​[Dünya Falun Dafa Günü Kutlaması] 80'li Yaşlarındaki İki Japon Uygulayıcının İnanılmaz Deneyimleri

(Minghui.org) 1998 yılının Mayıs ayının sonunda Japonya'da Falun Dafa uygulamaya başladım ve şu anda Aichi Eyaleti, Inazawa Şehrinde yaşıyorum. Falun Dafa'nın olağanüstü ve mucizevi doğasını göstermek, Shifu’ya merhametli kurtarışı için teşekkür etmek ve Dünya Falun Dafa Günü'nü ve Shifu Li'nin 13 Mayıs'taki doğum gününü kutlamak için, her ikisi de 80 yaşın üzerinde olan Bayan Suzuki ve Bay Tanaka'nın çeşitli deneyimlerini paylaşmak istiyorum.

Eli Arabanın Kapısına Sıkıştığında Yaralanmadı

Bayan Suzuki Japonya'da doğdu. 10 yılı aşkın süredir birlikte Falun Dafa uyguluyoruz. Falun Dafa egzersizlerini ayda iki kez, evime arabayla beş dakikalık mesafedeki şehirde bulunan bir kültür merkezinde öğretiyoruz.

Kültür merkezi eskidiği ve yıkılmak üzere olduğu için Bayan Suzuki geçen yıl, şu anda ayda dört kez yaptığımız gönüllü öğreticiliğimize devam edebileceğimiz başka bir yer buldu.

İki ya da üç yıl önce bir gün, Bayan Suzuki, kocası ve bir arkadaşı arabaya binerken, arkadaşı yanlışlıkla kapıyı Bayan Suzuki'nin eline kapattı. Arkadaşı onun çoktan oturduğunu düşünerek kapıyı kapatmıştı. Bayan Suzuki, “Elim kapıya sıkıştı! Kapıyı aç!” diye bağırdı. Arkadaşı hemen kapıyı açtı.

Eli gerçekten acıyordu ama bir süre sonra acı azaldı ve kendini daha iyi hissetti. Aslında hiç yaralanmamıştı. O, "Dafa tarafından korunmalıyım. Aksi halde, arabanın kapısında ezilmekten kemiklerim kırılabilirdi.” dedi.

Bu olay aracılığıyla Dafa'nın doğaüstü doğasını kişisel olarak deneyimledi. Kendisi sık sık "Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi" erdemli sözlerini tekrarlıyor. Kendini hasta hissederse, beş takım egzersizi yaptıktan sonra daha iyi olacağını söylüyor.

Bayan Suzuki'nin cildi berrak ve güzel, enerji dolu. O, erkek kardeşine ve yengesine de Falun Dafa'yı tanıttı.

Bayan Suzuki ayrıca bana birkaç yıl önce olan başka bir şeyi de anlattı.

O, "Bir gün tuvalette okumak için bir Falun Dafa broşürü aldım ama tuvalete girdiğimde ışık söndü. Ampulün patladığını sandım ama düğmeyi çevirdim ve ışık tekrar yandı. Ampül patlamamıştı.” dedi.

Bana şöyle dedi: "Dafa materyallerini tuvalet gibi bir yere götürmemem gerektiğini fark ettim. Ne düşünüyorsun?" Ona, “Sanırım haklısın!" diye cevap verdim.

Kanser Hücreleri Kayboldu

Bay Tanaka 80'li yaşlarındadır. Onunla ilk kez 10 yıldan fazla bir süre önce tanıştım. Falun Dafa uyguladığımı biliyordu. Kültür merkezinde benimle birkaç kez egzersiz yapmıştı ama geceleri araba kullanmak istemediği için gelmeyi kesti.

Geçen yıl Kasım ayı başlarında aniden Bay Tanaka ile bir süredir iletişimde olmadığımı hatırladım ve onu aradım. Bana hastanede olduğunu ve doktorun dilinin altında kanser hücreleri bulduğunu söyledi.

Ona dedim ki: “Size söylediğim erdemli sözleri hâlâ hatırlıyor musunuz? Lütfen bunları Çince olarak tekrarlamayı deneyin, kesinlikle daha çabuk iyileşirsiniz.”

“Elbette, ama bana kelimeleri tekrar söyleyebilir misiniz?" diye yanıtladı. Ben de ona telefonda Çince "Falun Dafa iyi, Doğruluk-Merhamet-Hoşgörü iyi" sözlerini ilettim. Ona kelimelerin ne anlama geldiğini, nasıl telaffuz edileceğini ve karakterlerin nasıl yazılacağını anlattım. Bunu ciddiye aldı ve doğru söylediğinden emin olmak için cümleleri birkaç kez tekrarladı. Çok samimi olduğunu söyleyebilirim.

Bir süre sonra bir akşam beni arayıp şöyle dedi: “İyi bir haberim var. Doktor dilimin altındaki kanser hücrelerinin kaybolduğunu, yarın taburcu olacağımı söyledi.

“Erdemli cümleleri yazdım ve yatağımın yanına koydum. Bunları her gün uyumadan önce ve fırsat buldukça tekrarlıyorum.” Ayrıca iki ay sonra, yani bu yıl 30 Ocak'ta kontrole gitmesi gerektiğini söyledi. Eğer her şey yolunda giderse artık ilaçları kullanmasına gerek kalmayacaktı.

Onun adına çok sevindim ve onu erdemli sözleri tekrarlamaya devam etmesi için cesaretlendirdim.

30 Ocak akşamı Bay Tanaka beni aradı ve şöyle dedi: "Bugün kontrole gittim ve doktor tamamen iyi olduğumu ve ilacı bırakabileceğimi söyledi."

Daha mutlu olamazdım. Şöyle dedi: “Erdemli sözler yatak odamda asılı ve bunları her gece uyumadan önce söylüyorum." Ve şimdi, her buluştuğumuzda veya bir görüşmeyi bitirmeden önce, her zaman çok ciddi bir şekilde, özel aksanıyla şunu tekrarlıyor: "Falun Dafa hao, Zhen-Shan-Ren hao."