(Minghui.org) Hollanda'daki Falun Dafa uygulayıcıları, insanlara Falun Dafa'yı anlatmak ve Çin'deki zulme karşı farkındalığı artırmak için Amsterdam, Lahey, Rotterdam ve Utrecht gibi şehirlerde her hafta faaliyetler düzenliyorlar. Hayatın her kesiminden olan insanlar Falun Dafa'yı ve Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 24 yıldır manevi disipline karşı devam ettirdiği zulüm hakkında gerçekleri öğreniyor.

Uygulayıcılar 9 ve 16 Ekim 2023 tarihlerinde Utrecht'in merkezindeki hareketli merkez tren istasyonunda faaliyetler düzenlediler. Bilgilendirici pankartlar sergilediler, Falun Dafa egzersizlerini gösterdiler, broşürler dağıttılar, imza topladılar ve insanlara ÇKP'nin yaşayan uygulayıcılardan nasıl zorla organlarını topladığını anlattılar. Birçok kişi durdu, bilgileri okudu ve uygulayıcılarla konuştu. ÇKP'nin Falun Dafa'ya nasıl acımasızca zulmettiğini öğrendiklerinde şok oldular. Birçoğu bu zulme karşı olduklarını ifade etti ve uygulayıcıları Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü değerlerine olan kararlı bağlılıklarından dolayı övdü.

Uygulayıcılar Utrecht'teki hareketli merkez tren istasyonunda bir stant kurdular. İnsanlar gerçekleri öğrendi ve zulmün sona ermesine yardımcı olmak için dilekçe imzaladılar.

Bilişim Şirketi Direktörü: Dünya Zorla Organları Toplamalarına Göz Yummamalı

Çok uluslu bir bilişim şirketi olan HCL Technologies'in kıdemli yöneticisi Bay Abhishek Mishra, 16 Ekim'de standa geldi ve Hollanda hükümetine ÇKP'nin Falun Dafa uygulayıcılarına karşı zulmünü sona erdirmeye yardım etmesi çağrısında bulunan  dilekçeyi imzaladı.

Bay Mishra, ÇKP'nin yaşayan uygulayıcılardan zorla organ toplama uygulaması ve uygulayıcıların inanç özgürlüğünün reddedilmesi karşısında derinden şok oldu. “Bunlar gönüllü bağış olsaydı veya merhumdan alınmış olsaydı bu kabul edilebilirdi. Ancak (ÇKP'nin) organları (canlı bireylerden) zorla çıkarma uygulaması, hayvanlara yapılan muameleden çok daha iğrençtir. Bu, insanlara sanki çiftlikte hasat edilecek mahsullermiş gibi davranmaktır. Bu dünyanın kabul etmemesi gereken bir şey."

Abhishek Mishra, HCL Technologies'in kıdemli direktörü

Bay Mishra kendisinin bir meditasyon tutkunu olduğunu söyledi. Falun Dafa uygulayıcılarına sempati duyduğunu ve onların Falun Dafa uygulayarak bedenlerini ve zihinlerini geliştirme isteklerini anladığını söyledi. “Meditasyon iyi bir şeydir. Dikkatin odaklanmasına, ahlakın yükseltilmesine, maneviyatın geliştirilmesine ve kişinin toplumda iyi bir insan olmasına yardımcı olabilir. Hiç bir zararı yok." “İnsanlar barışçıl hale gelebilir, topluma katkıda bulunabilir, daha yapıcı olabilirler. Bu, birçok bilimsel araştırma ve gerçekle kanıtlanmıştır.”

Bay Mishra, uygulayıcılardan öğrendiği bilgileri arkadaşları ve ailesiyle paylaşacağını söyledi. Ayrılmadan önce, bir kez daha ÇKP'nin yaşayan uygulayıcılardan organ toplama uygulamasını şiddetle kınadı, "Bu tür faaliyetlere katılan hiç kimse, küçük bir rol oynamış olsa bile, artık kendilerine insan dememelidir."

Mimar, Yaşayan Uygulayıcılardan Zorla Organ Toplayan ÇKP'yi Kınadı

Mimar Stuart McInnes, 9 Ekim'de uygulayıcıların standına geldi. ÇKP'nin uygulayıcıları organ bankası olarak kullanmasına şiddetle karşı olduğunu söyledi. Şöyle dedi: “Bu çok korkunç. (ÇKP) insanlara insan muamelesi yapmak yerine, sanki bir kaynakmış gibi, malzeme, mülk ve hasat edilecek şeyler gibi davranıyor." Zulmün sona erdirilmesi çağrısında bulunan dilekçeye imzasını attı.

Mimar Stuart McInnes Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü'nün herkesin uyması gereken evrensel bir değer olduğuna inandığını söyledi

McGinnis, uygulayıcıların kimseye zarar vermeyeceğini ve uygulama özgürlüğüne sahip olmaları gerektiğini söyledi. Falun Dafa'nın Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü değerlerine hayran olduğunu söyledi, “Bunlar evrensel değerler olmalı. Bilirsiniz, dürüst insanların hepsi (Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü) yolunda çaba harcamalı.”

Öğrenciler Zulmün Durdurulması Çağrısında Uygulayıcıları Destekledi

Lise öğrencisi Bilal el Bouti, 9 Ekim'de bilgilendirme standının önünden geçerek dilekçeyi imzaladı. Egzersizleri yaparken uygulayıcıların sükunetine büyük hayranlığını dile getirdi. “Onlar (uygulayıcılar) herkesin dikkatini çekiyorlar. Sessizce meditasyon yapıyorlar. Bu onların ne yaptığını merak etmenizi sağlıyor."

Enschede Üniversitesi matematik öğrencisi Russi Russev, ÇKP tarafından başlatılan zulmün mantıksız olduğunu söyledi. “Meditasyon yapmanın yanlış bir tarafı olmadığını düşünüyorum. Sağlıklı kalmanın iyi bir yoludur. Bunun neden kötü bir şey olarak değerlendirildiğini anlamıyorum."

Russev dilekçeyi imzaladı ve Falun Dafa'nın özellikle günümüz toplumunda iyi bir uygulama olduğuna inandığını söyledi. “Bunun olumlu bir pratik yöntem olduğunu düşünüyorum. Korku yerine daha olumlu şeylere ihtiyacımız var. İnsanları ayrıştırmak yerine bir araya getirecek daha fazla şeye ihtiyacımız var. Bu tür faaliyetlerin insanlığa faydası var” dedi.

Şef: Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü Herkes İçin Faydalıdır

Dilekçeyi imzalayan insanlar farklı geçmişlerden ve çeşitli mesleklerden geliyor ancak hepsi ÇKP'nin Falun Dafa'ya karşı zulmüne açıkça karşı çıkma konusunda ortak duruşu paylaşıyor.

Şef Dristan Brown Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerini takip etmenin herkes için faydalı olduğuna inandığını söyledi

Utrecht merkez tren istasyonunun yakınında çalışan şef Dristan Brown, 9 Ekim'de uygulayıcılara Falun Dafa ve Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü'ye desteğini ifade etti. “Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü herkesin takip etmesi gereken şeydir. Bu herkesin hayatına fayda sağlayacaktır. Çünkü eğer hepimiz bunu yaparsak (Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü'yü takip edersek), birbirimize iyi davranabilir ve nefreti ortadan kaldırabiliriz.”

“(İnsanlar) sizi desteklemeli, harika bir iş çıkarıyorsunuz” dedi.