Avusturya ve Almanya: Konstanz Gölü Kıyısında Falun Dafa Tanıtımı

(Minghui.org) Avusturya'nın Bregenz kentindeki Konstanz Gölü kıyısında bir Falun Dafa egzersiz gösterisini gören Sonja Abt, "Egzersizleri yapıyorlardı ve çok rahat ve sakin görünüyorlardı" dedi. Almanya'dan olan Sonja, durduğunu ve uygulayıcılardan Falun Dafa hakkında daha fazla bilgi istediğini söyledi. “Bu uygulamayı çok sevdim. Kendimi güzel ve huzurlu hissettiriyor” dedi.

24 Haziran 2023'te Konstanz Gölü çevresindeki birkaç şehirde, Sonja gibi birçok kişi, uygulayıcıların egzersizleri gösterdiğini gördükten sonra durdu. Uygulamanın insanlara Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü ilkelerine göre yaşamayı öğrettiğini ve Çin Komünist Partisi (ÇKP) tarafından acımasızca zulmedildiğini öğrendikten sonra, insanlar zulme son verilmesi için dilekçe imzaladılar. İmzaladıktan sonra, birkaç kişi orada kaldı ve uygulayıcıların el ilanlarını dağıtmasına yardım etti.

Avrupa'nın Almanca konuşulan bölgesindeki en büyük tatlı su gölü olan Konstanz Gölü, İsviçre, Avusturya ve Almanya'nın birleştiği noktada bulunuyor.

Konstanz Gölü, Avrupa'nın Almanca konuşulan bölgesindeki en büyük tatlı su gölüdür. İsviçre, Avusturya ve Almanya'nın kavşağında bulunur ve üç ülke tarafından ortaklaşa yönetilir. O gün, bu üç ülkeden uygulayıcılar, Avusturya'da Bregenz ve Feldkirch ile Almanya'da Lindau ve Friedrichshafen'de egzersizleri gösterdiler. İnsanlara origami lotus çiçeklerinin nasıl yapıldığını öğretmek de dahil olmak üzere çeşitli yollarla halka Falun Dafa'yı tanıttılar. Ayrıca, Falun Dafa ve Çin'deki zulüm hakkında bilgi içeren araba üstü afişlerin sergilendiği bir araba turu düzenlediler.

Avusturya'nın Bregenz kentindeki Konstanz Gölü kıyısında insanlar Çin'deki zulme son verilmesi çağrısında bulunan bir dilekçe imzaladılar.

Feldkirch, Avusturya'daki Falun Dafa standı

Lindau, Almanya'daki Falun Dafa standı

İnsanlar dilekçeyi Almanya'nın Friedrichshafen kentinde imzaladı.

Yoldan geçenler Falun Dafa'yı öğrendi

Uygulayıcılar yoldan geçenlerle ÇKP'nin Çin'deki zulmü hakkında konuşuyorlar.

İnsanlar zulmü sona erdirmek için dilekçeyi imzaladılar.

Anne ve Kızı Falun Dafa'yı Övdü

Feldkirch'teki stanta gelen 12 yaşındaki Nora elinde bir origami lotus çiçeği tuttu ve çiçeğe iliştirilmiş kartta yazan "Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü" sözlerine bakarak, "Çok güzel. Hayattan istediğimiz bu. Ben de okulda bazı şeyler öğrendim. Hayatın devam edebilmesi için insanların bunu [Doğruluk, Merhamet, Hoşgörü] yayabilmesi çok önemli” dedi.

Nora'nın annesi Christina Nocker-Albrecht bunu onayladı. Bir hemşire olan Christina, “İyilik olmadan hayatta kalamayız. Mükemmel olmadığımız için, cehaletimiz ve ihmalimizle yüzleşmek için başkalarından şefkat duymaya ihtiyacımız var. Hoşgörü aynı zamanda başkalarına ve kendimize karşı farkındalığımızla da ilgilidir. Bu ilkeleri öğrendiğim için çok mutluyum.”

Uygulayıcılarla konuşurken Christina, ÇKP'nin Falun Dafa'ya karşı yürüttüğü kanlı zulmü öğrendi. O, “Şoke oldum. Yaşanan tüm bu zulmü duymak çok üzücü. Tüm bunları insanlara açıklamanız harika. İnsanların bunu anlaması gerçekten çok önemli.”

Dilekçeyi imzaladı ve “Umarım insanlar zulmü öğrenir ve birleşirler. Umarım [uygulayıcılar] Doğruluk, Merhamet ve Hoşgörü'ye göre yaşamaya devam edebilirler. Umarım imzam bir rol oynar.”

Egzersizler Olumsuz Düşüncelerimi Ortadan Kaldırdı

Ingrid ve kocası, Feldkirch'teki etkinlik sırasında uygulayıcılarla uzun bir konuşma yaptı. Beş egzersizin hepsini öğrendi ve “Bu egzersizleri çok sevdim. Sakinleşmemi sağladılar ve olumsuz düşüncelerimi durdurdular. Bu benim için çok iyi.” Egzersizleri öğrendikten sonra mutlu bir şekilde, "[Falun Dafa] uygulamaya devam edersem, sanırım uçabilirim!" dedi.

Ingrid, Feldkirch'teki etkinlik sırasında Falun Dafa egzersizlerini öğrendi.

Ingrid, "Akıllarında çok fazla olumsuz düşünce olanlar için, Falun Dafa'yı uygulamak gerçekten çok iyi, çünkü o düşünceler gitti."

Ingrid tekrar tekrar, “ÇKP'nin Çin'de bu egzersizleri neden yasaklamak istediğini gerçekten anlayamıyorum. Anlamıyorum. Bu uygulamayı yasaklayanlar ve insanların olumsuz düşünmeye devam etmesini isteyenler kötüdür” dedi.

Birçok kişi egzersizleri Bregenz'deki Pazar etkinliğinde öğrendi.

İnsanlar, Bregenz'deki bir bilinçlendirme etkinliği sırasında Falun Dafa egzersizlerini öğreniyor.

Falun Dafa ve ÇKP'nin zulmü hakkında teşhir panosunu okurken

Pazar günü Bregenz'de yapılan imza kampanyası.

Ingrid gibi birçok kişi de ÇKP'nin neden Falun Dafa'ya zulmettiğini anlayamadıklarını söylediler. Avusturya'da yaşayan Christine Mayer, ailesiyle birlikte Bregenz'de Konstanz Gölü kıyısında yürüyordu. Falun Dafa'yı uyguladığı için uygulayıcıların egzersiz gösterisini görmekten mutlu oldu. “Bedenimin ve zihnimin düzeldiğini hissettirdi ve çok faydasını gördüm. O zamanlar çocuklarım küçüktü ve sık sık stresli hissediyordum ama egzersizler sakinleşmeme yardımcı oldu.”

"Falun Dafa'yı uygulamak bugün önemlidir. İnsanların stresini azaltabilir, bedenlerini ve ruhlarını uzlaştırabilir. Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü'yü takip ederek hayatta doyuma ulaştığımı hissediyorum ve şu anda dünyada olup bitenlerle yüzleşmeme izin veriyor.”

Christine, birinin neden Falun Dafa'ya zulmettiğini anlayamadığını söyledi. Zulüm korkunç ve insanlık dışı” dedi. “Ne zaman görsem, duysam, günümüz dünyasında hala böyle şeylerin olmasını mantıksız buluyorum. Bunu anlayamıyorum.”

Christine ve ailesi dilekçeyi imzaladı. “Uygulayıcılara yardım etmek istiyorum” dedi. "Umarım Çin'deki uygulayıcılar özgür olabilir. Onlara yardım etmeyi umuyorum. Bu benim için çok önemli.”

Falun Dafa'ya Zulüm Ciddi Bir Suçtur

Emekli bir kamyon şoförü olan Gerhard, Feldkirch'te ÇKP'nin canlı uygulayıcılardan zorla organ toplandığını anlatan panoları gördü ve vahşeti kınayan dilekçeyi hemen imzaladı.

“Korkunç! ÇKP'nin canlı organ toplama suçunu ve Falun Dafa uygulayıcılarına yapılan zulmü duydum. Bu bir felâket! Organ siparişi vermek çılgınca. Bu çok fazla şikayete, çok fazla acıya neden olur. Bunun neden olduğunu anlayamıyorum. Bu, rejimin ve iktidardakilerin ciddi bir suçudur. Bu en ciddi suçtur. Korkunç! Çok acımasız!"

Ancak Gerhard bunun uzun sürmeyeceğinden emindir. “Açığa çıkacak; yargılanacak; adalet var Tanrı geliyor ve sonra her şey yoluna girecek. Şimdi karanlık bir dönemdeyiz, ama yine de yaşamak zorundayız. Bu sefer uzun sürmeyecek. Birkaç yıl içinde her şey daha iyi olacak” dedi.

Falun Dafa'nın ilkelerini kabul ettiğini söyledi ve uygulayıcılara iyi şanslar diledi.

Uygulayıcılar Farkındalığı Arttırmaya Devam Etmeye Teşvik Edildi

Falun Dafa'yı ilk kez duymasına rağmen, Falun Dafa'nın özgür ve örgütlenmemiş bir grup olduğunu anladığını söyleyen Harry, “Özgür ve örgütlenmemiş bir grup. Onlar [uygulayıcılar] yalnızca ortak bir amaç için bir araya gelirler. Bu ortak amaç da farkındalık yaratmak, bence bu çok iyi.”

"Aslında, ÇKP gücü kontrol eder. Pek çok grup insanları özgürleştirecek ve insanların özgürce düşünmeye başlamasına izin verecek, ancak [ÇKP ] rejimi bu tür insanları kontrol edemiyor, bu yüzden onlara zulmediyor.”

Harry, ÇKP'nin bir kaya kadar inatçı olmasına rağmen, uygulayıcıların zulme karşı direnişinin kayanın üzerine sürekli damlayan su gibi olduğunu ve sonunda o kayanın paramparça olacağını söyledi.

Bregenz'deki bir uygulayıcı ile uzun bir görüşmeden sonra Sonia, zulmü sona erdirmek için bir dilekçe imzaladı. O, “ÇKP'nin ne yaptığını duyunca şoke oldum. Onlar [Falun Dafa uygulayıcıları] kesinlikle barışçıl oldukları için, onlara neden zulmedilmesi gerektiğini anlayamıyorum. [ÇKP] rejimi mantıksız. Bu korkunç. Ve bu tür şeyler [zulüm] asla olmamalı.

“Dilekçeyi imzalamalıyım. Bence bu önemli. Umarım imzam zulmü, özellikle de dayanılmaz olan canlı organ toplamayı durdurmaya yardımcı olur.”

Etkinliğin ertesi gün aynı yerde düzenleneceğini öğrenen Sonia, dilekçeyi imzalamak için arkadaşlarını getireceğini söyledi. "Kesinlikle daha fazla insana söyleyeceğim: Falun Dafa, insanların kendilerini bulmalarına izin veren barışçıl bir uygulamadır. Ancak uygulayıcılar kendi ülkelerinde zulüm görüyorlar ki bu mantıksız. İnsanların bunu bilmesi önemlidir. Bilgi Güçtür. Bunu ne kadar çok kişi bilirse, o kadar çok kişi bu [zulme] karşı çıkacaktır.”