Almanya: İnsan Hakları Günü'nde Dört Şehirde Yapılan Aktivitelerde Çin Komünist Rejimine Çağrıda Bulundu

(Minghui.org) Falun Dafa uygulayıcıları, 10 Aralık İnsan Hakları Günü'nde Çin Komünist Partisinin (ÇKP) zulmünü ifşa etmek için dört şehirde faaliyetler gerçekleştirdi. Bu konuyla ilgilenmeleri için insanların dikkatlerini çekmeye çalıştılar ve herkese insanlığın evrensel değerlerine sahip çıkmalarını hatırlattılar.

Uygulayıcılar, İnsan Hakları Günü'nde Nürnberg'deki St. Lorenz kilisesinin önünde bir stant açtılar.

Bir Grup Öğrenci Zulmü Kınamak İçin Dilekçeyi İmzaladı

Nürnberg'deki St. Lorenz kilisesi önünde insanlara ÇKP'nin zulmünü anlatmak için yapılan aktivite

Lisans öğrencisi Süleyr (soldan ilk) ve sınıf arkadaşları zulme karşı dilekçeyi imzaladılar.

Hindistan'dan lisans öğrencisi Suleyr, yerel bir üniversitede tekstil okuyor. O ve sekiz sınıf arkadaşı Nürnberg'i ziyaret ettiklerinde Falun Dafa standını fark ettiler.

Uygulayıcılarla konuştular ve ÇKP'nin Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü uygulayan insanlara acımasızca zulmettiğini öğrendiler. Süleyr çok şaşırdı ve zulme karşı dilekçeyi hemen imzaladı - ayrıca sınıf arkadaşlarını da imzalamaları için teşvik etti. Hepsi dilekçeyi imzaladılar ve daha fazla sınıf arkadaşıyla paylaşmak için el ilanları aldılar.

"Çin'de insan hakları ayaklar altına alınıyor" diyen Süleyman Suleyr, "Bu ciddi bir sorun. Sistematik organ hırsızlığı derhal durdurulmalıdır. ÇKP rejimi var olmaya devam etmemelidir. Daha fazla insana anlatacağım ve Çin'de yaşanan zulmü onlara bildireceğim."

Komünizmi Birinci Elden Yaşayan Yaşlı Adam Dilekçeyi İmzaladı

Nürnberg'de emekli bir elektrik mühendisi olan Klaus Wessel, zulme karşı dilekçeyi imzaladı. ÇKP'nin canlı organ toplamasının korkunç olduğunu söyledi. ÇKP hakkında, “Böyle bir rejim istikrarlı değildir, ancak iç şiddet yoluyla istikrara kavuşmaktadır. Herhangi bir nedenle işe yaramazsa, hemen çökecek.”

Klaus Wessel

ÇKP'nin 22 yıldır Falun Dafa uygulayıcılarına zulmettiğini öğrendiğinde, "Çin (ÇKP) gibi otoriter rejimler, insanların başka düşüncelere sahip olmasına müsamaha gösteremez" dedi.

Bay Wessel, bir zamanlar Doğu Prusya ve Almanya'nın kültür merkezlerinden biri olan Königsberg'de (Kaliningrad, Rusya) doğduğunu açıkladı. Dünya Savaşı'ndan sonra Potsdam Anlaşması uyarınca Sovyet (komünist) toprakları haline geldi. Bölge Sovyetler tarafından ele geçirildi. O ve diğerleri kaçtıktan sonra, eski Doğu Almanya'ya ulaşmak için beş gün boyunca bir tekneye bindiler.

Bay Wessel daha sonra Doğu Almanya'da üniversiteye gitti. Berlin Duvarı'nın inşasından bir ay önce Batı Almanya'ya kaçtı. İlk elden deneyimlerinden dolayı Bay Wessel, diktatörlüğün ne olduğunu gerçekten anladığını söyledi.

“Herkes Kendi İsteklerine Göre Gelişebilmeli”

Ekonomist Andreas, dilekçeyi imzaladıktan sonra bu konunun çok önemli olduğunu söyledi. ÇKP'nin uygulayıcılardan zorla organ toplamasına karşı çıktı ve “İmzalayarak, üzerime düşeni yapmak istiyorum” dedi.

İnsanların Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü uygulamasını yasaklayan ÇKP'den bahseden Andreas, “Bu yanlış. Herkes kendi isteğine göre gelişmeli” dedi.

O gün Uluslararası İnsan Hakları Günü olduğundan ve Falun Dafa uygulayıcılarının bu etkinliği düzenlemesinin önemli olduğunu söyledi. "Bu, bazı şeyleri değiştirebilir ve karar verme yetkisine sahip olanlar üzerinde baskı oluşturabilir."

Lise öğrencileri Lucy (solda) ve Michélle (sağda)

Lise öğrencileri Lucy ve Michélle, Falun Dafa standının önünde oyalandı ve uygulayıcılar çeşitli insanlarla konuşurken onları dinlediler. İkisi de dilekçeyi imzaladı.

Lucy neden imzalamanın önemli olduğunu hissettiğini açıkladı: "Çünkü Çin'deki insanlara yardım etmek istiyorum. Çin'de olanlar (uygulayıcılardan hayattayken organ toplanması) kulağa çok kötü geliyor.” Michelle, "Yardım edebilirsem tabii ki mutlu olurum" diyerek kabul etti.

ÇKP'nin insanlara Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü uygulamasını yasaklamasından bahsetmişken, Michelle bunun korkunç olduğunu söyledi ve Lucy de aynı şekilde hissettiğini belirtti, “Bu biz insanlarla ilgili ve ayağa kalkmalıyız. Aslında, bunu daha fazla insan yapmalı.”

Uygulayıcılar 10 Aralık'ta Berlin'deki Çin Büyükelçiliği önünde ÇKP'nin zulmünü protesto ettiler. Onlar her gün bu tür faaliyetleri yürütüyorlar.

Uygulayıcılar 9 Aralık'ta Münih'teki Çin Konsolosluğu önünde ÇKP'nin zulmünü protesto ettiler. Onlar her hafta bu tür faaliyetleri yürütüyorlar.

Uygulayıcılar 10 Aralık'ta Frankfurt'taki Zeil Caddesi'nde ÇKP'nin zulmü hakkında farkındalığı artırmak için faaliyetler yürütüyorlar. Yoldan geçenler uygulayıcılarla konuşuyor ve zulme karşı dilekçeyi imzaladılar.

Arka Plan: Falun Dafa Nedir?

Falun Dafa (Falun Gong olarak da bilinir) ilk olarak 1992 yılında Çin'in Changchun kentinde Bay Li Hongzhi tarafından halka tanıtıldı. Manevi disiplin şu anda dünya çapında 100'den fazla ülke ve bölgede uygulanmaktadır. Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü ilkelerine dayanan öğretileri benimseyen ve beş egzersizi öğrenen milyonlarca insan, sağlık ve esenlik kazandı.

Çin Komünist Partisinin (ÇKP) eski başkanı Jiang Zemin, manevi disiplinin artan popülaritesini ÇKP'nin ateist ideolojisine bir tehdit olarak algıladı ve 20 Temmuz 1999'da uygulamayı yasaklayan bir emir yayınladı.

Jiang'ın kişisel yönetimi altında, ÇKP, polis ve yargı sistemlerini geçersiz kılma yetkisine sahip ve tek işlevi Falun Dafa'ya karşı zulmü yürütmek olan hukuk dışı bir güvenlik örgütü olan 610 Ofisini kurdu.

Minghui.org , son 22 yıldaki zulüm sonucunda binlerce uygulayıcının öldüğünü doğruladı. Gerçek sayının çok daha yüksek olduğuna inanılıyor. Daha fazlası inançları için hapsedildi ve işkence gördü.

ÇKP'nin, organ nakli endüstrisini tedarik etmek için öldürülen gözaltındaki uygulayıcılardan organlarının toplanmasını onayladığına dair somut kanıtlar var.

Minghui.org'da yayınlanan tüm makaleler, grafikler ve içeriğin telif hakları saklıdır. Ticari olmayan çoğaltmaya izin verilir, ancak makale başlığı ve orijinal makaleye bir bağlantı ile atıfta bulunulmasını gerektirir.

Çince versiyonu mevcut