Münih, Almanya: Oktoberfest Sırasında Falun Dafa Tanıtıldı

(Minghui.org) Münih'teki Oktoberfest 16 Eylül'de başladı ve 3 Ekim 2023'te sona erdi. Etkinlik sırasında haftasonları üç Cumartesi günü turistik yerler ve Münih'teki yaya caddelerinde, Falun Dafa uygulayıcıları spiritüel uygulamayı tanıtmak ve insanlara Çin Komünist Partisinin (ÇKP) zulmünü anlatmak için faaliyetler düzenledi.

Oktoberfest, Ekim 1810'da Bavyera Prensi Ludwig'in (daha sonra Kral Ludwig I) Almanya'nın Saksonya Prensesi Theresa ile evlenmesiyle başladı. Şehir, Münih'in dışındaki Theresa Meadow'da düğünü beş gün boyunca kutladı. Bu prensin çok cömert olduğu ve düğünü kutlamak için herkesi yiyip içmeye davet ettiği söylenir. Yavaş yavaş bu kutlama yıllık Ekim Festivaline dönüştü. İnsanlar yapılan hasadı kutladılar, kendilerini koruduğu için Tanrı'ya teşekkür ettiler ve gelecek yıl havanın güzel olmasını umut ettiklerini dile getirdiler.

Münih'in 17 Eylül'de düzenlenen geleneksel Oktoberfest geçit töreni on binlerce ziyaretçinin ilgisini çekti. Soldaki bronz heykel Bavyera Kralı I. Ludwig'e ait.

Bu 188. Oktoberfest düzenlendi ve Alman Birlik Günü dahil 18 gün sürdü. Bu yıl festivale 7,2 milyon ziyaretçi katıldı.

Falun Dafa uygulayıcıları 16 Eylül'de Sendlinger Caddesi'nde, 23 Eylül'de Karlsplatz'ta ve 30 Eylül'de Belediye Binası yanındaki Marienplatz'da faaliyetler düzenlediler. Pankartlar ve sergi panoları kullandılar ve hem turistlere hem de yerel halka Falun Dafa'yı tanıtmak için egzersizleri gösterdiler. Pek çok kişi zulme son verilmesi çağrısında bulunan dilekçeyi imzaladı.

Uygulayıcılar 30 Eylül'de Belediye Binasının yanındaki Marienplatz'ta faaliyetler düzenlediler.

İnsanlar 30 Eylül'de Marienplatz'da Falun Dafa'yı öğrendiler.

23 Eylül'de Karlsplatz'ta insanlar ÇKP zulmünü öğrendiler ve bunun sona ermesi çağrısında bulunan dilekçeyi imzaladılar.

İnsanlar egzersizleri öğreniyor.

İnsanlar Falun Dafa'yı öğrendiler ve 16 Eylül'de Sendlinger Caddesi'ndeki dilekçeyi imzaladılar.

Geleneksel kıyafetli bir grup genç, 16 Eylül'de dilekçeyi imzaladı.

ÇKP Geleneksel Kültürü Yok Ediyor

Korinna bir gazetecidir. Uygulayıcıların Marienplatz'taki etkinliğini gördü ve bunu birkaç kez gördüğünü ve atmosferin huzurlu olduğunu düşündüğünü söyledi. Zulmü sona erdirmek için dilekçeyi imzaladı.

Korinna dilekçeyi imzaladı.

Korinna, ÇKP'nin Falun Dafa uygulayıcılarından hayattayken organ toplanmasının ciddi bir sorun olduğunu söyledi. "Bu çok önemli bir konu. Eğer [imzam] işe yarayacaksa, bunu yapmaktan mutluluk duyarım.

"Bu konuların çok önemli olduğunu düşünüyorum. Organ hırsızlığı başta Çin olmak üzere dünya çapında bir sorundur. ÇKP bir diktatörlüktür ve dağıtılması gerekir.”

ÇKP 24 yıl boyunca Falun Dafa'ya zulmetti ve insanların Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü uygulamasına izin vermedi. Korinna, “Bu çok kötü. Bu uygulamanın yasaklanmaması gerekiyor."

Korinna, uygulayıcıların insanlara zulmü anlatarak iyi bir iş çıkardıklarını söyledi. “Elbette önemli. İnsanlara (inançlarından dolayı) bu tür yasaklamalar ancak otoriter ülkelerde olabilir, dolayısıyla bunun açığa çıkarılması gerekiyor.”

Geleneklerin kaybolduğuna değinen Korinna, “Eskiden Oktoberfest'e katılmak için herkes güzel geleneksel kıyafetler giyerdi, çocuklar da iyi giyinirdi. On yıldan fazla bir süre önce başlayan Oktoberfest'in yavaş yavaş bir karnavala dönüştüğünü düşünüyorum. Başlangıçtaki geleneksel kostümler ve müzikli geçit töreninin çok iyi olduğunu düşünüyorum çünkü gerçekten geleneği sürdürüyor.”

Geleneksel kıyafetleri giymenin mutlaka geleneği sürdürmek anlamına gelmediğini söyledi. Kendisini koruduğu için Tanrı'ya şükretmenin ve hasadı kutlamanın herkes için bir gelenek olduğunu söyledi. Korinna, geleneği sürdürmenin "çok önemli olduğunu ve köklerimize dönmenin güzel" olduğunu söyledi.

ÇKP'nin gelenekleri yok etmesi ve Falun Dafa'ya yönelik zulmüyle ilgili olarak, “Bu gerçekten üzücü. Çin eskiden büyük bir kültüre sahip bir ulustu ama şimdi yok edildi.”

Zulme İlişkin Farkındalığın Artırılması Önemlidir

Sosyal hizmet uzmanı Monika Matt ve eczacı Eva Stuckenberger Münih'te yaşıyor. Alışverişe gittiklerinde Karlsplatz'ta Falun Dafa uygulayıcılarıyla tanıştılar. ÇKP'nin zorla organ toplamasına son verilmesi çağrısında bulunan pankartı görür görmez dilekçeyi imzaladılar.

Eva Stuckenberger (solda) ve Monika Matt

Bayan Stuckenberger, “Bu konuda bir şeyler yapmamız gerektiğini düşünüyoruz ve imza kadar basit bir şeyi yapmaktan mutluluk duyuyoruz. Medyada bununla ilgili pek çok bilgi var, dolayısıyla insan haklarına yönelik zulmü açığa çıkaran bu tür faaliyetleri desteklemeliyiz.” Bayan Matt bunu onayladı.

Uygulayıcıların faaliyetlerindeki atmosferin çok iyi olduğunu söylediler. Bayan Stukenberger bunun samimi olduğunu söyledi. Bayan Matt, “Herkes arkadaş canlısı. [Zorla Organ toplamayla ilgili] bilgi panosu etkileyici ve insanları rahatsız ediyor; büyük bir tezat oluşturuyor.”

Her ikisi de uygulayıcıların insanlara zulmü anlatmaya devam etmelerinin önemli olduğunu söyledi. Bayan Matt, “Çin Almanya'ya uzak olduğu için neler olduğunu bilmiyoruz ve haberimiz yok. Herkesin bu durumların farkında olabilmesi için, yaptığınız işi yapmanın önemli olduğunu düşünüyorum.”

Barışçıl Egzersiz Gösterisi

Fizyoterapist Stefan Hein, uygulayıcıların faaliyetlerini sıklıkla gördüğünü söyledi. O gün arkadaşlarıyla birlikte Oktoberfest'e gitti ve Marienplatz'ın önünden geçti. Falun Dafa uygulayıcılarının imza topladığını görünce standa gitti.

Fizyoterapist Stefan Hein

"İnsan organlarının çalınması gerçekten çirkin bir şey. Alman hükümeti bu konuda çok az şey yaptı, ben de dilekçeyi imzaladım. Umarım yardımcı olabilir" dedi.

Bay Hein, uygulayıcıların faaliyetlerinin olumlu olduğunu söyledi. "Bir yandan yaşayan uygulayıcılardan organ toplanması üzücü. Öte yandan uygulayıcıların egzersizleri yaptığı görüntü huzurlu ve mutluluk verici. İkisi arasındaki kontrast harika. O, "[Falun Dafa] insanları sakinleştiriyor ve müzik de insanların kendilerini huzurlu hissetmelerini sağlıyor. Bodhisattva'lara benziyorlar, bu da kendimi harika hissetmemi sağlıyor."

Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü'yü takip eden uygulayıcılara yapılan zulmün mantıksız olduğunu söyledi. ÇKP'nin "kötü ve yozlaşmış olduğunu, Çin'in Almanya ve Avrupa gibi insan haklarına sahip olmadığını" söyledi. ÇKP'nin zulmünü ifşa etmenin önemli olduğunu söyledi, "Bunu kamuya ifşa etmek önemlidir, çünkü masum insanların organları çalınıyor ve öldürülüyor." ÇKP'nin zulmüne son vermek için dilekçeyi imzaladı.