(Minghui.org) 20 Temmuz 1999 yılında başlayan ve 21 yıldır Çin’de devam eden zulmün durdurulmasına yönelik tüm dünyada aktiviteler yapılmaktadır. Türkiye’deki uygulayıcılar bu zulmün sona ermesi için, iki şehirde faklı aktiviteler düzenlediler. 

Zulmün bitmesine yönelik Çin Konsolosluğu önünde barışçıl protesto düzenlediler, zulmü anlatan Uluslararası fotoğraf sergisi düzenlediler, imza topladılar ve 21 yıldır devam eden zulüm sırasında ölenlerin anısına mum ışığı nöbeti tuttular.

İstanbul Şehrinde Yapılan Aktiviteler

İstanbul’daki uygulayıcılar, 2 gün üst üste etkinlik düzenlediler ve Çin Komünist Partisinin yaptığı zulmü anlattılar.

17 Temmuz Cuma günü İstanbul’daki bir grup uygulayıcı İstanbul Çin Konsolosluğu önünde 20 Temmuz 1999 yılında başlayan ve 21 yıldır devam eden zulmün durdurulması için Çin’e çağrıda bulundular. Etkinlik bir saat sürdü ve geçen araçların çoğu durup gerçeği açıklayan broşürlerden aldılar.

Çin Konsolosluğu önünde yapılan Barışçıl Protesto

Etkinlik sona erdiğinde toparlanmaya başlayan uygulayıcıları gören bir araç durdu ve içinden iki kişi inip uygulayıcılara yaklaştı. Uygulayıcıların Uygur Türkleri ile ilgili Çin’i protesto ettiklerini düşünmüşler ve destek için durmuşlardı. Bir uygulayıcı onlara Çin Komünist Partisinin şeytani doğasını ve 21 yıldır devam eden canlı organ ticaretinin boyutlarını anlattı. Bu iki kişiden biri konsolosluğun bulunduğu semt olan Tarabya semtinin muhtarı ve aynı zamanda Tarabya Spor Kulübü Başkanı Mehmet Reisoğlu idi.

Uygulayıcının konuşmalarını videoya kaydederek sosyal medyasında paylaşacağını söyledi. ‘’Biz bugüne kadar sadece Uygur Türklerine yapılan zulmü biliyorduk’’ dedi. Turizmci Mustafa Kurt ise broşürlerden aldı ve uygulamanın ne olduğu hakkında sorular sordu.

Tarabya semtinin muhtarı ve aynı zamanda Tarabya Spor Kulübü Başkanı Mehmet Reisoğlu ve arkadaşı Turizmci Mustafa Kurt ile zulmü kınamak için pankartlarla fotoğraf çekildiler.

18 Temmuz Cumartesi günü İstanbul Çin Konsolosluğunun bulunduğu sahil şeridinde uygulayıcılar mum nöbetinde bulundular. Öncesinde Falun Dafa’nın huzurlu müziği eşliğinde egzersizleri yapıp gerçeği açıkladılar.

Tarabya sahilinde egzersizler yapılırken

Etkinlik bisikletle geçen birkaç çocuğun ilgisini çekti ve durup bir uygulayıcıdan bilgi aldılar. Bunlar 13-14 yaşlarında çocuklardı içlerinden biri annesinin bir milyonun üzerinde sosyal medya takipçisi olduğunu ve bu zulmü annesine anlatacağını söyledi. Etkinlik başladıktan çok kısa bir süre sonra ise bir kız çocuğu ve büyükannesi geldiler etkinlik sonuna kadar uygulayıcılarla kaldılar, egzersiz yaptılar ve zulüm hakkında bilgiler aldılar.

Uygulayıcılar zulmün durdurulmasına çağrı olarak etkinliğe ilgi duyan kişileri Türkiye çapında başlattıkları ‘’Karanlığa Işık Ol!’’ Kampanyasına katılmaya davet ettiler. Bir mum yakıp çektikleri fotoğrafı #cinzulmudurdur #cinzulmu #karanligaisikol #isikol #falundafaturkiye etiketleri ile facebook üzerinden Falun Dafa Türkiye ‘Karanlığa Işık Ol!’’ Etkinlik sayfasında paylaşılması için teşvik ettiler.

Yüksek Hemşire Gülten Hanım Karanlığa Işık Ol kampanyası için destek verdi. Sosyal medya hesabından bu fotoğrafı paylaştı.

Gülten Hanım, “Uygulama alanınızın enerjisi çok güzel tamamen rahatlatıyor ve insanı kendine çeken çok temiz bir enerji, bu enerji beni çekti. Egzersiz yaparken kendimi çizgi film karakteri Heidi gibi çimenlerin üzerinde özgürce koşarken hissettim” dedi.

Gülten Hanımın torunu 8 yaşındaki Belis 5. Takım egzersizini çift lotus pozisyonunda yaptı ve uygulayıcılarla mum nöbetine katıldı. Belis, ’’Egzersiz yaparken gözümü kapattığımda kuşların olduğu bir ormanda geziyormuş gibiydim” dedi.

Etkinlik sırasında bir konsolosluk çalışanı geldi ve uzaktan uygulayıcıları izledi. Etkinlik sonunda uygulayıcıları korumak için orada bulunan polisler toplu fotoğraf çekiminde yardımcı oldular. Etkinlik akşam saat 21:30’da mum nöbeti ile sona erdi.

İstanbul'daki Mum Işığı Nöbeti

Mersin Şehrinde Çin'deki Zulüm Hakkında Farkındalık Yaratıldı

Mersin’deki uygulayıcılar 18 Temmuz Cumartesi günü sahilde Falun Dafa’nın tanıtımını yapan ve zulüm hakkında farkındalık yaratan, ‘Falun Dafa’nın Yolculuğu’ adlı fotoğraf sergisi düzenlediler. Sergi şehrin en kalabalık bölgesi olan sahil kıyısındaki Amfi Tiyatronun önünde yapıldı. Sergi sırasında egzersizler yapıldı ve 21 yıldır devam eden zulmün sona ermesine yönelik imza toplandı. Zulmü duyan birçok kişi dilekçeyi hemen orada imzaladı.

Sahil şeridi üzerinde yapılan fotoğraf sergisi

Çocuklar egzersizleri yaparken

Yapılan fotoğraf sergisinde Falun Dafa’nın Yolculuğu anlatılıyordu. 1992’de Shifu Li Hongzhi tarafından halka açıklandıktan sonra Çin’de nasıl popüler olduğu ve sonrasında yasaklanıp Çin’de yapılan zulümler ve organ ticareti detaylı olarak fotoğraf sergisinin açıklamalarında anlatılıyordu. Sergiyi gezen birçok kişi Çin’de Dafa’ya karşı yapılan zulmün boyutları karşısında çok şaşırdı. Hiç tereddüt etmeden dilekçeyi imzaladılar.

Senay ve Birgül hn

Senay ve Birgül hn serginin tamamını gezerek Çin’de yapılan zulüm hakkında detaylı bilgi aldılar ve zulme karşı olduklarını belirttiler. Çin’de yapılan zulmün olmaması gerektiğini söylediler ve hemen zulme karşı olan dilekçeyi imzaladılar.

Küçük kızıyla gelen bir adam tüm sergiyi gezdi. Yapılan zulmü gördükten sonra şu anda tüm dünyayı saran virüsün boşuna Çin’den çıkmadığını kötülükleri yapanların mutlaka bir gün karşılık bulacağını söyledi.

Eski bir devlet çalışanı olan Emir bey sergideki fotoğrafları inceledikten sonra bu zulmün Uygur Türklerin dışında başkalarına da yapıldığını daha önce duymadığını söyledi. Uygur Türklerine ve diğer inançlarını savunan insanlara zulmedenlere karşı olduğunu söyleyerek hemen dilekçeyi imzaladı.

Birçok kişi Çin'deki zulmün sona ermesi için dilekçe imzaladı

Türkiye genelinde sosyal medyada başlatılan ve Çin’de yapılan zulmün sona ermesi için Karanlığa Işık Ol kampanyasında destek veren birkaç çocuk ve büyük bir mum ışında fotoğraflarını çektirerek desteklerini gösterdiler.

Karanlığa Işık Ol kampanyasında destek veren çocuklar

Aynı günün akşamı uygulayıcılar şehrin en popüler açık alışveriş merkezi olan Marina Avm’de mum ışığı nöbeti yaptılar. Mum ışığı nöbeti sırasında oraya gelen birçok kişiye zulüm anlatıldı ve broşür verildi.

Mersin Marina AVM'de yapılan Mum Işığı Nöbeti ile 21 yıldır zulüm sırasında ölen kişiler anıldı

Serhat ve Sefa adında iki genç çocukta mum ışığı nöbeti yapmak istediklerini söylediler. Uygulayıcıların yanında nerdeyse bir buçuk saat kalıp mum ışığı nöbetinde oturdular. Türkiye genelinde sosyal medyada başlatılan Karanlığa Işık Ol kampanyasında destek vermek için adresleri aldılar ve arkadaşlarına göndereceklerini söylediler.