(Minghui.org) Türk uygulayıcılar Eylül ayında Falun Dafa'yı tanıtmak ve Çin Komünist Partisinin (ÇKP) zulmü hakkında farkındalık yaratmak için etkinlikler düzenlediler.

Ekolojik Yaşam Merkezinde Falun Dafa Tanıtıldı

9 Eylül Cumartesi Günü; İstanbul Kadıköy Belediyesine ait Ekolojik Yaşam Merkezinde düzenlenen Falun Dafa Tanıtım etkinliğinde katılımcılar egzersizleri deneyimlediler ve Falun Dafa hakkında daha fazla bilgi sahibi oldular. 

Katılımcılara Falun Dafa egzersizleri öğretildi.

İstanbul'da Kilisede Konser Verildi

1584 yılında inşa edilen İstanbul’un en eski faal kiliselerinden biri olan Santa Maria Draperis Katolik kilisesinde bir uygulayıcı piano konseri verdi. Konser sırasında izleyiciler Falun Dafa ve zulüm hakkında yapılan bilgilendirmeyi dikkatle dinlediler.

Uygulayıcı Barok müziğin temsilcilerinden D.Scarlatti ve J.S. Bach eserlerini çaldığında Tanrı’yı sevmenin ne kadar önemli olduğunu ve bu sanatçıların Tanrı sevgisi ile çalıştığını dile getirdi.

'Komünizmin Hayaleti Dünyamıza Nasıl Hükmediyor' kitabının 11. Bölüm ’de bir Alman Opera binasında yazan şu kelimeleri paylaştı, "Bach bize Tanrı’nın sözlerini verdi, Mozart bize Tanrı’nın kahkahasını verdi, Beethoven bize Tanrı’nın tutkusunu verdi. Tanrı bize sözsüz dua etmemiz için müzik verdi."

Daha sonra ünlü müzisyen Tony Chen’den ve kendi bestelerinden bölümler çaldı. Çin Komünist Partisinin yaptığı zulmü anlattı. Gelen misafirler bundan çok etkilendi. Yurtdışında yaşayan 2 kişi uygulayıcıyı tebrik ederek ‘’Bize bazı şeyleri hatırlattığınız için çok teşekkür ederiz dediler.’’

Santa Maria Draperis Katolik Kilisesi'ndeki konser sırasında Falun Gong ve ÇKP'nin zulmü hakkındaki gerçeği açıklarken

Uluslararası çapta konserler veren, Türkiye'nin başarılı piyanistlerinden Hakan Ali Toker de ailesi ile birlikte konserdeydi. Toker, konserde verilen mesajın çok değerli olduğunu, böyle bir mesajın müzik gibi saf bir alanda verilmesinin çok güzel olduğunu belirtti. 

İnsanlar Sahil Şeridi'nde Falun Dafa ile Tanıtıldı

24 Eylül Pazar günü Çin konsolosluğunun karşısındaki sahilde uygulayıcılar ÇKP'nin zulmünü açığa çıkardılar.

Genç bir adam uygulayıcıların yanından geçerken yanındaki kıza Falun Dafa’ya yapılan zulmü anlattığında uygulayıcılar şaşırdı. Bir uygulayıcı genci durdurup Falun Dafa hakkında ne çok şey biliyorsunuz bu çok güzel, anlattıklarınız çok doğru dedi. Genç adam ‘’Hemen karşıda konsolosluk sokağında oturuyorum, yıllardır Çin Konsolosluğuna karşı yaptığınız eylemleri görüyorum, sizden açıklayıcı materyaller almıştım okudum ve başkalarına da anlatıyorum’’ dedi.

İnsanlar kıyı şeridinde Falun Gong'u öğrendiler

Bir kadın otobüs durağında beklerken uygulayıcıları izliyordu fakat yanlarına gidemedi. Bir uygulayıcı onun yanına gittiğinde, uygulayıcıya vaktinin az olduğunu iyi ki yanına geldiğini söyledi ve zulüm imza kampanyasına destek verdi. Ve ‘’Herkese merhamet diliyorum’’ dedi.

Selma hanım Prag’ta yaşadığını Falun Dafa ve zulmü bildiğini, etkinliği görünce hemen gelip imza atmak istediğini söyledi.

Marmara Üniversitesinde bir hukuk öğrencisi olan Osman Kaysal , ‘’Ben komünizmin olduğu her yerde zulüm olacağına inanıyorum. Komünizmin bağımsızlıkmış gibi gösterilen ama bağımsızlığa karşı bir hareket olduğunu düşünüyorum. Dünyanın her yerinde insanların barış, huzur ve güven içinde yaşaması için imza vermek istedim. Doğruluk Merhamet Hoşgörü ilkeleri bütün dünyaya yayılmalı’’ dedi. 

Serbest meslek çalışanı olan Selim Gözübüyükoğlu, ‘’Çin’deki zulüm hiçbir insanın yaşamaması gereken bir durum. Bu çok kötü ve üzücü bir şey’’ dedi. İmza atarak zulüm kampanyasına destek verdi.