerçekleşecek." Yaklaşık on beş dakika sonra, güneş tutulması tahmin ettiği gibi meydana geldi. Bu 3 Eylül 639'du ve Li'nin güneş tutulması tahmin eden ilk kişi olduğu söylendi.

Tang Hanedanlığında 3 Eylül 639'dagerçekleşen güneş tutulmasının yazılım simülasyonu

Astronominin yanı sıra, Li aynı zamanda büyük bir matematikçiydi (İngiliz sinolog Joseph Needham, Li'yi Çin tarihinin en büyük matematik alimi olarak kabul etti), tarihçi, I-Ching (Değişimler Klasiği) alimi ve bir peygamberdi. Yaptığı Kehanetler ile Çin tarihinde en bilinen kahinlerden biriydi.

Kültür Kayboldu

Geleneksel Çin kültürü, Çin Komünist Partisinin (ÇKP) yıllar önce Çin'i ele geçirmesinden bu yana neredeyse yok oldu.

Eski Sovyetler Birliği'nde olduğu gibi ÇKP'nin temel teorisi de sınıf mücadelesine, vahşete ve yalanlara dayanır. Tarihçiler ÇKP’nin sadece 1950'lerin sonunda İleri Büyük Atılım diye adlandırdıkları harekette açlıktan en az 45 milyon olmak üzere yaklaşık 80 milyon doğal olmayan ölüme neden olduğunu kaydettiler.

“800 milyon insanla, mücadele olmadan nasıl başa çıkılabilir?” eski ÇKP lideri Mao Zedong bir keresinde “yedi ya da sekiz yılda bir” Kültür Devrimi yapmayı planladığını söylemişti.

Bu zulüm denizaşırı ülkelere bile yayıldı. “Komünist Partinin şiddet kullanımına mükemmel bir örnek Kamboçyalı Khmer Rouge'a verdiği destektir. Komünist Parti Üzerine Dokuz Yorum kitabındaKhmer Rouge yönetiminde, Çinli göçmenlerin ve onların soyundan gelenlerin de dahil olduğu, Kamboçya nüfusunun dörtte biri öldürüldü” diye yazmaktadır. Kitap ayrıca şunlardan bahsediyor: "Çin, ÇKP'nin soykırımdaki kötü rolünü örtbas etmek için uluslararası topluluğun Khmer Rouge'u yargılanmasını engelliyor."

Söylemeye gerek bile yok, böyle bir vahşete tabii ki yalanlar eşlik ediyor.

“Genç yaşlardan beri ABD'yi sevimli bir ülke olarak düşündük. Bunun kısmen ABD'nin Çin'i hiç işgal etmemesinden veya Çin'e herhangi bir saldırı başlatmamasından dolayı olduğuna inanıyoruz. Daha da temelde Çin halkı, demokratik ve açık fikirli karakterine dayanarak ABD hakkında iyi izlenimlere sahipti. ”

ÇKP'nin ABD'ye uzun zamandır sahip olduğu düşmanlık göz önüne alındığında, yukarıdaki kelimelerin ÇKP'nin resmi gazetesi Xinhua Daily'den geldiğine inanmak zor. Aslında, bu sözler ÇKP'nin 4 Temmuz 1947'de yayınlanan bir gazetesinden alınmıştır. ÇKP’ye ABD'den yardım gerekiyordu ve bu yüzden ABD’yi sevimli bulduğunu söylüyordu. Fakat, üç yıl sonra Amerikan askerleriyle savaşmak için Kore'ye asker gönderdiğinde, Amerikalıları dünyanın en kötü emperyalistleri olarak tasvir etti.

ÇKP, özellikle siyasi hareketler sırasında halkının beynini sürekli yıkar, insanları birbirlerine saldırmaya teşvik eder ve hatta aile üyelerini bile birbirleri ile savaşmaya zorlar. Bu durum, Çin'de ahlaki standartlara hızlı bir şekilde zarar vererek sahteciliğe yol açıp, sahte ürünleri ve fikri mülkiyet hırsızlığını bir norm haline getiriyor.

Daha geçtiğimiz son birkaç aya kadar uluslararası toplum ÇKP'nin sürekli yalanlara dayalı kitlesel propagandasının zararını fark etmeye başlamamıştı. Gerçekte ÇKP'nin taktikleri onlarca yıldır devam ediyor ve bu salgının da bize gösterdiği gibi hem Çin’e hem de dünyaya ciddi bir tehdit oluşturuyorlar.

Gerçekler Susturuldu

Akıllarındakini söylemeye cesaret eden eski bilginlerin aksine, Çin'deki modern entelektüeller fikirlerini dile getirdikleri an tehdit ediliyor ve her türlü zulme maruz kalıyorlar.

Buna güzel bir örnek, 1957'de entelektüellerin bastırılmasıydı. ÇKP ilk önce kendini mütevazi gösterdi ve aydınları hükümet hakkında görüş bildirmeye çağırdı. Daha sonra da söylediklerini “suçlarının” bir kanıtı olarak kullanarak onlara “sağcı” damgası vurarak zulmetti.

Bazıları zulmü bir komplo ya da “karanlık bir komplo” olarak eleştirdiklerinde, Mao alenen “Bu karanlık bir komplo değil, açıkça yapılan bir savaş taktiği hilesi” dedi.

Ne yazık ki, ÇKP'nin yazdığı bu oyun kitabında, Büyük Kültür Devrimi'nden Tiananmen Katliamına kadar, Falun Gong'a karşı sürdürülen zulümden 2003 SARS'a ve 2019 coronavirüsüne kadar, sayısız siyasi hareketinde standart bir taktik haline gelmiştir. Hemen hemen tüm bu durumlarda ÇKP, verdiği haksız kararları savunmak ve gözdağı vermek için bu taktikleri bir araç olarak kullanacak, farklı fikirlerini söyleyecek kadar cesur olanları cezalandıracaktır.

Li Wenliang, Wuhan Merkez Hastanesi'nden bir doktordu. 30 Aralık 2019'da meslektaşlarından gelen coronavirüsü öğrendikten sonra, aynı gün sosyal medyada bilgi yayınladı. Ancak birkaç saat sonra saat 01: 30'da Wuhan Sağlık Komisyonu tarafından çağrıldı ve eleştirildi, ardından da türlü türlü cezalara çarptırıldı.

Li bir ÇKP üyesiydi ve tıpkı diğer doktorlar gibi o da kolayca susturuldu. Daha sonra Partinin asgari koruma alma emrini takip etti ve hastalıktan öldü.

Ama asıl tehlike onun ölümünün ötesindedir.

Eğer başka bir salgın daha meydana gelirse, totaliter ÇKP'ye meydan okumaya ve konuşmaya cesaret eden birileri olacak mı? Çoğu insan için, bu pek olası değildir, ancak Falun Gong uygulayıcıları olan birkaç istisna kişiler vardır.

İnançlarından Dolayı İşkenceye Uğruyorlar

1992 yılında halka tanıtılan Falun Gong (Falun Dafa olarak da bilinir) Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerine dayanan bir meditasyon sistemidir. Öğrenmesi kolay beş takım egzersizle, kendine birkaç yıl içinde yaklaşık 100 milyon uygulayıcı çekti.

Hayatın her kesiminden ve her yaştan gelen bu uygulayıcılar inanılmaz bir fiziksel iyileşme yaşadılar. Birçok kişi, geleneksel Çin kültürüne uygun Falun Gong prensiplerini ve tıpkı binlerce yıllık Çin tarihinde olduğu gibi, ahlaki gelişimin böylesine bir rehberliğini bulmaktan çok mutluydular.

Falun Gong'un uygulayıcılara ve onların ailelerine zihinsel ve bedensel birçok yararlar getirmesine rağmen, eski Çin lideri Jiang Zemin Temmuz 1999'da Falun Gong’a baskı uygulamaya başladı.

Ülke çapında 610 Ofisi adı verilen Gestapo benzeri bir örgüt aracılığıyla, çok sayıda uygulayıcı, inançları nedeniyle gözaltına alındı, hapsedildi ve işkence gördü. Bazıları psikiyatrik istismar gördü ve zorla organlarının alınmasına mazur kaldı.

Wuhan'ı örnek olarak almak gerekirse: Jiang, 1999 yılında Falun Gong'u bastırmaya karar verdiğinde, Politbüro'nun diğer üyeleri de dahil olmak üzere üst komünist liderlerin direnişiyle karşılaştı. Fakat Wuhan Televizyon İstasyonu müdürü Zhao Zhizhen, Jiang'ın emriyle hareket etti. Zhao, Bay Li Hongzhi'nin (Falun Gong'un kurucusu) memleketi Jilin Eyaletindeki Changchun'a bir film çekim ekibi gönderdi ve Falun Gong'u ve kurucusunu karalayan 6 saatlik bir video filmi çekti.

Bu video, en üst düzey komünist liderler arasında ve daha sonra Çin'in tümünde, devlete ait Çin Merkez Televizyonu da dahil olmak üzere haber medyasında gösterildi. Falun Gong ve uygulayıcılarını karalamak için 20 yıldır sayısız başka videolar da hazırlandı.

Buna ek olarak, Wuhan'daki Tongji Hastanesinde, Falun Gong uygulayıcılarının organlarının zorla alındığı üçüncü tarafların da kapsamlı kanıtlarıyla desteklenmiştir. Bu hastane en eski tıbbi tesislerden biridir. Araştırmalar, Tongji Hastanesinde en az 14 tip organ ve dokunun nakledildiğini ortaya kondu. Yalnızca Şubat 2005'te bu tesiste 1.000'den fazla böbrek nakli gerçekleştirildi.

Bir dereceye kadar, Çin'deki Falun Gong zulmü ÇKP ile geleneksel değerler arasındaki çatışmayı vurguluyor. Bu bir talihsizlik, ama aynı zamanda Çin'e ve dünyanın geri kalanına ÇKP'nin getirdiği ahlaki gerilemeyi tersine döndürme şansı da veriyor.

Ahlaki Yükümlülüklerimiz

Başkan Nixon’un 1972’de Çin’e gitmesinden önce, uluslararası toplum ÇKP ile çok az işbirliği yaptı. Ancak Nixon'ın seyahatinden bu yana birçok aktivite gerçekleşti. ABD ve Çin 1979'da diplomatik bir ilişki kurdular ve Çin 2001 yılında DTÖ'ye katıldı. Benzer şekilde ABD ve diğer Batı ülkelerinden Çin'e yapılan yatırım da önemli ölçüde arttı.

Birçok dünya lideri ekonomik kalkınmanın şeffaf politikaya ve demokrasiye yol açacağına inanıyordu. Ancak daha önce analiz edildiği gibi, olmadı ve sadece güzel bir dilek olarak kaldı. Mao’nun yandaşı Deng Xiaoping'in ABD’yi ziyaretinden bir ay sonra, Şubat 1979’da Vietnam’a karşı savaş başlattı.

On yıl sonra Deng, 1989 yılında Tiananmen Katliamı'nı emretti. Sadece bu değil, aynı zamanda Jiang Zemin'i, bu konudaki güçlü konumu nedeniyle yandaşı olarak tanıttı. Jiang, bu olaydan 10 yıl sonra 1999'da Falun Gong'a şiddetli baskılar uygulamaya başladı.

Freedom House tarafından Mart ayında yayınlanan “2020 Dünyasında Özgürlük” adlı yeni bir raporda Çin, “küresel özgürlük” için 100 puandan sadece 10 alarak “en kötü performans gösteren 15 ülkeden biri” oldu.

Rapora göre “Çin, dünyanın en uç etnik ve dini zulüm programlarına sahip. Bu zulüm teknikleri etnik azınlıklar, genel halk üzerinde ve hatta yabancı ülkelerdeki insanlara kadar yoğunlaştırılarak uygulamaktadır. “İlerleme, azınlık hakları ihlallerinin belirli bir toplumdaki tüm bireyler için özgürlüğü koruyan kurumsal ve geleneksel engelleri yavaş yavaş nasıl yok ettiğini gösteriyor.

Batı ülkelerinden sürekli destek almasaydı, ÇKP bugün olduğu kadar güçlü olmazdı ve küresel etkisi (DSÖ üzerindeki etki gibi) muhtemelen engellenmiş olurdu.

Coronavirüs'ten en sert şekilde etkilenen ülkelere daha yakından bakmak gerekirse, birçoğunun ÇKP ile yakın finansal bağları olduğunu göstermektedir. Örneğin, bazıları ÇKP'nin DTÖ'ye girişini desteklerken, bazıları Kuşak ve Yol Girişimi (BRI) için genişleme planını destekliyordu, bazıları Huawei gibi Çinli şirketlerle işbirliği yapmak adına kendi ilkelerinden ödün verdi.

Şimdi ÇKP ile birlikte çalışmanın neye patladığına hepimiz tanık olduk. Kendimizi bu rejimden uzaklaştırmak uzun vadeli güvenliğimiz için önemlidir.

Kısım 8: Kadim Bilgeliğe Bir Göz Atış

Geleneksel Çin tıbbına göre, coronavirüs pandemisi gibi vebalar “kötü qi” (veya “kötü enerji”) olarak kabul edilir. Çin tıbbı konusunda en saygın kitaplardan biri olan Huangdi Neijing (Sarı İmparatorun İç Klasiği), Sarı İmparator ile eski bir hekim olan Qi Bo arasındaki bir konuşma ile ilgilidir.

İmparator: Veba geldiğinde insanların yaşlarına bakılmaksızın herkese bulaşğını duydum. Belirtileri benzer ve insanları tedavi etmek zor. Enfeksiyonu nasıl önleyeceğinizi biliyor musunuz?

Qi Bo: Bir insanın içinde doğru ve dürüst bir qi olduğunda, hiçbir kötülükle istila edilemez.

Modern bilimde de, zihin ve beden arasındaki ilişki yaygın olarak kabul edilmektedir. Rus bilim adamı ve Uluslararası Sosyal Ekoloji Enstitüsü Başkanı Vyacheslav Gubanov, tüm hastalıkların kişinin zihinsel durumu ile yakından ilişkili olduğuna inanıyor. Bu nedenle, bir hastalıkla uğraşırken ruhun da iyileştirilmesi gerektiğine inanıyor.

Kendi İçimize Bakış

Çin tarihi boyunca, imparatorlardan sıradan vatandaşlara kadar, herkes felaketler geldiğinde veya başka bir talihsizlik ile karşılaştıklarında nerede yanlış yaptıklarını düşünüp kendi içlerine bakma eğilimindeydiler. Daha sonra kendilerinde gördükleri hataları düzeltirler ve kendilerini geliştirirlerdi. Örneğin, Batı Han Hanedanı İmparatoru Wu (MS 206-9), “Luntai'nin Tövbesi :” olarak bilinen bir kararnamede kendi siyasi hatalarını yansıtan bir karar yayınladı.

“Şu anda en önemli şey, her seviyedeki yetkililerin halka sert veya acımasız bir şekilde davranmalarını yasaklamak ve kanun dışı vergi artırımlarını önlemektir. Böyle yaparak tarımsal üretimi büyük ölçüde artırmak mümkün olacaktır. ”

Daha sonraki hanedanlardaki bazı imparatorlar, Qing Hanedanı İmparatoru Yongzheng gibi tövbe kararnameleri yayınladılar. Bu imparatorların arasında Han İmparatoru Ming, Tang İmparatoru Taizong, Songİmparatoru Lizong, ve Ming İmparatoru Xizong bulunmaktadır.

Kişisel Gelişim

Böyle bir zihniyet sıradan insanlarda da vardı. Doğu Han Hanedanlığı döneminde (M.Ö. 25 - MS 220) ünlü bir Taocu olan Zhang Daoling’in on binlerce öğrencisi vardı. Diğer Taocular gibi, karakter gelişimi ve manevi aydınlanmaya odaklanıyorlardı. Öğrencilerine öğretmenin yanı sıra, halkı da daha yüksek bir ahlaki standart ve daha iyi bir davranış şekli için çaba göstermeye yönlendirdi. Buna bir örnek, veba salgınlarıyla baş etmesindeki davranış sekli idi. Zhang, enfekte olanlardan hayatları boyunca yaptıkları tüm yanlışları bir kağıda yazmalarını istedi. Sonra kağıdı suya batırmalarını ve Tanrıya bir daha asla kötü şeyler yapmayacakları sözünü vermelerini söyledi. Ayrıca, tekrar yanlış yaparlarsa bu sefer hayatlarını sona erdirmeyi tercih edeceklerine dair söz vermek zorundaydılar.

Birçok kişi bu tavsiyeye uyup iyileşti. Daha fazla insan bunu duydu, talimat verildiği gibi yaptı ve iyileşti. Sonuç olarak, Zhang ve öğrencileri yüz binlerce hayat kurtardı.

Antik Roma İmparatorluğu'ndan Dersler

Roma İmparatorluğu insanlık tarihinin en büyük ve en uzun süren imparatorluklarından biriydi. Yaklaşık 65 milyonluk nüfusu ile Doğu'daki muadili 60 milyonluk Han Hanedanı ile rekabet halinde idi. Roma İmparatorluğu zirvede iken Han Hanedanlığı topraklarına yakın, yaklaşık 5 milyon kilometre kareye (ya da 1,9 milyon mil kareye) yayılmıştı.

Roma'nın Hıristiyanlara baskı uygulamasıyla birlikte, bu güçlü imparatorluk yokuş aşağı düştü. Üç büyük veba salgınına maruz kaldı. Batı Roma İmparatorluğu 476'da sona erdi. Dördüncü felaket ise, Justinian Veba (541-542)salgınıydı. Bu salgında 25-50 milyon insan daha öldü ve bu ölümler imparatorluğu daha da zayıflattı.

Hıristiyanlara karşı en kötü şöhreti olan saldırı MS 64-65 yılları arasında İmparator Nero'dan gelmiştii. MS 54'te imparator olan Nero, annesini, erkek kardeşini ve iki eşini öldürdü. Hıristiyanlar bir tarikat ve toplum için bir tehlike olarak niteledikten sonra Nero, Roma halkını onlara zulmetmek için seferber etti. Sonuç olarak, birçok Hıristiyan öldürüldü - hayvanlar tarafından parçalandı ya da insan meşaleleri olarak canlı canlı yakıldı.

Nero'yu takip eden ve Hıristiyanlara zulmeden birçok insan kısa sürede bazı kötü sonuçlarla karşılaştı. Bir sonraki veba salgını sonbaharda Roma'da patlak verdi ve yaklaşık 30.000 insan öldü. Üç yıl sonra Nero'ya karşı bir isyan oldu. MS 68'de Roma'dan kaçtı ve muhtemelen intihar ederek öldü.

680'de insanlar uyanmış ve Hıristiyanlara karşı zulmün yanı sıra toplumun genel ahlaki çöküşü üzerinde düşünmeye başlamışlardır. 680'de Roma vatandaşları Aziz Sebastian'ın kemiklerini sokaklarda taşıdı (256-288, Diocletian tarafından işkence ile öldürülmüştü). İnsanlar yaptıkları haksızlıklarından dolayı tövbe ederken, veba mucizevi bir şekilde Roma'da kayboldu.

Tarih Tekerrür Ediyor

Birçok yönden, Jiang Zemin ve onun adamları tarafından Falun Gong'un bastırılması, hakaret, gözaltı, işkence ve öldürmeyi içeren Nero'nun dini zulmüne fazlasıyla benziyor.

Nero ile karşılaştırıldığında, ÇKP'nin eylemleri çok daha kapsamlıdır. Merkezi Politbüro'dan en düşük seviyeye (kırsal bölgelerdeki köyler ve kentsel alanlardaki sokaklar), okullardan devlet kurumlarına ve özel işletmelere kadar ÇKP, Falun Gong’u ve uygulayıcılarını kötü muameleye tabii etmek ve iftira etmek için neredeyse tüm kaynakları seferber etti.

ÇKP polisi, savcıları, mahkemeleri, gözaltı merkezlerin. ve hapishaneleri kullanarak uygulayıcıları gözaltına aldı ve onlara ağır işkence yaptı. Beyin yıkama merkezleri ve akıl hastanelerinde, uygulayıcılar ayrıca daha da aşağılandılar uyku uymak veya tuvalete gidebilmek gibi temel haklarından mahrum bırakıldılar.

Dahası, güçlü sansürü (Batı teknolojik şirketleri ile işbirliği içinde) ve büyük propaganda aparatıyla ÇKP, son 21 yıldır Falun Gong'u karalıyor. Ayrıca Konfüçyüs Enstitüleri ve diğer ÇKP yanlısı dernekler (bazıları STK olarak gizlenmiş) aracılığıyla bu tür propagandaları yurt dışına kadar ihraç etmiştir.

Şimdiye kadar gördüğümüz gibi, geçtiğimiz birkaç yıl boyunca, Batı ülkeleri, şirketler ve teknolojilerin yardımıyla yurt içinde ve dışında ÇKP vatandaşlarına polislik etmek, fikirleri manipüle etmek ve aldatmak ve de yalanlar üretmek için son teknoloji ürünü muazzam bir sistem kurdu.

ÇKP hayatta kalmak için sürekli şiddet uygulamalıdır. Sınıf mücadelesi ve yalanlar üzerine kurulu olduğu için ve iktidarını sürdürmek için insanları sürekli aldatması gerekiyor. Bu yüzden, ÇKP'nin daha iyiye doğru değişeceği umudu boş bir umuttur.

Sonuç

Cennetin gözleri, dünyanın gözleri ve herkesin bir çift gözü vardır; Cennet bakıyor, dünya bakıyor, [doğası gereği] hayat mutlu ve endişesizdir.

Yukarıda, insanları cennetin ve yerin gözlere sahip olduğu iyi ve kötü insanların yaptıklarının farkında olduğu konusunda uyarıyordu.

Kehanetinde, kötü eylemler yapanlara büyük zararlar verecek, ancak kalplerinde merhamet barındıranları ise koruyacak öldürücü bir pandemi öngörmüştü. Ayrıca Falun Gong'un insanları güvenliğe yönlendireceğini de öngördü:

Vücudunuzu kendi auranızı kullanarak savunabilirsiniz, Ama kalpteki merhamet tek güvenliktir ...

Bazılarının büyük müjdeleri yaydığı bir dönemde, aptal kalmak ve geleceğinizi kaybetmeksizin yararınıza bir şey değildir.

(Son)

Çince versiyonu